akademi
diorex
Turkcella
ARTUKBEY

Gurur Dünyası - William Makepeace Thackeray Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Gurur Dünyası kimin eseri? Gurur Dünyası kitabının yazarı kimdir? Gurur Dünyası konusu ve anafikri nedir? Gurur Dünyası kitabı ne anlatıyor? Gurur Dünyası PDF indirme linki var mı? Gurur Dünyası kitabının yazarı William Makepeace Thackeray kimdir? İşte Gurur Dünyası kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 18.06.2022 17:00
Gurur Dünyası - William Makepeace Thackeray Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: William Makepeace Thackeray

Çevirmen: Nihal Yeğinobalı

Yayın Evi: İmge Kitabevi Yayınları

İSBN: 9789755334813

Sayfa Sayısı: 685

Gurur Dünyası Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

İngiliz edebiyatında devrim niteliği taşıyan ve gerçekçi akımın en güzel örneklerinden biri kabul edilen Gurur Dünyası, hiciv ustası Thackeray'in Napolyon Savaşları sırasındaki İngiliz toplumuna eleştirel, alaylı ve sevecen bakışını yansıtır. 

On dokuzuncu yüzyılın başındaki İngiliz toplumunu bütün çeşitliliği ve değişikliği içinde yansıtması açısından Thackeray'in başyapıtı sayılan Gurur Dünyası, anlatımın ustalığı, karakterlerin incelikli biçimde yansıtılması ve betimleme gücüyle, döneminin en önemli romanlarından biridir. Kurgunun çekirdeğini, birbirine zıt kişilikte iki yakın kız arkadaşın ve onları seven-sevmeyen erkeklerin, savaş yaşantılarıyla harmanlanmış aşk serüvenleri oluşturur. Amelia'nın yumuşak başlı ve uysal olduğu yerde; arzulu, zevk düşkünü olan pervasız arkadaşı Becky, edebiyatta eşine az rastlanır, çarpıcı bir karakterdir. 

İngiliz edebiyatının en önemli yazarları arasında yer alan, eserleri defalarca tiyatroya ve sinemaya uyarlanan Thackeray için, ünlü İngiliz yazar Anthony Trollope şöyle der: 

Thackeray, edebiyat dünyasının bugüne kadar tanıdığı en büyük yıldızlardan biridir...

(Tanıtım Yazısından)

Gurur Dünyası Alıntıları - Sözleri

  • Şanssızlık zalim bir öğretmendir.
  • Herkesin hayatında hiçbir şeymiş gibi görünen ama tarihin geri kalanını etkileyen küçük bölümler yokmudur?
  • Bana sorarsanız, insanın ahlâk kavramlarının arasında en hımbıl olanı, uyansa bile en çabuk uyutulabileni "vicdan" ve "pişmanlık"tır.
  • Ama şu var ki, bu dünyadan ayrılan en iyi yürekli, en arkadaş canlısı kişiler bile bir yolunu bulup geriye dönseler, kendilerini sevenlerin ne çabuk avunabildiklerini görünce içleri burkulurdu sanırız.
  • Ah, Gurur dünyası! Gurur dünyası! Sen aklını çelmesen bu kız kim bilir nasıl mutlu olurdu! Peter Butt'la evlenip, mis gibi geçinir; kutu gibi çiftlik evinde, nur topu gibi yavrularının arasında ömür sürerdi. Ne var ki, senin ölçülerine göre, dört atlı bir özel araba, gerçek mutluluktan daha önemlidir..
  • Eger kimseyi umursamıyorsan, hiç arkadaşının olmaması normaldir.
  • -'Ought I to be angry with her for being faithful to him?William thought.'Ought I to be jealous of my friend in the grave, or hurt that such a heart as Amelia's can love only ONCE and FOREVER ?, O George, George, How LITTLE you knew the prize you had,though.''-
  • Ah, şu bankadaki para yaşlı bir hanıma nasıl itibar sağlar, bilseniz! Akrabaları onun kusurlarını nasıl bağışlarlar, huyunu nasıl da beğenirler.Akrabanız mı oluyor? diye sorulduğunda , hiç umursamazmış gibi: Teyzem oluyor deriz.Ona durmadan sevgimizi mektuplar yazar, öteberi göndeririz.Başka zaman sabahları soğuk odalarda giyindigimiz halde o gelince şöminelerimizde ne güzel , gürül gürül ateş yanar! Sofranıza da öyle özenirsiniz ki! ...
  • Az yada çok olmasına gerek yok. Susun
  • Dünya, her bakana kendi öz yüzünü gösteren bir aynadır. Karşısına geçip surat asarsanız o da size surat asar; gülerseniz o da sizinle birlikte güler ve size neşeli, keyif verici bir dost olur.
  • Ama hiç, hiçbir zaman ölmüş kocasından başka kimseyi sevemeyeceğini bildirdi.
  • İçinde bulunduğumuz yüzyılın daha yirmi yaşını doldurmamış olduğu sıralardaydı. Haziran ayında güneşli bir sabah, Miss Pinkerton'ın Chiswick Çıkmazı'ndaki özel kız okuluna, başı peruklu, şapkası üç köşeli, şişman bir arabacının saatte altı kilometre hızla sürdüğü, koşum takımları parıl parıl göz alan bir araba geldi

Gurur Dünyası İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Kahramanı olmayan roman: Yazarın kitabına ikinci isim olarak “Kahramanı Olmayan Roman” vermesi gerçekten çok yerinde olmuş. Çünkü kitap boyunca sürekli bir geçişkenlik vardı karakterler arasında. Bu geçişler de gerçekten de çok ustaca yapılmıştı. Ortada bir ana karakter yoktu haliyle. Ayrıca kitaptaki karakter gelişimi de çok güzeldi. Hiçbir karakter ilk tanıdığımız haliyle aynı olarak kalmadı. Kimi olgunlaşırken kimi de tam tersi duruma evrildi. Yazarın ara ara hikayeyi bırakıp kendi düşüncelerini de araya sokmasını çok sevdim. Her ne kadar bazı karakterlerini kötü bir şekilde anlatsa da yeri geldiğinde araya girerek gene onları kendisi savunuyordu. O yüzdendir hiçbir karaktere insan sonsuz bir antipati duyamıyor. Yazarın araya girip kendi düşüncelerini anlatması da bana Henry Fielding’in Joseph Andrews romanını anımsattı. Gerçi Joseph Andrews’ın daha önce yazıldığını göz önünde bulundurursak aslında yazarımızın Henry Fielding’in tekniğinden esinlenmiş olduğunu da anlarız. Ayrıca kitapta yer yer verilen tarihi bilgiler de o dönem Avrupa’sı hakkında bize de fikir veriyordu. Sonuç olarak bence okunması gereken bir klasik kitap. Ülkemizde pek bilinmeyişi de üzücü gerçekten. Oysa oldukça önemli bir İngiliz edebiyatı eseri. Zira bulunduğu döneme göre çok farklı bir eser. (Alper)

Gurur Dünyası PDF indirme linki var mı?

William Makepeace Thackeray - Gurur Dünyası kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Gurur Dünyası PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı William Makepeace Thackeray Kimdir?

William Makepeace Thackeray (d. 18 Temmuz 1811, Kalküta, Hindistan – ö. 24 Aralık 1863) İngiliz yazar.

1811 yılında Kalküta'da doğdu. Ailesi tarafından erken yaşlarda okul için İngiltere'ye gönderildi. Orada pek çok okul değiştirir. Charterhouse School'u bitirir. Daha sonra Paris'i ziyaretinde Goethe ile tanışır. Yaşamı boyunca kitaplara çok değer veren yazar 52 yaşında hayatını kaybeder.

En ünlü romanı Vanity Fair (Gurur Dünyası), kahramanı Becky Sharp'ın, sınıf atlamak için neleri göze aldığını anlatır. Romanlarında kahramanlarının ihtirasları yüzünden içine düştükleri gülünç ya da utandırıcı durumları anlatır. Diğer romanları arasında The Luck of Barry Lyndon (Barry Lyndon'ın Talihi), Pendennis'in Serüvenleri: Talihi, Talihsizlikleri, Dostları ve En Büyük Düşmanı sayılabilir.

"The Luck of Barry Lyndon" romanı, 1975 yılında Amerikalı yönetmen Stanley Kubrick tarafından Barry Lyndon adıyla sinemaya da aktarıldı. Film aralarında 4 Oscar ödülünün de bulunduğu 13 ödül kazanmıştı.

William Makepeace Thackeray Kitapları - Eserleri

  • Gurur Dünyası
  • Henry Esmond 3
  • Henry Esmond 2
  • Henry Esmond 1

William Makepeace Thackeray Alıntıları - Sözleri

  • Az yada çok olmasına gerek yok. Susun (Gurur Dünyası)
  • İçinde bulunduğumuz yüzyılın daha yirmi yaşını doldurmamış olduğu sıralardaydı. Haziran ayında güneşli bir sabah, Miss Pinkerton'ın Chiswick Çıkmazı'ndaki özel kız okuluna, başı peruklu, şapkası üç köşeli, şişman bir arabacının saatte altı kilometre hızla sürdüğü, koşum takımları parıl parıl göz alan bir araba geldi (Gurur Dünyası)
  • Ah, şu bankadaki para yaşlı bir hanıma nasıl itibar sağlar, bilseniz! Akrabaları onun kusurlarını nasıl bağışlarlar, huyunu nasıl da beğenirler.Akrabanız mı oluyor? diye sorulduğunda , hiç umursamazmış gibi: Teyzem oluyor deriz.Ona durmadan sevgimizi mektuplar yazar, öteberi göndeririz.Başka zaman sabahları soğuk odalarda giyindigimiz halde o gelince şöminelerimizde ne güzel , gürül gürül ateş yanar! Sofranıza da öyle özenirsiniz ki! ... (Gurur Dünyası)
  • Ya hiçbir kıymetim yoktur veya her şeye bedelim. (Henry Esmond 2)
  • . Bir şekilde benim için fazla iyisin. Seni mutlu edemedim. Ve burada aynı odada oturuyor olsak da, aramızda kocaman bir duvar var. . (Henry Esmond 2)
  • Eger kimseyi umursamıyorsan, hiç arkadaşının olmaması normaldir. (Gurur Dünyası)
  • Ama şu var ki, bu dünyadan ayrılan en iyi yürekli, en arkadaş canlısı kişiler bile bir yolunu bulup geriye dönseler, kendilerini sevenlerin ne çabuk avunabildiklerini görünce içleri burkulurdu sanırız. (Gurur Dünyası)
  • Geçirdiğimiz tehlikenin büyüklüğünü ancak o­nu atlattıktan sonra görebiliriz, tıpkı atlı bir avcının veya canını kurtarmak için doludizgin at sürerek kaçan bir adamın müthiş bir uçurumu aştıktan sonra, hala hayatta kalmış olmasına şaşması gibi. .. (Henry Esmond 2)
  • Şanssızlık zalim bir öğretmendir. (Gurur Dünyası)
  • Bana sorarsanız, insanın ahlâk kavramlarının arasında en hımbıl olanı, uyansa bile en çabuk uyutulabileni "vicdan" ve "pişmanlık"tır. (Gurur Dünyası)
  • Kadına tahakküm fırsatı verilince insana ne insafsızcasına zulmedeceğini bilmeyen var mıdır ? (Henry Esmond 3)
  • Ah, hiç kimse, fırsat düşüp tecrübe etmedikçe, kuvvetini veya za'fını bilemez ki ... (Henry Esmond 2)
  • Dünya, her bakana kendi öz yüzünü gösteren bir aynadır. Karşısına geçip surat asarsanız o da size surat asar; gülerseniz o da sizinle birlikte güler ve size neşeli, keyif verici bir dost olur. (Gurur Dünyası)
  • Ah, Gurur dünyası! Gurur dünyası! Sen aklını çelmesen bu kız kim bilir nasıl mutlu olurdu! Peter Butt'la evlenip, mis gibi geçinir; kutu gibi çiftlik evinde, nur topu gibi yavrularının arasında ömür sürerdi. Ne var ki, senin ölçülerine göre, dört atlı bir özel araba, gerçek mutluluktan daha önemlidir.. (Gurur Dünyası)
  • Herkesin hayatında hiçbir şeymiş gibi görünen ama tarihin geri kalanını etkileyen küçük bölümler yokmudur? (Gurur Dünyası)
  • Ama hiç, hiçbir zaman ölmüş kocasından başka kimseyi sevemeyeceğini bildirdi. (Gurur Dünyası)
  • -'Ought I to be angry with her for being faithful to him?William thought.'Ought I to be jealous of my friend in the grave, or hurt that such a heart as Amelia's can love only ONCE and FOREVER ?, O George, George, How LITTLE you knew the prize you had,though.''- (Gurur Dünyası)
  • Lady Mary Wortley Montagu, aşılanma adetini Türkiye'den memlekete getireliden beri, (birçoklannın kanaatince aşı, kendini tehlikenin dişleri arasına bir ayak evvel atmaktan başka bir şey olmayan tehlikeli bir usuldü), zannımca dünyanın bu en korkunç afetinin şiddeti bizim taraflarda biraz kırılır gibi olmuştu... (Henry Esmond 1)

Yorum Yaz