diorex
sampiyon

Çanakkale Mahşeri - Mehmed Niyazi Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Çanakkale Mahşeri kimin eseri? Çanakkale Mahşeri kitabının yazarı kimdir? Çanakkale Mahşeri konusu ve anafikri nedir? Çanakkale Mahşeri kitabı ne anlatıyor? Çanakkale Mahşeri kitabının yazarı Mehmed Niyazi kimdir? İşte Çanakkale Mahşeri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 09.03.2022 18:00
Çanakkale Mahşeri - Mehmed Niyazi Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Mehmed Niyazi

Orijinal Adı: Çanakkale Mahşeri

Yayın Evi: Ötüken Yayınları

İSBN: 9789754372762

Sayfa Sayısı: 448

Çanakkale Mahşeri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Türk milleti, beş kıtanın Çanakkale Boğazı'nın iki yakasına sıkışan kaderini yorgun omuzlarından beklenmeyen bir metanetle taşıdı. Dünya tarihinin en zorlu çarpışmaları, en kanlı boğuşmaları yaşandı. Müttefikler Osmanlı'nın "boğazına yapışarak savaşı bir an önce bitiremeyeceklerini anladılar. Birinci Cihan Harbi'ne kadar girdiği topraklardan çıkarılması mümkün olmayan Rus devleti, kâğıttan bir kaplan, mukavvadan bir dev haline geldi. Üzerinde güneş batmayan imparatorluğun ışıkları Çanakkale'nin boz kayaları tarafından emildi. "Çanakkale Mahşeri, Çanakkale romanlarının atası ve Çanakkale davasının günümüzdeki banisidir.

Çanakkale Mahşeri Alıntıları - Sözleri

  • Her şey Allah'ın takdirindeydi...
  • ...herkes seciyesinin icabını yapar.
  • Evet, insan ruhunu yenmek mümkün olmuyor.
  • ...gözyaşları sanki tükenmez bir kaynaktan geliyordu.
  • Haysiyetsiz yaşamaktansa ölmek daha iyi değil mi?
  • Bu insanların kalplerinde sadece ulvi bir vatan sevgisi vardır. Ölüme onlar kadar gülümseyerek giden bir millet ferdi daha görmedim.
  • Ve siz ey hayatlarının baharında şehadet mertebesine erenler!.. Âlemlerin Rabbi sizler için "diridir" derken destanınızı fanilerin yazamayacağına işaret ediyor.
  • ... her şey Allah'ın takdirindeydi.
  • Bir asker için mutluluk denen bir şey varsa Türkler'le omuz omuza savaşmaktır, diyebilirim.
  • "Şehitler bu dünyaya tekrar şehit olma için gelmek isterler."
  • Haysiyetsiz yaşamaktansa ölmek daha iyi değilmidir?
  • "Ne yazık ki ölmesini bilmeyen milletlerin vatanı yoktur. "
  • Türkler'in yılmaması ise dikkat çekiciydi; darbeler onları saracağı yerde sanki sağlamlaştırıyordu.
  • Her şey Allah'ın takdirindeydi...
  • Haysiyetsiz yaşamaktansa ölmek daha iyi değil mi?

Çanakkale Mahşeri İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Çanakkale: O kadar çok duygulandım ki okurken sonda baya gözlerim doldu her duyduğum Çanakkale hakkında hikayeye o kadar güzel değinilmiş anlatımı o kadar güzel yapılmış ki herkes mutlaka okumalı Orta okulda 8. Sınıfta ki Tarih öğretmenim anneme önermişti bu sene bu kitabı o Tarih öğretmenimin anlattıklarını hala unutamıyorum bana Tarihi sevdirmiş bir kişidir. Kitabı önerdiği ve verdiği bilgilerden dolayı ona çok teşekkür ederim. 8. Sınıfta Çanakkale ye de gitmiştik okulca oradaki anılarım da canlandı kitabı okurken çok çok güzeldi (sbtvekitapları)

Çanakkale Mahşeri’nde Mehmet Niyazi 542 sayfa süresince bu kutsal savaştaki mahşeri anlatmış okuyucuya. Ben kitabın konusuna ve işleyişine dair bir eleştiri getiremem. Ancak Çanakkale’de yaşanan her olay başlı başına roman olabilecek bir zenginliğe sahip. Eğer bu kutsal savaş romanlaştırılacaksa çok daha zengin bir kurgu ile romanlaştırılmalı. Bugüne kadar bunu bekledim. Ve maalesef Sayın Niyazi’nin bu eserinde de bu zengin kurguyu göremedim. Örneğin Nusret mayın gemisinin savaşın gidişatı ile ilgili çok büyük öneme sahip torpido operasyonu bir iki sayfada bitmemeli. Eser baştan sona tüm savaşta iki cephenin de stratejilerini ayrıntılı anlatarak romanlaşmış. Birde çok rahatsız olduğum konu Anafartalar cephesine tayin olan Mustafa Kemal Atatürk’ün bir iki paragraf dışında hiç söz konusu edilmemesi. Eğer kitap salt Mehmetçik üzerinden yazılsaydı bunu anlayabilirdim. Ama Esat Paşa başta olmak üzere diğer cephe komutanları, İngiliz komutanlar kitap boyunca aktif olarak yer alırken Atatürk’ün es geçilmesinin altında art niyet arıyorum. Ve bu samimiyetsizliği sevmiyor, bu kadar kutsal bir savaş kitaplaştırılırken ideolojik yaklaşımlarla kalemine yön veren yazarlardan da hazzetmiyorum. Kitap emek verilmiş bir eser olup roman ve samimiyet anlamında bana göre hiçte başarılı olamamış. (Gökhan Uzunoğlu)

Bizler küllerinden yeniden doğabilecek güce ve dolayısıyla Dünya'nın hasret kaldığı adaleti, merhameti, şefkati ve diğer tüm manevi değerleri yeniden şaha kaldıracak ilme ve cesarete sahibiz... Tarihimizi ciddi bir şekilde ele aldığımız da diğer dünya devletleri gibi girdiğimiz hiçbir savaşta masumlara zarar vermediğimiz açık bir şekilde gözler önüne serilir... Çanakkale ölümü bile bile mücadele etmekten geri durulmayan ve yeniden şahlanmanın kilit noktasıdır.... Kitap okunduğu vakit şu az üzerinde rahat bir şekilde hayat sürdüğümüz bu topraklar için nelerden vazgeçildiğini, nasıl fidanların toprağa düştüğünü gözlerimiz hayretle açılır şekilde göreceğiz.... Bu vatanı ve insanlığı ancak bizim inanmışlığımız kurtaracaktır. Bu kitap ile birlikte vatana olan bağlılığımız, aşkımız, sevgimiz daha da perçinlenmektedir... Çok daha fazla izahat yapılır ama bence kitabı temin edip okumak bu izahatlardan daha da isabetli olacaktır... (agâh ol !...)

Çanakkale Mahşeri PDF indirme linki var mı?

Mehmed Niyazi - Çanakkale Mahşeri kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Çanakkale Mahşeri PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Mehmed Niyazi Kimdir?

İlk ve orta okulu Akyazı'da okudu. Liseyi İstanbul Haydarpaşa Lisesi'nde bitirdi. Sonra Hukuk Fakültesi'ne girdi; 1967’de oradan mezun oldu. O zamanlar da hukuk fakültesinde takıntısız olarak üçüncü sınıfa geçenler, dekanlığa müracaat edip, izin alarak edebiyat fakültesinin herhangi bir bölümüne devam edebiliyorlardı. Bu imkândan faydalanarak Edebiyat Fakültesinin Felsefe bölümünden de sertifika aldı. Mezuniyetini takiben devlet felsefesi sahasında doktora yapmak için Almanya'ya gitti. Brilon'daki Goethe Enstitüsü'nde Almanca öğrendi. Marburg Üniversitesi'ne intisap ederek burada Prof. Dr. Ditrich Pirson'un yanında "Türk Devletlerinde Temel Hürriyetler"konulu doktorasına başladı. Uzun yıllar Almanya’da oturdu. 1988 yılından beri Türkiye’de ikamet etmektedir. Tercüman ve Zaman gazetelerinde yazdı. 1987'den beri de ilk başta haftada üç gün, sonraları haftada bir gün Zaman gazetesinde yazmaktadır. Ayrıca; Genç Akademi, Nizâm-ı Âlem, Türk Yurdu, Ufuk Çizgisi gibi dergilerde makalelerini de zaman zaman Batı dergilerinde yayınlatmaya çalışıyor. Mehmet Niyazi Özdemir, tezli romanlarıyla tanınan bir yazar ve düşünürdür. Eserlerinde millî konuları işlemeyi şiar edinmiştir. Fikrî eserlerinde ise Türkiye`nin sosyal yapısı üzerine görüşlerini açıklar.

Mehmed Niyazi Kitapları - Eserleri

  • Çanakkale Mahşeri
  • Yemen! Ah Yemen!
  • İki Dünya Arasında
  • Dahiler Ve Deliler
  • Plevne
  • Varolmak Kavgası
  • Ölüm Daha Güzeldi
  • Kanije
  • Yazılamamış Destanlar
  • Türk Devlet Felsefesi
  • Doğunun Ölümsüz Çocuğu
  • Medeniyetimizin Analizi ve Geleceği
  • Millet ve Türk Milliyetçiliği
  • Bayram Hediyesi
  • İslam Devlet Felsefesi
  • Türk Tarih Felsefesi
  • Daha Dün Yaşadılar
  • Türk Tarih Felsefesi
  • Dahiler Ve Deliler
  • Plevne
  • Bayram Hediyesi
  • İki Dünya Arasında
  • Türkiye'nin Meseleleri

Mehmed Niyazi Alıntıları - Sözleri

  • "Sevgililerin gömüldüğü, acı ve tatlı anıların yaşandığı, emeklerin döküldüğü toprak parçası ayaklar altında çiğnenen bir nesne olmaktan çıkıp, uğruna şehadet şerbetleri içilen "vatan" olmaya başlıyor ve onda doğup batan kanlı, hıçkırıklı günlerde toplum ortak bir bilince varıyordu." (Millet ve Türk Milliyetçiliği)
  • Bir milletin medeniyeti sarsıldı mı, bu sarsıntının ilk görüleceği yer devletidir; çünkü medeniyetin sarsılması demek, medeniyetin taşıyıcısı olan insanın bazı değerlerini yitirmesi demektir. Bilindiği gibi devlet çarkını döndüren, devlete ruh veren insandır. O yara aldı mı, milletin bünyesinde en uygun sistemler işlemez olurlar, en adil kanunlar kağıt üzerinde kalırlar. (Türk Devlet Felsefesi)
  • Hayat bir rüyadır, ölürsen uyanırsın. (Kanije)
  • "Türk hakan çadırlarının kubbeli olması göğün yerdeki sembolü kabul edilmiştir. Eski Türklerde gök kubbesi devletin, çadır ise ailelerin örtüsü olarak düşünülmüştür. Birinin altında devlet diğerinin altında aile kurulmuştur.” (Türk Devlet Felsefesi)
  • Yorgunluk dinlenince geçer. Fakat insanın canı sıkkın olunca, pişmanlık duyabileceği işler yapıyor. (Bayram Hediyesi)
  • Servet yüktür; omuzlarımın onu taşıyacak kudreti yok. (Kanije)

  • Deha çok şey kader her şey. Dünyaya, insanın sözü ve niyeti yön verir (Dahiler Ve Deliler)
  • Süper güç olmayan diktatörlükler, dış güçlere dayanırlar. dolayısıyla onların menfaatini korumak durumunda kalırlar. kitlelere mal olmayan fikirler, iktidara gelseler bile,ancak diktatörlükle orada kalabilirler. (Dahiler Ve Deliler)
  • Ne çare ki her zaman insanın beyni yüreğine hakim olamıyor. (Yazılamamış Destanlar)
  • Diğer milletlerin teslim oldukları noktada Türklerin savunması başlar. Helmuth Karl Bernhard von Moltke (Plevne)
  • İmansızlığı ilim sanan beyinsizler, ilme gözlerini kapamış hurafeciler silinip gidecektir. (Varolmak Kavgası)
  • “ Kadınlara yalan söylemekten çekinme; yeterki onlar için söylediklerini bilsinler. “ (Doğunun Ölümsüz Çocuğu)
  • Türkler'in yılmaması ise dikkat çekiciydi; darbeler onları saracağı yerde sanki sağlamlaştırıyordu. (Çanakkale Mahşeri)

  • Ah para ve menfaat! İnsanları nasıl da değiştiriyor; onlarda ne din, ne millet, ne de vatan sevgisi bırakıyor.. (Kanije)
  • Eğer insan yaşanabilir bir dünyada ömür sürmek istiyorsa, mutlaka ilahi denetime tabi olduğunun şuurunu taşımalıdır. (Medeniyetimizin Analizi ve Geleceği)
  • Halbuki hayat ırmağı çok değişik kıvrımlarla akar; bir merceğe sığabilecek cinsten değildir. (Türk Tarih Felsefesi)
  • Billahi Tuna, sen de biliyorsun ki, böyle onurlu bir savaş dünyanın bir başka yeri için verilmedi.İdrakler sınırlı, sevgiler sınırsız olduğundan Plevne'de yaşananları hiçbir milletin hayali almadı çünkü hiçbir millet seni bizim kadar sevmedi, sana türküler yakmadı, çocuklarına adını vermedi, onları yoluna kurban etmedi. (Plevne)
  • Sanat ancak millî bir ruhla yoğrulur, insanlığa da millî ruhla açılır. (Medeniyetimizin Analizi ve Geleceği)
  • "Zulüm her yerde saltanatını kurmuş; ama hiçbir yerde uzun ömürlü olmamıştır." (Ölüm Daha Güzeldi)
  • Her şeye ad takıyoruz; fakat hiçbir şeyin aslını öğrenemiyoruz. (Yemen! Ah Yemen!)

Yorum Yaz