diorex
ARTUKBEY

Esrarlı Ada - Jules Verne Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Esrarlı Ada kimin eseri? Esrarlı Ada kitabının yazarı kimdir? Esrarlı Ada konusu ve anafikri nedir? Esrarlı Ada kitabı ne anlatıyor? Esrarlı Ada kitabının yazarı Jules Verne kimdir? İşte Esrarlı Ada kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 08.03.2022 10:00
Esrarlı Ada - Jules Verne Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Jules Verne

Çevirmen: Ali Aydoğan

Orijinal Adı: L'Île mystérieuse

Yayın Evi: Arkadaş Yayıncılık

İSBN: 9789755097053

Sayfa Sayısı: 136

Esrarlı Ada Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Amerikan iç savaşının sonlarına doğru; Kuzeyli General Ulysses Grant, güneydeki Richmond kentini kuşatmıştı. Richmond Valisi, Güneyli komutan General Lee'den yardım isteyecek askeri için bir balon hazırlatmıştı. İşte bu balon, Kuzeyli birkaç tutsağın kaçış umudu olacaktı.

Kucağında köpeği ile bir mühendis, onun özgür bıraktığı uşağı, deneyimli bir gazeteci, usta bir denizci ve gemicinin arkadaşı bir genç; 18 Mart 1865 gecesi esir oldukları kamptan gizlice havalanır. Gaz kaçırmaya başlayan balonla okyanusta dalgalarla boğuşulan zorlu yolculuktan sonra hiç bilmedikleri bir adaya ulaşan kaçaklar, adayı kendileri için yaşanabilir hâle getirebilmek için çaba gösterirler; bir yandan çetin doğa koşullarıyla, hastalıkla mücadele ederken karşılarına rotasını şaşıran korsanlarla da savaşmak zorunda kalır.

Edebiyatta bilimkurgunun öncülerinden, Jules Verne (1828-1905), ünlü romanlarından Esrarlı Ada'da, okuru eski bir tanıdıkla da buluşturuyor.

Esrarlı Ada Alıntıları - Sözleri

  • "Adayı havaya uçurmak mı?" diye bağırdı Pencroft. " Evet, bir kısmını." diye cevap verdi muhabir. "Beni iyi dinleyin dostlarım" dedi yüzbaşı ve onlara ne yapmak istediğini anlattı.
  • ... tüm çabaları narfileydi. Ancak bunlar ölüme meydan okuyan adamlardı, hiçbirinin ağzından pişmanlık sözleri dökülmedi, son dakikaya kadar mücadele etmeye devam edeceklerdi.
  • "Yeniden yükseliyor muyuz? Hayır tam tersine daha çok alçalıyoruz! Daha kötüsü Kaptan, düşüyoruz. "
  • Ağladığına göre, yeniden insan oldun!
  • Avladıkları deniz ineğinin yağıyla, daha önce buldukları kömür madeninden şist ve demir sülfürü dikkatlice karıştırdılar. Sonra bu karışıma sürdükleri odunları üst üste yığıp ateşe verdiler ve kimyasal işlem sonucu demir sülfürü demir sülfatına ve aliminyum, aliminyum sülfata dönüşecekti. Bu işlem devam ederken deniz ineğinin yağından gliserin ve sebze cüruflarından elde edilen azotik asit sayesinde güherçile elde etti. "Işte nitro-gliserin!" dedi Yüzbaşı Harding kendinden emin bir şekilde.
  • Ihtiyaç en güzel öğretmendir
  • Mamafih bu durumda Tanrı'nın, azıcık da kolonizatörlere doğrudan yardıma gelmesi lazımdı. Neticede Mühendis Cyrus Smith, tüm zekâsı ve becerikliliğine rağmen, Harbert'ın bir gün onarmaya çalıştığı ceketinin astarında büyük bir şans eseri bulduğu şeyi asla üretemezdi. O gün kolonizatörler - bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyordu Granite-House'un büyük salonunda toplanmışlardı. Delikanlı aniden haykırdı: --“Bakın, Bay Cyrus. Bir buğday tanesi!”

Esrarlı Ada İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Kitap kesinlikle çok güzeldi dili çok sade ve akıcıydı. Kitabın isminde de anlaşılacağı gibi çok gizemli macera dolu bir kitaptı. Macera gizem severler kesinlikle okumalı. Kitaptaki kahramanlarla beraber ada hayati yaşadım sanki... çok değişik bir okumaydi benim için. Jules Verne okumaya devam edeceğim galiba :) (beyza)

iyi ki eserlerini dilimize kazandırmışız, Jules Verne: Kaptan Nemo, Naitulus ve Kaptan Grant'e uzanan hatırlatmalar ile kısa bir Jules Verne gezintisi yaptık. Jules Verne, zaten küçük yaşlardan beri eserlerini ara ara dönüp okuduğum ender yazarlardan, bir de çocuklar için yazılan halini incelemek istedim. 122 sayfaya sığdırılmış, hızlı bir özet elbette ama çocuk edebiyatı anlamında öğrencilerime ve velilere kesinlikle tavsiye edeceğim yaratıcı bir akış halinde yazılmış. Iyi ki eserlerini dilimize kazandırmışız, Jules (İnci Özdel)

Bilim, bilim romanı dediğin nedir ki gülüm; Jules Verne olmadıktan sonra... Geçtiğiniz günlerde Jules Verne'in doğum günüydü. Tarihe adını bir bilim insanı olmadığı halde öyleymiş gibi yazdırmış, güçlü bir kalem. Genel olarak Jules Verne romanları, çocuk klasikleri diye lanse edilir. Ancak inanın olay o kadar dar boyutlu değil. Evet, tam da çocukların okuması gereken, gelişim evrelerinde bilgiyi sevdirecek, kitaplarla dolu odaları onların oyun alanı haline getirecek kitaplar. Aynı zamanda da büyüklerin de severek okuyacağı, bir sonraki sayfada ne olacağına dair heyecan duyacağı kitaplar. Alfa Yayınları'nın Jules Verne romanları içerisinden dizi haline getirmiş olduğu Olağanüstü Yolculuklar serisi her bireyin kütüphanesinde bulunması gereken türden kitaplar. Eğer çocuğunuz yoksa ilerisi için, varsa çocuğunuz için alıp, kütüphanenize ekleyin. İnanın çok faydasını göreceksiniz. Peki, o halde Esrarlı Ada'yla beraber biz de olağanüstü yolculuğumuza başlayalım. Bazı zamanlar gözlerinizi kapatıp düşünürsünüz. Issız bir adada, yalnız başıma tüm insanlardan uzakta huzur içerisinde yaşasam! Ama bu eskidendi. Artık sıcak sahilleri olan lüks otelleri bulunan adalarda huzur içerisinde yaşamak istiyoruz. Doğal olarak da yaşayamıyoruz. Çünkü ekonomik olarak imkanlarımız buna el vermiyor. Sanırım bir iki nesil daha elvermeyecek. Ancak bir kaza sonucu ıssız bir adaya düşebilirsiniz. Olmayacak şey değil, olabilir! Şimdi, düştüğünüz bu adanın haritalarda dahi yeri olmadığını yani henüz keşfedilmediğini düşünün. Uzun bir süre sonra kimsenin sizden sizin de kimseden haberiniz olmayacak, olamayacak. Ancak yalnız değilsiniz. Yanınızda ilme meraklı bir genç, korkusuz bir denizci, size sonsuz sadık bir köle, aynı sadakette bir köpek, bir gazeteci ve mühendis olarak da siz. Herkesin güçlerini birleştirdiği bir noktada, adanın size sunduklarıyla yaşam savaşına başlayabilirsiniz. Karakterlerimiz, Amerikan İç Savaşı sırasında karşı tarafa esir düşerler ve onların elinden kaçmak amacıyla, farklı amaç için hazır bulundurulan hava balonuna atlayarak kaçarlar. Ancak o gece hava oldukça kasvetli bir fırtınaya tutulmuştur. Uzun süre fırtınada sürüklenen balon işte tam da bu yukarıda sözünü ettiğimiz kimsesiz adaya düşüş yapar. Bu adaya düşenler kimlerdir peki? Cyrus Smith, mühendis -yani siz- ve birinci sınıf bir bilim adamıdır. 45 yaşlarında olan karakterimiz, adada büyük sorumluluk alacak, hatta kolonizatörlerimizin hayatını borçlu olacağı kişi olacaktır. Diğer karakterimiz New York Herald muhabiri olan Gedeon Spilett. Gazeteci deyince zaten az çok karakter özelliklerini tahmin edebilirsiniz. Nab, siyahi köle olarak Cyrus Smith'in hizmetkarı. Pencroff korkusuz denizcimiz ve onun yanında adaya düşen Harbert isimli genç delikanlı. Ve tabi Top, mühendisimizin dört ayaklı sadık dostu. Tabi konu Jules Verne olunca bilimsiz olmaz. Yeni bir hayata başlıyorsunuz ve yapabileceğiniz tek şey ümitsizliğe düşmeden çalışmaya başlamak. Kahramanlarımız da aynen bunu yapıyor. Cyrus Smith önderliğinde derhal adayı baştan yaratmaya başlıyorlar. Ama buna geçmeden önce baştan yaratmak demişken, bu ada nasıl ortaya çıkıyor? Oluşum süreci nasıl işliyor? Buna da bir değinelim. Eee ne demiştik söz konusu JLVerne olunca bilim yapmadan olmaz. Hepimizin malumu olduğu üzere dünyamızda derinlere doğru giderseniz eğer sıcaklık ve basıncın arttığını ilk elden tecrübe edebilirsiniz. Bu şu anlama gelir, artan basınç ve sıcaklık kayaçları akışkan hale getirir. Bunun neticesinde de yoğunluk akıntıları (konveksiyonel akıntılar) meydana gelir. Sıcak kütleler yoğunluğu artınca ne olur; yükselmeye başlarlar. Yüzeye kadar gelirler. Sonra ne olur? Alttn gelmeye devam eder. Böylece yüzeye gelen her kayaç alttan gelen kayaç tarafından kenarlara itilir. Bu kayaçlar da soğuyarak tekrardan dünyanın merkezine doğru çökmeye başlarlar. Ama tabi ki bu oldukça fazla bir zaman diliminde meydana gelir. Ve bu devridaim yüzeyde sürekli olarak devam eder. İşte bu Kıt’a hareketleri birbirleriyle çarpışarak dağları oluştururlar. Okyanuslar açılıp kapanır, depremler meydana gelir. Tüm bunlar bu yatay hareketlerin sonucudur. Adaların oluşumunun burayla bağlanıtısı ise şöyle; Bazı adalar, kıtalardan kopan kara parçalarından ya da kıtaların uç kısımlarında bulunan kara parçalarının her yanı suyla çevrilen bölümlerinden oluşur. Bunlara kara yakını adalar denir. Dünyadaki büyük adaların çoğu kara yakını adalardır. Bazı adalar da okyanus tabanında bulunan yanardağların patlamalarısonucunda oluşur. Bu şekilde oluşan adalara okyanus adaları denir. Okyanusadaları yanardağ patlamalarıyla açığa çıkan lavların soğuyarak zaman içinde üst üste birikmesiyle oluşur. Yani tıpkı kayaçlar gibi yükseldikçe soğumaya başlıyorlar, soğudukça da artık tam bir ada halini alıyorlar. Örneğin; Güney Pasifik'teki 176 adalı Polinezya ülkesi Tonga açıklarında 2015 yılında patlayan su altı volkanının oluşturduğu dünyanın en yeni adasında yaşam belirtilerinin görüldü. Haber şöyle; “Radyo Yeni Zelanda’da yer alan habere göre, başkent Nuku’alofa’nın yaklaşık 70 kilometre kuzeybatısındaki Hunga Tonga ile Hunga Ha’apai adaları arasında 4 yıl önce patlayan su altı volkandan püsküren lavların oluşturduğu adaya bir grup bilim adamı ziyaret gerçekleştirdi. Tongalı jeologlar ve NASA’dan bilim adamlarının yer aldığı ekipte olduğunu aktaran Tonga Topraklar Bakanlığı Sekreter Yardımcısı Taaniela Kula, ziyaret sırasında adada yaşayan kuş türlerine ve çiçeklere rastladıklarını belirtti. Hunga Tonga ile Hunga Ha’apai adaları arasında patladıktan sonra zamanla iki adayı birbirine bağlayan volkanik adanın birkaç yıl içinde deniz sularının yıpratmasıyla eriyerek yok olacağı bekleniyordu. Ancak araştırmalara göre 30 yıl daha var olması bekleniyor.” İşte böyle… Güzel, burayı anladığımıza göre artık adanın bulunduğu konuma gelebiliriz. Biz neredeyiz? Fırtına, içi biz yüklü balonu tam olarak nereye savurdu? Kahramanlarımızın kaçış amaçlı yolculuklarına başladıkları nokta Richmond adında Amerika'da bir yer. Ancak balonu savuran rüzgar, kuzeydoğu yönünden oldukça şiddetli bir şekilde estiği ve hızı da kaybetmediği için balonun güneybatı istikametine hareketi muhtemel. Buna bağlı olarak da Pasifik Okyanusu’nu bir miktar kat etmiş olsalar Meksika’yı aşarlar. Avustralya’ya kadar gitmeleri pek mümkün değil. O halde Mikronezya Takım Adaları ile Melenezya Takım Adaları arasında bir yerde olmaları lazım. Rüzgarın şiddetinin belli bir süre sonra azalacağını ve etkin mesafesini de dahil edersek en yakın olan Mikronezya Takım Adaları oluyor. O halde bu adalardan birine düşüyorlar ve bu ada daha önce keşfedilmemiş bir ada olduğu için de gemilerin rotasında bulunmuyor. Yani sizin anlayacağınız batıklar. Neyse ki Cyrus Smith adında mühendis görünümlü bilim kahramanımız var ve her işe yetişiyor. Cyrus olmasa bizimkilerin hali duman. Yani şunu düşünmeden edemiyorsunuz; ıssız bir adaya düşsem yanıma alacağım tek şey Cyrus Smith olur. Mesela baruta ihtiyaçları var ama barut yok. Bizim bilim adamı Cyrus keskin zekasını kullanıyor. En başta kav lazım; Kavmantarlarının kurutulmasıyla elde edilen, çabuk tutuşan, süngerimsi bir madde. Ama adada yok. Ancak Cyrus, Yavşan yani Çin Misk Otu’nu toplar. Bunları adada tabakalarca bulunan potasyum nitrata batırarak çok kolay tutuşabilir bir madde elde eder. Alın size barut. Ve bunun gibi daha bir sürü icat gerçekleştirir. Jules Verne’in öngörülerinin tıpkı kehanet gibi olduğunu daha önceki yazılarımızda söylemiştik. Bu sefer bulunduğu kehanet ise şu; Kömürün yerini alacak olan yakıtın SU olacağını söylemesi. Gerçekten ilginç değil mi? Suyun yakıt olarak kullanılabileceği o dönem kaç kişinin aklına gelir ki? “Hidrojen ve oksijenin ayrı ayrı ve aynı zamanda bir ısı, tükenmez bir ışık ve maden kömüründen müteşekkil daha yoğun bir sıcaklık kaynağı sağlayacağına inanıyorum.” Jules Verne, romanlarına gizem katmayı gerçekten seviyor. Muhteviyata baktığınız zaman bilim temelli öykülemeyle karşılaşıyorsunuz. Ama tartışma konusu da olmuştur; romanlarında Tanrı vurgusu da oldukça fazladır. Esrarlı Ada’daysa, kolonizetörlerimizin başı ne zaman sıkışsa, tam her şey bitti dedikleri anda gizemli bir güç yardımlarına yetişiyor. Ama Jules Verne bu yardımları öyle ustaca yerleştirmiş ki senaryo içerisine, ilk başta doğaüstü bir güç zannediyorsunuz sonra ortaya çıkan bir ip ucuyla bunun mantıklı bir açıklaması olduğunu görüyorsunuz ama farklı bir açıdan gören tanıklar konuşunca yeniden doğaüstü bir güç teorisine yöneliyorsunuz. Ustaca bir kurgu. Bu yazımızı da nihayete erdirme vakti geldi çattı artık. İnanır mısınız bilmiyorum ama bu iş artık gerçekten sizle diyalog haline geldi benim için. Yorum yapan pek yok, yapanlar da zaten tebrik şeklinde oluyor. Ki ben de yorumlardan bahsetmiyorum zaten. Anlattığım şey bu yazıları yazarken, kim bunları okuyorsa o an onlarla oluyorum. Ben yalnızlığa çok küçük yaşta alıştım. O yüzden kitaplarla dostluğum sevdiğimden ileri gelmiyor; yalnızlığımı onların güçlendirmiş olmasından kaynaklanıyor. Kitaplarım varsa insanlara gerek yok. Bir kere yalnızlığa alıştınız mı artık kimse sizin canınızı sıkamaz. Kaybedecek bir şeyleriniz olabilir ama duygusal anlamda kimse size çökertemez. Her darbede daha güçlü bir şekilde ayağa kalkarsınız. Olabilecekleri önceden öngörme ve ona göre hareket tarzı geliştirme kabiliyeti kazanırsınız. En önemlisi de insanlar hakkında tutarlı ve kesine yakın sonuçlar çıkarabilme yeteneğini kazanmış olmanızdır. Böylelikle kimin sizin canını yakacağını çok önceden görebilirsiniz. Ben bu yeteneği çok küçük yaşta kazandım. Ve hayat boyu beni koruyacağına inanıyorum. Öldürmeyen şey size güçlendirir. Jules Verne, kısa bir zaman dilimi dahilinde olsa da beni mutlu etmeyi sağladı. Öldüğümde bir gün cennetin bahçelerinde ya da cehennemin dehlizlerinde karşılaşırsak muhakkak bir teşekkür edeceğim. Kim bilir; Allah bilir değil mi?... (Anıl Haznedar)

Esrarlı Ada PDF indirme linki var mı?

Jules Verne - Esrarlı Ada kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Esrarlı Ada PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Jules Verne Kimdir?

Jules Gabriel Verne (Fransızca telaffuz: [ʒyl vɛʁn]; d. 8 Şubat 1828 – ö. 24 Mart 1905), Fransız yazar ve gezgin.

Verne, Hugo Gernsback ve H. G. Wells ile genellikle "Bilim kurgunun babası" olarak adlandırılır. Eserlerinde ayrıntılarıyla tarif ettiği buluşlar ve makinaların o sıralarda gelişmekte olan Avrupa sanayisi ve teknolojisine ilham kaynağı olduğu düşünülür. Özellikle uzay, hava taşıtları, denizaltılarhakkında yazmıştır.

Daha çok Denizler Altında Yirmi Bin Fersah (1870), Dünyanın Merkezine Yolculuk (1864) ve Seksen Günde Devr-i Âlem (1873) romanlarıyla tanınır.UNESCO’nun çeviri kitap veritabanına (Index Translationum) göre dünyada en çok çevrilen ikinci bireysel yazardır.

Hayatı

Çocukluğu

8 Şubat 1828’de Fransa'nın Nantes şehrinde doğdu. Varlıklı bir avukat olan Pierre Verne ile eşi Sophie Henriette Allotte de la Fuye’nin beş çocuğundan en büyüğüdür. Kış aylarında yoğun trafikli bir liman şehri olan Nantes’da; yaz aylarında ise Loire Nehri kıyısında yelkenlileri ve gemileri izleyerek geçirdiği çocukluğu, seyahat ve macera üstüne hayallerini ateşledi. 12 yaşında iken tayfalık yapmak üzere bir gemiye binip evden kaçmaya yeltenen Jules Verne’in, babası tarafından yakalanıp gemiden indirildiğinde “bundan sonra yalnız hayal dünyasında seyahat edeceğine“ dair ailesine söz verdiği rivayet edilir Bu hikayenin gerçekliği hakkında şüpheler vardır. Jules Verne'nin deniz ve macera tutkusunu kardeşi Paul de paylaşıyordu; Paul, sonunda bir deniz mühendisi oldu. Jules Verne ise kısa hikayeler ve şiirler yazmaya başladığı yatılı okul döneminin ardından 1846'da babasının işini devam ettirebilmek için hukuk öğrenimi görmek üzere Paris’e gitti.

Gençlik yılları

Jules Verne, Paris'e gittikten sonra kısa sürede hukuk diplomasını aldı ancak bu süre içinde edebiyat hevesinin hukuka ilgisinden daha büyük olduğunu farketti. Amcası aracılığıyla Paris edebiyat çevresi ile tanıştı. Şahsen tanıdığı Victor Hugo, Alexandre Dumas (oğul) gibi yazarların etkisinde tiyatro oyunları kaleme aldı; bohem bir hayat sürdürdü. Baba-mesleğini devam ettirmek yerine tiyatro ve edebiyata yönelmesine kızan babası maddi desteğini kesince geçimini yazarak karşılamak zorunda kaldı.

Yazarlığa, arkadaşı müzisyen Jean Louis Aristide Hignard ile birlikte tiyatro oyunları yazarak başladı. İlk tiyatro eseri 12 Haziran 1850'de sahnelendi. 1852-1855’te bir Paris tiyatrosunda sekreterlik yaptı; komediler, operetler yazdı; kısa hikâyeler kaleme alıp dergilerde yayınlatmaya başladı. Çoğu Paris’te çıkan “Musée des familles” adlı dergide yayınlandı. Amerikalı yazar Edgar Allan Poe'nın eserlerini okuduktan sonra onun büyük bir hayranı olan Verne, Poe etkisinde yazılar üretmeye başladı.

Bir gemi ile dünyayı dolaşmış olan Fransız seyyah Jacques Arago ile dost oldu. Bu dostluk ona, Paris’ten daha geniş ve ilginç dünyalar hakkında yazılar yazması için ilham verdi; Fransa dışına hiç çıkmamış olsa da hayal gücünü kullanarak başka dünyaları anlattı.

Evliliği, borsacılık yılları, ilk seyahatleri

1857’de iki kız çocuğu sahibi bir dul hanım olan Honorine de Viane More ile evlendi. Eşinin borsacı erkek kardeşinin etkisi ile Paris Menkul Kıymetler Borsası’nda brokerlik yapmaya başladı ama edebi çalışmalarına ara vermedi.

1859’da arkadaşı Aristide Hignard ile birlikte ilk defa Fransa’nın dışına çıkarak, Britanya Adaları’nı gezdi. Bu seyahatin notlarını “İskoçya Seyahati” adıyla romanlaştırdı. 1861 yazında aynı arkadaşı ile çıktığı İskandinavya Seyahati, eşinin doğum yaptığı haberinin gelmesi üzerine yarıda kaldı. Jules Verne’in, 5 Ağustos’ta dünyaya gelen oğullarına “Michel” adı verildi.

Balonla Beş Hafta

Verne, borsadaki işine devam ederken yirmiden fazla günlük gazeteyi, her türlü bilimsel yayınları okuyor; astronomi, meteoroloji ve fizyoloji alanlarındaki deneyleri, keşifleri yakından takip ediyor; coğrafya ile ilgileniyordu. Okuduklarına dayanarak o günlerde Avrupalılar için gizemli bir kıta olan Afrika’da balonla yapılan bir seyahat hakkında kitap yazmayı düşündü. O yıl Fransız fotoğrafçıNadar, adını “Dev” koyduğu bir sıcak hava balonu yapmaya çalışıyordu ve bu konu kamuoyunun çok ilgisini çekiyordu. Jules Verne, kitabı üzerinde çalışırken Nadar ile tanıştı; bu ilişki sayesinde romanı için gerekli teknik bilgileri edindi. Yazdığı roman, coğrafi gerçekler, bilimsel buluşlar ve hayal ürünü bir hikayeyi bir araya getiren yeni bir tür roman idi. “Balonla Beş Hafta” adlı bu eseri, daha sonraki çalışmalarında izlediği biçimin temelini oluşturdu.

Yayıncı Hetzel

Yayınlatmaya çalıştığı kitabı çeşitli yayıncılar tarafından reddedilen Jules Verne’in edebi kariyeri yayıncı Pierre Jules Hetzel ile tanıştıktan sonra başladı. “Balonla Beş Hafta”, 1863 yılında Hetzel tarafından yayımlandı ve bir anda büyük başarı kazandı.

Kitabın başarısından sonra borsacılığı bırakıp kendisini tamamen edebi çalışmalara veren Jules Verne, Hetzel ile bir sözleşme yaptı ve yirmi yıl boyunca her yıl iki cilt fenni roman veya daha kısa sürede 40 adet fenni roman yazmayı taahhüt etti. İlk olarak Dünyanın Merkezine Yolculuk (1864), Aya Seyahat (1865), Ayın Etrafında (1870) adlı kitaplarını yayınladı. Kitapçı Hetzel, yazarla yaptığı ilk sözleşmeyi içine daha parlak şartlar koyarak beş defa tekrarladı.

Jules Verne, ömrü boyunca ardı ardına eser vermeyi sürdürdü. Yapıtları arasında Denizler Altında Yirmi Bin Fersah (1870), Bir Gazetecinin Yolculuk Notları (1872), Seksen Günde Devr-i Âlem(1873), Esrarlı Ada (1875), Chancellor Kazazedeleri (1875), Michael Strogoff (1876), 15 Yaşında Bir Kaptan (1878) vardır.

Seyahatleri

Jules Verne, 1859 ve 1861’de arkadaşı Aristide Hignard ile yaptığı ilk yurtdışı seyahatlerinden sonra Nisan 1867’de kardeşi Paul ile birlikte Amerika kıtasına seyahat etti. Verne’nin bu seyahatinin 26 günü gemide geçmişti; sadece sekiz gününde New York’u ve Niagara Şelalesi’ni görebildi. Ancak bu gezisi, “Yüzen Şehir” adlı kitabına “Denizler Altında 20.000 Fersah” adlı romanındaki birçok fikre ilham sağladı.

Yazar, 1872’de eşinin doğduğu şehir olan Amiens’e yerleşti. Kitaplarından elde ettiği kazançla “St. Michel” adını verdikleri bir yat satın aldı ve kendi hayatında da kitaplarındaki gibi maceralar yaşamak üzere yatı ile seyahatlere çıktı. Seyahatleri yeni kitapları için ilham sağladı.

1872’de Londra ve Woolwich, 1871-1873 arasında yayıncısı Hertzel’in davetiyle Manş Adaları’na geziler yaptı, 1876’da İngiltere kıyılarını dolaştı.

1878’de yatı ile uzun bir geziye çıkarak Lizbon, Tanca ve Cebelitarık’ı dolaştı. 1881’de Hollanda, Danimarka, Almanya’yı ziyaret etti.

1884’te yeniden yatıyla Akdeniz gezisine çıkarak Cezayir, Malta, İtalya’yı dolaştı.

1883’te yayımladığı ve mekân olarak Osmanlı topraklarını seçtiği “İnatçı Keraban” adlı kitabındaki detaylı İstanbul tasvirlerinden ötürü yazarın Türkiye’ye de seyahat etmiş olduğu düşünülür ancak bunun da Verne’nin gerçekte hiç Türkiye’de bulunmadığı, bunun da onun hakkındaki efsane ve söylentilerden birisi olduğu söylenir.

Son yılları

1886’da evine döndükten sonra akıl hastası olan yeğeni tarafından vuruldu ve bu nedenle hayatının geri kalanında baston kullanmak zorunda kaldı; tedavi için sürekli uğraştı. 1887’de yayıncısı Hetzel’in ve ardından annesinin ölümü üzerine hayatının karamsar bir dönemine girdi.

1888’de siyasete atılan Jules Verne, Amiens belediye meclisinde görev aldı. Tiyatrolar, okullar ve şehircilik gibi kültürel sorunlarla ilgilendi. 1889’da Belediye Sirkini kurdu. 1892, 1896 ve 1900 dönemlerinde de Meclis üyeliğine yeniden seçildi.

İlerleyen şeker hastalığı sonucu 1902’de kısmen görme yeteneğini kaybeden yazar, 24 Mart 1905’te Amiens’teki evinde hayatını kaybetti. Amiens’te La Madeleine Mezarlığı’na defnedilmiştir.

Ölümünden iki yıl sonra mezarının başına bir heykeli dikildi. Heykelde Verne, mezarında doğrulmuş, bir elini yıldızlara uzatır biçimde betimlenir.

Eserlerinin Türkçe yayınlanması

Jules Verne eserlerinin Türkçeye çevrilip yayınlanmasının geçmişi 1875 yılını bulur. Harf Devrimi’nden sonra eserleri yeni harflerle tekrar yayımlandı. En önemli Jules Verne çevirmeni, Ferid Namık Hansoy’dur. 1940’larda Jules Verne’in eserlerini çevirmeye başlayan Hansoy, yazarın elli eserini Türkçeye kazandırdı.

Yirminci Yüzyıl'da Paris

Yirminci Yüzyıl'da Paris romanı, kaleme alındıktan 130 yıl sonra yayımlanabilmiş bir eseridir. Verne, bu kitabı 1863 yılında kaleme almış ama yayınıcısı Hertezel, fazla karamsar olduğu gerekçesiyle yayımlamayı reddetmişti. Eserin kaybolduğu sanılan yazması, 1990’da ailesi tarafından eski bir sandıkta bulundu. Eser, 1994 yılında Fransa’da yayımladı ve büyük ilgi gördü.

Bilimkurgu yazarlığı

Jules Vernes ismi, kaynakların çoğunda Hugo Gernsback ve H. G. Wells ile birlikte bilimkurgunun babası olarak anılıyor olsa da öykülerindeki ayrıntıları bilimsel gerçeklere dayanarak kaleme alındığı için Jule Verne’nin bilimkurgu yazarı değil, bilim yazarı veya teknoloji yazarı olarak anılması gerektiği iddia edilir.

Filme alınan eserleri

Verne'nin romanları, pek çok filme esin kaynağı olmuştur. Bunların başlıcaları şunlardır :

A Trip to the Moon (Aya Yolculuk), 1902, Georges Méliès

Vynález zkázy (Jules Verne’in Muhteşem Dünyası), 1958, Karel Zeman

20,000 Leagues Under the Sea (Denizler Altında 20.000 Fersah), 1954, Walt Disney

Journey to the Center of the Earth (Dünyanın Merkezine Seyahat), 1959, Henry Levin

Five Weeks in a Balloon (Balonda Beş Hafta), 1962, Irwin Allen

Jules Verne Kitapları - Eserleri

  • Seksen Günde Dünya Gezisi
  • Zacharius Usta
  • Doktor Ox'un Deneyi
  • Denizler Altında Yirmi Bin Fersah 1. Cilt
  • Dünyanın Merkezine Seyahat
  • Ay'a Yolculuk
  • Balonla Beş Hafta
  • İki Yıl Okul Tatili
  • Buzullar Arasında Bir Kış
  • Esrarlı Ada
  • Kaptan Grant'ın Çocukları
  • On Beş Yaşında Bir Kaptan
  • Dünyanın Ucundaki Fener
  • Karpatlar Şatosu
  • Denizler Altında Yirmi Bin Fersah 2. Cilt
  • Robensonlar Mektebi
  • İnatçı Keraban 1. Cilt
  • Yeşil Işın
  • Ay'ın Çevresinde Seyahat
  • 2890 Yılında
  • Tuna Kılavuzu
  • Güliver’in Gezileri - Dünyanın Ucundaki Fener
  • Yüzen Şehir
  • Macellanya
  • Gezgin Cambazlar
  • Buzlar Sfenksi
  • Mişel Strogof
  • Denizde Bulunan Çocuk
  • Çin'de Bir Çinli'nin Başına Gelenler
  • Esrarlı Ada
  • Yirminci Yüzyılda Paris
  • Piyango Bileti
  • Begümün 500 Milyonu
  • Kip Kardeşler
  • Deniz Yılanı
  • Altın Volkanı
  • İnatçı Keraban 2. Cilt
  • Bir Gazetecinin Yolculuk Notları
  • Dünyanın Hakimi
  • Madenin Esrarı
  • Meteor Avı
  • Göklerin Hakimi
  • Jules Verne - Öyküler 1
  • Ne Altı Var Ne Üstü
  • Mihrace'nin Mirası
  • Batık Gemi
  • Bayrağa Karşı
  • Wilhelm Storitz'in Sırrı
  • Edom, Frrit-Flakk, Humbug
  • Fatih Robur
  • Kaptan Grant'in Çocukları 3. Cilt
  • Livonya'da Bir Dram
  • Cenup Yıldızı
  • Clovis Dardentor
  • Kaptan Grant'in Çocukları - 2. Cilt
  • Elmas Avcıları
  • Jangada
  • Bayan Branican
  • Mathias Sandorf
  • İki Yıl Okul Tatili - Don Kişot
  • Karanlık Ülke
  • Chancellor
  • Jules Verne - Öyküler 2
  • On Beş Yaşında Bir Kaptan
  • Üç Rus ve Üç Ingiliz'in Güney Afrika Serüvenleri
  • Balonla Beş Hafta - Küçük Kadınlar
  • Fransa'ya Doğru
  • Jules Verne - Öyküler 3
  • Araba ile Dünya Turu
  • Chanteleine Kontu
  • Budanın İntikamı
  • Buzların Sfenksi
  • Maymun İnsanlar
  • Buzlar Arasında Bir Kış ve İki Öykü
  • Uskurlu Ada
  • Jules Verne Gençlik Dizisi - 10 Kitap
  • Jules Verne Macera Dizisi - 10 Kitap
  • Kürkler Ülkesi 2. Cilt
  • Orinoko Nehri
  • Dünyanın Keşfi
  • Yaşama Tutkusu
  • Serüven Nehri
  • Gezgin Cambazlar - Robinsonlar Okulu
  • Dönüşü Olmayan Nehir
  • Buharlı Ev
  • Kartal Yuvası
  • Halifax Korsanları
  • Yeryüzünün Tarihi
  • Kürkler Ülkesi 1. Cilt
  • Kaptan Hatteras'ın Maceraları 1. Cilt
  • Kaptan Grant’ın Çocukları
  • Esrarlı Olay
  • Çılgın Madenci
  • Küçük İrlandalı
  • Yanardağ
  • Afrika Ormanlarında
  • Akdeniz Korsanları
  • Dünyanın Keşfi
  • Düşlerin Efendisi
  • Afrika Serüveni
  • Bozkırda yolculuk
  • Kutup Harekatı
  • Kaptan Hatteras'ın Maceraları 2. Cilt
  • İskoçya Seyahati
  • Twenty Thousand Leagues Under the Sea
  • Arxipelaq Alovlanır - Klodius Bombarnak
  • Robenson Amca
  • Kuzey Güney Savaşı
  • Adalet
  • Alaska'dan Fransa'ya
  • Güneş Sistemi'nde Seyahat
  • Roma Kuşatması
  • The Archipelago On Fire
  • Raton Ailesinin Maceraları
  • Define Peşinde
  • Meçhul Düşman
  • Meçhul Düşman
  • Maceralı Yolculuk
  • Orman Köyü
  • Dünyanın Ekseni

Jules Verne Alıntıları - Sözleri

  • İnanç her şeyden güçlüdür. (Piyango Bileti)
  • "makam mevki, hepsi geçici. İnsan bunlara kendini kaptırmamalı." (Balonla Beş Hafta)
  • "Kim bu adam sence? Nereli? İngiliz mi, Alman mı yoksa fransız mı..." (Göklerin Hakimi)
  • "İnsan düşmanlarını yalnızca kötülük yaparak edinseydi, hayat gerçekten çok kolay olurdu..." (Güliver’in Gezileri - Dünyanın Ucundaki Fener)
  • Neden olmayacak bir geleceğin hayalini kuralım ki ? Onun yerine yarından itibaren misafiri olacağımız öbür dünyayı düşleyelim ! (Ne Altı Var Ne Üstü)
  • ...kadınlar her zaman biraz meraklıdır. (Kaptan Grant'ın Çocukları)

  • "bir yikdiz göstermişler,onlara güneşle cevap veriliyordu." (Üç Rus ve Üç Ingiliz'in Güney Afrika Serüvenleri)
  • “Ama her şeyin olduğu gibi bu yolculuğun da bir sonu olacak.” (Denizler Altında Yirmi Bin Fersah 1. Cilt)
  • Oh, şu kadınların geç kalma huyu yok mu! Her şey gelişip iyiye gidiyor, bunun dışında. (2890 Yılında)
  • "Rahatça ulaştığımız bazı şeylerin kıymetini bilemiyoruz..." (Balonla Beş Hafta)
  • Sözünü tutmak için hiçbir girişimde bulunmuş muydu acaba? (Buzlar Sfenksi)
  • "Deli gibi sev, ama akıllı gibi evlen!" (Yirminci Yüzyılda Paris)
  • "İnsanın en büyük düşmanı kendisidir." (İki Yıl Okul Tatili)

  • “İki kalbin anlaşması ilkbaharı yüz yıl uzatır.” (Jules Verne - Öyküler 1)
  • Şiddetli acıların ilhamıyla herkes birden çok dilli olabiliyormuş. (Dünyanın Merkezine Seyahat)
  • ..bir dostun öldüğünü gördüğün yeri üzüntü duymadan terk edemezsin. (Buzullar Arasında Bir Kış)
  • "Kendi hizmetimizde görmeye alıştığımız bir Ay'ın zavallı hizmetkârları olmak. İşte bizi bekleyen gelecek." (Ay'ın Çevresinde Seyahat)
  • Rastlantı eseri doğmuş, hasbelkader büyümüştü ve tesadüfen yaşamaya mahkûmdu! (Mathias Sandorf)
  • "Ne tanrı ne de efendi!" (Macellanya)
  • Rastlantıların bizi birbirimize yaklaştırdığı o gün, ansızın, içten gelme bir yakınlıkla size doğru sürüklendiğimi de unutmuş değilim... Tüm bunların boşuna olması insana olmayacak şey gibi görünüyor şimdi! (Batık Gemi)

Yorum Yaz