Çocukluk - Lev Tolstoy Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Çocukluk kimin eseri? Çocukluk kitabının yazarı kimdir? Çocukluk konusu ve anafikri nedir? Çocukluk kitabı ne anlatıyor? Çocukluk kitabının yazarı Lev Tolstoy kimdir? İşte Çocukluk kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Lev Tolstoy

Çevirmen: Ayşe Hacıhasanoğlu

Orijinal Adı: Detstvo-Otroçestvo-Yunost

Yayın Evi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları

İSBN: 9786053322085

Sayfa Sayısı: 168

Çocukluk Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Çocukluğum, usta yazar Tolstoy’un on yaşından itibaren çocukluk ve ergenlik devresini içtenlikle ve kendine has üslubuyla kaleme aldığı unutulmaz bir eser. Yazıldığı dönemden günümüze en çok okunan Tolstoy kitaplarından biri olan Çocukluğum, devrin toplumsal yapısını, anne baba sevgisini, eğitim sistemini, yaşanan çocukça aşkları, anne ölümüyle girilen çalkantılı ruh halini ve sevgi ile nefret arasındaki gidiş gelişleri ele alıyor. Çocukluğum sadece kendi edebi gücü bakımından değil, aynı zamanda Tostoy’u anlamak için de önemli bir çalışma.

Çocukluk Alıntıları - Sözleri

  • Bence yüz güzelliği denilen şey yalnızca gülümsemedir.
  • Şu para denilen iğrenç şey yok mu, bütün insansal ilişkileri rezilleştiriyor!
  • Bence yüz güzelliği denilen şey yalnızca gülümsemedir...
  • Sadece derin sevgisi olanlar, derin acıları hissedebilirler...
  • ''Bence yüz güzelliği denilen şey yalnızca gülümsemedir.''
  • Kabahatlerin en korkuncu nankörlüktür..
  • Bence yüz güzelliği denilen şey yalnızca gülümsemedir.
  • ''Kabahatlerin en korkuncu, nankörlüktür...''
  • ''İnsanlara ne kadar iyilik edersen et, ne kadar bağlı olursan ol demek bir teşekkür bile göremiyorsun. ''
  • Annemin zaten güzel olan yüzü gülümsediği zaman kıyaslanmayacak derecede güzelleşir, çevresindeki her şey sanki neşe dolardı. Yaşamımım en zor anlarında bu gülümsemeyi bir anlığına olsun görebilseydim üzüntü nedir bilmezdim.
  • ''Ne zaman büyüyeceğim de okumayı bırakacağım, diyalog ezberlemek yerine sevdiklerimle oturacağım?''
  • Yaz için harika planlar yapıyorum, bu planları gerçekleştirmek için tek eksik sensin.
  • Ancak çok güçlü sevebilen insanlar, çok güçlü üzüntüler de yaşayabilirler; fakat bu sevme ihtiyacı üzüntüye karşı koymalarını sağlar ve onları iyileştirir. Bu yüzden insanın ruhsal yapısı fiziksel yapısından daha canlıdır. Üzüntü hiçbir zaman insanı öldürmez..
  • Bence yüz güzelliği denilen şey yalnızca gülümsemedir.
  • Bir yüzün güzelliği tebessümünde yatar...

Çocukluk İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Dönemin Rusya’sına göre epey varlıklı ve zengin bir ailenin çocuğu olarak çok geniş bir ailede ve geniş bir evde doğuyor Tolstoy. Evlerinde hizmetçiler, annesinin ve babasının yardımcıları, aşçılar, hayvan bakıcıları, çocukların eğitimi için gelen özel öğretmenler… Yapmak istediği her şeyi yapabilecek bir varlıkla doğuyor kısacası. Çocukluğundan İlkgençliğine olan dönemde çevresindeki kişilerin ve olayların anlamını bulmaya çalışıyor. Algıları açık, sorgulamaya müsait. Aklından geçirdiği şeyleri okuduğumuzda zaten bu kadar varlıklı bir aileden nasıl bu kadar mütevazi ve sorgulayan, pek çok şeye karşı nasıl bu kadar hassas olduğuna şaşırıyoruz. Utangaç bir çocuk Tolstoy. Kendini beğenmiyor. Çirkin olduğunu düşünüyor ve hayatta hiçbir zaman eğer akıllı, zeki ve çalışkan olmazsa insanların ona asla bakmayacağı ailesi tarafından bile söyleniyor. Kardeşlerine göre hep bir adım geride kalıyor her şeyde. Hep bir şeylerden çekiniyor. Belki de bu durum onun dünyanın en iyi yazarlarından biri olmasının önünü açan bir sebeptir kim bilir… (Nisa Nur)

Tolstoy / Çocukluk Dünya klasikleri Sayfa sayısı: 159 Yazarın kitaplardan, okuduğum ilk eser. Rus edebiyatından usta yazar Tolstoy okumadığım kitabı kalmasın istiyorum. Yavaş yavaş hepsini okuyacağım İnşAllah. Kitap , Sade bir dille yazılmış. Bence , Tolstoy la tanışmak için güzel bir başlangıç. Kitabın karakterinadı: Nikolay. Der ki ; İnsanlara ne kadar bağlı kalırsanız kalın, ne kadar iyilik yaparsanız yapın, yine de değeriniz bilinmez, Konusu şöyle üç kitaptan oluşuyor. Çocukluk, ilk gençlik, gençlik olmak üzere... Kitap da Nikola'nın ailesini tanıyoruz kitapta İlk aşkını, babasını, annesini, kardeşlerini, büyükannesini, kuzenlerini, arkadaşlarını tanıyoruz. Bence , çocukluk demek masumiyet demektir ya, kitabın genelinde de o masumiyet havası hakim. Nikola'nın oynadığı oyunlar, olsun utangaç olduğu anlar, ilk aşkını tarif edişi... ve daha niceleri. Öyle güzel anlatmış ki. ne güzel demiş : gökyüzü gibi bu çocukluk, hicbir yere gitmiyor! Tolstoy'un her kitabı bence okunmalı. Bu kitabı da her zamanki gibi harikaydı. Beğenerek severek okudum. Okunmasını Tavsiye ederim. kitapla, sağlıkla, huzurla mutlulukla kalın. (Zeliş koç)

Söz konusu Tolstoy olunca beklenti de yüksek oluyor. Kendi açımdan beklentimi pek karşılamadı. Büyük bir yazarın çocukluğunu okuyacam diyip beklentiyi yüksek tutmuşum kitap tamamen gerçek veya tamamen kurgu olsaydı benim için daha okunur bir hale gelebilirdi. Kendi çocukluğu gibi görünse de çoğunluğu kurgu böyle olunca neyin gerçek neyin kurgu olduğu pek anlaşılmıyor. Yine kendi açımdan söylemem gerekirse biraz sıkıcıydı. Tolstoy'u henüz pek tanımıyorum. Yalnız Tolstoy'un çocukluğunu öğrenmek, kendisini tanımak için bu üçleme okunur mu bilemiyorum. Tolstoy'un çocukluğu.. Gorki'nin çocukluğu.. ve aradaki uçurum. Biri alt sınıf, diğeri efendi.. hayat herkese aynı imkanları sunmuyor malasef Tolstoy'un üçlemesini okuyunca aklıma tabii ki daha önce okuduğum Gorki üçlemesi geldi. Gorki dönemin Rusyasını, aile yapısını, alt sınıfın çektiği sıkıntıları çok açık bi şekilde bize yansıtmayı başarmış. Ayrıca sevgi, şefkat, merhamet, şiddet gibi unsurları da çok iyi işlemiş. Küçük yaşta çalışmasıyla alt sınıfın çektiği sıkıntıları çok iyi gözlemlemiş ve bunların kendisinin büyük bir yazar olmasında iyi etken olmuş. Kitaba babasının ölümüyle başlaması zaten artı puan. Kitap girişleri her zaman önemlidir. Neyse kitap Tolstoy incelemesinden Gorki incelemesine doğru gidiyor :) Kitapta kurgu olmasına rağmen annesinin betimlemeleri oldukça başarılıydı. Ne kadar sağlam bir yüreğe sahip olsa da annesini kaybetmiş her çocuk kaç yaşına gelirse gelsin her zaman anne özlemi çeker. ""Maman artık yoktu, yaşamımız ise her zamanki gibi devam ediyordu: Aynı saatte, aynı odalarda uykuya yatıyor, aynı saatte uykudan kalkıyorduk; sabah çayı, akşam çayı, öğle yemeği, akşam yemeği, hepsi alışılmış zamanlarındaydı; masalar, sandalyeler aynı yerlerinde duruyordu; evde ve yaşam tarzımızda hiçbir şey değişmemişti; bir tek o yoktu... Böylesi bir felaketten sonra her şeyin değişeceğini sanırdım; alışılmış, her zamanki yaşam tarzımız onun anısına hakaret gibi geliyor ve onun yokluğunu çok canlı olarak anımsatıyordu. "" İyi okumalar 1k (Nurcan)

Kitabın Yazarı Lev Tolstoy Kimdir?

Lev Tolstoy 28 Ağustos 1828 tarihinde Moskova'da doğdu. Babası Kont Nikolay İlyiç Tolstoy, 1812 Napolyon Savaşlarına katılmış emekli bir yarbaydı.

Tolstoy romanlarında, insanoğlunun ne kadar değişik karakterli olduğunu vurgular. ''Savaş ve Barış'', ''Anna Karanina'' insan tahlileri ve canlı tasvirler bakımından birer baş eserdir.

Lev Tolstoy'un kendini arayış serüveni ölünceye kadar sürdü. Karısı bile onu anlamadı. Tolstoy, bir çocuk gibi hayata küstü ve kaçtı. Seksen iki yaşındaki karanlık ve yağışlı bir Ekim gecesinde köyünden ayrıldı. Yolda hastalandı 7 Kasım 1910'da küçük bir tren istasyonunda hayata veda etti.

Lev Tolstoy zengin bir ailenin çocuğu olarak Rusya'nın Tula şehrindeki Yasnaya Polyana adlı konakta doğdu. Çok küçük yaşlarında önce annesini, sonra babasını kaybetti, yakınlarının elinde büyüdü. Çocukluğundan beri gerçekleri incelemeye karşı büyük bir ilgisi vardı. Öğrenimini tamamlamak için Moskova'ya gitti. Çalışkan zeki bir öğrenci olarak başarı ve sevgi kazandı. Fransızcasını ilerletmiş, Voltaire'i ve J. J. Rousseau'yu okumuş, bu iki yazarın kuvvetli etkisinde kalmıştı. Yasnaya-Polyana'ya döndü, yoksul köylüler arasına katıldı. İlk eseri olan "Çocukluk"u bu sıralarda yazdı.

Lev Tolstoy Bir süre sonra orduya girdi; Kafkasya'ya gitti. Kafkas halkının yoksulluk dolu yaşayışlarını ele aldığı izlenimlerle ilk gerçekçi hikâyelerini yazdı. 1854'te Kırım savaşı'na subay olarak katıldı. Sonra askerlikten ayrılıp Petersburg'a gitti. Bir kısım eserlerini oldukça sakin geçirdiği o yıllarda yazdı. Gene de içinde, aradığını bulamayan bir ruh çalkalanıyordu. Batı Avrupa ülkelerinde uzun bir gezintiye çıktı. Almanya, Fransa, İsviçre'de dolaştı. Yurduna dönüşünde gene Yasnaya-Polyana'ya yerleşti. Asalet ünvanlarından, lüksten sıkılıyordu. Köyünde bir okul kurdu. Bu okul, öğrenim, eğitim bakımından yepyeni bir kurumdu. Huzura kavuştuğuna kanaat getirdikten sonra, 1862'de evlendi.

Lev Tolstoy evlendiğinde karısı Sophie Behrs kendisinden 16 yaş küçük olup henüz 18 yaşındaydı. Bu evlilik onun düzenli bir hayat özlemini giderecekti. Bu evlilikten 13 çocukları oldu; bu çocukların 3'ü bebek iken, biri 5 diğeri de henüz 7 yaşında iken öldü. Eserlerinden en kuvvetli olan iki romanı "Savaş ve Barış" ile "Anna Karenina'yı" bu dönemde yazdı. Karısı, eserlerini yazmasında en büyük yardımcısıydı. Hatta "Savaş ve Barış"ın düzeltmelerini 12 kez yapıp yazmıştır. Aradan bir süre geçince yeniden, bu sefer eskilerden daha şiddetli bir moral çöküntüsüne uğradı. Geniş halk yığınlarının, özelikle Rus köylüsünün yoksul, perişan durumu onu çok üzüyordu. Bütün servetini köylülere dağıttı, her haliyle onlar gibi yaşamaya başladı. Kaba saba giyiniyor, giydiği her elbiseyi kendisi dikiyordu. Değişmeyen tek tarafı bıkıp usanmadan yazmasıydı. "Kroyçer Sonat", "Efendi ile Uşak", "Karanlıkların Gücü", "İman nedir", "İnciler", "Kilise ve Devlet", "İtiraflarım" hep bu yılların ürünleridir.

Lev Tolstoy Eserlerinde insanlığın çeşitli meselelerine değinen Tolstoy'un dünya ölçüsünde bir sanat ve fikir değeri vardır. Kendi ülkesinin toplumsal siyasal çalkantılarını, halkının yaradılışını, yaşayışını büyük bir ustalıkla yansıtmıştır. Gerçekçi edebiyatın en büyük temsilcilerinden olduğu kadar, bir filozof ve bir eğitimci olarak da ün kazanmıştı. Yukarıda sayılanların dışında "Diriliş", "Gençliğim", "Çocukluk", "Hacı Murat", "Ayaklanış", "Sergi Baba", "Tanrı Bizim İçimizdedir", "Kazaklar", "Tesadüf", "İki Süvari" gibi eserleri vardır.

Lev Tolstoy 82 yaşındayken, 1910 yılında öldü. Kış ortasında evini terk ettiğinde hasta düştükten sonra, Astapovo'da tren istasyonunda zatürre'den öldü. Polis, cenazesine katılmak isteyenlere ulaşımı sınırlandırmak için çalıştı, ama binlerce köylü cenazesinde sokakları doldurdular.

82 yaşında vefat eden Lev Tolstoy birçok kez büyük sıkıntılar yaşamıştır. Marksizm'den etkilenerek oluşturduğu mülkiyet konusundaki radikal fikirleri nedeniyle bütün servetini köylülere dağıttı, her haliyle onlar gibi yaşamaya başladı. Bu sebeple ailesiyle arası açıldı. Hıristiyan anarşizmini geliştirmeye çalıştığı kitabı "tanrının egemenliği içimizdedir" kitabıyla yeni bir hristiyanlık akımı tanımlaması, Ortodoks Kilisesi tarafından aforoz edilmesine sebep oldu. Tolstoy, ömrünün son yıllarını büsbütün derbeder bir şekilde geçirdikten sonra, bir küskünlük sonucunda, evini bırakıp yollara düştü. Astapovo tren istasyonunda ölü olarak bulundu. Ölümüne zatürrenin sebep olduğu bilinmektedir. Hayatı boyunca yaşamın nasıl bir şey olduğunu anlamaya çalıştı. Eserlerinde bunu eksiksiz olarak yansıtmayı hedef edinmiş en büyük Rus yazarlarından birisi olarak edebiyat ve dünya tarihindeki yerini aldı.

Lev Tolstoy Kitapları - Eserleri

  • Hacı Murat
  • İnsan Neyle Yaşar?
  • Kazaklar
  • Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)
  • Anna Karenina
  • Aile Mutluluğu

  • Aslan ile Köpek Yavrusu
  • Hazreti Muhammed
  • Çocukluk
  • Çocukluk, İlkgençlik, Gençlik
  • Sivastopol
  • İvan İlyiç'in Ölümü
  • Kreutzer Sonat

  • Diriliş
  • Sergi Baba ve İki Hafif Süvari
  • Efendi ile Uşağı
  • Erik Çekirdeği
  • İtiraflarım
  • Ateşi Kıvılcımken Söndürmeli
  • Aşkın Yasası - Şiddetin Yasası

  • Sevgi Neredeyse Tanrı Oradadır
  • Üç Ölüm
  • Şeytan
  • Tanrı'nın Egemenliği İçinizdedir
  • Hayatın Anlamı
  • Masallar
  • Bir Gencin Dramı

  • Gençlik
  • Her Şeye Rağmen Sevgi
  • Sanat Nedir?
  • Din Nedir?
  • Vahşi Zevkler
  • Ve Işık Karanlıkta Parlıyor
  • Kafkas Tutsağı

  • İçimizdeki Şeytan
  • Hayat Üzerine Düşünceler
  • İnsana Ne Kadar Toprak Lazım
  • Hayatı Sorgulamak
  • Bilgelik Kitabı
  • Hikayeler
  • Günlükler

  • Tipi
  • Bütün Mutluluklar Birbirine Benzer
  • Fil ile Tilkiler
  • Baskın
  • Halk İçin Hikayeler
  • Öyküler
  • Ölüm Manifestosu

  • Karanlığın Kudreti
  • Canlı Ceset
  • Yaşlı Kavak
  • İlkgençlik
  • İhtiyar Adam ve Torunu
  • Tanrı Her Şeyi Bilir
  • Zamanımızın Köleliği

  • Dekabristler
  • İncil'in Kısa Bir Özeti
  • Tolstoy'un Risaleleri - 2. Cilt
  • Tolstoy'un Risaleleri - 1. Cilt
  • Davulun Sesi
  • Katya
  • Yunan Öğretmen Sokrates

  • Çocuk Gibi Olun
  • Şahin İle Horoz
  • Küçük Şeytan
  • Sahte Kupon
  • Savaş ve Askerlik Üzerine
  • Yurtseverlik, Askerlik ve İtaatsizlik Üzerine
  • Kralın Hediyesi

  • İnancım Neden İbarettir?
  • Dua
  • Savaşa Karşı Yazılar
  • Çömlek Alyoşa
  • Anna Karenina - 3. Cilt
  • Tolstoy'dan Seçme Öyküler
  • Yaşayan Ölü

  • Anna Karenina - 2. Cilt
  • Hikmetli Sözler
  • Savaş ve Barış - 2. Cilt
  • Savaş ve Barış - 3. Cilt
  • Savaş ve Barış - 4. Cilt
  • Hiddet
  • Tolstoy Gandhi Mektuplaşmaları

  • Ruh
  • Bethink Yourselves
  • Polikuşka
  • Tolstoy Bütün Eserleri 3
  • Balodan Sonra
  • Gri Tavşan
  • Seçilmiş əsərləri - 1. Cilt

  • Ruh ve Ölüm
  • Gençlik - 2. Cilt
  • Vatanseverliğe Karşı
  • Anna Karenina - 4. Cilt
  • Felsefe-i Hayat
  • İman ve İtikad
  • Aşk ve Öfke

  • Корней Васильев (Korney Vasiliev)
  • Gizli Notlar
  • Bütün Eserleri 10
  • Bütün Eserleri 11
  • Bütün Eserleri 12
  • Ölümden Sonra Dirilme - Cilt: 3
  • Çilekler

  • Tövbe Edin
  • Kuğular
  • İki Qusar
  • İman Vicdan Ve Dua
  • Halk İçin Hikayeler - 1. Cilt
  • Halk İçin Hikayeler - 2. Cilt
  • Halk İçin Hikayeler - 3. Cilt

  • Ainsi Meurt L'amour
  • Budala İvan
  • Yaban Çilekleri
  • Tanrı Gerçeği Görür Ama Bekler
  • Tolstoy Bütün Eserleri 14 (Ciltli)
  • Aforizmalar
  • Yolcu ve Köylü

  • Risaleler - İnsanın Dokuz Hali
  • Muhabbet
  • Kelam
  • Masallar
  • Basübadelmevt
  • Father Sergius
  • Söz ve Eşitsizlik

  • Bir İzdivacın Romanı
  • Çocukluk ve Gençlik Yılları
  • Susa Bilmirəm

Lev Tolstoy Alıntıları - Sözleri

  • Biz de böyleyiz işte... (İnsana Ne Kadar Toprak Lazım)
  • İnsan eğer çok yaşasaydı o nispette çok değişimlere uğrardı. İnsan başlangıçta bir bebekken sonra küçük çocuk, sonra yetişkin ve daha sonra da ihtiyar olurdu. Fakat insan ne kadar değişim geçirirse geçirsin kendisine daima "ben" demiştir. Bu "ben" bebeklikte, yetişkinlikte ve ihtiyarlıkta her zaman kişinin yanındadır. İşte değişmeyen bu "ben" ruh adını verdiğimiz şeydir. (Ruh ve Ölüm)
  • "İnsan kazanayım derken kendim kayboldum." (Tanrı Her Şeyi Bilir)
  • "Böyle anlarda bir felakete ne kadar yakın olduğumu bilseydin, kendimden ne kadar korktuğumu!" (Anna Karenina - 3. Cilt)
  • Bu da yaşamak mı sanki! İnsan ya tam öl­meli ya da tam yaşamalı. Tövbe, tövbe! (Çocukluk, İlkgençlik, Gençlik)
  • Insana öyle geliyordu ki yeni bir şeyi anlamak için büyük bir hevesle atılıyor ancak amacına erdikten sonra o şeyden nefret etmeye de hak kazandığını düşünüyordu. (Gençlik - 2. Cilt)

  • Kalben sakin ve uysal olun, hayatınızda mutluluğu bulursunuz. (İncil'in Kısa Bir Özeti)
  • Sağlığı ile övünenin değil hasta olanın hekime ihtiyacı vardır. (İncil'in Kısa Bir Özeti)
  • -Çünkü sen kendin için, mutluluğun için yaşamak istiyorsun. +Bu dünyada başka ne için yaşanır ki? -Tanrı için yaşamak gerekir Martin. (Hikayeler)
  • ''Kabahatlerin en korkuncu, nankörlüktür...'' (Çocukluk)
  • Bu acıyla da aynı şey olacak, zaman geçecek ve umurumda olmayacak. (Anna Karenina)
  • Ben, hayattan hiçbir beklentisi olmayan, mahvolmuş bir adamım artık... (Hikayeler)
  • Ölmek için referansa ihtiyaç yok (Anna Karenina - 3. Cilt)

  • Bence her insan bencildir,ve bütün yaptiklari da bu yüzdendir. -Bencillik,insanin kendisini en iyi ve en akilli olduğuna inanmiş olmasidir.. (Çocukluk, İlkgençlik, Gençlik)
  • Ve insanlar, kurtuluşu, her insan için zorunlu olan, tüm dinsel öğretilerde ve her bir insanın yüre­ğinde yazılan, 'kendine yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapma ve yakınlarını öldürme' yasasını yerine getirmekte arama­lıdırlar. (Yurtseverlik, Askerlik ve İtaatsizlik Üzerine)
  • İndi ki,bu dünya günahla doludur və ondan imtina etmək lazımdır,onda nəyə gərəkdir onun gözəllikləri? Bu işrəti niyə yaratmısan? (Sergi Baba ve İki Hafif Süvari)
  • 'Öldün mü toprağa gömerler, sonra da me­zarında ot biter, o kadar işte. Başka hiçbir şey yok' (Kazaklar)
  • Ben, niçin bütün dünyanın dâhiyane bulduğu Shakespeare'in yapıtlarını beğenmemekle kalmıyor, bunları bir de iğrenç buluyordum? (Sanat Nedir?)
  • Tarihsel olarak dekabristler,1825 Aralık ayında çarlığa karşı (Dekabr, Rusçada "Aralık" demek)meydan okumaya cüret etmiş ilk devrimcilerdi.hemen hepsi de Rus aristokrat ailelerinden geliyordu ve büyük bir çoğunluğu ise 1812'de Napoleon ordularına karşı savaşmışlar, kahramanlıklarıyla öne çıkmışlardı. (Dekabristler)
  • erkekler böyle düşünürsünüz.. Kendinize özgürlük tanıdınız, kadını ise kuleye tıkmak niyetindesiniz. Kendinize gelince her şeye izin verirsiniz.. (Kreutzer Sonat)