Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... - Hulki Cevizoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap

Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... kimin eseri? Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... kitabının yazarı kimdir? Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... konusu ve anafikri nedir? Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... kitabı ne anlatıyor? Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... PDF indirme linki var mı? Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... kitabının yazarı Hulki Cevizoğlu kimdir? İşte Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Hulki Cevizoğlu

Yayın Evi: Ceviz Kabuğu Yayınları

İSBN: 9789756613337

Sayfa Sayısı: 345

Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Aziz Nesin'in "Kur'an'ı çok okumak beni dinden etti""sözüne karşılık, "Bir Müslüman İstanbul'da 'Muhammed'in yoluna girin' diye bağırabilir" demesini; "Profesörle çobanın oyu aynı olmaz" deme cesareti ile Recep Tayyip Erdoğan'la tartışmasını;

Cem Karaca'nın Marksizm'den İslâmiyet'e giden uzun ince yolunu, "Annem Hıristiyan'dı" itirafını;

Aczimendi Müslüm Gündüz'ün "Türkiye'deki demokrasi despottur, zalimdir" derken, "Modernlik üç serserinin bulduğu şeydir" ve "Kemalizm bir dindir, tanrısı Mustafa Kemal'dir" diyebilme safsatasını;

Bülent Ecevit'in ulusalcılığı ve İslâm tasavvufu ile büyümesini ve "Batı Açıkça Türkiye'yi bölmek istiyor" tespitini;

Mustafa Topaloğlu'nun sizi kahkahaya boğacak açıklamalarını;

Sakıp Sabancı'nın yoksulluk günlerini, inançları ve acılarını, siyasi partilere yaptığı para yardımını;

Ayvaz Gökdemir'in Avrupalı parlamenterlere niçin fahişe dediğini;

Sırrı Sakık'ların yıllar önce neler planladığını, Özal'ın APO'ya temsilci göndermesinin kanıtlarını;

Hulki Cevizoğlu'nun 15 yıllık televizyon röportajcılığındaki ilk programını;

Ahmed Hulusi'nin Kuantum fiziği ile İslâmiyet'i yorumlamasını; ruhlar, cinler ve şeytanların yapısı ile cennet ve cehennemin yerini açıklamasını..

Birçoğu vefat etmiş kişilerin gök kubbede bâki kalan seslerini... Bu kitapta okuyacaksınız.

Hem tatil kitabı; hem de belgesel!..

(Tanıtım Bülteninden)

Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... Alıntıları - Sözleri

    Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... İncelemesi - Şahsi Yorumlar

    Herkese öncelikle merhaba diyorum. Ben zorlukların insanlara olumlu yönde imkanlarda sunduğuna inanan biriyim. İçinden geçtiğimiz Corona salgın dönemi de bizleri büyük oranda eve kapattı ve bir çok şeyden mahrum kaldık ancak bu mahrumiyetin yanında bazı kazanımlarımız oldu. Bu kazanımlarından biri de daha fazla kitap okumamız ve farklı türlere yönelmemiz oldu. Ben de bu süreçte ilk defa röportaj-söyleyişi tarzında bir kitap okumuş oldum ve oldukça memnun kaldım. Kitapla alakalı yorumlarıma geçmeden önce yazarla alakalı kısacık da olsa sohbetimden bahsetmek istiyorum. On üç Nisan iki bin on dokuzda İzmir TÜYAP Kitap Fuarına arkadaşımla beraber gitmiştik. Muazzam bir kalabalık var içeride. Nefes almak bile zor ancak o kadar çok yayın evi ve yazar oradaki o handikap umurunda olmuyor insanın. O gün fuara gelen yazarlardan biri de Hulki Cevizoğlu idi. Kendisini ara ara takip ederdim ve dönem dönem Ceviz Kabuğu programının eski yayınlarını internet üzerinden izlerdim. Kendisini oldukça başarılı bulduğumu söylemeye gerek yok herhalde. O gün karşımda onu görünce kendisiyle tanışmak istedim ve kendisine selam verdim. El sıkıştık ve kendimi tanıttım. O da tanınan biri olmasına rağmen bir kibarlık gösterip kendisini tanıttı. Bugüne kadar hiçbir yayınını okumadığımı ancak programını izlediğimi ve keyif aldığımı söyledim. Kendisi de bana Ceviz Kabuğu Geçmiş Zaman Olur Ki adlı kitabını okuyarak başlayabileceğimi söyledi. Biz de kitabı orada standtan aldık ve kendisi kitabı imzalama nezaketini gösterdi. Sonrasında gündem üzerine on dakika kadar bir sohbet edip fikir alışverişinde bulunduk ve nihayetinde el sıkışıp ayrıldık. Malum bir kitap stokçusu olduğum için bu güzel söyleyişi kitabını okumaya anca vakit bulabildim. Gelelim kitaba. Kitapta Aziz Nesin, Sakıp Sabancı, Mustafa Topaloğlu, Aczmendi tarikatı lideri Müslüm Gündüz, Ahmet Hulusi, Bülent Ecevit, Sırrı Sakık, Cem Karaca, Ayvaz Gökdemir, Azimet Köylüoğlu, Yıldırım Aktuna ile olan söyleşiler var. Bu söyleşilerden galiba Aziz Nesin ile olanın tamamı, Cem Karaca, Müslüm Gündüz, Ahmet Hulusi ile olanların çoğunluğu, diğerleri ile olanların belli bir kısmına yer verilmiş. Tabi ki bu söyleyişiler yazarın o dönemde HBB kanalında yayımlanan Ceviz Kabuğu programında yapılmış söyleyişiler. Ben Aziz Nesin, Aczmendi tarikatı lideri Müslüm Gündüz ve Ahmet Hulusi söyleyişilerini okurken oldukça farklı farklı duygu durumlarına girdim. Düşünün Aziz Nesin ile Madımak olayı konuşulurken yayına o dönemin Sivas Belediye başkanı olan ve şuan Saadet Partisi başkanı olan Temel Karamollaoğlu katılıyor ve üslup bozulmadan tartışıyorlar. Ardından laisizm, fundamantalizm ( kökten dincilik ) konuşurlurken Aziz Nesin ' Ben şeriyatçıyım. ' diyen İBB başkanı Recep Tayyip Erdoğanı eleştiriyor ve yayına Recep Tayyip Erdoğan bağlanıyor. Bu diyalogları okumak çok farklı bir tecrübeydi ve bu söyleyişinin kayıtlarını Youtube de üç parça halinde buldum ve izledim. Aczmendi lideri Müslüm Gündüz uç söylemlerde bulunurken ressam Bedri Baykam ile tartışması oldukça şaşırtıcıydı. Ahmet Hulusi ile yapılan söyleyişi de ise o kadar derinlere indim ki kendi içimde anlatamam çünkü konu din ve dine yaklaşımdı. Ahmet Hulusiyi tanımazdım ama bu söyleyişi sayesinde tanıdım ve kendisiyle alakalı baya bir araştırma yapacağım galiba. Kitaptaki söyleyişiler oldukça başarılı, döneminin olaylarına ışık tutan ve sonra ki dönemleri nasıl etkileyecek olduğunu gösterecek nitelikte tarihi kayıtlardı bence. Yazsam yazacak çok şey var ancak daha fazla bilgi vermek istemem çünkü okunması gerektiğini düşünüyorum kitabın. Herkese bol kitaplı günler. (Serdar Devrim)

    Ünlü kişilerle yapılmış röportajlara yer verilmiş tabii bu ünlülerin bir döneme farklı açılardan damga vurduğunu unutmamak gerekir. Her döneme ait insan manzaralarıyla ve buna eşlik eden düşünce,olgu ve mekanlara tanıklık ediyoruz kitapta. Farklı ve derleyici bi eser. (bhmflzf)

    Öğretici ve keyifli sohbetler kitaplaştırılmış. Öğretici bir kitap olmuş. Aziz Nesin ile Cem Karaca’nın katıldığı programları özellikle beğendim. Aziz Nesin’in düştüğü tezatları çok iyi çıkartmış ortaya Hulki Cevizoğlu. (Alp Erdoğan)

    Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... PDF indirme linki var mı?

    Hulki Cevizoğlu - Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki... PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

    Kitabın Yazarı Hulki Cevizoğlu Kimdir?

    Mustafa Hulki Cevizoğlu (d.1958, Giresun), Eski DSHP Genel Başkanı. Gazeteci, yazar ve televizyon programcısı olan Cevizoğlu 23 Kasım 2009 tarihinde DSHP Kurucu Genel Başkanı olmuş ve 39 gün başkanlık yaptıktan sonra istifa etmiştir.

    Aslen Tirebolu kökenli olan Cevizoğlu, kendisi ile özdeşleşen Ceviz Kabuğu programı ile birçok ödüle layık görülmüştür.

    1980 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde 'Siyaset Bilimi' lisansı ve ardından 'İşletmecilik' yüksek lisansını tamamladı.1981'de gazeteciliğe başladığı Hürriyet'te aralıksız 8 yıl çalıştıktan sonra çeşitli basın kuruluşlarında muhabir ve yönetici olarak görev yaptı.1994'te başladığı Ceviz Kabuğu programına 2 yıllık zorunlu ara vermiştir.Ardından Karadeniz TV'de tekrar başlanan program şu an ulusal kanal'da devam etmektedir. 22 Temmuz 2007 Türkiye genel seçimleri'nde Ankara 1. bölgeden bağımsız milletvekili adayı olmuş, fakat seçilememiştir.Demokratik Sol Halk Partisi Genel Başkanı oldu. 13 Ocak 2010 tarihi itibarıyla DSHP genel başkanlığından istifa etti.

    Hulki Cevizoğlu, 2011 Türkiye genel seçimlerinde Ankara 1. Bölge'den bağımsız milletvekili adayı oldu. Cevizoğlu, bu seçimlerde adaylık için önce CHP'ye başvurmuş ancak listeye alınmamıştı.

    Hulki Cevizoğlu Kitapları - Eserleri

    • İşgal ve Direniş
    • 1919'un Şifresi
    • Bütün Kaleler Zaptedilmedi
    • Kod Adı: 68
    • Ya Sev Ya Sevr
    • Masonluk ve Rotaryenlik
    • Ey Türk İstikbalinin Evladı 1
    • Yakın Zamanlar Tarihi - Ne Dedik Ne Oldu !
    • Tarih Türkler'de Başlar
    • İşgal ve Direniş - 1919 ve Bugün
    • Sorgulama Teknikleri
    • Bırakmayı Düşündüm
    • Ceviz Kabuğu - Geçmiş Zaman Olur Ki...
    • Musalla Taşında Türkiye
    • Türk Olmak
    • Osmanlılar - Yakılmalı mı Tapılmalı mı?
    • Compositio
    • Vatikan
    • Lanetli Yıllar
    • Çok Garip Şeyler
    • Sen Uyu Beni Bekleme Türkiye
    • Kitle Psikolojisi
    • 1919 Gizli ABD İşgali
    • Ey Türk İstikbalinin Evladı 2
    • Misyonerlik ve Siyasal Hıristiyanlık
    • Gizli Sözler
    • Güneşi Beklerken - Ey Türk İstikbalinin Evladı 3
    • Taze Yazı Kokusu
    • Türkiye Sürgünleri
    • Türkiye ve Türkçe Üzerine Oynanan Oyunlar
    • Kur'an Şifrecilerine Cevaplar : Edip Yüksel - Çöpe At
    • Ceviz Kabuğu
    • Toplumsal Davranışlar Sosyolojisi
    • 28 Şubat Bir Hükümet Nasıl Devrildi
    • Körfez Savaşı ve Özal Diplomasisi
    • Altın ve Suikast
    • Abra Kadabra - Ey Türk İstikbalinin Evladı 5
    • Şeyhler Müritler ve Yalancı Peygamberler
    • Türkiye Günlüğü
    • Sözümün Özü
    • Türkçe İbadet
    • Vicdanımızı Yastık Yapıp Yatıyoruz
    • Opak Toplum
    • Generalinden 28 Şubat İtirafı "Postmodern Darbe"
    • Lider Troyka
    • Uzaylılardan Vahiyler!
    • Amerika'nın Körfez Savaşı

    Hulki Cevizoğlu Alıntıları - Sözleri

    • Yıkıcı kollektif narsizmin örnekleri Hitler Almanyası'nda ve Sovyet Rusya'da somut olarak görülmüştü. Bu ülkelerde kalabalıkları ayaklandırmak ve harekete geçirip ortak bilinç oluşturulması "duygular, tekrarlar, karşılıklı hipnoz ve anonim yapının sağladığı maske ile yapılmıştır. Zaman olarak gecenin seçilmesi ve meşalelerin yakılması bile bu planın parçası idi. (Kitle Psikolojisi)
    • “Güzel vatanımızı fakirliğe, memleketimizi haraplığa sürükleyen çeşitli sebepler içinde en kuvvetli ve en önemlisi, ekonomimizde bağımsızlıktan yoksun olmamızdır.” Mustafa Kemal (1923) (İşgal ve Direniş - 1919 ve Bugün)
    • ... İstanbul'un işgal edildiği gün (16 Mart 1920), Mustafa Kemal Anadolu'daki bütün İngiliz subay ve erlerini tutuklattı... (İşgal ve Direniş - 1919 ve Bugün)
    • 1- Yurdun bütünlüğü, ulusun bağımsızlığı tehlikededir 2- İstanbul'daki hükümet üstlendiği sorumluluğun gereklerini yerine getirememektedir. Bu durum ulusumuzu yok olmuş gibi gösteriyor. 3- ulusun bağımsızlığını yine ulusun azim ve kararlılığı kurtaracaktır. 4- ulusun durumunu ve davranışını göz önünde tutmak ve haklarını dile getirip, bütün dünyaya duyurmak için her türlü etkiden ve denetimden uzak ulusal bir kurulun varlığı çok gereklidir. 5- Anadolu'nun her yönden en güvenli yeri olan Sivas'ta ulusal bir kongrenin tez elden toplanması kararlaştırılmıştır. 6-Bunun için bütün illerin her sancağından, halkın güvenini kazanmış 3 delegenin, olabildiğince çabuk yetişmek üzere, hemen yola çıkarılması gerekmektedir. 7- Her ihtimale karşı bu durum, ulusal bir sır gibi tutulmalı ve delegeler gereken yerlere kimliklerini gizleyerek gelmelidir. 8-Doğu illeri adına 10 Temmuz'da Erzurum'da bir kongre toplanacaktır. O güne değin öteki il delegeleri de Sivas'a ulaşabilirlerse, Erzurum Kongresi'nin üyeleri de Sivas'ta yapılacak genel toplantıya katılmak üzere yola çıkacaktır. (İşgal ve Direniş)
    • Her soru, soru mudur? (Sorgulama Teknikleri)
    • Bakın 68 benim. 68 kuşağı yaşıyor. Ben ölsem yine yaşıyor. 68 günümüzde yine yaşıyor. Türkiye'nin bağımsızlık davası yaşadığı sürece, bir güzel geleceğe ihtiyaç olduğu sürece Türkiye'de 68 kuşağı ölmez. (Kod Adı: 68)
    • ... Damat Ferit Paşa'nın Nişantaşı'ndaki konağından birlikte çıkan Cevat(Çobanlı) Paşa, Teşvikiye' ye doğru yürürken, Mustafa Kemal'e döndü: “Bir şey mi yapacaksın Kemal?” “Evet Paşam, bir şey yapacağım!” “ Allah muvaffak etsin.” “ Mutlaka muvaffak olacağız!” (İşgal ve Direniş - 1919 ve Bugün)
    • Celal Doğan - Biraz doğru tarafı var. 1970 yıllarına doğru ben rahmetlik Deniz ile de Cihan'la da konuşmuştum. Biz şu kanıya varmıştık: "Türkiye'de halktan ayrı bir şey yapılmaz.'' Hulki Cevizoğlu - Halka rağmen bir şey yapılmaz. (Kod Adı: 68)
    • Bizi “özne” yapan vicdanımızdır. (Compositio)
    • “Siz kendiniz bir solcu parti seçtiğinizi sanıyorsunuz, o parti de onların hizmetinde; falan sağcı partiyi seçtim sanıyorsunuz, o da onların hizmetinde.” -Attilâ İLHAN (Bütün Kaleler Zaptedilmedi)
    • “Şimdiki küreselleşme diye söylenen şey, bizde de böyle körüklenip duran kavram, aslında bir iki ülkenin bütün dünyaya hâkim olması, herkesi ezmesi ve küresel kraliyet kurmasıdır. Yani bunun ne demokrasiyle, ne insanlıkla, ne kardeşlikle, ne barışla hiçbir alâkası yoktur. Ayrıca, insanlığa hizmet etmek isteyenler önce kendi uluslarına, kendi halklarına hizmet etmelidirler, ondan sonra insanlığa ve aynı zamanda insanlığa hizmet etmelidirler. Kendi ailesine hayrı dokunmayan, kendi ulusuna, kendi halkına hiçbir bir faydası olmayanın, zararı dokunanın insanlığa bir katkısı olabilir mi? Bunlar tamamıyla Türkiye'ye yutturulmuş saptırmalar, yalanlardır.” -Oktay SİNANOĞLU (Bütün Kaleler Zaptedilmedi)
    • Işın, enerjinin dalga ( madde parçacığı, foton ) şeklinde uzaya yayılması eylemidir. (Compositio)
    • "Politikada bir kural var. Vaktiyle çok ünlü bir politikacı bana şöyle demişti: "En yakınındakine dikkat et!" (Yakın Zamanlar Tarihi - Ne Dedik Ne Oldu !)
    • Mustafa Kemal: Hayatta, bu asil ve fedakar milletin hizmetkarı olmak kadar büyük bir zevk olamaz. (Bırakmayı Düşündüm)
    • Oktay Sinanoğlu: Bir kere Türkiye'de herkesin, her ferdin şu "Batılılaşma" lâfının bir ihanet lâfı olduğunu çok iyi bilmesi gerekir. Hatta, Atatürk'ün büyük Nutkunu sadeleştiriyoruz bahanesiyle, Atatürk'ün "muasır medeniyetin de önüne geçeceğiz" lâfını "Batılılaşma"ya çevirerek basmışlar. (Bütün Kaleler Zaptedilmedi)
    • İntihar, felsefenin de temel tartışma konularınjdan biri olmuştur. Bu konuya geniş yer veren Camus, Hume, Schopenhauer ve Nietzsche gibi filozofların büyük kısmı,-kendi sıkıntılı yaşantılarından olsa gerek- intiharı özendirici tavırla olumlarken; Kant gibi çok az bir kısmı tersini savunmuştur. (Kitle Psikolojisi)
    • Yangın saçakları sardı. Yanıyoruz! Tek çaremiz, silaha sarılmaktır! Derhal silahlarınızı temizleyiniz! Silahı olmayan baltasını, baltası olmayan sağlam bir odunu eline alsın, derhal saldıracağız! Önce içimizdeki ekmek bilmez hainleri, sonrada yurdumuzu işgal eden düşmanları temizleyeceğiz!.. (İşgal ve Direniş)
    • "Dünyada HİÇBİR yerde mafya ve kaçakçılık olayları bizim iznimiz olmadan yapılamaz." "Atom bombası , yahudilerin yaşadığı Almanya ' ya atılamazdı , bu nedenle Japonya kışkırtıldı ve oraya atıldı." (Çok Garip Şeyler)
    • Yaşanamayacak, her gün, yaşanılması zorlaşan bir dünyada yaşamın zevk halinde olacağı, eşitlikçi bir dünyaya ulaşmak istiyorlardı. (Kod Adı: 68)
    • Mustafa Kemal: Hayatımın en bahtiyar anı, Yunan ordularını Afyonkarahisar ve Dumlupınar Meydan Muharebeleri’nde imha ettiğim ve memleketimin kurtulduğunu bildiğim andı. (Bırakmayı Düşündüm)