akademi
Turkcella

Ferhad ile Şirin - Nazım Hikmet Ran Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Ferhad ile Şirin kimin eseri? Ferhad ile Şirin kitabının yazarı kimdir? Ferhad ile Şirin konusu ve anafikri nedir? Ferhad ile Şirin kitabı ne anlatıyor? Ferhad ile Şirin kitabının yazarı Nazım Hikmet Ran kimdir? İşte Ferhad ile Şirin kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 23.02.2022 04:00
Ferhad ile Şirin - Nazım Hikmet Ran Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Nazım Hikmet Ran

Yayın Evi: Yapı Kredi Yayınları

İSBN: 9789750803965

Sayfa Sayısı: 286

Ferhad ile Şirin Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Güçlü bir dramatik yapı, çok kişili doğal bir diyalog akışı, zehir zıkkım politik eleştiriden toplum sorunlarının kökenine inen bir dram anlayışı...Nâzım Hikmet, şairliğine eş bir oyun yazarı olduğunu da gözler önüne seriyor.

TADIMLIK

MAKASÇI : Hayırdır inşallah...

ŞEFİN KARISI : Yılan görmek iyidir derler ama, bilmem ki? (Sükût.)

İST. ŞEFİ : Ben de bir rüya gördüm.

ŞEFİN KARISI : Ne vakit?

İST. ŞEFİ : İki, üç gece evvel... (Makasçıya) Anlatayım mı?

MAKASÇI : Anlat, Kaptan... Seninkini de dinleyelim.

İST. ŞEFİ : Hapishaneye katilden düşmüşüm... İdamımı istiyorlar. Ama, ben korkmuyorum. Çünkü, hastayım... Hapishane hastahanesinde bir hücreye yatırmışlar beni. Yalnızım. Hiçbir zaman, hatta sizin yanınızda, bu çölün ortalarında bile olmadığım kadar yalnız... Fakat rahatım... Öldürdüm diye, sonra, beni asamayacaklar, kendi kendime öleceğim, diye rahatım... (Sükût.)

ŞEFİN KARISI : Sonra? Nasıl uyandın?

İST. ŞEFİ : Uyanmadım ki...

ŞEFİN KARISI : Deli mi ne? Ben de oturmuş dinliyorum. (Sükût.)

İST. ŞEFİ : (Makasçıya) Bu rüyayı hayra mı yormalı, şerre mi?

MAKASÇI : Aklım ermez.

(Sükût. Kadın kalkar.)

İST. ŞEFİ : Nereye gidiyorsun yine? 

ŞEFİN KARISI : Yatmaya... 

İST. ŞEFİ : Daha erken... Otur biraz...

ŞEFİN KARISI : Neresi erken?.. Saate bak, ayol. Bir buçuğu geçiyor. Hoş, bu alafranga tiren saatlerine de pek aklım ermiyor ya...

İST. ŞEFİ : Senden bir ricam var. Şu paltomun cebinde ambarın anahtarı olacak. Onu bana getiriversene? (Kadın, paltoların asıldığı, yani kösteğin bulunduğu yere gider. Elini kocasının paltosunun ceplerine sokar, araştırır.) 

ŞEFİN KARISI : Hangi cebinde? 

İST. ŞEFİ : İç ceplerinde olacak... 

ŞEFİN KARISI : (Tekrar araştırır.) Yok. 

İST. ŞEFİ : Öteki ceplerime de bak! 

ŞEFİN KARISI : Baktım... Yok, diyorum. Geçenki gazeteler gibi olmasın? Belki senin üzerindedir. 

İST. ŞEFİ : Hayır... Orda olacak. Yere filan düşmüştür.

(Kadın eğilip yerlere bakar. Birdenbire kösteği görür. Telaşlanır. Fakat kendisini çabucak toparlar. Doğrulur. Erkekler onun hareketlerini takip etmişlerdir. Kadın kösteği almamıştır.)

ŞEFİN KARISI : Yok... 

İST. ŞEFİ : Peki...

(Sükût.)

ŞEFİN KARISI : Uykunuz gelmedi mi? 

İST. ŞEFİ : Hayır.

ŞEFİN KARISI : Öyleyse, yeniden oyuna başlayın...

İST. ŞEFİ : Başlayalım... İzin veriyorsun demek? 

ŞEFİN KARISI : O da ne biçim söz? Erkek kısmının kadınlardan izin aldığını da yeni duyuyorum. 

İST. ŞEFİ : Sen yatmaya gitmiyor musun? 

ŞEFİN KARISI : Uykum kaçtı... Demin birdenbire yatayım, dedim. Velakin şimdi uykum kaçtı. Siz oyununuza bakın. Ben de gürültü etmeden ortalığı derler toplarım biraz... 

MAKASÇI : (Karı koca arasındaki muhavere esnasında dama taşlarını tahtaya dizmiştir.) Taşları dizdim, Kaptan...

İST. ŞEFİ : Hazır mısın?

MAKASÇI : Hazırım...

(Kadın, elinde faraşla odada dolaşarak ortalığı toplar, rafları düzeltir ve erkeklerin alakasını celbetmemeye çalışarak, kösteği yerden almak için fırsat kollar. Erkekler, kadının hareketlerini yan gözle takip etmektedirler.)

İST. ŞEFİ : Başlayalım mı?

MAKASÇI : Başlayalım... Sür bakalım!..

(Oyun tekrar başlamıştır. Sahnenin bitimine kadar, erkekler oyuna dair birbirleriyle söz etmeksizin otomatik bir surette oynarlar. Taşlarını mihaniki hareketlerle sürerler.)

İST. ŞEFİ : Meraksızlığın bu derecesine öleceğim...

MAKASÇI : Yanılıyorsun, Kaptan...

İST. ŞEFİ : Yani?

MAKASÇI : Sonra anlarsın!..

İST. ŞEFİ : Anladım. Biliyorum. İşi uzatışımın sebebi, kedilerin avlarına karşı gösterdikleri emniyetli eğlencenin zevkini tatmak içindir. Bak, ben ne kadar açık konuşuyorum. Yalanım yok. (Sesini birdenbire yavaşlatır.) Halbuki, sen öyle değilsin. Küçük, ehemmiyetsiz işlerde bile yalan söylüyorsun. Mesela hediye vermek bahsinde... (Bu esnada kadın, kösteğin bulunduğu köşeye gelmiştir. Ve yere doğru kösteği almak için eğilirken)

Ferhad ile Şirin Alıntıları - Sözleri

  • Bu dünyada herkes kendi başının çaresini düşünüyor. Malum ya, her koyun kendi bacağından asılır, derler. Bugüne bugün kimseden kimseye hayır yok.
  • Bu dünyada herkes kendi başının çaresini düşünüyor. Malum ya, her koyun kendi bacağından asılır, derler. Bugüne bugün kimseden kimseye hayır yok.
  • Hay canına yandığımın feleği... İnsanın hevesini kursağında bırakır.
  • Nasıl da dalıp gitti. Kim bilir aklından neler geçiriyor? Ta mahşer gününe kadar o hep böyle düşünsün, ben hep böyle ona bakayım...
  • "Biz, fena insanlar değildik. Fena olduk..."
  • "Şirin, ne olursun, gül bir kere daha, istemeye istemeye de olsa... Ne olursun? Gülümsediğini, sadece gülümsediğini bile görmeye bilemediğin gibi muhtacım."
  • Eyvah ne uzaksın... Sabah yıldızına âşık olmuşum...
  • "Sen daha çok hikâyeler dinlersin ama, artık sana hikâye anlatacak bulursan!.."
  • "Ha köle, ha şah olmuşsun, Ha ağlamış, ha gülmüşsün, Yıldızların umrunda mı Ha yaşamış, ha ölmüşsün..."
  • "Bugün bir tuhaf kederim var, çocuklar. İnsanın yüreğine öyle kara sinek gibi konup yapışan soyundan değil... Ham elma gibi buruk, fakat sıkı, sıhhatli, kurtsuz bir keder."
  • ... Lakin işte artık hiçbir şey düşünmüyorsun. Hatta düşünmemeyi bile düşünmüyorsun artık.
  • Malum ya,her koyun kendi bacağından asılır,derler.
  • "...Hem kazanılan hak, zulüm etmek için kullanılırsa haklıktan çıkar."
  • "Sen yakından da, uzaktan da, her zaman, her mekânda, konuştuğun dil gibi, Türkçe gibi güzelsin Şirin."
  • Sana ulaşmış olmak dünyaya ulaşmaktır. Senin yüzünü görmek, sesini duymak, dokunabilmek sana, dünyanın yüzünü görmek, sesini duymak, dünyaya ellerimle dokunabilmektir benim için.

Ferhad ile Şirin İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Nazım Hikmet'in yazdığı dört tiyatro oyununu barındıran bu kitapçıkta, favorim "Ferhad ile Şirin". "Yolcu" isimli metin, karların erişimi engellediği bir tren istayonunda yaşanan kişisel hesaplaşmaları toplumsal bir bağlamda okuyucuya aktarıyor. "Ferhad ile Şirin", bildiğimiz boyutları yanında Nazım Hikmet'in sınıfsal bakışı ve topluma yönelik sorumluluk ile bireysel aşkın özgeciliğini harmanlamış... "Sabahat" ataerkil ilişkiler ve bunlar tarafından ezilen bir kadının dramını çarpıcı şekilde aktarıyor. "Enayi" ise çıkarcı bir dünyada adalet prensibine uygun davranmaya çalışan bir avukatın ekseninde, keskin bir kapitalizm eleştirisi barındırıyor. Nazım Hikmet okumak, her zaman uyarıcı, uyandırıcı, düşündürücü ve sorgulayıcı bir deneyim. Şiirleri de oyunları da romanları da benim için paha biçilmez... (Münür Rahvancıoğlu)

Nazım Hikmet biraz değiştirip yazmış ama oldukça keyifli ve başarılı bir tiyatro olmuş.gerek karakterler gerek verdiği mesajlar açısından baya olumlu geldi (Ayşe Erol)

Kitabın Yazarı Nazım Hikmet Ran Kimdir?

Nâzım Hikmet Ran ya da Türkiye'den ayrıldıktan sonraki soyadı ile Nâzım Hikmet Borzecki (15 Ocak 1902; Selanik, Osmanlı İmparatorluğu - 3 Haziran 1963; Moskova, SSCB), Türk şair ve yazardır.

Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır. Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne ulaşmıştır ve dünyada 20. yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir.

Komünist siyasi düşünceleri yüzünden defalarca tutuklanmış ve yetişkin yaşamının büyük bölümünü hapiste ya da sürgünde geçirmiş; Türkiye'de 11 ayrı davadan yargılanarak İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın süre hapis yatmıştır. 1951 yılında Türkiye'den ayrılması sonrasında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarılmış; bu karar ölümünden 46 yıl sonra, 5 Ocak 2009 tarihinde iptal edilmiştir.

1963 yılında Moskova'da kalp krizinden hayatını kaybetmiştir. Mezarı Moskova'dadır.

Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Nâzım_Hikmet

Nazım Hikmet Ran Kitapları - Eserleri

  • Büyük İnsanlık
  • Nazım İle Piraye
  • 835 Satır
  • Benerci Kendini Niçin Öldürdü?
  • Yatar Bursa Kalesinde
  • Kuvâyi Milliye

  • Memleketimden İnsan Manzaraları
  • Kemal Tahir'e Mapushaneden Mektuplar
  • Piraye'ye Mektuplar
  • Bütün Şiirleri
  • Yazılar 1
  • Yazılar 3
  • Kan Konuşmaz

  • Ne Güzel Şey Hatırlamak Seni
  • Yeşil Elmalar
  • Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim
  • Henüz Vakit Varken Gülüm
  • İlk Şiirler
  • Son Şiirleri
  • Demokles'in Kılıcı

  • Bir Ölü Evi & Ocak Başında
  • Enayi
  • Sanat Ve Edebiyat Üstüne
  • Cezaevinden Memet Fuat'a Mektuplar
  • Şehrime Ulaşamadan Bitirirken Yolumu...
  • Bu Şehir Güzelse Senin Yüzünden
  • Yazılar 2

  • Sevdalı Bulut Masalı
  • Ferhad ile Şirin
  • Kuvayi Milliye (Çizgi Roman)
  • Nazım Hikmet Şiirleri 2: Mapusluk Zor Zanaat
  • Yaşamak Seni Sevmek Gibi
  • Nazım Hikmet Şiirleri 4: Gurbet Ölümden Beter
  • Nazım Hikmet Şiirleri 3: Sevda Ateşten Gömlek

  • Nazım Hikmet Şiirleri 6 : Herkes Kendi Payına Ölür
  • Nazım Hikmet Şiirleri 5: Bir Hazin Hürriyet
  • Sana Tütün ve Tespih Yolluyorum
  • Yazılar 4
  • Yazılar 5
  • Hikayeler
  • Kadınların İsyanı

  • Yusuf İle Menofis
  • Masallar
  • La Fontaine'den Masallar
  • Çeviri Hikayeler
  • Yazılar 6
  • Yeni Şiirler (1951 - 1959)
  • Tavı Gelmişti Demirin

  • Fatma, Ali ve Diğerleri
  • Üç Şiir
  • İt Ürür Kervan Yürür
  • Seçme Şiirler
  • Sarayda
  • Şeyh Bedrettin Destanı
  • Sabahat

  • Das schönste Meer ist das noch nicht befahrene Liebesgedichte
  • Kuvayi Milliye: Abidin Dino'nun Desenleriyle
  • Taranta Babu'ya Mektuplar
  • Öteki Defterler
  • Beyazıt Meydanındaki Ölü
  • Unutulan Adam
  • Sonuna Kadar Kavga

  • Nazım Hikmet ve Tosca'sı Semiha Berksoy
  • Tüm Eserleri 1 - Şiirler 1
  • Tüm Eserleri 2 - Şiirler 2
  • Tüm Eserleri 3 - Şiirler 3
  • Tüm Eserleri 4 - Şiirler 4
  • Tüm Eserleri 5 - Şiirler 5
  • Tüm Eserleri 6 - Şiirler 6

  • Kuvayi Milliye Destanı
  • Keloğlan
  • Tüm Eserleri 7 - Şiirler 7
  • Hasretle - Nazım Hikmet Mektupları
  • Memleketimden İnsan Manzaraları 1
  • Memleketimden İnsan Manzaraları 2
  • Memleketimden İnsan Manzaraları 3

  • Memleketimden İnsan Manzaraları 4
  • Kurtuluş Savaşı Destanı
  • Memleketimden İnsan Manzaraları 5
  • Dört Hapishaneden
  • Rubailer
  • Sürekli Bir Bahar
  • Güzel Günler Göreceğiz

  • Kafatası
  • Yel Üfürdü Su Götürdü
  • Bursa Cezaevinden Va-Nu'lara Mektuplar
  • Yaylamıza Kiraz Vakti
  • Kuvayi Milliye
  • İnek
  • Kerem Gibi

  • Nazım Hikmet’in Açlık Grevi (Tıpkı Basım İçerikler)
  • El Yazmalarında ve Basılı Kitaplarda Saman Sarısı
  • Sovyet Demokrasisi
  • Jokond ile Si - Ya - U
  • Alman Faşizmi ve Irkçılığı
  • Gece Gelen Telgraf
  • 1 + 1= Bir

  • Nazım Hikmet Şiirleri: 1
  • Şu 1941 Yılında
  • Yaşamaya Dair
  • Saat 21-22 Şiirleri
  • Orman Cücelerinin Sergüzeşti
  • Büyük Taarruz
  • Aydınlıkçı şair, aydınlıkçı yazar Nazım Hikmet

  • Faşizm Sınıflar ve Emperyalizm
  • Seçilmiş Əsərləri
  • Güneşi İçenlerin Türküsü

Nazım Hikmet Ran Alıntıları - Sözleri

  • Bizim İstiklal Marşın'da aksayan bir taraf var, Bilmem ki, nasıl anlatsam, Akif inanmış adam, Fakat onun, ben, İnandıklarının hepsine inanmıyorum. Mesela, bakın: "Gelecektir sana vadettiği günler Hakk'ın" Hayır, Gelecek günler için Gökten ayet inmedi bize. Bir şarkı istiyorum Zaferden sonrasına dair. Kim bilir belki yarın (Kuvayi Milliye Destanı)
  • Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne, allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar.. (Güzel Günler Göreceğiz)
  • "Kim bilir ; Masalınızın kahramanı, başka bir hikayenin figüranı olmaya gitmiştir belki de. (Yaşamak Seni Sevmek Gibi)
  • Yok edin insanın insana kulluğunu, bu davet bizim... (Kuvayi Milliye: Abidin Dino'nun Desenleriyle)
  • Büyümez ölü çocuklar... (Henüz Vakit Varken Gülüm)
  • "Sen daha çok hikâyeler dinlersin ama, artık sana hikâye anlatacak bulursan!.." (Ferhad ile Şirin)

  • " Bırak ay gitsin sen kal bu gece... " (Bu Şehir Güzelse Senin Yüzünden)
  • Yolunda pusuya yattıklarını arkadan çelme attıklarını bilerek yürümek… Yürümek yürekten gülerek yürümek… (Yazılar 6)
  • ...yolsuzluğun da türlü türlüsü vardır. (Yazılar 3)
  • İnsanların başlarında kalpak, yüreklerinde keder, yüreklerinde müthiş bir ümit vardı. (Kuvayi Milliye Destanı)
  • Bir insan bir vazife alırsa, bu vazife küçük ve ehemmiyetsiz de olsa, onunla öteki vazifeler arasındaki bağı unutmamalı ve ben işimi yapıyorum ya, işimden gayrisi beni alakadar etmez, banane dememelidir. Çünkü her iş, başka işle bağlıdır. (Hikayeler)
  • Bulut mu olsam, gemi mi yoksa, balık mı olsam, yosun mu yoksa? .. Ne o, ne o, ne o. Deniz olunmalı, oğlum, bulutuyla, gemisiyle, balığıyla, yosunuyla. (Büyük İnsanlık)
  • Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak kabahat senin (demeğe de dilim varmıyor ama) kabahatın çoğu senin canım kardeşim. (Nazım Hikmet Şiirleri: 1)

  • Fotoğrafınızı pek yakında beklerim. Sıhhatiniz nasıldır ? Ateşiniz devam ediyor mu ? Oraları çok mu soğuk ? Herhalde odanızda soba vardır. Burada havalar birkaç gündür lodos. Denizde beyaz köpükler... ağaçlarda beyaz çiçekler... (S. Berksoy) (Nazım Hikmet ve Tosca'sı Semiha Berksoy)
  • Bir gülüşün ateşiyle yakmasını biliriz ölümün önünde sigaramızı. (Nazım Hikmet Şiirleri 5: Bir Hazin Hürriyet)
  • Hem anlatsana bana: nasıl oluyor da çıldırmıyoruz öleceğimizi bildiğimiz halde? Yoksa ben ölmem gibi mi geliyor insana. (Yatar Bursa Kalesinde)
  • -Mayakovski’nin kitaplarından en çok hoşunuza gidenler hangileridir? + Sevgilinin gözlerini mi, yoksa burnunu mu seviyorsun sorusunu nasıl yanıtlamalı? Mayakovski’yi tepeden tırnağa severim ben. (Yazılar 6)
  • “Onlar paranın sahibi değil, para onların sahibi. “ (Memleketimden İnsan Manzaraları)
  • "Yaşamak güzel şey be kardeşim." (Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim)
  • Köşeme çekildim, hani hep kaldığım köşeme. Bakış açım belli oldu yine. Geride kalan, ardından bakar gidenlerin. Bir meltem olacak rüzgarım dahi kalmadı benim. Dağlara çarptım her esişimde. Yollara küfrettim her gidişinde. (Tüm Eserleri 2 - Şiirler 2)

Yorum Yaz