diorex
sampiyon

Hattı Müdafaa - Nihat Genç Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Hattı Müdafaa kimin eseri? Hattı Müdafaa kitabının yazarı kimdir? Hattı Müdafaa konusu ve anafikri nedir? Hattı Müdafaa kitabı ne anlatıyor? Hattı Müdafaa PDF indirme linki var mı? Hattı Müdafaa kitabının yazarı Nihat Genç kimdir? İşte Hattı Müdafaa kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 09.06.2022 23:00
Hattı Müdafaa - Nihat Genç Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Nihat Genç

Yayın Evi: Panama Yayıncılık

İSBN: 9786054401956

Sayfa Sayısı: 464

Hattı Müdafaa Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Kardeşlerim. Bizi tuzağa düşürdüler. Ellerimiz kollarımız bağlandı. Bağladılar. Boşuna çırpınıyoruz, niçin çırpındığımızı bilmiyoruz.

Kardeşlerim. Ölmek, öldürmek işimiz değil, savaşlardan bize ne. Hepimiz, bizler, kuru ekmeğimize, kuru canımıza razıyız. Savaş dolusu tarihten, Atillalardan bize ne?

Tarihinden, kültüründen, inancından ne kadar kaçarsan kaç, savaşmayalım artık diye ne kadar çığlık atarsan at, getirip önüne koyuyorlar... Tüm tarihi, tüm savaşları getirip dayatıyorlar.

İşte manşetlerde Müslümanların inançlarıyla dalga geçiyorlar. Savaşlarınız, kutsallarınız, Çanakkale'niz, hepsiyle alay ediyorlar. Çünkü sizi yenmenin yolu "kutsallarınızı" vücudunuzdan ayırmak... İki bin beş yüz yıllık yaygaradır bu. İslam'dan önce de vardı, sonra da... Sizi vahşi, barbar göstererek kendi sömürülerini, kendi işgallerini haklı göstermeye çalışıyorlar.

Başka da laf bilmiyorlar.

(Tanıtım Bülteninden)

Hattı Müdafaa Alıntıları - Sözleri

  • “Hayattan memnun Amerikan işgalinden rahatsız değil, IMF canınızı sıkmıyorsa artık “mizahla” işiniz yok demektir. Mizahın, mutlu, bahtiyar, bana dokunmasınlar,keyifli, şeker bu tatlı yaşamın arasında yeri yoktur. Gayesiz,meselesiz insanlara mizahın söyleyebileceği bir şey yoktur.”
  • “Bir zamanlar bu ülkedeki yazarlar,kurumlar, siyasiler, ideolojiler, farklı görüşte farklı fikirde olsalar dahi, hiç değilse ‘hırsıza hırsız’ ‘ katile katil’ diyordu...”
  • “Doğu’nun madenlerine göbekten bağlı batı şehirleri! Tarihin en acımasız sorusu havada hâlâ cevap bekliyor: Batı’yı mutlu ve zengin yapan demokrasi ,akıl ve bilim mi? Yoksa taşınan bu madenleri mi?”
  • “Toplar yeriz, ordular yenilir, nükleer bombalar yenilir. Yenilmeyen tek şey inançtır. Haklı olduğuna inanmaktır. Haklıysanız, yer gök, daha taş , kuşlar kayalar, bulutlar öte alemler, annen baban ataların, herkes senin yanında savaşa girer. Öteler -buralar ,tabiat -denizler seninle bu ölüm kalım savaşına girer ve kimse seni durduramaz.”
  • “Osmanlı Arap topraklarında milyonlarca şehit verdi, bu şehitleri inandığı / bekçiliğini yaptığı ‘din’ için verdi ve sonra ‘milli misak’ sınırlarımıza çekildik... Ama bu dört yüz yıl hala türklerimizde, hala içimizde..Ve Osmanlı’ya karşı isyanı örgütleyenler Arap şehirleri ve aydınları olmadı; Osmanlı’ya karşı isyanı dünyadan habersiz /cahil ‘bedeviler’ yaptı. O Bedevilerin şehir, kültür ,siyaset ve mimari ve mezhep düşünceleri bugün Suud’da yaşamaktadır, peygamberin dahi evini ,sokağını yıkıp otel yapmışlardır.”
  • Batıya, malımızı verdik, madenimizi verdik batıya köle olduk, şebek olduk, köpek olduk, en onursuz ittifaklara girdik, batının ve diplomasinin kuklası olduk, komşularımıza bu yüzden kalleş olduk. ihanet içinde olduk, OrtaDoğu'yu topa tutan İncirlik'i peşkeş çekip batının işbirlikçisi olduk. Ama batı durmadı, hala bir şeyler istiyor, onurumuzu almakla yetinmedi, şerefimizi almakla yetinmedi, dinimizi topyekun kazımakla yetinmedi ve şimdi topraklarımızı komşularımızı ve tüm kutsallarımızı topyekün bizden almak istiyor.
  • İnsanlık onuru halkının yanında durmak, hak aramaktır. Toplar yenilir, ordular yenilir, nükleer bombalar yenilir. Yenilmeyen tek şey inançtır; haklı olduğuna inanmaktır. Haklıysanız, yer gök, dağ taş, kuşlar kayalar, ruhlar, öte alemler, annen baban, ataların herkes senin yanında savaşa girer ve kimse seni durduramaz.
  • Ninni bir tanedir. Annenin sesi de yüzü gibidir, bir ömür sürer.
  • Avrupa kültürünün karakteri sizi aşagılamak, sizin kültürünüzü, dilinizi, dininizi, halkınızı devreden çıkartmaktır.
  • Kapalı carşı ekonomi, migros kapitalizmdir.
  • hem savaş isteyip hem ölümleri kınamak nasıl bir ruh halidir.
  • Gayesiz, mesele-siz insanlara mizahın söyleyebileceği bir şey yoktur.
  • Millet fincana bakıp dünyalar ötesini görüyor, biz bir adım ötemizi göremiyoruz, gel de kendini yeme.
  • bu dünyayı sevmemiş, âşık olmamış bir tohum bu dünyada mümkün olmadı, toprağına düşmedi!

Hattı Müdafaa İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Nihat Genç “Biz Türk filmlerindeki tecavüz sahnelerini izleyerek mastürbasyon yapan bir halkin çocuklarıyız; kimse bizden saf ve temiz duygular beklemesin” diyen az çok bu sözüyle dahi kimligini desifre eden yazar, gazetecidir. Oldukça sert üslubu vardir, yazilarinda kelimeler birbirini kovalar, cümleler bir ırmağın akışı gibi akar, ağzını çoğu noktada bozmaktan cekinmez ve bircok noktada birçok kisiye ( aydinim diyen gecinenlere ozellikle) ciddi manada eleştiriler getirir. Düşündüğünü söylemekten asla cekinmeyen bir yapisi var. Bu uslubu ile defalarca sansure uğramış. Ama ne gariptir ki susturulmamis, hapse atilmamistir. Zira emsallerinin maruz kaldiklari malumunuz. Bu eserinde de bircok konuyla ilgili dusuncelerini ifade etmistir. Ozellikle basta ABD, Ingiltere ve Fransa gibi emperyalist ülkelerin dunya duzenini nasil degistirdigini, nasil yönettiğini, insanlari birbirine kırdırdigini gozler önüne sermis. Acikcasi ben düşüncelerini, yer yer küfürler etse de cesur şekilde ifade ediş biçimini sevdim. Yine Terör Savaşları, Orta Doğu ‘nun nasil kan gölü haline getirilmeye calisildigini , Bati'nin bu topraklara nasil nifak tohumlarini ektigini ilgiyle okudum. Yazarin ozellikle Bati'nin modern ama medeni olmadığına, bizim kadar guzel, genis kültürleri olmadigina, medeniyet kavramini bizden ogrendiklerine dair goruslerine imzami atarim. Bati , ekonomiye tapar, insanin onemi yoktur, dini kotuler, insanlari kutuplastirir, insan haklari diyerek, biz medeniyetin besigiyiz diyerek dunyanin bircok noktasinda zuhur eden katliamlara ya on ayak olur ya da sadece sessizce izler. Batsin sizin medeniyetiniz! Evanjelistler yazisi bihaber olduğum bir gizli yapılanmaya ışık tutmasi acisindan ilgimi çekti. Pazarlar ile ilgili yazisi da gercekten ilgi cekici. Gunumuz magaza, avm vb kurumlarin yaninda eskimeye yuz tutmuş pazarlarin insanlari geçmişte nasil birbirlerine bagladigi, nasil kulturel etkileşimlerin yasandigi yazar tarafindan guzel sekilde ifade ediliyor. Petrolle,sanat ve ahlakla,yemenle ilgili yazilari da yine harikaydi. Velhasil kelam uslubu sert, dili sivri, düşündüğünü soylemekten cekinmeyen, sagcisini solcusunu, muhafazakarini, sosyalistini topa tutan bir adamla karsi karsiyayiz. Okuyunuz efenim. (Sercan Yıldız)

Sözünü budaktan esirgememek bu ülkede yazarlık yapanlar içinde belki de en çok Nihat Genç’e yakışıyor. Doğru bildiğini haykırmak çokça yazara zulüm geliyor olabilir. Ancak Nihat Genç’i sevseniz de sevmeseniz de söz konusu ülkenizin menfaatleri, bağımsızlığı ve halkların refahı ise ona kulak vermek zorundasınız. Hattı Müdafaa işte yine bildiğiniz ve sizi yanıltmayacak duygularınıza tercüman olacak bir eser. Okurken neresinin altını çizeceğinizi bilemeyeceğiniz bu nedenle bir süre sonra tekrar okumaktan hiçbir şey kaybetmeyeceğinize karar vereceğiniz bir ulusal duruş kitabıdır. Bir ülkenin hem manevi iklimine hem de tarihine küfür etmeden bugünleri yorumlayan, bugünü eleştiren Nihat Genç’e teşekkür ediyorum. (Gökhan Uzunoğlu)

Hattı Müdafaa PDF indirme linki var mı?

Nihat Genç - Hattı Müdafaa kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Hattı Müdafaa PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Nihat Genç Kimdir?

Nihat Genç, (d. 1956, Trabzon) Türk gazeteci, yazar.

Yaşamı

İlkokulu Meryem Mehmet Kayhan İlkokulu’nda, ortaokul ve liseyi de Trabzon Ticaret Lisesi'nde okuyarak 1974 yılında mezun oldu. İstanbul İktisadi Ticari İlimler Akademisi ile Ankara Bankacılık Okulu'na kayıt yaptırdı ancak siyasi olaylar nedeniyle bu okullardan ayrıldı. Ardından Sağlık İdaresi Yüksek Okulu'ndan 1983 yılında mezun oldu. Okul bitimi Sağlık Bakanlığı/Ankara Rehabilitasyon Merkezi'nde, ardından ise Kültür Bakanlığı’nda toplam dokuz yıl memuriyet yaptı.

Gençlik yıllarında gazete ve dergilerde teknik eleman olarak çalıştı. 12 Eylül öncesinde, ülkücü hareketin genç entelektüellerinin en önemli isimleri arasındaydı ve çeşitli ülkücü dergilerde yazmıştı. O yıllardan bugüne, Bağımsız ve Kırmızı-Beyaz gibi ulusalcı siyasî dergiler ile Leman dergisinde yazıları yayımlandı. Kısa bir süre Akşam gazetesinde köşe yazıları yazdı ve bu gazeteden yine aynı gazetenin yazarı Engin Ardıç'ın Genç'in eskiden çalıştığı Leman dergisini Saddamcılık ve Apoculuk ile suçlaması sonucunda ayrıldı. 2008 Eylülü'nde Leman'a geri döndü. [1] Yazar 2008 yılının Aralık ayında Aydınlık dergisinde makaleler yazmaya başladı. Bir Soru - Bir Cevap adlı köşesinde Genç, güncel meseleleri ulusalcı bir bakış açısıyla değerlendiriyor.

Sky Türk adlı televizyon kanalında Serdar Akinan ile 2008 Eylülüne kadar "Nihat Genç ile Ne Var Ne Yok" adında bir program yaptı.[2] Kanal Akşam gazetesi ile kardeş kuruluş olduğundan, Genç, programına da son verdi. Bu progamın ardından ise 18 Ekim 2008 tarihinde Avrasya TV'de Lale Şıvgın ile ,"Nihat Genç ile Veryansın" programı yaptı.Son olarak günün siyasi olaylarını değerlendirdiği www.odatv.com adresinde yazıları yayınlanmaktadır.

Öykülerinde insancılık arayışı egemendir, insan hikâyeleri ile birlikte yaşanılan zamanların sorunlarını ve toplumsal değişimi gayet ince çizgilerle betimler ve kahramanlarını her zaman ezilen kesimden insanlar içinden seçer. Siyasi ya da siyasi olmayan fikir makalelerinde ise çok daha sert çizgilere sahip, kızgın ve hatta saldırgan bir tarza sahip olduğu görülür. Gizli ama derin bir yalnızlık duygusu, öykülerinde de fikir yazılarında da alt metni oluşturan güçlü öğelerden biridir.

2005 yılında Bilgi, Sabancı Üniversitesi ve Boğaziçi üniversiteleri tarafından düzenlenen İmparatorluğun Çöküş Döneminde Osmanlı Ermenileri başlıklı konferansı eleştiren bir yazı[3] yazması üzerine uzun süredir tüm kitaplarını yayınlamış İletişim Yayınları, Nihat Genç ile ilişkilerini kesme ve kitaplarını yayınlamama kararı almış[4], bunun üzerine yazar kitaplarını diğer yayınevlerinden çıkarmaya başlamıştır.

Kitapları

Dün Korkusu (1989)

Bu Çağın Soylusu (1991)

Ofli Hoca / Şeriatta Ayıp Yoktur

Kompile Hikayeler

Dar Alanda Tufan 1993

Üfürükten Üniversite Bilimi (1993)

Soğuk Sabun (1994)

Köpekleşmenin Tarihi (1998)

Modern Çağın Canileri (2000)

Memleket Hikayeleri

Arkası Karanlık Ağaçlar (2001)

İhtiyar Kemancı (2002)

Amerikan Köpekleri (2004)

Edebiyat Dersleri (2004)

Nöbetçi Yazılar (2004)

Hattı Müdaafa (2005)

Karanlığa Okunan Ezanlar (2006)

Aşk Coğrafyasında Konuşmalar (2007)

Kavga Günleri (2007)

Veryansın (2008)

Bir Millet Uyanıyor 17: "Kavga Günleri" (2009)

Sordum Kara Çiçeğe (2009)

Yurttaşların Cinlerle Bitmeyen Savaşı (2011)

İşgal Günleri (2011)

Öykülerinden örnekler

Narlıbahçe Sokağı (Modern Çağın Canileri)

Şeriatta Ayıp Yoktur (Ofli Hoca)

Bu İşin Tövbesi Var midur? (Ofli Hoca)

İhtişam ve Sefalet (Köpekleşmenin Tarihi)

Türkan (Arkası Karanlık Ağaçlar)

Hero Marka Mızıka (Kompile Hikayeler)

İhtiyar Kemancı (İhtiyar Kemancı)

Televizyon programları

Nihat Genç ile Ne Var Ne Yok? (Sky Türk, 2003-2008)

Nihat Genç ile Veryansın (Avrasya TV, 2008-2011)

Nihat Genç Ko-nu-şu-yor! (Halk TV, 2012-...)

Nihat Genç İle Ver-yansın (Ulusal Kanal, 2013-...)

Nihat Genç Kitapları - Eserleri

  • Karanlığa Okunan Ezanlar
  • Köpekleşmenin Tarihi
  • Veryansın
  • Amerikan Köpekleri
  • Memleket Hikayeleri
  • İslamcı Erol Nasıl Çıldırdı?
  • Arkası Karanlık Ağaçlar
  • Aşk Coğrafyasında Konuşmalar
  • Hattı Müdafaa
  • İhtiyar Kemancı
  • Soğuk Sabun
  • Bu Çağın Soylusu
  • Tek Tabanca
  • Bizim De Günümüz Gelecek
  • Modern Çağın Canileri
  • Edebiyat Dersleri
  • Kompile Hikayeler
  • Dün Korkusu
  • Aslanlı Yol'a Doğru
  • Ofli Hoca
  • Yurduma Alçakları Uğratma!
  • Anadolu Yazarını Dinliyor
  • Nöbetçi Yazılar
  • Direniş Günleri
  • İşgal Günleri
  • Bir Millet Uyanıyor! 17
  • Sordum Kara Çiçeğe
  • Yurttaşların Cinlerle Bitmeyen Savaşı
  • Opus 61
  • Nihat Genç’le Veryansın
  • One Man Show
  • Saraya Kılınan Namazlar
  • Bizi Kandırası Umman Bulunmaz
  • İhtiyar Kemancı
  • Dar Alanda Tufan
  • Anadolu Yazarını Dinliyor
  • Edebiyat Derslerine Giriş

Nihat Genç Alıntıları - Sözleri

  • İnsanlar düzgün konuşuyor ölçülü konuşuyor diye uygarlık olmuyor insanlar istediği gibi rahat uluorta konuşunca uygarlık oluşuyor. (Nöbetçi Yazılar)
  • Kelimelerin sonsuz gücü vardır. (Bizi Kandırası Umman Bulunmaz)
  • Yaşadığım her gün ne kadar yoğun işim olursa olsun mutlaka elime bir kitap alır hiç değilse birkaç sayfasını okumaya karıştırmaya çalışırım, sebebi, Osmanlı ordularıyla topyekün yenildi mağlup oldu yüz yıl oldu içimizde acısı ağıtı yarası dinmedi ve bir şeyler yapalım, daha zinde daha akıllı olalım, cumhuriyet mağlup olmasın, diye... (Bizi Kandırası Umman Bulunmaz)
  • “Hayattan memnun Amerikan işgalinden rahatsız değil, IMF canınızı sıkmıyorsa artık “mizahla” işiniz yok demektir. Mizahın, mutlu, bahtiyar, bana dokunmasınlar,keyifli, şeker bu tatlı yaşamın arasında yeri yoktur. Gayesiz,meselesiz insanlara mizahın söyleyebileceği bir şey yoktur.” (Hattı Müdafaa)
  • Sebatkâr, sanatlı ve çok derin bir heyecanınız varsa ; dünyanın hiçbir hayal kırıklığı ve umutsuzluğu ve kilisesi ve ideolojisi ve patronu sizi yenemez. (Tek Tabanca)
  • “Aydınlarımız iki yüzyıldır,şahlanmayı,ayağa kalkmayı öğretiyor ve her nesil kollarını, ayaklarını kırıyor.Bakın hâlâ İstanbul’un fethini öğretiyorlar. Bu nesle birileri ‘düşmeyi’ öğretsin. Bir tarafımızı kırmadan “düşebilmek...” (İhtiyar Kemancı)
  • Batıya, malımızı verdik, madenimizi verdik batıya köle olduk, şebek olduk, köpek olduk, en onursuz ittifaklara girdik, batının ve diplomasinin kuklası olduk, komşularımıza bu yüzden kalleş olduk. ihanet içinde olduk, OrtaDoğu'yu topa tutan İncirlik'i peşkeş çekip batının işbirlikçisi olduk. Ama batı durmadı, hala bir şeyler istiyor, onurumuzu almakla yetinmedi, şerefimizi almakla yetinmedi, dinimizi topyekun kazımakla yetinmedi ve şimdi topraklarımızı komşularımızı ve tüm kutsallarımızı topyekün bizden almak istiyor. (Hattı Müdafaa)
  • Yalan söylemeden büyümeyi başarabilecek miyim? İnsanlar çoğaldıkça, kalabalıklar, kitaplar, düşünceler, olaylar karmaşıklaşınca ne yapacağım? Şeytan tenine dokunuyor. Sapık diyecekler, kızgın demirlere oturtacaklar, pişman ol, tövbe et diyecekler, yeryüzünün en iğrenç pazarlığına alet edecekler beni. Hayır. Ben, yalan söylemeden büyüyeceğim... (Dün Korkusu)
  • "Düşüncesi olmayan insanların, ellerinde yalnız, babadan, deden kalma gelenekler, kılıçlar, silahlar vardır." (Köpekleşmenin Tarihi)
  • Millet fincana bakıp dünyalar ötesini görüyor, biz bir adım ötemizi göremiyoruz, gel de kendini yeme. (Hattı Müdafaa)
  • "Çukur gözleri, artık bir onur adası olmuş kalbinden başka yerde rahat etmiyor gibi..." (İhtiyar Kemancı)
  • "... O kadar insan suçlu hissediyor kendini. Artık topluma güvenmiyor. Medyaya güvenmiyor. Annesine güvenmiyor. Artık bilgiye güvenmiyor. Artık habere güvenmiyor, konuşulanlara güvenmiyor ve toplumdan kuşku duyuyor. Eğer çağımız bir depresyon çağıysa, bu sahte bilgi, sahte haber, yalan, uydurma, suçlama, söylenti, dedikodu, iftira ve yakıştırmaların; bu depresyon çağının büyümesinde katkısı yüzde yetmiş. Hepimizde her gün; biri bize iftira atacak, bizi yanlış anlayacak, yanlış şeyler söyleyecek, falan falan şeyler yapacak ve insanlar benim hakkımda kötü düşünecek duygusu. Bu duyguyu oluşturuyorlar." (Anadolu Yazarını Dinliyor)
  • "... Batı’da ve Doğu’da, ‘Allah’la kul arasında bir aracı kurum’ tartışması gelmiş geçmiş tarihlerin en kanlı ve en hararetli tartışmasıdır." (Saraya Kılınan Namazlar)
  • Oturup ürün, oturup tarla, bağ, oturup kültür üretmeye ve bağımsızlığın artık silahla ve marşla ve yaygarayla değil, bunlarla olabileceğini bilmiyorlar mı? Biliyorlar! Ama o zaman yüz yıllık iktidarları sarsılıp yok olacak korkusu taşıyorlar! Onlara ürün toplamak, kitap yazmak, gün boyu çalışmak çok kadınsı geliyor olmalı. Onlar lak lak dükkânları gibi, ağır makamların sert erkekleri... (İhtiyar Kemancı)
  • Bir köy imamı kadar zekası olan insanlar 1400 yıllık İslam düşüncesini yeniden yazıp , moda oldular." (Edebiyat Dersleri)
  • "Senin gözlerin kadar güzel bir ülkem olmadı." (Bu Çağın Soylusu)
  • "Benim de bir zamanlar 'ne derler' dinim vardı. Bırakın bu ne derler dinini, ne derlerden arının çok hafifleyeceksiniz, hadi hoşçakalın." (Bu Çağın Soylusu)
  • Bir kiraz ağacının altına on dakika uzansalar bütün panik bitecek biliyorum. (İhtiyar Kemancı)
  • Şimdi sokaklarımızda gezinen halk, o fütursuz, lafını Karagöz gibi esirgemeyen halk değil.Şimdi sokaklarımızdaki bu halk, Hacıvatların yetiştirdiği halk... (Nöbetçi Yazılar)
  • Hangi Müslümanlık, hangi ülkenin hangi mezhebin Müslümanlığı, hangi çağın Müslümanlığı? Anne babalarımızla yaşayan Müslümanlık mı, bugünlerde icat olunan ideolojik İslamcılık mı? (İslamcı Erol Nasıl Çıldırdı?)

Yorum Yaz