akademi
dedas

Bilinmeyen Şaheser - Sarrasine - Honore de Balzac Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Bilinmeyen Şaheser - Sarrasine kimin eseri? Bilinmeyen Şaheser - Sarrasine kitabının yazarı kimdir? Bilinmeyen Şaheser - Sarrasine konusu ve anafikri nedir? Bilinmeyen Şaheser - Sarrasine kitabı ne anlatıyor? Bilinmeyen Şaheser - Sarrasine kitabının yazarı Honore de Balzac kimdir? İşte Bilinmeyen Şaheser - Sarrasine kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 05.02.2022 17:21
Bilinmeyen Şaheser - Sarrasine - Honore de Balzac Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Honore de Balzac

Çevirmen: Aysel Bora

Çevirmen: Sema Rifat

Editör: Ersel Topraktepe

Tasarımcı: Mehmet Ulusel

Orijinal Adı: Le Chef-D’oeuvre Inconnu ~ Sarrasine

Yayın Evi: Yapı Kredi Yayınları

İSBN: 9789750847516

Sayfa Sayısı: 80

Bilinmeyen Şaheser - Sarrasine Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Balzac’ın Felsefi İncelemeler’inin önemli metinlerinden “Bilinmeyen Şaheser” ile Töre İncelemeleri’nin bir bölümünü oluşturan Paris Yaşamından Sahneler’deki “Sarrasine” bu kitapta bir araya getirildi.

Balzac’ın yapıtlarında yazarlar, sanatçılar, müzisyenler özel bir yer tutar. Yazarın dâhilik kuramının temsilcileri olan anlatı kişileri maddi koşullar, zevkler, anlayışlar ve idealler arasındaki çelişkilerle yaşarlar, yaratıcıların özlemlerini, düşlerini yansıtırlar.

Kitapta sunulan iki anlatıdan birincisinde bir ressamın yaratma sürecinde yaşadıkları, daha açıkçası yaratımın dramı sergilenir (Bilinmeyen Şaheser), ikincisindeyse genç ve yetenekli bir heykelcinin bir opera sanatçısına tutkusu, hayal kırıklığı, mücadelesi ve opera sanatçısının gerçek kimliği dile getirilir (Sarrasine): Okurlar her iki metinde de gizemli dünyaların içine çekilecektir…

Bilinmeyen Şaheser - Sarrasine Alıntıları - Sözleri

  • Ama sonra sustu birden . Umutlarının sınırsızlığı ile olanaklarının yetersizliğini karşılaştırınca o ciddi ve kanlı canlı yüzündeki neşe siliniverdi.
  • Acısını gizleme gücünü kendinde bulmuştu ama artık mutluluğunu gizleyecek gücü kalmamıştı.
  • ... Bu nazik heyecanlar arasında aşka en çok benzeyeni, şöhret ve mutsuzluk yüklü yazgısının tatlı azabını çekmeye başlayan sanatçıdaki o taptaze tutkudur.
  • “Acısını gizleme gücünü kendinde buldu ama artık mutluluğunu gizleyecek gücü kalmamıştı.”
  • Aşkın meyveleri çabuk biter , sanatınkilerse ölümsüzdür.
  • Aşkın ilk anlardaki kışkırtıcılığının o capcanlı izlerini kim silebilir ki!
  • Ah! Aşk bir gizemdir, ancak kalplerin derinliklerinde yaşar…
  • Size saygı duyuyorum; ama aşka gelince, benden bunu istemeyin; bu duygu yüreğimde boğuldu.
  • Şöhret sahibi olan biri yerine sevilen biri olmak daha iyi.
  • İşte sağımda ölümün karanlık ve sessiz görüntüsü; solumda ise yaşamın usturuplu âlemleri, orada buz gibi, kasvetli, karalar bağlamış bir doğa; şurada şen şakrak insanlar.
  • Her yüz bir dünyadır, modeli ressamın gözüne yüce bir hayal içinde görünmüş bir portredir.
  • Orada kana ya da çamura bulanmış bile olsa para her ayıbı örter ve her şeyin yerini tutar.
  • Ah! Aşk bir gizemdir, ancak kalplerin derinliklerinde yaşar ve bir adam yakın arkadaşına bile olsa " işte sevdiğim kadın!" dediği anda her şey bitmiş demektir.
  • Siz istiyorsunuz ki, ben ben olmaktan çıkayım.
  • Yaşam ve ölüm her ayrıntıda çatışma halinde...

Bilinmeyen Şaheser - Sarrasine İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Betimlemeleri muhteşeme yakın olsa da okurken bunalıp sonraki sayfaya giderken kendini sürüklemiyorsa bence yeterince iyi bir kitap değildir. Ayrıca bu kitabı tekrar okur muyum diye düşündüğümde de tereddütte bile kalmadan hayır diyorsam da yeterince iyi bir kitap değildir bence. Ve üzgünüm tavsiye etmeyeceğim bir kitap da yeterince iyi değildir. (unsatisfiedy)

Balzac’ın yapıtlarında yazarlar, sanatçılar, müzisyenler özel bir yer tutar. Yazarın dâhilik kuramının temsilcileri olan anlatı kişileri maddi koşullar, zevkler, anlayışlar ve idealler arasındaki çelişkilerle yaşarlar, yaratıcıların özlemlerini, düşlerini yansıtırlar. Kitapta sunulan iki anlatıdan birincisinde bir ressamın yaratma sürecinde yaşadıkları, daha açıkçası yaratımın dramı sergilenir (Bilinmeyen Şaheser), ikincisindeyse genç ve yetenekli bir heykelcinin bir opera sanatçısına tutkusu, hayal kırıklığı, mücadelesi ve opera sanatçısının gerçek kimliği dile getirilir (Sarrasine): Her iki metinde de gizemli dünyaların içine çekileceksiniz... Soyut sanatın ilk tanımını içeren uzun bir öykü. Yazıldığı dönemde soyut resmin örneği olmamasına rağmen Balzac'ın bu tanımı yapabilmek için zihninde nasıl bir resim yarattığını okumak hayli ilginç. Kısacık ama her kelimesi dikkatle okunmak istiyor. (Yağmur Güler)

İnsanlik Komedyası'nda yer alan eserlerden Bilinmeyen Şaheser & Sarrasine gerçekten çok incelikli yazılmış iki ayrı hikayeyi kapsıyor. Ben özellikle bir heykeltraşın, opera sanatçısına olan tutkusunun anlatıldığı Sarrasine'i çok beğendim. Balzac'ın müthiş ve incelikli anlatımı, okura verdiği merak duygusu güzeldi. Bilinmeyen Şaheser ise resim sanatı üzerine derin incelemeler içeriyor. Açıkcası bu kitabı okuduktan sonra Balzac külliyatına başlamaya karar vermiştim. Her ne kadar seneler önce Vadideki Zambak ve Goriot Baba'yı okumuş olsak da, herzamanki gibi Feryal ve Özlem'le beraber yapacağımız külliyat okumasına dahil edeceğiz bu iki eseri. @fotografndnys ilunga_ilunga Balzac biyografisini ve eserlerini okumaya başladıktan sonra yazarı daha iyi tanıyacağıma ve detaylı incelemeler yapabileceğime inanıyorum. Su anda benim için her şey belirsiz. Fransız edebiyatından Victor Hugo'yu çok severek okumuştum, umarım aynısı Balzac için de geçerli olur. Herkese keyifli okumalar dilerim. . #okudumbitti #bilinmeyenşaheser #sarrasine #balzac #fransızedebiyatı #kitapönerisi #yapıkrediyayınları #çeviri #semarıfat #ayselbora #honorédebalzac #ekimokumaları #okumahalleri #okumaönerisi #kazımtaşkentklasikyapıtlardizisi (Seda Ediz)

Kitabın Yazarı Honore de Balzac Kimdir?

Honoré de Balzac (asıl ismi Honore Balssa; 20 Mayıs 1799, Tours - 18 Ağustos 1850), Fransız yazar.

Hayatı

Asıl adı Honore Balssa'dır. Ancak ismini Balzac olarak değiştirmiş ve soyluluk ifade eden De’ öntakısını eklemiştir. Köy kökenli bir ailenin çocuğudur. Babası tüccardır. 6 yıl Vendome'da College des Oratoriens'te öğrenim gördü. Napolyon'un devrilmesinden sonra ailesi Paris'e taşındı. Burada 2 yıl daha okula gitti. 3 yıl bir avukatın yanında çalıştı. Ama küçük yaşlardan beri edebiyata gösterdiği eğilim ağır bastı. Trajedi türünü denediği 1819'da yazılmış "Cromwell" başarı kazanamayınca romana yöneldi. Para kazanmak için tarihsel, mizahi ve gotik romanlar yazdı. Bunları değişik adlarla yazdı. Basımcılık, yayıncılık, hatta dökümcülük yaptı. Başarılı olamayınca tekrar edebiyata döndü. Edebiyat hayatında çok başarılı eserler sundu. Birçok ülkede sayılan romanları ve kitapları çok büyük ilgi gördü ve tepkileri üstüne topladı. Edebiyatta başarılı olan Balzac hayatının sonuna kadar edebiyatla uğraştı.

Edebiyat kariyeri

1829'da yazdığı "Les Chouans" isimli tarihi roman tanınmasını sağladı. Bu eser Türkçeye (Köylü İsyanı 1974 ve Şuanlar 1977 olarak) çevrildi. 1824-1834 arasında yayıncılarından aldığı parayla bohem bir yaşam sürdü. 1829-1831 arasında yergici gazetelere yazılar yazdı. 1830’lardan sonra bir toplum tarihi yazmak amacıyla, eski ve yeni romanlarını üç bölüm altında toplamaya karar verdi. Örf ve âdet incelemeleri, felsefi incelemeler ve çözümleyici incelemeler. Bu tasarı 1834-1837 arasında 12 cilt olarak gerçekleşti. 1840’ta bu yapıtların hepsine Dante'yi anımsatan bir başlık koydu: "İnsanlık Komedisi". 1842-1848 arasında 17 ciltlik bir baskı yapıldı. 1869-1876 arasında da 24 cilt olarak yayınlandı. Eserlerinde aynı kahramanlara tekrar tekrar yer verme düşüncesini geliştirdi. Bunu gerçekçiliğin baş romanı kabul edilen ve 1834'te yayınlanan "Goriot Baba"da uyguladı. 1836 ve 1837'de İtalya gezisine çıktı. 1828'de Versailles yakınlarında pahalı bir ev yaptırdı. Borç sorunu nedeniyle Passy'de bir eve yerleşti (Bugün Balzac müzesi). Para kazanmak için tiyatroda başarısız denemeler yaptı. Edebiyatçılar Derneği başkanı olarak yazar haklarıyla ilgili girişimlerde bulundu.

1847'de Polonya'da sevgilisi Eveline Hanska'nın şatosunda kaldı. 1850'de Eveline ile evlendi Paris'e döndüler. Birkaç ay sonra yaşamını yitirdi. Geride 85’i tamamlanmış, 50’si taslak halinde eser bıraktı. Romanda gerçekçilik ve doğalcılık akımlarının yaratıcısı olarak kabul edilir. Mantıksal bir sıra izleyen olayların her şeyi gören bir gözlemcinin ağzından anlatıldığı, kahramanların tutarlı bir biçimde sunulduğu, kuralları belli "klasik roman tekniğini" Balzac'ın kurduğu benimsenir. Olağanüstü bir gözlem yeteneği ve güçlü bir hafızası vardı. Kendisini başka insanların yerine koyup onların duygularını paylaşmayı biliyordu. Eserlerinde nedenselliği ve arka plan ile karakterler arasındaki ilişkiyi açıklamakta ustadır. Bütün bu özellikleriyle "romanın Shakespeare'i sayılır.

1789’la başlayan ve uzun bir süreç alan Fransız Devrimi sırasında gelişen toplumsal değişimi anlatan; çatışmaları, iyiyi kötüyü ortaya koyan, Cumhuriyetçiler ve Kraliyetçiler’in 1830’da ülkeyi bırakıp gitmek zorunda kalan X. Charles’e dek yaptıkları kanlı kansız tüm çekişmeyi özellikle göz önüne seren, bireylerin bu çatışmadaki ulu düşüncelerin altında aslında kendi çıkarlarını nice korumaya çalıştıklarını betimleyen; sevgi, güç gibi evrensel konuları tüm çıplaklığı ve eleştirel bir yaklaşımla inceleyen; günümüz okuruna sıkıcı gelebilecek ama öncelikle Fransa ve demokrasiyi algılayabilmekte yardımcı olması bakımından tüm dünya için önemli bir Roman yazardır. Fransız Devrimi’nin geçmişsel belgesidir kitapları.

İnsalık Güldürüsü, yazarın 1830’da kendi yapıtlarını toplamaya başladığı bir üst yapıttır. Şu anda emin değiliz ama belkide 1830’da Kraliyetçiler’in yenilgisini perçimleyen sürgünden sonra devrimdeki ulu düşüncelerin bir yalan olduğunu düşünerek böyle bir yola gitti.

Honore de Balzac Kitapları - Eserleri

  • Goriot Baba
  • Vadideki Zambak
  • Eugenie Grandet
  • Otuzundaki Kadın
  • İki Yeni Gelinin Anıları
  • Seraphita

  • Tılsımlı Deri
  • Altın Gözlü Kız
  • Köylüler
  • Modeste Mignon
  • Köylü İsyanı
  • Kibar Fahişelerin İhtişam ve Sefaleti
  • Gambara

  • Bir Havva Kızı
  • Paris'ten Cava'ya Yolculuk
  • Louis Lambert
  • Yaşamda Bir Başlangıç
  • Ursule Mirouet
  • Pierrette
  • Lanetli Çocuk

  • Evde Kalmış Kız
  • Mutlak Peşinde
  • Suyu Bulandıran Kız
  • Lanje Düşesi
  • Gizli Başyapıt
  • Bir Kır Balosu
  • Köy Doktoru

  • Güzel Imperia
  • Bette Abla
  • Aşk Gecesi
  • Uzun Yaşam İksiri
  • Zarif Bir Yaşam Üzerine
  • Top Oynayan Kedi Mağazası
  • Tefeci Gobseck / Üç Öykü

  • Cousin Pons (2 Cilt Takım)
  • Tours Papazı
  • Sarrasine
  • Ferragus
  • Taşralı Bir Büyük Adam Paris'te
  • İki Şair
  • Parfümcü Cesar Birotteau'nun Yükselişi ve Düşüşü

  • Nucingen Bankası
  • Kırmızı Han
  • Bilinmeyen Başyapıt ve Kırmızı Han
  • Modern Uyarıcıları Kullanma Kılavuzu
  • Bir Yaratıcının Çektikleri
  • Modern Çağ Uyarıcıları Risalesi ve Z. Marcas
  • Paris

  • Vadideki Zambak - Bir Aşk Sayfası
  • Esrarlı Bir Vaka
  • Albay Chabert
  • Çalışanın Fizyolojisi
  • Seçilmiş əsərləri
  • Cebimdeki Düşünceler
  • Innocence and Other Stories

  • Ateist Ayini
  • Maskeli Aşk
  • Vendetta
  • Terör Devrinde
  • Korneliüs’ün Elmasları
  • Sönmüş Hayaller
  • Another Study Of Woman

  • Aklanmış Melmoth
  • Kibar Fahişeler (2. cilt)
  • Napoleon Efsanesi
  • Eğlendirici Öyküler
  • Çölde İhtiras
  • Bilinmeyen Şaheser - Sarrasine
  • Köy Papazı

  • Muhteşem Godisar
  • The Deserted Woman
  • Goriot Baba Cilt 1
  • İfritə
  • Vadideki Zambak Cilt I (Minyatür Kitaplar)
  • Vadideki Zambak Cilt II (Minyatür Kitaplar)
  • Üç Hikaye

  • Vadideki Zambak - Çocukluğum
  • The Human Comedy
  • Tuhaf Öyküler
  • Rahibenin Aşkı
  • Albert Savarus
  • Adieu
  • Die falsche Geliebte

  • Die Grenadiére
  • Vadidəki zanbaq
  • Peau de Chagrin
  • Honorine
  • Vater Goriot
  • Beatrix
  • Die Frau von dreißig Jahren

  • Der Ehekontrakt

Honore de Balzac Alıntıları - Sözleri

  • Alçakgönüllülük, daha doğrusu korku, aşkın ilk erdemlerinden biridir. (Eugenie Grandet)
  • Karşısında güzel bir kadın bulan bir erkek tuzağa düşmüş mü sayılıyor? (Kibar Fahişelerin İhtişam ve Sefaleti)
  • Peki öyleyse, öğretin bana... Sizi sevmemek için ne yapmam gerektiğini bana öğretin. (Seraphita)
  • Gerçekten tümüyle yüce ruhlu kadınlar gerçeği yalana yeğlerler. (Bette Abla)
  • Bundan çıkan sonuç şudur ki, toplumlar ne kadar uygarlaşır ve huzura kavuşursa, aşırı yollara o ölçüde başvururlar. Barış hali kimileri için feci bir durumdur. Belki de Napoléon'a "Savaş doğal bir haldir," dedirten şey de budur. (Modern Uyarıcıları Kullanma Kılavuzu)
  • Aşk evliliğinden olan bütün çocuklar gibi miras olarak annelerin muhteşem güzelliğini aldılar,sefaletle birleştiğinde çoğunlukla yıkıcı bir hediyeydi bu. (Sönmüş Hayaller)

  • ... herkesin mucizesi kendine göredir. (Köy Papazı)
  • İntiharın üç türü vardır: önce uzun bir hastalığın son nöbetinden başka bir şey olmayan ve kuşkusuz patoloji sınırların içerisindeki intihar; sonra umutsuzluk nedeniyle intihar, son olarak da mantık yürüterek intihar. Lucien umutsuzluk nedeniyle ve mantık yürüterek kendini öldürmek istiyordu. bu ikisi vazgeçilebilir intiharlardır; yalnızca patolojik intiharın geri dönüşü yoktur; ama çoğu zaman bu üç neden, Jean-Jacques Rousseau'da olduğu gibi, birleşir. (Bir Yaratıcının Çektikleri)
  • Alaycı bir adam daima sathi, bunun neticesi olarak da hain bir kimsedir, alay ettiği hâdisede cemiyete düşen payı hiçbir zaman kaale alamaz, çünkü tabiat yalnız hayvan yaratır, ahmakları toplum hayatına borçluyuz. (Nucingen Bankası)
  • ... büyük bir aileden gelmenin ve servetten yoksun oluşun nice yüksek zekalı insanları içinde tuttuğu derin bir hiçlik duygusu içinde, Umut sönüp gidiyordu. (İki Şair)
  • Vaktiyle seninle birlikte sonsuzluk denizine salıverdiğimiz gemileri yine orada yürütmeme kim engel olabilir? (İki Yeni Gelinin Anıları)
  • Aşka benzeyen hiçbir şey yoktur.. (Gizli Başyapıt)
  • İblisin vaat ettiği dünyevi zevkler çok fazladır ama cennetin sunduğu zevklerin bir sınırı yoktur. Tanrı'ya inandı ve ona dünyanın tüm hazinelerini veren o büyünün artık bir anlamı yoktu, tüm o hazineler, elmaslar onun gözünde çakıl taşından farksızdı; diğer hayatın görkemiyle kıyaslandığında incik boncuk gibi kalıyorlardı. Ona bu kaynaktan gelen her şeyin üzerinde bir lanet olduğunu düşündü. (Aklanmış Melmoth)

  • Çünkü herhangi bir şeyde aşırıya kaçmak bedeni kendine özgü bir yola sokar. (Sönmüş Hayaller)
  • Geceyi uykusuz geçirmek itiyadında olan ve derin bir sükûnet içinde seslerin çeşitli akislerine dikkat edenler bilirler: Çok defa, aynı yerden gelen hafif bir çıtırtı duyulur da, devamlı ve mutat [alışıldık] fısıltılar işitilmez... (Ferragus)
  • Vadilerde açan, gösterişsiz, alçakgönüllü çiçekler, göklere çok yakın, fırtınaların koptuğu, güneşin yaktığı yerlere dikilince yaşamıyorlar belki de, kim bilir? (Top Oynayan Kedi Mağazası)
  • Ancak her şey olmakla başlayarak herhangi bir şey olabilirsin. (Çalışanın Fizyolojisi)
  • İki varlığı aynı anda sevebilir miyiz? Bir sevgili bütün kalbi doldurmazsa sevgili olabilir mi? Birinci, sonuncu, biricik olması gerekmez mi? (Seraphita)
  • Aşkın ne kadar toplumcul ve yararlı olduğu hiç düşünüldü mü? (Evde Kalmış Kız)
  • "Son aşk en ateşli aşktır." (Parfümcü Cesar Birotteau'nun Yükselişi ve Düşüşü)

Yorum Yaz