diorex
ARTUKBEY

Beyazlı Kadın - Wilkie Collins Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Beyazlı Kadın kimin eseri? Beyazlı Kadın kitabının yazarı kimdir? Beyazlı Kadın konusu ve anafikri nedir? Beyazlı Kadın kitabı ne anlatıyor? Beyazlı Kadın PDF indirme linki var mı? Beyazlı Kadın kitabının yazarı Wilkie Collins kimdir? İşte Beyazlı Kadın kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 24.08.2022 04:00
Beyazlı Kadın - Wilkie Collins Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Wilkie Collins

Çevirmen: Serim As Özdemir

Orijinal Adı: The Woman in White

Yayın Evi: Can Yayınları

İSBN: 9789750713934

Sayfa Sayısı: 744

Beyazlı Kadın Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Beyazlı Kadın, Victoria dönemi kurgusal yapıtları arasında "duygusal gerilim romanı" diye tanımlanan ve Gotik edebiyatın gerilimini, İngiliz edebiyatının psikolojik gerçekçiliğiyle kaynaştıran türün ilk örneği olarak kabul edilir.

Roman karakterlerinin çeşitli ruhsal durumlarını aktaran çarpıcı anlatım biçeminin ustası Wilkie Collins, bu ilk romanında gotik romanlardaki dehşeti gizemli İtalyan şatolarından, Victoria dönemi İngilteresi'nin daha modern, orta sınıf evlerine taşıdı. Gotik edebiyat çoğunlukla cinayet, delilik, iki eşlilik temalarına odaklanırken Beyazlı Kadın türü romanlar, dönemin kırsal malikânelerinde olabilecek bir takım kötü niyetli emelleri ve onlara bağlı olayları aktarır. Henry James, Collins'in yapıtlarını, "Mr. Collins, gizemlerin en gizemlisini, kapımızın eşiğindeki muammayı romana kattı," diye tanımlar. Charles Dickens'ın onu taklit eden bir roman yazmaya çalışmış olması da Wilkie Collins'in ve Beyazlı Kadın'ın değerini belirtmek için yeterli sayılabilir. Collins ise kendi tarzını, "evdeki tiyatronun sırları" olarak açıklar.

Beyazlı Kadın Alıntıları - Sözleri

  • “Kelimeler bizi yaralayacakları zaman devleşir, bize hizmet edecekleri zamansa cüceleşirler.”
  • “Kimimiz hayatı koşarak yaşar, kimimizse ağır ağır yürürüz.”
  • Kimimiz hayatı koşarak yaşar, kimimizse ağır ağır yürürüz.
  • “Kız tımarhaneye kapatılacak kadar deli, ama serbest kaldığı takdirde beni mahvedebilecek kadar da akıllı, anlıyor musun?”
  • “Tanrı’nın lütuflarını kendi sınırlarınız dahilinde kucaklarsınız.”
  • “İnsan zekâsı bugüne kadar erkeklerin kadınları değiştirebileceği ancak iki yol bulabilmiştir. Biri onları yere sermektir; bu, genellikle daha alt tabakadan insanların seçtiği, kibar ve eğitimli insanların nefret ettiği yoldur. Çok daha uzun zaman gerektirse ve çok daha zor olsa da bir o kadar kesin olan diğer yolsa kadınların hiçbir zaman seni kızdırmasına izin vermemektir.”
  • “…ikimiz de apayrı yollarımızda, gizemli gelecekte tekrar karşılaşacağımız o noktaya doğru mu ilerliyorduk?”
  • Ancak hukuk hâlâ, bazı kaçınılmaz durumlarda, kabarık cüzdanların peşinen uşağı olmakta...
  • “Bilinmez bir tehlikenin, geleceğin karanlığında hepimizden gizlendiğini kuvvetle seziyordum.”
  • “Kimimiz hayatı koşarak yaşar, kimimizse ağır ağır yürürüz.”

Beyazlı Kadın İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Uzun soluklu bir kitaptı ve klasik olduğu için de sıkılıp bırakacağımdan korkuyordum. Hiçbir sayfası sıkmadı, durağan bir olayı anlatırken bile dilinin akıcı olması sebebiyle çok rahat okudum. Kitapta en dikkat çeken şey kadınların toplumdaki yeriydi benim için. Bekarken, evliyken, birinin esi ve kardeşi olarak konumlarıni 740 sayfada çok iyi işlemiş yazar. Hikaye zaten gercekte yaşanmış da birilerinin günlüğü kullanılarak birleştirilmiş gibi yazılmış. Anlatanlar değişiyor ve olaya gerçeklik katıyor, sürekli baska bakış acılarını tanıyoruz ve farklı statüden insanların etraflarında olan olaylara nasıl tepki verdiklerini de anlayabiliyoruz böylece. Aynı zamanda insanların manipulasyonunu da anlayabiliyoruz kolayca. Hikayemiz bir resim öğretmeninin varlıklı bir ailenin kızlarına resim öğretmesi için işe alınmasıyla başlıyor. Öğretmen ve kızlar arasında bir dostluk hatta daha fazlası gelişiyor. Hikayeyi anlatan kızımız Marian Halcombe kardeşine çok düşkün, onun iyiliğini istiyor ve başta önyagıyla yaklaşsam da duruşu hakiki olan bir karakter. Kadınların daha düşük bir konumda olduğunu, daha yetersiz olduğunu ara ara belirtiyor fakat kardeşi için yaptıkları sözlerinin aksini kanıtlar biçiminde. Güçlü bir karakter. Her sey diğer kardeş Laura'nın evliliği sebebiyle başlıyor. Kendinden 25 yaş büyük bir adamla, ölmüş babasının dileğini yerine getirmek için bir evlilik gerçekleştiriyor. Bu adam Sir Percival Glyde, bir baron, başta bir centilmen gibi gözükse bile hizmetçilere olan kaba tavrından ne tip bir adam olduğu hep ortadaydı. Bu evliliği ne için yaptığı da çok geçmeden ortaya çıkıyor, hatta evlenmeden önce bile Laura bu evliliği yapmamak için direniyor biraz. Hikayenin en tilki karakteri de Kont Fosco. Glyde ailesiyle aynı evi paylaşıyor ve Percivalle aynı amacı güdüyor. Bu karakterin ilginç bir aurası var. Kendisi oldukça çekici, insanlara iyi gözüken ve cok zeki bir adam. Kurduğu planlar, tavrı hep oturaklı ve yerli yerinde. Entrikanin işlemesi için gereken ana taş. Romanın adını aldığı beyazlı kadın: Anne Catherick, kendisi bir sırrı olduğunu söyleyerek her seyi karıştırıyor ve Laura'nın uyanmasına sebep oluyor diyebiliriz. Ileriki sayfalarda işler karıştığında, oyunlar oynandığında ve küçük çaplı entrikalar çevrildiginde Anne her şeyin bir tetikleyicisi konumunda oluyor. Hikayede çok az görüyoruz, sürekli ne anlatacak diye bekliyoruz. Karakterleri de kızdırıyor ve stresten terletiyor, merak ettiriyor. Gerçekleri acıklamasa bile büyük bir karmaşaya sebep olacak bir varlığı var. İşin ana noktası bir miras sorunu. Sir Percival Glyde paragöz bir adam ve borçlarını kapatmak için Laura'nın mirasına ihtiyacı var. Bu miras kavgası büyüyor büyüyor ve beyazlı kadının açığa çıkarmak istediği sırrı ortaya çıkaracak bir noktaya ulaşıyor. Belki de daha intikamvari bitseydi daha keyifli olabilirdi (Monte Kristo Kontu gibi hayal ediyorum) ama her şeye rağmen hiç sıkılmadan okuduğum bir roman oldu. Karakterlerle 13 gündür yaşıyorum. Onları çok iyi tanıdığımı düşünüyorum. 1800ler Ingilteresindeydim sanki. (C)

Çok sevdim …. Evet kesinlikle ; diline ( o dönemin saygın ve son derece kibar diline hayranım), kurgunun işlenişine, karakter analizlerine , gizemin son ana kadar heyecanı hiç yitirmeden devamının sağlanışına hayran kaldım. Bir kere daha kanaat getirdim ki klasikler es geçmeden okunmalı ve Beyazlı Kadın gibi çok da tanınmayan nadide klasik eserler okunmaya devam edilmeli.Her anlamda edebi doyuma vesile kitaplarımız iyi ki varlar. Keyifle , iyi okumalar … (Nurhan Topaloğlu)

Beyazlı Kadın PDF indirme linki var mı?

Wilkie Collins - Beyazlı Kadın kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Beyazlı Kadın PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Wilkie Collins Kimdir?

65 yıllık yaşamı boyunca 30 roman, 60 kısa öykü, 14 sahne oyunu ve 100'den fazla makale kaleme aldı. Yaşadığı dönemde ve ölümünden sonraki yıllarda, edebi çevreler tarafından  pek ciddiye alınmadığı için, biyografisi yazılacak kadar ünlü biri olmadı. Bu nedenle hayatı hakkında geniş bir bilgi yoktur. Tıpkı romanları gibi hayatı da kalın bir sır tabakasıyla kaplıdır.

Yazdığı ilk iki roman çok ünlüdür ve bugün hak ettiği değere ulaşmışlardır. Birer baş yapıt kabul edilen bu eserler, Beyazlı Kadın ve Aytaşı'dır. Diğer romanları, bunlarla aynı seviyede olmaktan uzaktırlar.

Beyazlı Kadın, İngiltere'de yazılan ilk Gotik Roman olma özelliğine sahiptir. Her iki roman da gizem türünün birer şaheseri ve ilk örnekleridir. Aytaşı aynı zamanda ilk polisiye roman kabul edilmektedir. Beyazlı Kadın ve Aytaşı, bugün hala ilgiyle okunan ve geniş bir okur kitlesi tarafından beğenilen kitaplardır.

Collins'in yaşamı hakkında az da olsa bilgi, Charles Dickens vasıtasıyla temin edilebilmiştir.

Her iki yazar 1851 yılında tanışmışlar ve dost olmuşlardır. Olgunluk dönemindeki Collins, henüz genç bir yazar olan Dickens'ı derinden etkilemiştir. Arkadaşlıkları Charles Dickens'ın 1870'deki ölümüne dek sürmüştür.  O yıl, hayranı olduğu Collins'e özenen Dickens, bir gizem romanı yazmaya girişir ama ömrü yetmediği için tamamlayamaz. Bu olay, İngiliz edebiyatçıları arasında, Dickens'ı Collins öldürdü şeklinde hüzünlü esprilere neden olur.

Dickens, ölümünden bir süre önce, elindeki bütün mektupları yaktığı için, Wilkie Collins'in yazdıkları da kül olur gider. Böylece, Collins'in yaşamı hakkında bilgi verecek kaynakların büyük çoğunluğu ortadan kalkar.

Gençlik yıllarından beri baş ağrılarına karşı afyon ve çeşitli ağrı kesiciler kullanan Collins bir süre sonra bağımlı hale gelir. Bu yüzden yaşamının sonlarına doğru ciddi ruhsal sorunlar yaşar. 

Wilkie Collins Kitapları - Eserleri

  • Beyazlı Kadın
  • Aytaşı
  • Lanetli Otel
  • Hukuk ve Kadın
  • Lanet
  • Queen of Hearts
  • The Dream Woman
  • The Frozen Deep
  • Quien Mato a Zebedee?

Wilkie Collins Alıntıları - Sözleri

  • “Kız tımarhaneye kapatılacak kadar deli, ama serbest kaldığı takdirde beni mahvedebilecek kadar da akıllı, anlıyor musun?” (Beyazlı Kadın)
  • “…ikimiz de apayrı yollarımızda, gizemli gelecekte tekrar karşılaşacağımız o noktaya doğru mu ilerliyorduk?” (Beyazlı Kadın)
  • " (...) Artık neticesi belli olan bu uzun ve esrarengiz hikâyenin ilk kısmını size anlatan ihtiyar Gabriel Bet­teredge, yine karşınızda! Ama endişeye kapılmamanızı rica edeceğim. Zirâ size yine Hint elmasından bahsedecek değilim. " (Aytaşı)
  • "Ben, sadece dostu ve arkadaşı olmayan bir kadınım. Sevip değer verdiği şeyleri kaybetmiş, yeniden bulmaya çalışan bir kadın." (Hukuk ve Kadın)
  • Benden nefret ettiğin için seni çok seviyorum. (Hukuk ve Kadın)
  • Bir kadına aşkı verin, her şeyi feda eder; acı çekmek de dahil her şeye dayanabilir. (Hukuk ve Kadın)
  • Ancak hukuk hâlâ, bazı kaçınılmaz durumlarda, kabarık cüzdanların peşinen uşağı olmakta... (Beyazlı Kadın)
  • Tüm ahlaki niteliklerin içinde en kolay çürümeye uğrayanı “vicdanlılık” denilen niteliktir. (Lanetli Otel)
  • "Delirmek üzere miyim bilmek istiyorum, lütfen." (Lanetli Otel)
  • Keşke hiç büyümeseydik, ne kadar mutlu olurduk! (Lanetli Otel)
  • Görünüşe aldanmamak, dedim, içinde bulunduğum koşullarda yapabileceğim en akıllıca şey, her şeyden kuşkulanmak: Bu kırık bir vazo bile olsa. " (Hukuk ve Kadın)
  • Ama bir zamanlar bizi bağlayan şey tamamen kırılmış olabilir mi? Ben sanki onu hiç sevmemiş ve hiç tanımamış gibi onun hayatının iyilik ve kötülük yönlerinden de tamamen ayırabilir miyim? (Lanet)
  • Güve mumun alevine doğru uçarsa, sizce alev onu yakmaz mı ? (Lanetli Otel)
  • İnsan yaşamı sanki bir tür hedef tahtası şansızlık oklarını fırlatıp duruyor ve hepsi de hedefi vuruyor. (Aytaşı)
  • Heyecana kapılmış beyinler için en güzel uyuşturucu müziktir. (Hukuk ve Kadın)
  • " Benim hurafelere inanan biri olduğumu sanmayın sakın! Hayatım boyunca çok kitap okumuş biriyim ben. Sizin anlayacağınız, bunları okuya okuya aşağı yukarı bir âlim olmuş gibiyim! Yetmiş yaşında olmama rağmen, hafızam hâlâ mükemmel. Yalnız hafızam mı? Sağlık bakımından da sağlamım. Demek oluyor ki, beni cahillik ve ahmaklıkla suçlayamayacaksınız... Yanılmıyorum, değil mi? " (Aytaşı)
  • “Kelimeler bizi yaralayacakları zaman devleşir, bize hizmet edecekleri zamansa cüceleşirler.” (Beyazlı Kadın)
  • " (...) Aralık bir kapıya doğru yöneldiğim sırada, saray muhafızlarının üniformasını giymiş iki Hintli’­nin cesetlerini gördüm. Keskin bir feryat, başımı si­lâh müzesinin bulunduğu yere doğru çevirtti. Ağır yaralı olduğu anlaşılan üçüncü Hintli, sırtı bana dö­nük bir adamın ayakları dibinde inliyordu. İçeri girdiğimi anlayan adam, başını çevirdi. John Herncast­le’ ı hemen tanıdım. Bir elinde bir meşale, diğerinde de kanlı bir hançer vardı. Hançerin kabzasındaki bir taş, meşale ışığı altında tıpkı bir demet çiçek gibi par­lıyordu. Can çekişmekte olmasına rağmen, dizleri üze­rinde doğrulmaya çalışan Hintli, ana diliyle, «AY TAŞI intikamını senden ve senin âilenden almasını bilecektir!» dedi. Sonra da düşüp öldü. " (Aytaşı)
  • Karşılaştığımız olaylar kişinin hangi metalden yapıldığını ortaya çıkarır. (Aytaşı)
  • İnsanın ruh haline bağlı olarak vicdanı, kimi zaman ona ceza kesebilecek en sert yargıç olur. Kimi zamansa rahatlıkla suç ortakları sıfatıyla hareket edebilen bu ikilinin arasından su sızmaz. (Lanetli Otel)

Yorum Yaz