Görünmez Canavarlar - Chuck Palahniuk Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Görünmez Canavarlar kimin eseri? Görünmez Canavarlar kitabının yazarı kimdir? Görünmez Canavarlar konusu ve anafikri nedir? Görünmez Canavarlar kitabı ne anlatıyor? Görünmez Canavarlar kitabının yazarı Chuck Palahniuk kimdir? İşte Görünmez Canavarlar kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Chuck Palahniuk
Çevirmen: Funda Uncu
Orijinal Adı: Invisible Monsters
Yayın Evi: Ayrıntı Yayınları
İSBN: 9789755394251
Sayfa Sayısı: 240
Görünmez Canavarlar Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı, yanılsamanın hüküm sürdüğü şu dünyada bize iyi ve doğru olarak dayatılanı değil de, kötü olduğu söylenerek bizden uzak tutulanı tercih etmek ne derece mümkündür? Chuck Palahniuk, bize yine roman olarak ulaşan bu üçüncü "kimlik krizi"nde, aile ve toplumda varolan genel geçer davranış kalıplarının altında yatan gerçekliği evirip çeviriyor.
Genç ve güzel manken Shannon mutlu olmak için her şeye sahiptir: Parlak bir kariyer, kitlelerin ilgisi, yakışıklı bir sevgili ve yakın bir dost. Ancak geçirdiği bir "kaza" yüzünün yarısını yok ettiğinde, görünmez bir canavara dönüşür. Hastanede tanıştığı, ameliyatla kadın olmaya hazırlanan transeksüel Brandy Alexander, ona geleceğini yaratabilmek için geçmişini silmesi gerektiğini, gerçek keşiflerin hep kaostan çıktığını öğretir. Bu süreçte Shannon, Brandy Alexander'la ve kendisini aldatan sevgilisi Manus'la bir intikam yolculuğuna çıkacaktır. Kişisel ve toplumsal arızaların kol gezdiği, çağdaş bir çorak ülkede çıkılan bu yolculukla üçünün isimleri, kimlikleri ve geçmişleri her şehirde değişirken, okur da görüntüye, yüzeyselliğe odaklanmış bir dünyada aile, sevgili, arkadaş konumundaki insanlarla ilişkilerin sığlığına tanık olur.
Palahniuk cinsiyet değiştirme operasyonlarının büyük ölçüde kolaylaştığı ve yaygınlaştığı bir çağda, cinsiyetlerin bile görüntüden ibaret olduğunu vurguluyor. Bir yandan güzellik ve kimlik kavramlarına bakarken, tüketim toplumuna ve estetik operasyon kültürüne haşin saldırılar yöneltiyor. Üstelik bütün bunları okurunu adeta bir eğlence trenine bindirip baş karakterinin geçmişiyle bugünü arasında dolaştırarak ve şaşırtıcı bir finalle adamakıllı sarsarak yapıyor.
(Tanıtım Bülteninden)
Görünmez Canavarlar Alıntıları - Sözleri
- Yaşadığımız dünya böyle. Şartlar değişiyor, biz de dönüşüme uğıuyoruz.
- Aynen paranın iktidar unsuru olması gibi, aynen silahın iktidar unsuru olması gibi, güzellik de bir iktidar unsurudur.
- İnsanlara hafta sonu tatilinde ne yaptıklarını sormamızın tek nedeni, kendi hafta sonu tatilimizi anlatma isteğimizdir.
- Kimden nefret edeceğimizi bilemediğimiz zaman kendimizden nefret ediyoruz.
- Gelecek bazı insanlar yüzünden yitip gidiyor.
- Ancak ve ancak bu gezegeni yiyip bitirdikten sonra Tanrı bize yenisini verecek. Yarattıklarımızdan çok yok ettiklerimizle hatırlanacağız.
- Ne kadar dikkatli olursanız olun, hep bir şeyleri kaçırmış gibi hissedeceksiniz; sizi derinden etkileyen, tamamını tecrübe edemediğinizi söyleyen o berbat his. Dikkat kesilmeniz gereken dakikaları hızla geçmenizin yarattığı o zavallı duygu hep kalbinizde olacak. Yani o hisse alışsanız iyi olur. Günün birinde tüm yaşamınız bu histen ibaret olacak çünkü...
- Kaosun beni kurtarmasını istiyordum.Başa çıkabilirsem kendimi yeniden yetiştirmeyi istiyordum.Rahat ettiğim alanları yok etmek istiyordum.
- Kimden nefret edeceğimizi bilmediğimiz zaman kendimizden nefret ediyoruz.
- Zavallı kalbimi parçalayabilmeyi isterdim.
- Kendi sorunlarınızı paylașmadığınız zaman, başkalarınınkini dinlemeye dayanamazsınız.
- Sevdiğiniz ve sizi seven kişi asla ve asla aynı kişi değildir.
- “Önce,” diyor, “aileniz size hayat verir, ama sonra onların hayatını yaşamanızı ister.”
- Başım ağrımaya başlıyor, hem de Tanrının Tevrat’ta insanları cezalandırdığı türden bir ağrı.
- Kimden nefret edeceğimizi bilemediğimiz zaman kendimizden nefret ediyoruz.
Görünmez Canavarlar İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Nar çiçeği rujlar, ışıldayan farlar, metalik ojeler, sürüldüğünde cildi porselen gibi yapan fondötenler. Ben bir süs bebeğiyim. Güzellik algısının, kişiliği körleştirdiği 21. yy'a hoşgeldiniz... Zamanınızın büyük bir bölümü çalışmakla, arta kalan bölümünüyse bu paralarla kendinizi parlatmakla geçireceksiniz demektir. Şimdiden başarılar. Prada çanta, gucci saat, chanel parfüm. Ben kaliteli bir oyuncağım. Ah, tüm gün çocuğunun eline tablet verip sussun diye televizyon izleten aile. Çikolata, araba, makyaj malzemesi reklamlarıyla büyütülen nesil. Hepiniz birer müşterisiniz. Spor salonlarım, güzellik merkezlerim, alışveriş merkezlerim için hayatınızı hiç edeceksiniz. Daha güzel olabilmek için yarışacaksınız. Daha ufak bir buruna, dolgun dudaklara tapacaksınız. Sosyal düzenin gizli otoritesi, güzellik kavramı için çıldıracaksınız. Normal bir insan fizyolojisinin sahip olamayacağı ölçüler için birbirinizin üzerine basacak, sahip olmak için kuduracaksınız. Kocaman memeler, devasa popolar, incecik beller, uzun bacaklar. Ben bir seks sembolüyüm. 21. yy'da estetik olmak tercihten çok bir gereklilik. Çıkık olmayan elmacık kemikleriniz için üzülecek, avrupai bir görünüm elde edebilmek için saçlarınızı oryalden çıkarmayacaksınız. Güzelliği elde etmekle kalmayıp koruyacaksınız da. Altmış yaşınıza geldiğinizde yüz gerdirme, dudak dolgusu, yağ aldırma, göğüs dikleştirme gibi birçok işlemden geçmiş yeni vücudunuza merhaba deyin. Tüm ömrünüz bunlarla uğraşmakla geçti çünkü. Nemlendiriciler, tonikler, kirpik gürleştiriciler, saç serumları. Bana güzelliğimi geri ver. Peki ya sıfır beden, uzun, güzel bir mankenken, güzelliğin afyonuna kendinizi bu denli kaptırmış ve dikkat çekmek için herhangi bir çaba harcamaya gerek duymuyorken, bir anda yüzünüzde iğrenç, çirkin bir görüntü belirirse? Çeneniz bir daha takılmayacak üzere çıkarsa... Bütün hayatınızı peçe takarak geçirebileceğiniz korkunç bir yüze sahip olursanız? Ne yaparsınız? Evet, karakterimizin başına gelenler bunlar... Güzellik fetişinin en çok sükse yaptığı bir meslekten, bir canavarlığa uzanan yol... Elinde olan tek iyi şeyi kaybettikten sonra kendini bulabilmen gerek. En iyi fikirler acil durumlarda, kaliteli edebiyat zor koşullarda çıkar. Kendini iyi bir şekilde geliştirebilmen de ancak sana sağlanan imtiyazlar ortadan kalktığında tamamen mümkün olur. O yüzden "Yapma denileni yap." diyor Brandy Alexander. Hikayemize tamamen estetikle varolan bir transseksüel olarak dahil oluyor. Kitapta kimlik çatışması, lgbti, dayatılan güzellik algısına yer yer laf sokmalar, eleştiriler mevcut. Kurgusu ise tek kelimeyle ha-ri-ka. Polisiye romanlar kadar sürükleyici. Üslubuna bayıldım... Kitabın arkasını markasını okumadan direkt başlayın, ilk 150 sayfasını kitabın konusu diye yazmışlar çünkü... Şu alıntıyla bitiriyorum... "Sev beni, sev beni, sev beni, sev beni, sev beni, sev beni, sev beni, kim istersen o olurum. Kullan beni. Değiştir beni. Koca memeli, kabarık saçlı ve incecik olurum. Kopart beni. Bana ne istiyorsan yap, yeter ki sev beni" (Elif)
Anca Palahniuk'tan çıkacak güzellikte bir kitap. Kitabı okurken çok kez şoka girdiğim, çok kez "bu kadar da olmaz" dediğim oldu. Bol sürprizlerin yanında bize çok güzel bir şeyi sunuyor Palahniuk bu kitabında, hayatı! Kitap yüzümüze yüzümüze hayatın, dünyanın o sahteliğini vuruyor. Okurken çok keyif aldığım bir Palahniuk kitabı oldu. Okumanızı şiddetle tavsiye ederim. (Zeynep)
Sürprizlerle dolu bir kitaptı.. İlk sayfalarda olaylar birbirinden kopuk görünse de kitabın sonralarına hepsi birer birer bağlanıyor.. her adımda şaşkınlığınızı gizleyemeceğiniz orjinal bir kitaptı.. Ben çok sevdim okunmaya değer bir kitap (Ebru ince)
Kitabın Yazarı Chuck Palahniuk Kimdir?
Chuck Palahniuk 21 Şubat 1962'de Washington'da doğdu. Asıl adı Charles Michael Palahniuk'tur. Palahniuk Washington eyaletinin doğusundaki bir çiftlikte büyüdü. Bir süre Eyalet Üniversitesi'ne devam ettikten sonra Oregon Üniversitesi'ne geçti ve öğrenimini orada tamamladı. Otuzlu yaşlarına kadar herhangi bir edebi metin yazmayan, sanıldığını tam aksine, ilk romanı olan Invisible Monsters (Görünmez Canavarlar) dır. Bu romanı yayıncılar tarafından içeriği nedeniyle kabul görmemiştir ancak Palahniuk yayıncılara olan bu öfkesi nedeniyle içeriği çok daha "yok edici" olan Dövüş Kulübü'nü yazmıştır ve bu romanı yayıncılar tarafından zevkle kitaplaştırılmıştır.
Palahniuk, üniversite yıllarından sonra üç yıl boyunca Freightliner adlı bir şirkette montaj hattında, ardından tamirci olarak çalıştı. İlk yazdığı metinler taşıt modifikasyon prosedürleri ve kamyonların onarımı üzerinedir.
Dövüş Kulübü'nün ortaya çıkmasında büyük etkisi bulunan bir olayıda bu yıllarda yaşar. Arkadaşlarıyla birlikte tatildedir. Bitişikteki kamp yerinde müzik rahatsız edici derecede açılır ve bu nedenle başlayan tartışma yerini kavgaya bırakır. Bu olayda yaralanan Chuck tatil'den döndüğünde iş yerinde kimse tarafından ilgi görmez çünkü kimse korkunç derecedeki yüzü hakkında bir şey sormaya, yorum yapmaya cesaret edemez. Bunun üzerine Chuck, eğer insanın yeterince kötü görünürse dilediği gibi hareket edebileceğini keşfeder. Bu olayın ardından devam ettiği bir edebiyat grubu bünyesinde yaptıkları çeşitli gösteri ve eylemler "Kargaşa Projesi"ni esinler. Kısa bir süre sonra aynı isimle bir kısa öykü yayımlar ve bu öykü,üç ay içinde Fight Club (Dövüş Kulübü) romanına dönüşür.
Romanlarındaki tavır isyan gibi görünse de, aslında varoluşumuza özlem duymamıza neden olur. Yarattığımız değer yargıları, para, şöhret, saygınlık, güzellik gibi tüm önemli şeylerin anlamsız yalanlar olduğunu söyler.
Chuck Palahniuk Kitapları - Eserleri
- Dövüş Kulübü
- Gösteri Peygamberi
- Ölüm Pornosu
- Tıkanma
- Görünmez Canavarlar
- Ninni
- Lanetli
- Günce
- Tekinsiz
- Pigme
- Kurgudan da Garip
- Çarpışma Partisi
- Bir Haz Markası - Beautiful You
- Anlat Bakalım
- Kaçaklar ve Mülteciler
- Dövüş Kulübü 2 (Toplu Set)
- Dövüş Kulübü 2 - Sayı 0
- Yanık Diller
- Dövüş Kulübü 2 - Sayı 1
- Dövüş Kulübü 2 - Sayı 2
- Dövüş Kulübü 2 - Sayı 3
- Dövüş Kulübü 2 - Sayı 4
- Uydurma Bir Şeyler
- Dövüş Kulübü 2 - Sayı 5
- Dövüş Kulübü 2 - Sayı 6
- Cehennem Azabı
- Dövüş Kulübü 2 - Sayı 9
- Dövüş Kulübü 2 - Sayı 10
- Dövüş Kulübü 2 - Sayı 7
- Dövüş Kulübü 2 - Sayı 8
- Dövüş Kulübü 3
- Bunu Bi' Düşün
- Zoka
- Guts
Chuck Palahniuk Alıntıları - Sözleri
- “Polis aracılıyla intihar” terimini duydunuz mu? (Dövüş Kulübü 2 - Sayı 0)
- İnsanın kendisini bir dans yıldızına dönüştürebilmesi için içinde karmaşa olması gerekir. (Pigme)
- -Saatin kaç olduğunu biliyor musun? -3.45 -Bir kahraman gibi ölme zamanı. (Dövüş Kulübü 2 - Sayı 8)
- "Kahkaha en iyi ilaçtır." (Dövüş Kulübü)
- AŞK... A. Hiçbir zaman özür dilemek zorunda kalmamaktır. B. Uzun süreli duygusal bir yakınlıktır. C. Nihai amacı üreme ve soyun devamlılığını sağlamak olan, hormonların hormonlara biyokimyasal çağrısıdır. D. Hiçbir fikrim yok. (Dövüş Kulübü 2 - Sayı 1)
- İnsanoğlu fikir geliştirmez. Aksine fikirler bizi geliştirir. (Dövüş Kulübü 2 - Sayı 6)
- İnan bana, öldüğünde arkada bırakması en zor gelecek kişi kendinsin... (Cehennem Azabı)
- Yaşamak için bir sürü iyi sebep var, diyorum ve benden bir liste istememesi için dua ediyorum (Gösteri Peygamberi)
- Oğlan kızla tanışır.Oğlan kıza sahip olur.Oğlan kızı öldürür..! (Anlat Bakalım)
- “Önce,” diyor, “aileniz size hayat verir, ama sonra onların hayatını yaşamanızı ister.” (Görünmez Canavarlar)
- Hepimiz, hayatımızı daha büyük bir kadere yönlendiren şeytanlarla doğarız. Şimdi bir felaket olarak gördüğümüz şeyler, zamanla bir kutsama olduklarını belli edecekler. Önemli olan şu ana kadar ne olduğu değil Diren ya da Öl’de bundan sonra nelerin gerçekleşeceğidir. (Dövüş Kulübü 2 - Sayı 5)
- "Vahşi tabiat daima yanı başınızda. Yağmur yağıyor ve her şey çabucak çürüyor" (Kaçaklar ve Mülteciler)
- İnsan hayatının geri kalanını sadece bir dakikada tüketebilir... (Ölüm Pornosu)
- Rasyonel zihnimizin bastırılması, ilhamın kaynağıdır. İlham perisidir. Koruyucu meleğimizdir. Acı çekmek bizi rasyonel özdenetimimizden çıkarır ve ilahi kanalın içimizden akıp gitmesini sağlar. (Günce)
- "Kadınlar epey bir zamandır bedenlerinin el verdiği derinlikli hazdan mahrum bırakılmışlardır." diye sayıp dökmeye başlamıştı. . . "Birçok tıp erbabı gibi, ben de inanıyorum ki, kronik ruhsal ve bedensel sağlık sorunlarının büyük bir bölümü kadınların yakasını bırakmıyor çünkü aksi takdirde doğru araçlarla rahatlıkla ve çarçabuk kurulabilecekleri stres birikimine maruz kalmaktadırlar..." (Bir Haz Markası - Beautiful You)
- Çok önemli bir soru bu: ‘Neden yalnızsınız?’ Yani aslında, hepimiz yalnızız. Yalnızlık... hayatın ta kendisi. Önemli olan şey yalnızlığımızın niteliği. Söz konusu olan kaliteli bir yalnızlık mı, değil mi? İşte asıl mesele bu. Ben yalnız bir insanım. Hep böyle oldum, çocukluğumdan beri. Bence zor bir şey... birini hayatıma almak için çok çaba sarf etmem gerekiyor. (Kurgudan da Garip)
- “Bayan Kathie’m kendini kapana kıstırıyordu çünkü son anda zincirlerinden kurtulmak ona muazzam bir başarı hissi veriyordu.” (Anlat Bakalım)
- ...Dünyayı cehenneme çeviren, onun cennet gibi olması gerektiğine dair beklentimiz. Dünya dünyadır. (Lanetli)
- Niçin insanları, canlarını yaktıktan hemen sonra daha çok severiz? (Dövüş Kulübü 2 - Sayı 2)
- Sevilebilmek için hayatını riske atmak gerektiğini düşündü. Kurtarılabilmek için ölümün kıyısına kadar gelmek gerekiyordu. (Tıkanma)