Hafız'ın Yolculuğu - Jan Potocki Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Hafız'ın Yolculuğu kimin eseri? Hafız'ın Yolculuğu kitabının yazarı kimdir? Hafız'ın Yolculuğu konusu ve anafikri nedir? Hafız'ın Yolculuğu kitabı ne anlatıyor? Hafız'ın Yolculuğu PDF indirme linki var mı? Hafız'ın Yolculuğu kitabının yazarı Jan Potocki kimdir? İşte Hafız'ın Yolculuğu kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Jan Potocki

Çevirmen: Aykut Derman

Orijinal Adı: Podróż Hafeza - Powieść wschodnia

Yayın Evi: Yapı Kredi Yayınları

İSBN: 9789750800771

Sayfa Sayısı: 64

Hafız'ın Yolculuğu Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Hafız'ın Yolculuğu: Gizemli, çekici, düşsel, şiirsel, çarpıcı ve renkli bir Doğu öyküsü!

Jan Potocki'nin koluna girip Hafız'ın yolculuğuna çıktığınızda bu öykünün içinde size de yer olduğunu göreceksiniz. Çok çok uzun yıllar öncesinde geçen, zekice kurgulanmış bu küçücük kitabın cüssesine bakıp aldanmamak gerek!

Hafız'ın Yolculuğu Alıntıları - Sözleri

• ..."İçinde yaşadığın zamanın önüne geçip, gelecek zaman içinde yaşamaya sakın kalkma!!! Fırat'ın sularında yıkanan şu insanlara bak: Akıntıyla nasıl olsa gelecek olan sulara karşı yüzmek için kendilerini zorlamıyorlar; önceki sular gibi, o suların da gelip geçmesini bekliyorlar...
• ...Yolculukta kalbinize göre kimselerle tanışıyorsunuz, sonra da zorunlu olarak onlardan ayrılıyorsunuz. Ve bu yeni ilişkileri koparıp gevşemiş eski ilişkilere dönüyorsunuz, yokluğunuz yüzünden karşılıklı alışkanlıkları sürdüremediğiniz ilişkilere...
• Hangi devlette olursa olsun, düzen köleliğin habercisidir.
• Gittiğiniz her yerde iyilikten çok kötülüklerle karşılaşacaksınız, ama nerede olursa olsun, kötülüğün İçine biraz da olsa iyiliğin karıştığını göreceksiniz, o kadarı da, bana göre bilge kişinin yaşamın kötülükleri karşısında avunmasına yetmeli.
• ...Aşkımızın tek engeli sınırsız oluşuydu ve kendi kendini eritiyordu. Gözlerim bakmaktan buğulanıyor, bedenim artık gölge vermiyordu ve ruhum düşünme yetisini yitirmişti...
• ..."Leyla ile Mecnun'u kendinizin ve sevgilinizin kişiliğinde yeniden yaşatmaya başladığınızdan bu yana, aşıkların unutulmaktan korkmadıklarını bilmeyecek kadar cahil değiliz."...
• “Doğru görünen düşüncelere hiç kulak asmadım…ama doğru sanılıp benimsenebilecek, böylelikle de etkili olabilecek bir çok yanlış ve saçma akıl yürütme biçimi dikkatimi çekti.”
• İki erkek kardeş, Fırat'ın kolları gibidir.
• " Dostlar, çöldeki seller gibidir."
• “ Gittiğiniz her yerde iyilikten çok kötülükle karşılaşacaksınız ama nerede olursa olsun, kötülüğün içine biraz da olsun iyiliğin karıştığını göreceksiniz, bu kadarı da bana göre, bilge kişinin yaşamın kötülükleri karşısında avunmasına yetmeli.”

Hafız'ın Yolculuğu İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Temelde; eserinin 50 cildindeki yanlışları tamamlamak isteyen ve bunun için Musul'dan Kaledonya Adaları'na seyahat eden, gerçekte 8.yy'da yaşamış, müslüman aleminin 4 büyük mezhebinden Hanefi mezhebinin kurucusu #ebuhanife 'nin yaptığı kervan yolculuğu sırasında dost edindiği, gerçekte 13.yy'da yaşamış Bektaşiliğin kurucusu #hacıbektaşveli arasında geçen diyaloglar ve bolca nasihat var. Farklı zaman kurgusundaki anlatım, sonradan yazılan #halilcibran 'ın Ermiş üçlemesi'ni andırıyor. Kendisi 18yy sonu döneminin önemli bir etnolog ve ilk Slav arkeologu sayılan yazar, Osmanlı topraklarına yaptığı gezide oluşan Doğu hayranlığı sonrasında eseri kaleme alıyor. Kısmen tarafsız ve realist ölçülerde Doğu'yu betimleyen yazar, Hafiz'ın aradığı yanlışları Bektaşi'nin fikirleriyle örtmesini sağlıyor. Temel sorgu; İyilik &kötülük paradoksu özelinde, Kıskançlık, cömertlik ve israf gibi davranışlar. 1815'de yakalandığı melankoli hastalığı sonucu, oldukça orijinal (kapı topuzunu günlerce törpüleyip kurşun haline getirip silahıyla ) biçimde intihar eden Leh soylusu yazarın Türkçe'deki diğer kitabı #zaragozadabulunmuşelyazması romanını okuyarak karar vermeli. Zira fazla IQ gerektirmeyen bu kısa kitap, ergenliğe geçecek çocuklarınız için erdemleri öğretmek üzere bir rehber olabilir ancak. (Hayat Bu)

Ebu Hanife eserini tamamlamak üzere yola çıkar, Bektaşi Veli ile yolları kesişir ve yola birlikte devam ederler. Bu doğu yolculuğunda karşılaştıkları olaylarda Hafız'a karşı Bektaşi'nin düşüncelerini ve bol bol nasihatlerini okuyoruz. Arka kapakta yazdığı gibi küçük ama dou dolu olan bu öykü kitabı bir fincan kahve ya da çay içiminizde keyfinize eşlik edebilir. Keyifli okumalar... (Kevser)

Bu kitap birbirine yüzeysel bağlarla bağlı hikayelerle dolu gözüküyor.. bunun nedeni olarak da ben kitabın herhangi bir okuyucu okusun diye değil bir yönetici belki kral okusun diye yazıldığı kanaatindeyim.. muhtemelen bu yöneticinin ihtiyacı olduğu çareleri, yazar doğunun eski zaman bilginleri üzerinden hikayeleştirerek gizemli ve ilgi çekici hale getirmiş.. bunun böyle olduğunu düşünmemize yol açan nedenleri hikayelerin ana fikirlerini sıralayarak ispatlayalım: ***** •Kervansaray'da bir gece kalan Bektaş'ın meydana adını kazımasını anlamsız bulması (Kervansaray) •Kötülüğün daimi mevcudiyeti (Hafız) •Bol iyilik yapan birinin adının bile iyiliğe yol açması (Dilenci) •İyiliğin kıymetinin her zaman bilinmeyeceği, kıskançlıklara ve düşmanlıklara yol açacağı (Piramitler.. ve 5. 7. 8. 10. hikayeler) •İnsanların mülklerinin düşmanı için dahi emniyet ortamı olmasının bir kişide iyiliğinin hakikatine en sahici kıstas olması ( Ekmek ve Tuz) •iyiliğin ayrıcalık tanımadan genele yayılmasının onu faydalı kılması (Yağmur) •devrimin hakikatinin "başka bir oluş" olması, despotluğun biçim değiştirmesi olması daha başka deyişle her yönetim zorbalık taşır. (Çocuk) •emekçilerin siyasete zamanları olmaması (Hancıbaşı, Mayısböceği) • devrimin ikiyüzünün Hafız'la yöneticilerden biri arasındaki diyalogda işlenmesi, siyaset ve toplumsal meselelerde işçilerin seslerinin işitilmemesi (örümcek, ipekböceği) tembel ve vakti bol zenginlerin insafına terkedilmeleri (ağustosböcekleri, mayısböcekleri örneği) - 14. hikaye • burjuvazi ve üretkenliliğinin, kırsal ekonomiden iyi sanılmasının yanlışlığı (Basra) •devlet işlerinin gurur (özsaygı) üzerine inşa edilmesinin akılsızca oluşu (Pabuçlar) •kentsel ekonominin insanlara daha yaşanılır bir hayat sunmadığı, daha kötülerin örnek verilerek bu hayatın normalleştirilmesi (Germesüt, Şallar) • kırsal ekonomiden kentsele geçilecekse de bunun başka yöntemlerle olması ve yöntemlerden birine örnek (Çolak, İki Ayağını Pabuca Sokmak) •bu yöntemin lüks kısıtları da içermemesi gerektiği (tamam kapitalizmin kötü yanları var ama sovyetler beş yıllık kalkınma planı gibi de kısıtlama olmasın -arası denge olsun) - (Geçim Parası, Kadınlar) •doğru fikirlerden ziyade doğru gibi görünen yanlış fikirlere dikkat edilmeli, vezirler, yardımcılar hep eğri yolları bilirler (Kahve, Çivi ile Vida) • iyiliklerin kendi kendini taşıran sonsuz cömert olsun (Gölgelik) •korkunç görünse de kimi durumlar, devlet meselelerinde bölünme nedeni olmamalı (Banu Sarrac Ailesi) • sırasıyla aşka dair hikayeler -aşkın gizemi, aşkın boşluğunu çalışma ve ilmin doldurması gerekliği, erkek kardeşin önemi vs. • geleceği düşünüp mahvolmama nasihati ile yazar bence kitabı kendisine sunduğu kaygılı yöneticiyi Fırat'ta yıkananların hikayesi ile teselli ediyor. Ben tüm bunlardan hikâyenin bir yönetici için yazıldıgı kanaatindeyim. Belki de hikayeyi doğru anlamamışımdır.. kim bilir? (Canklyc)

Hafız'ın Yolculuğu PDF indirme linki var mı?

Jan Potocki - Hafız'ın Yolculuğu kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Hafız'ın Yolculuğu PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Jan Potocki Kimdir?

Jan Potocki 1761'de Polonya'da, soylu bir Leh ailesinin çocuğu olarak doğdu. Kuzey Avrupa'ya, Fas'a, Mısır'a ve Türkiye'ye yolculuklar yaptı. Slav arkeolojisinin kurucusu olarak tanındı, dil ve tarih konularında araştırmalar kaleme aldı, bilimsel deneyler gerçekleştirdi. Siyasal alanda, Polonya'nın bağımsızlığı için mücadele eden Potocki, 1815'teki intiharından önce tek romanı olan Zaragoza'da Bulunmuş El Yazması'nı (Remzi Kitabevi, 1992) tamamladı.

Jan Potocki Kitapları - Eserleri

• Hafız'ın Yolculuğu
• Zaragoza'da Bulunmuş El Yazması

Jan Potocki Alıntıları - Sözleri

• Görüşümün bir anda bunca güzel şeyi kapsayabilmesinden büyülenmiştim. Kendimi hayranlıkla dolu bir seyre bıraktım. O zaman doğanın sevgilisi olmaya başladığımı anladım. (Zaragoza'da Bulunmuş El Yazması)
• Ancak olayların varmış olduğu bu noktada, siz de kabul edersiniz ki biraz kan gerekiyor. (Zaragoza'da Bulunmuş El Yazması)
• ..."İçinde yaşadığın zamanın önüne geçip, gelecek zaman içinde yaşamaya sakın kalkma!!! Fırat'ın sularında yıkanan şu insanlara bak: Akıntıyla nasıl olsa gelecek olan sulara karşı yüzmek için kendilerini zorlamıyorlar; önceki sular gibi, o suların da gelip geçmesini bekliyorlar... (Hafız'ın Yolculuğu)
• Sığındığı yerde, artık hiçbir zaman tümüyle iyileşmelerini ummadığı yaralarını sarmaktan başka bir işi olmayan babam, kendi yaradılışındaki kahramanlarla seve seve sohbet ediyordu. (Zaragoza'da Bulunmuş El Yazması)
• Birçok insan kendi ülkeleri dışında tüm dünyayı tanırlar. Kendi ülkemin beni böyle bir eksikliğimden dolayı kınamasını istemedim ve yolculuğuma önce adamızın üzerine doğanın cömertçe serpiştirdiği şaheserleri gezmekle başladım. (Zaragoza'da Bulunmuş El Yazması)
• ...Aşkımızın tek engeli sınırsız oluşuydu ve kendi kendini eritiyordu. Gözlerim bakmaktan buğulanıyor, bedenim artık gölge vermiyordu ve ruhum düşünme yetisini yitirmişti... (Hafız'ın Yolculuğu)
• Hangi devlette olursa olsun, düzen köleliğin habercisidir. (Hafız'ın Yolculuğu)
• Her şey yalnızca görüntüden ibarettir, hiçbiri gerçek değildir. (Zaragoza'da Bulunmuş El Yazması)
• Bundan sonra, dağlarımızda barış hüküm sürdü. (Zaragoza'da Bulunmuş El Yazması)
• Böyle bir durumda onurumun bana intihar etmemi buyurduğunu düşündüm. Acıyla haykırdım: - Ah babacığım, yerimde olsaydınız, siz de benim gibi yapardınız. (Zaragoza'da Bulunmuş El Yazması)
• Ancak kesin olan bir şey varsa o da bu hikâye bana yolculuk etme zevkini verdi ve hatta içimde hiçbir zaman bulamadığım, olağanüstü maceralar yaşama umudunu yeşertti. (Zaragoza'da Bulunmuş El Yazması)
• " Dostlar, çöldeki seller gibidir." (Hafız'ın Yolculuğu)
• ...Yolculukta kalbinize göre kimselerle tanışıyorsunuz, sonra da zorunlu olarak onlardan ayrılıyorsunuz. Ve bu yeni ilişkileri koparıp gevşemiş eski ilişkilere dönüyorsunuz, yokluğunuz yüzünden karşılıklı alışkanlıkları sürdüremediğiniz ilişkilere... (Hafız'ın Yolculuğu)
• Hava sakindi. Sel gibi akan nehir bile daha az öfkeyle kükrer gibiydi. Kuşların konserinin duyulmasına izin veriyordu. Doğa güçlerinin huzuru ruhuma dek işledi. (Zaragoza'da Bulunmuş El Yazması)
• İki erkek kardeş, Fırat'ın kolları gibidir. (Hafız'ın Yolculuğu)
• ..."Leyla ile Mecnun'u kendinizin ve sevgilinizin kişiliğinde yeniden yaşatmaya başladığınızdan bu yana, aşıkların unutulmaktan korkmadıklarını bilmeyecek kadar cahil değiliz."... (Hafız'ın Yolculuğu)
• “Doğru görünen düşüncelere hiç kulak asmadım…ama doğru sanılıp benimsenebilecek, böylelikle de etkili olabilecek bir çok yanlış ve saçma akıl yürütme biçimi dikkatimi çekti.” (Hafız'ın Yolculuğu)
• Tuhaf bir roman okumaktan başka hiçbir şey seferin yorgunluğunu atmak için daha uygun olamazdı. (Zaragoza'da Bulunmuş El Yazması)
• “ Gittiğiniz her yerde iyilikten çok kötülükle karşılaşacaksınız ama nerede olursa olsun, kötülüğün içine biraz da olsun iyiliğin karıştığını göreceksiniz, bu kadarı da bana göre, bilge kişinin yaşamın kötülükleri karşısında avunmasına yetmeli.” (Hafız'ın Yolculuğu)
• Gittiğiniz her yerde iyilikten çok kötülüklerle karşılaşacaksınız, ama nerede olursa olsun, kötülüğün İçine biraz da olsa iyiliğin karıştığını göreceksiniz, o kadarı da, bana göre bilge kişinin yaşamın kötülükleri karşısında avunmasına yetmeli. (Hafız'ın Yolculuğu)