Çin Seddi'nin İnşası - Franz Kafka Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Çin Seddi'nin İnşası kimin eseri? Çin Seddi'nin İnşası kitabının yazarı kimdir? Çin Seddi'nin İnşası konusu ve anafikri nedir? Çin Seddi'nin İnşası kitabı ne anlatıyor? Çin Seddi'nin İnşası kitabının yazarı Franz Kafka kimdir? İşte Çin Seddi'nin İnşası kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Franz Kafka
Çevirmen: Yekta Majiskül
Yayın Evi: Altıkırkbeş Yayınları
İSBN: 9786055150471
Sayfa Sayısı: 112
Çin Seddi'nin İnşası Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Kapak tasarımından, çevrilmemiş metinlerin araştırılıp dilimize kazandırılmasına ve Kafka hakkında pek kaleme alınmayan ek metinlerin sunumuna kadar " Altıkırkbeş K. Derisi " Kafka okurlarının ayrı bir ilgisini çekiyor. Seri K. ekibi çalışmalarına Çin Seddi'nin İnşası ile devam ediyor !
(Tanıtım Bülteninden)
Çin Seddi'nin İnşası Alıntıları - Sözleri
- Üstlendiğim yalnızlığın kısa sürede içimdeki tasaları dağıttığını kendime itiraf etsem de safkan bir yalnızlığa dayanacak insanoğlu bulunmadığını da hemen fark etmiş, insanoğlunun daimi yalnızlığa maruz kalışının ilerdeki bir felaket için ön alıştırma sayılacağını anlamıştım.
- Düşünmeyi sana zarar verdiği için bırakma üstelik sana zarar verip vermediği mutlak bir kesinlik değildir.
- İmparatorluk ölümsüzdür ama imparatorlar birbiri ardına devrilip giderler.
- İmparatorumuz kimi zaman uzanıp gerinir, yorgunsa o nazik ağzını açarak esner.
- Memur Bey heralde bizimle alay ediyor ama biz yine de utandırmayalım onu, hiçbir şey anlamamış gibi yapalım.
- Havada uçuşan toz misali şımarık insan varlığı hiçbir bağa katlanamaz,
- Memleketimin dağlarında yaşamaktan başka şey istemeyen ben, işte böyle yeryüzündeki tüm memleketleri dolaşır oldum.
- Tam tersine, bana bir şeyler anlatılmasını istiyorum. Sen dışarıda dolaşıp gezdiğine göre, istediklerimi bana anlatabilirsin. Ama karşımda titremeye devam eder, bildiğin az şeyi de kendini aldatarak unutmaya kalkarsan, hiç bekleme, şimdiden tası tarağı toplayıp git.
- İnsani uzun sure yalniz tutmanin ilerde baş gosterecek bir felaket icin güç denemesi sayılacagi sonucuna varmıştım
Çin Seddi'nin İnşası İncelemesi - Şahsi Yorumlar
"Kadıköy'ün yağmurlu ve puslu sokaklarında hazırlanan bu kitap sizi uçurumdan aşağı atabilecek güce sahip olabilir." demiş yayıncı kitabın tanıtımında, çok güzel bir cümle ama başka bir eseri için kullanılsaydı keske. Altı hikaye ve sonunda Kafka'nin iş hayatı bölümünden oluşan derleme kitap, beni en fazla şarampole yuvarlar. Buna sebep hikayelerin sade, süslü anlatımdan uzak olması değil tabi, daha önce İş Kültür Yayınlarının derlediği Ceza Kolonisinde ve Diğer Öyküler kitabını okumuş olmanın verdiği bir beklentiydi belki, ki ben o kitaptaki hikayeleri en az romanları kadar beğenmiştim. Bu kitapta yer alan hikayeler ise şunlar; Çin Seddinin İnşası Avcı Gracchus Bir Çiftlik Savunmasından Sahneler Kalda Hattından Anılar Karı Koca Blumfeld, Orta Yaşlı Bir Bekar İlk hikaye olan Çin Seddinin İnşası, sözde Çin halkını Kuzeyli barbar kavimlerden! korumak için yapımına başlanan ama bir türlü bitirilemeyen ve setti aralıklarla yapan bir idarenin Çin halkını bu korku ve set ile öyaladığını anladım ben. Diğer hikayelerde Kafka yine yalnızlık, mutsuzluk gibi duygularla yarattığı ilginç karakterler ve olaylardan oluşan hikayeler. Avcı Gracchus ve son hikayeyi daha çok beğendim diye bilirim. Son olarakta yayıncı bir sürpriz yapıp kitabın son bölümünde Kafka'nin iş hayatından bahsetmiş, bu bölümde Kafka'yi daha iyi tanıma adına güzel. (Salih)
ÇİN SEDDİ’NİN İNŞASI / Kafka: Bu kitap da Kafka'nın ölümünden sonra derlenmiş hikaye kitaplarından biri. Esere adını veren öyküyü Kafka, Çin kültürünü araştırdıktan sonra yazıya dökmüş. Çin Seddi'nin inşasına Kafka'nın gözünden bakıyoruz. İnanılmaz bir bakış açısı. Diğer hikâyelerde de mitolojiye değindiği Avcı Gracchus hikâyesi dikkat çekici ve ölemeyen bir adamın hikâyesi anlatılıyor Kafkaesk tarzda. Anlatım tarzı olarak romanlarına benziyor hikâyeler de, karamsar hava, toplumdan kaçış ve yalnızlık gibi temalar seçilmiş. Ve tabi Kafka'nın olmazsa olmazı olan bürokratik yapının bireye etkileri de hikâye içerisinde işlenerek okuyucuya sunuluyor. Bunun dışında da birkaç güzel öykü var kitapta. Kafka'nın yazdığı her şeyi okumak gerek bana göre, kitleleri bu kadar etkileyen bir yazarı okumamak büyük bir eksiklik olur. (alidoğan)
Kafka’nın hikaye kitaplarından biri. Kitaba ismini veren “Çin Seddi’nin İnşaatı” hikayesi büyük ihtimalle Çin kültürünü araştırmasıyla yazılmış bir eser diye düşünüyorum çok iyi yansıtmış. "Bizim ülkemiz o kadar kocamandır ki, onun büyüklüğünü hiç bir peri masalı yeterince anlatamaz. Gök bile onun üzerini zar zor örtebiliyor" * Bu sözleri, Franz Kafka'nın "Çin Seddi" öyküsünün anlatıcısı söyler. Gök Tanrı'nın kubbesini kurmakta zorlandığı bu muazzam coğrafi alana insanoğlunun bir baştan bir başa duvar çekmesi kolay mı? ( En önemlisi de çektirene bakmalı ) * Kısaca konudan bahsedecek olursam. Çin imparatorluğundaki yönetim anlayışındaki halkın yöneticilere bağlılığından ve insanların var olmayan bir sisteme inanmasından bahsediyor ( Ne kadar tanıdık geldi ) Diğer hikayelere gelince Kafka tarzı değişmiyor. Her zamanki karamsarlık , yalnızlık , insanlardan uzaklaşma gibi temaları hissediyorsunuz. Hikayelerde mitolojinin etkisi görülüyor ben özellikle Karı Koca , Avcı Grachus adlı iki hikayeyi çok sevdim. Bahsetmek istediğim öykü ise Avcı Grachus. Kafka giriş kısmında uzunca bir tasvir girişimde bulunmuş bu hikâyede. Avcı Gracchus bir dağkeçisinin cazibesine kapılıp peşinden koştururken kayalıklara yuvarlanıp ölüyor. Tabutunu taşıyan tekne bir yanlışlık sonucu gideceği yere bir türlü ulaşamıyor. En sonunda bir limana getiriliyor. Öykü burada ölü avcı ile bir adamın sohbetiyle başlıyor aslında. Avcı ölmüştür ama ölmemiştir… Kafka tavsiye edilmez okunur ;) (Songül Özcan)
Kitabın Yazarı Franz Kafka Kimdir?
Yahudi bir tüccar aileden gelen, Almancaya da hâkim olan bir yazardı. Kafka'nın en önemli eserlerini, üç romanının (Dava, Şato ve Kayıp) yanı sıra; ortaya koyduğu birçok hikâyeleri oluşturuyor.
Kafka'nın eserlerinin büyük bölümü ancak Kafka'nın ölümünden sonra meslektaşı ve yakın arkadaşı Max Brod tarafından yayımlandı ve bu eserler 20. yüzyılda dünya edebiyatında kalıcı bir etki bıraktı.
1883 yılında Prag'da doğdu. Taşralı Çek proletaryasından gelip zengin bir tüccar konumuna yükselmiş bir baba ile zengin ve aydın bir Alman Yahudi'si annenin çocuğu olan Franz Kafka'nın, içedönük ve huzursuz kişiliğini büyük ölçüde annesine borçlu olduğu söylenir. Ailenin en büyük çocuğu olan Kafka'nın iki erkek kardeşi küçük yaşta hayatlarını kaybettiler. Kız kardeşleri Elli, Valli ve Ottla ise Nazi Almanyası'nın organize ettiği Yahudi katliamı Holocaust'da hayatlarını kaybettiler. Kafka, çeşitli ailevi ve toplumsal sebepler yüzünden çevresine yabancılaşarak büyüdü. Ailesinin Prag'daki Alman toplumuyla kaynaşma çabaları sonucunda Alman okullarında okudu.
1893 yılında öğrenim görmeye başladığı Avusturya Lisesi, yalnızlığını ve kendi içine kapanmasında büyük etken oldu. Çek kökenli bir aileden geldiği halde Almancayı anadili olarak kullandığı için tam bir Çek sayılmayan Kafka'yı, Almanlar da tam anlamıyla kendilerinden görmediler. Ufak yaşlarda da Çekçe konuşan Kafka gittiği Alman okullarının da etkisiyle Almancada ustalaştı.
1901 yılında Altstädter Gymnasium lisesini bitirdikten sonra Prag'daki Karl Ferdinand Üniversitesi'nin Hukuk Fakültesi'ne girdi. Buradaki eğitimi sırasında Alman edebiyatı derslerini takip etmeye başladı. Öğrenciliği sırasında Yiddiş tiyatro çalışmalarında yer aldı ve bu çalışmalara destek verdi. Kafka ilk eseri olan 'Bir Savaşın Tasviri' adlı öyküsünü bu dönemde yazdı.
1902 yılında Max Brod'la tanıştı. Max Brod, Kafka'nın yaşamında önemli rol oynayan isimlerden biri olacaktı.
1906 yılında hukuk öğrenimini doktora ile tamamladı ve bir yıl süren avukatlık stajını yaptı.
1907'de Sigorta Şirketi'nde memur olarak çalışmaya başladı. Gündüzleri sigorta şirketinde sürdürdüğü çalışma hayatının yanı sıra geceleri ölümden bile daha derin bir uykuya benzettiği yazma işine yoğunlaşıyordu. Aynı yıl 'Taşrada Düğün Hazırlıkları' adlı öyküsünü kaleme aldı.
1912 yılında nişanlısı Felice Bauer'le tanıştı. Onunla ilişkisini, üç kez ayrılıp yeniden nişanlanarak,
1919'a kadar sürdürdü. Evlenmemesine neden olarak hastalığını gösteriyordu. Oysa güncesinde evliliği bir burjuva bağı olanak nitelendirmiş ve edebiyat hayatını sürdürebilmesi için yalnızlığa ihtiyacı olduğunu vurgulamıştır. Nişanlısıyla bu ilişkisinden geriye beş yüzün üzerinde mektup kalmıştır. Bunlar, Kafka'nın ölümünden çok sonra 1967'de 'Felice'ye Mektuplar' adıyla yayınlandı.
1917'de Kafka, verem olduğunu öğrendi.
1919 yılında geçirdiği ağır gripten dolayı hastaneye kaldırıldı.
1920 yılında Milena Jesenska ile tanıştı. Mektuplaştığı dört kadın arasında en ciddi ve önemli olan Milena Jesenska'ydi. Milena'yla mektuplaşmaları önce bir arkadaşlık gibi başladı, daha sonra tutkulu bir aşka dönüştü. Fakat Milena evli olduğundan bu mutsuz ve imkânsız ask Kafka'yı derin acılara sürükledi. Mektuplaştıkları üç yıl boyunca sadece iki üç kez görüşebildiler ve bu görüşmeler Kafka'yı üzmekten başka bir işe yaramadı, yine de onun yaratıcılığını olumlu yönde etkilediği rahatlıkla söylenebilir. Daha sonraları edebiyat tarihinin güzide eserlerinden biri sayılacak olan "Milena'ya Mektuplarında Kafka şöyle dile getirir durumunu;
"En çok seni seviyorum diyorum ama gerçek sevgi bu değil sanırım, sen bir bıçaksın, ben de durmadan içimi deşiyorum o bıçakla dersem, gerçek sevgiyi anlatmış olurum belki..."
Milena bu mektupları 1939 yılında yayınlaması için yakın arkadaşı Willy Haas'a verdi ve kendisi 17 Mayıs 1944'te Almanya'da toplama kampında öldü.
1922'de emekli oldu, maddi durumu kötüydü ve sağlığı gittikçe bozuluyordu.
1923`de ailesinin etkisinden kaçmak ve yazmaya yoğunlaşmak için Berlin'e taşındı, orada da Dora Dymant adında bir sevgilisi oldu. Dora, Milena`dan daha şanslıydı Nazi Almanya'sına direndi ve 1952`de Londra'da öldü.
1924 yılı 3 Haziran gecesi, 1917 senesinde kaldırıldığı Viyana yakınlarındaki Keirling sanatoryumunda hayata gözlerini yumdu.
Kafka'nın eserlerinin hepsinde görülen yabancılaşma olgusu, onun kendi yaşamında da belirgin bir biçimde izlenir. Ona göre ne kadar küçük ve basit bir yaşamı olursa o kadar mutlu ve sorunsuz olacaktır. Nazilerin Çekoslovakya'yı işgali sırasında Kafka ile ilgili birçok belge yok edildi. 20 yıl süren dostluklarının sonunda Kafka bütün yazdıklarını ölümünden sonra yakması için Max Brod'a vermişti. Yazdıklarının gereğinden fazla kişisel ve değersiz olduğunu düşünüyordu. Tabii Max onunla ayni fikirde değildi ve Kafka'nın ölümünden sonra, karışık halde bulunan binlerce sayfa metni toplayıp düzenleyerek yayınladı.
Yaşamının ve yapıtlarının ortak yani, Camus'nün dediği gibi, "Her şeyi göstermek ve hiçbir şeyi teyit etmemektir".
Çünkü yaşamayı bir savaş, ama önceden yitirilmiş bir savaş olarak görür. Çünkü bir insan olarak yaşamak ve doğru yolda ilerlemek hemen hemen olanaksızdır.
Franz Kafka Kitapları - Eserleri
- Dava
- Şato
- Dönüşüm
- Milena'ya Mektuplar
- Babaya Mektup
- Mavi Oktav Defterleri
- Ceza Sömürgesi
- Açlık Sanatçısı
- Aforizmalar
- Çin Seddi'nin İnşası
- Amerika
- Akbaba
- Bir Savaşın Tasviri
- Bütün Öyküler
- Günlükler
- Hayvan Öyküleri
- Kovalı Süvari
- Ottla’ya ve Aileye Mektuplar
- Özdeyişler
- Bir Köy Hekimi
- Dava (Çizgi Roman)
- Felice'ye Mektuplar
- Yeni Bulunmuş Mektuplar
- Bir Köpeğin Araştırmaları
- Bir Kardeş Cinayeti
- Küçük Bir Kadın
- Öyküler
- Kafka Öyküler 1
- Kafka Öyküler 2
- Ofis Yazıları
- Üç Uzun Hikaye
- Şarkıcı Josefine ya da Fare Ulusu
- Hayata Yön Veren Sözler
- Ceza Sömürgesi (Çizgi Roman)
- Mutsuzluk
- Kafka
- Yakılmamış Öyküler
- Seçme Eserleri
- Taşrada Düğün Hazırlıkları
- Günlük'ten Seçmeler
- Dönüşüm
- Anlatılar
- Köy Öğretmeni - Ateşçi
- Seçme Yazılar
- Kanun Önünde
- The Sons
- Ateşçi
- İn
- Grete Bloch'a Mektuplar
- Dönüşüm ve Diğer Hikayeler
- Dönüşüm (The Metamorphosis)
- Bir Dostluk
- Kafka'nın Kedisi
- Contemplation
- Günlükler 2
- Gammaz Yürek - Dönüşüm (2 Kitap Birden)
- Yargı
- Vəsiyyət
- Blumfeld: Geçkin Bir Bekar
- Kafkadan Rilkeyə qədər 12 Hekayə
- İmparatordan Bir Haber
- On Bir Oğul
- Kararlar
- Milena'ya Mektuplar, Cilt 2
- Erzählungen
- Dönüşüm
- The Metamorphosis
Franz Kafka Alıntıları - Sözleri
- Hiç eksiğim yok. Kendime muhtacım yalnızca. (Hayata Yön Veren Sözler)
- "Evet, dünyada hâlâ sadakat diye bir şey var." (Amerika)
- Değer vaktinde bilinmeli. (Dönüşüm (The Metamorphosis))
- "İyi kitap en iyi arkadaştır." (Taşrada Düğün Hazırlıkları)
- Oysa biliyorum, uyuyamayacağım. Sana yazmaktan vazgeçtiğim için uyuyamayacağım. (Milena'ya Mektuplar)
- "Yargılama adaletsizlik kokuyordu, infaz da insanlık dışıydı." (Ceza Sömürgesi)
- hiç senin dengin değildim; (Babaya Mektup)
- Adalet rahat olmalı, yoksa terazi sallanır ve adil bir hüküm verilemez. (Dava)
- Keşke varlığımı unutsaydı.. (Açlık Sanatçısı)
- Gittiğim her yerde benden önce bir şairin orada bulunduğunu görüyorum. (Hayata Yön Veren Sözler)
- Kanepeye yatsın, ona kimse dokunmasın, yaşam boyu tavana bakıp dursun, daha ne ister? (Bir Köy Hekimi)
- "Hiç kalıcı ve samimi olmayan insan ilişkileri. Şeytan görsün hepsinin yüzünü!” (Dönüşüm)
- Bizde insanlar şimdiki zamanı yok etmeye bu kadar hazırdır işte. (Akbaba)
- Pek çok şeyin bambaşka olmasını isterdim. (Kafka)
- Evlilik korkusunun bazen, kişinin kendi ebeveynine karşı işlediği günahlarının acısını ileride kendi çocuklarının ondan çıkaracağı yolunda duyduğu endişeden kaynaklandığına dair bir görüş vardır. (Babaya Mektup)
- Dünyanın fakir insanlardan beklediği her şeyi yerine getiriyordu. (Dönüşüm ve Diğer Hikayeler)
- Bırakın, boş sokaklar mutsuz kılacaktır onları, biliyorum. (Anlatılar)
- "Ah" dedi fare, "Dünya daralıyor günden güne. Başlangıçta o kadar genişti ki, korkuyordum, koştukça koşuyor ve nihayet uzakta, sağlı sollu duvarlar görünce mutlu oluyordum; ama bu uzun duvarlar o kadar hızla birbirine yaklaşıyor ki, son odaya gelmişim bile, şu köşede de koşup gireceğim tuzak duruyor." (Kararlar)
- Sizi çok iyi tanımak benim koruma altında olmam anlamına gelmez, sadece sizi önümde numara yapma zahmetinden kurtarır. (Ateşçi)
- Pencereyi açıp kendimi dışarıya atmak çok yararlı bir şey gibi görünürdü bana. (Felice'ye Mektuplar)