Felsefenin ABC'si - Önay Sözer Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Felsefenin ABC'si kimin eseri? Felsefenin ABC'si kitabının yazarı kimdir? Felsefenin ABC'si konusu ve anafikri nedir? Felsefenin ABC'si kitabı ne anlatıyor? Felsefenin ABC'si PDF indirme linki var mı? Felsefenin ABC'si kitabının yazarı Önay Sözer kimdir? İşte Felsefenin ABC'si kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Önay Sözer
Yayın Evi: Say Yayınları
İSBN: 9789754687880
Sayfa Sayısı: 176
Felsefenin ABC'si Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Felsefe nedir? İnsandaki “bilme arzusu”nun felsefeye bir katkısı olmuş mudur? Varlık mı özden önce gelir, öz mü varlıktan? Felsefe metafiziğe karşı mı yoksa metafiziğin yanında mı? “Ben”in evrendeki yeri ne?
Prof. Dr. Önay Sözer, Felsefenin ABC’sinde bu ve benzeri sorular›n yanıtlarını vermekle kalmıyor, aynı zaman-da “felsefe” denince okuru ürküten anlatımdan uzak, yalın bir dil ve üslup kullanarak felsefeyi üniversite sınırlarının dışına çıkarıyor. Sözer, bir yandan felsefenin abc’sini ele alırken bir yandan da okurun içindeki filozofu uyandırıyor.
Felsefenin ABC'si Alıntıları - Sözleri
- Aydınlanmacı görüşü Kant ünlü Aydınlanma Nedir? yazısının başında şöyle formüllendirmektedir: " Aydınlanma insanın kendisinin neden olduğu ergin olmama durumundan çıkmasıdır. Ergin olmamak, insanın kendi anlığını ( duyudan ve istençten ayrı olarak bilme yetisi) başkasının yönetimi olmadan kullanamaması demektir. Bu ergin olmayış insanın kendi suçudur, çünkü bunun nedeni anlığın yetersizliğinde değil, anlığın başkasının yardımı olmadan kullanamamasındaki kararsızlık ve yüreksizliğinde yatmaktadır. Sapere aude! Kendi anlığını kullanma yürekliliğini göster! İşte Aydınlanmanın sloganı budur." Görülüyor ki, Kant'a göre insanın bilgisizliğinin altında, (dinsel olsun, politik olsun, toplum da boş inançlar biçiminde ortaya çıksın) otoritelere teslim olması, onları eleştirmemesi yatıyor. Demek ki " anlık "ını istediği gibi kullanılmaması her şeyden önce bir ahlâk ve davranış sorunudur.
- "Günlük anlamda nesne"leri algılıyor, görüyoruz ama onların, "yapı"larını değil, yapılar bu anlamda görülmez, ilkin tarafımızdan yapılması, kurulması gereken şeyler: bu anlamda yapılar teorik nesnelerdir(buna "fenomenolojik" de denilebilir.) Bu ilk ve kolay saptamadan ortaya zor bir sorun çıkıyor. Bu "teorik nesne"lerin algı nesneleriyle ilişkisi nedir ? Bir yandan yapıların havada kalmaması için bir temele oturmaları, "gerçek" olmaları gerekmektedir, beri yandan her yapı, yapısal ilişkilerin "ideal" bütünü olarak kalmak zorundadır." -Felsefenin ABC'si Önay Sözer
- Ne akla uygun ise, o gerçektir Ve ne gerçek ise, o akla uygundur.
Felsefenin ABC'si İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Felsefenin seyri hakkında derli toplu ve kısa bilgiler veren ve özellikle gelinen nokta hakkında ustaca yorum yapan bir kitap. Yazımı kısmen akıcı ancak bilimsel üsluptan da vazgeçmemiş. Alıntı: "Felsefe okuyucusu istediği kadar felsefe iletişiminin kodu olan "ilke" ve "kavram"ları öğrensin, istediği kadar felsefe kitabı okusun, diyalog örneğine göre düşünmeyi gerçekkeştiremezse, felsefenin içine giremeyecektir". (Celaletdin Camcı)
Felsefenin ABC'si: Yazar önay bey kısa kısa bilgilerle felsefeye dair terimleri ve onların arasındaki bağı kendi cümleleriyle ve genel kanıyla anlatmaya çalışmış. Kötü deneyemeyecek ama fazla sürükleyici olmayan da bir tavırla bunu gerçekleştirmek istemiş. Bana bazı değindiği konuları kısa anlatmak için sığ bırakmış ve gerekli daha akılda kalıcı örneklerle nitelendirmemiş gibi geldi. Böyle olunca da kitap bazen sıkıcı olabiliyor ama anlatmak istediği önemli konuları kendi açıklamalarıyla gayet iyi açıkladığını söyleyebilirim ve felsefeye başlamak isteyen kişilere önerebilirim. (Bünyamin Çakır)
Felsefenin ABC'si PDF indirme linki var mı?
Önay Sözer - Felsefenin ABC'si kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Felsefenin ABC'si PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Önay Sözer Kimdir?
(1936 - ): Yazar. İstanbul'da doğdu. İstanbul Erkek Lisesini, İ.Ü. Hukuk Fakültesini bitirdi (1959). İ.Ü. Edebiyat Fakültesi Felsefe Tarihi Kürsüsüne asistan olarak girdi. 1966'da doktorasını verdi. 1986'da doçentken emekliye ayrıldı. Bir süre sonra geri döndü. 1993'te Sistematik felsefe ve mantık dalında profesör oldu. Sonra Boğaziçi Üniversitesi Felsefe Bölümüne geçti.
Dil ve edebiyat konularında yazdı. Yazıları 1955'ten itibaren Onüç, Yeni Ufuklar, Türk Dili, Yeni Dergi, Soyut gibi dergilerde çıktı.
Hikâyeleri: Çıplak Gülüş (1988). Romanları: Öteki (1981), İsis'in Düğümü (2004). Denemesi: Kadın ve Benzeri: Bir Kadının Ütopisi (1993). İncelemeleri: Edmurd Husserl'in Fenomenolojisi ve Nesnelerin Varlığı (1977), Anlayan Tarih (1981), Felsefenin ABC'si (1993).
Önay Sözer Kitapları - Eserleri
- Felsefenin ABC'si
- Sarsılanlar
- Sanat: Görünendeki Görünmeyen
- Sonradan Yaşamak
- Çıplak Gülüş
- Öteki
- İsis’in Düğümü
- Piri Reis’in Kayıp Adası
- Kadın ve Benzeri
Önay Sözer Alıntıları - Sözleri
- Birden bir saat gibi duruyorum. (Çıplak Gülüş)
- Sen bekliyorsun ve ben yalnızım. (Çıplak Gülüş)
- Halledemediğim bir garip saflığım hep kalmıştır, bir kendimi ciddiye almaklığım. (Çıplak Gülüş)
- Ne akla uygun ise, o gerçektir Ve ne gerçek ise, o akla uygundur. (Felsefenin ABC'si)
- "Boşluk, olabilecek en korkunç sınırdır; Çünkü arkasında hiçbir şey yoktur..." (Sarsılanlar)
- Gül açsın diye bülbül öter ama uzaktan. (Çıplak Gülüş)
- Ona yaklaşmak, ona anlatmak için bu kadar uzun konuşmama karşın gerçekte ondan uzaklaştığım izleniminden kurtulamıyorum. (Öteki)
- "... fakat ölüm daima birdenbire gelen bir şey." (Sarsılanlar)
- Birden duvarı aşarak yere düşer, artık hiç kıpırdamaz. (Çıplak Gülüş)
- "Gün gelir, olmadığımızı sandığımız şeyi pekâlâ olabileceğimizi,hatta belki de olmuş olduğumuzu şaşkınlık ve korku içinde görür, olmuş kadar oluruz. Asıl olabileceğimizi ise bir türlü olamayız.İstek büyür..." (Sarsılanlar)
- "Acaba bir resme bakarken ve onu değerlendirirken bir ön bilgiye ihtiyaç var mıdır?" (Sanat: Görünendeki Görünmeyen)
- "Bir kimsenin bir başkasına vermek istediği şeyi almaması durumunda o şey artık o kimseye ait olmaktan çıkar. Çünkü kendisini ebediyen bir parçasını kaybetmiş gibi hisseder." (Sarsılanlar)
- Karanlık. Karanlığın içinde kendini duyuyor! (Çıplak Gülüş)
- "Yazı da sayfayı bölen bir çatlaktır: Böylece her satır, böldüğü sayfayı bir arada tutar. Okurken çoğunu görmeden harflere bakarız, fakat bizi ilgilendiren, okuduğumuzun anlamıdır." (Sarsılanlar)
- Bütün sevgililerimi terk ettim. (Sarsılanlar)
- Bir sürü yaklaşıyor sanki, çıngırak sesleri artıyor, artıyor, başını kaldırıp bakınca gökten simsiyah tekeler yağdığını görüyor, hepsi teke ve bir sürü. (Çıplak Gülüş)
- "Oysa öykü kafada kurulup da yaşamda aranacak bir şey değildir. Bir de yaşamın kendisindeki öykü var. Onu Bulmalısınız." (Sarsılanlar)
- "Geçmiş bir yanılsama, çünkü o geçerek geliyor." (Sarsılanlar)
- "Ayna insanın evi midir...ev de insanın aynası mıdır acaba?" (Sarsılanlar)
- Aydınlanmacı görüşü Kant ünlü Aydınlanma Nedir? yazısının başında şöyle formüllendirmektedir: " Aydınlanma insanın kendisinin neden olduğu ergin olmama durumundan çıkmasıdır. Ergin olmamak, insanın kendi anlığını ( duyudan ve istençten ayrı olarak bilme yetisi) başkasının yönetimi olmadan kullanamaması demektir. Bu ergin olmayış insanın kendi suçudur, çünkü bunun nedeni anlığın yetersizliğinde değil, anlığın başkasının yardımı olmadan kullanamamasındaki kararsızlık ve yüreksizliğinde yatmaktadır. Sapere aude! Kendi anlığını kullanma yürekliliğini göster! İşte Aydınlanmanın sloganı budur." Görülüyor ki, Kant'a göre insanın bilgisizliğinin altında, (dinsel olsun, politik olsun, toplum da boş inançlar biçiminde ortaya çıksın) otoritelere teslim olması, onları eleştirmemesi yatıyor. Demek ki " anlık "ını istediği gibi kullanılmaması her şeyden önce bir ahlâk ve davranış sorunudur. (Felsefenin ABC'si)