Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun - Bedirhan Gökçe Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun kimin eseri? Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun kitabının yazarı kimdir? Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun konusu ve anafikri nedir? Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun kitabı ne anlatıyor? Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun PDF indirme linki var mı? Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun kitabının yazarı Bedirhan Gökçe kimdir? İşte Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Bedirhan Gökçe
Yayın Evi: Mavi Ağaç
İSBN: 9789759962944
Sayfa Sayısı: 176
Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Bedirhan kelimelerden ilaç yapar, ruhu onarmak için, kitapta da dev bir ecza dolabı var, yorulmuş herkes için...
AYŞENUR YAZICI
Bedirhan Gökçe, insanoğlunun temiz, asil, zarif, hassas ve güçlü duygularını en güzel ifade eden, en güzel dile getiren, en güzel sese büründüren bir ozan. Her dinleyeni, her okuyanı uzaklara, başka yerlere, özlediği yerlere götüren şiirleri, söyleşileri, yazıları, duygu, anlam ve değer yüklü. Şiiri şiirden daha fazla bir şey yapan güçlü sesiyle şiire değer katan, insanlara şiiri sevdiren bir ozan.
NASUH MAHRUKİ
Siz Bedirhan'ı şiir okurken tanıdınız...
Ben idealleri uğruna ters rüzgârlara rağmen sarsılmadan yürüyen bir insan olarak tanıdım onu.
İnanıyorum ki emanetini teslim edinceye kadar da böyle yürümeye devam edecek...
Ben onu böyle okuyorum, istedim ki sizde öyle okuyun onu.
Yolun açık olsun Bedirhan
Doç. Dr. NİHAT HATİPOĞLU
Bedirhan'ın sesi kadar sözü de çok etkili. Eğer Türkiye de Bedirhan gibi on tane radyo programcısı olsaydı, sanırım bizlere gerek kalmayacaktı.
Bedirhan huzur veriyor
Prof. Dr. Arif VERİMLİ
Evet;
Gözyaşı günahın rengini soldurur mu, diye soran.
Her ağlayan mazlum mudur, diye sorgulayan…
80'de çalınan çocukluğum 30 yıldır kayıp, diye hayıflanan…
İki seven insanın sessizliği nasıl bir çığlıktır aslında,
diyebilen "o kırılgan yürek" karşımızda.
Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun Bedirhan Gökçe'nin yazarlık yönünü ön plana çıkarıyor ve insan şunu sormadan edemiyor:
Bu kadar güzel yazabilen bir kalem niçin günlük gazetelerde yazmaz?
Ne yapın edin, Bedirhan Gökçe'nin bu güzel ve kendine özgü yorumlarına kayıtsız kalmayın.
Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun
belki sizin de uyanmanıza vesile olacak kim bilir
Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun Alıntıları - Sözleri
- Sana da çektirir gün gelir Allah, Bıkarsın hayattan, dersin illallah Acılar çok derin olmaz inşallah Sevgisiz kal amma ölme,istemem .
- Gideceksen şimdi git! Ama geleceksen bekletme Yoruldum artık anlıyor musun? Ne zaman? Hangi yoldan geleceğini beklemekten..
- Tut ki gecenin Alacakaranlığında düşlemişim seni. Tut ki, rüyalarımı bölmüşsün ne çıkar? Ne çıkar gündüzlerin selamsız aşkına, Geceleri kefen biçsen. Bir anlık hırsla, Her şeyi yıkıp geçsen, ne çıkar... Tut ki bundan böyle unutmuşum seni. Tut ki artık çalan parçalarda ismin geçmesin. Tut ki yazılan şiirler, seni anmasın, Varsın eller de unuttu desin. Ben seviyorum ya seni, Sen sevmesen, ne çıkar...
- Niye isteklerimiz gerçekleşmediğinde hırçınlaşırız? Niye kaybederiz kendimizi sevgimize karşılık bulamadığımız da? Niye "olsun bana seninle geçen yıllarım yeter" diyerek yıkmadan dökmeden daha seviyeli ayrılamayız birbirimizden?
- Ne zaman bir kuşu elinize alıp hızla çarpan kalbi huzur bulsun diye gagasından öptünüz? Bir köpeğin başını okşamayalı ne kadar oldu? En son ne zaman bir kedinin gıdışını kaşıyıp onun bir traktör gibi çalışan mutluluğunun iç sesine kulak verdiniz? Sizin sokağın köpeğini tanır mısınız mesela? Kuşlar için bu kar kıyamette yemek bulamaz diye pencerenin önüne ıslak ekmek koymayalı ne kadar oldu?
- Ya yolunsaydı senin saçların, taşlarla kırılsaydı kolun bacağın, kör etselerdi gözünün birini, kulaklarını kesseydi mahallenin tüm çocukları, vursalardı sopalarla nerene denk gelirse... Sana yapılamaz elbet, sen"insan"sın o ise "hayvan" yani; Ağzı var dili yok vicadanının kalesi...
- Yazın kendini hissettirmeye başladığı günlerde eğer evinizin balkonunu ya da bahçenizi temizlemek ve akşam oturmalarınıza bir mekan oluşturmak gibi bir heyecan varsa içinizde, Bu sevmektir hayatı...
- Sohbettir ayakta tutan sevgiyi, gülümsemek, ışık vermek, dert almak, bunalım yapmamak telefonda ölmüş bir ses tonuyla konuşmamak, umut vermek, güç artırmak, işleriyle ilgili "sen yaparsın" diyerek hayat vermek, ona dua etmek...
- Korkuyorum gözlerime takılıp kalmandan, İçimdeki alevi fark edersin diye korkuyorum, Gel desem..Tut elimi..Sevdiğim ol desem.. Dudaklarından çıkacak sözden korkuyorum.
- Senden öte yaşadığım ne var şu an? Şu an ki..! ! Ateş parçası gözlerinin esiriyken ben.. Bir yabancı kadar uzaksın sen! Neden ey sevgili? Neden! ! ? ?
Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Her zaman emeğe saygı diyerekten son sayfasına kadar okurum. O kitabı beğenmesem de. Çünkü ben istesem kitap yazamam. Bu kitabı okumadan önce çok farklı şeyler düşündüm belki dedim eşine, sevgilisine yazdı. Ama bu bildiğin gazete gibi olmuş. Haber üstüne haber. (Rümeysa~)
Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun PDF indirme linki var mı?
Bedirhan Gökçe - Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Bedirhan Gökçe Kimdir?
Gökçe, 21 Mart 1976 tarihinde Ardahan’lı memur ailesinin 6. Çocuğu olarak Ankara’da doğmuştur. Babası Zekeriya bey, annesi Gülgez hanımdır. Çocukluğunda büyük mahalle maçlarında su ve sakız satar. Kazandığı parayla Kemalettin Tuğcu’nun, Ömer Seyfettin’in hikaye kitaplarından alırdı.[2]
1988 yılında mankenlik yapmakta olduğu sıralarda TRT'nin açtığı seslendirme sınavlarında başarı göstererek günümüze kadar seslendirdiği onlarca parçalarla ve şiirlerle tanınmıştır. Sanatçının onlarca sesli şiir kayıtları ile denemeleri olup, bu şiirlerini albüm haline getirmiştir. Sanatçı birçok özel kanalda şiirlerini seslendirdiği pogramlar yapmıştır. Bedirhan Gökçe 2003 yılında ise A.G.A adlı yönetmenliğini Andaç Haznedaroğlu'nun yaptığı Tv dizisinde rol almıştır. Ayrıca TRT'de yayınlanan Bedirhan Gökçe ile gecenin kıyısında adlı programı sunmuştur.
Şu anda Türkiye'nin popüler radyolarından Kral FM'de hafta içi her gün 23.00-01.00 arası şiir programı yapmaktadır.
Bedirhan Gökçe Kitapları - Eserleri
- Delikanlı
- Adın Ayrılık Olsun
- Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun
- Yüz Yüze
- Şifalı Hüzünler
- Üçüncü Sayfa Şiirleri
Bedirhan Gökçe Alıntıları - Sözleri
- Senden öte yaşadığım ne var şu an? Şu an ki..! ! Ateş parçası gözlerinin esiriyken ben.. Bir yabancı kadar uzaksın sen! Neden ey sevgili? Neden! ! ? ? (Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun)
- Eskiden şeref için ölenler vardı Gurur, onur, şahsiyetin anlamı vardı Gerçekleri haykırmak yiğit şanıydı Bugün, eskiden demek ne kadar acı (Üçüncü Sayfa Şiirleri)
- Gel de bitsin hasret yedi yıl oldu Bahar geldi geçti, zemheri oldu Dizde takat kalmadı, dilim lal oldu Teller kopuk, mızrap kırık, sözüm dar Yüz yüze gelmeden ölmekte mi var Özüne sözüne kurban olduğum Yoluna izine yüzüm sürdüğüm Gündüz düşlediğim, gece gördüğüm Yollar uzak, mevsim soğuk, hava kar Yüz yüze gelmeden ölmekte mi var Gönlüm sürgün oldu gurbet ellere Yüzüm gülmez oldu, ömür geçti de Son bir defa görsem, dünya gözüyle Sesim buruk, yüzüm soğuk, içim har Yüz yüze gelmeden ölmekte mi var... Şifalı Hüzünler, Bedirhan Gökçe (Şifalı Hüzünler)
- Erkek ve kadın hayat boyu bir bütün olarak yürüdüler, bir elmanın iki yarısı gibi.Aldatılan kadın, aldatanın da bir kadın olduğu gerçeğini hep ıskaladı.Erkeklerden yakınan her kadın, o erkeği de bir kadının “kundakladığını” unutmamalıydı. (Delikanlı)
- " Ancak vicdanı yaşamasına razı olmayan yüksek bir insan intihar eder. " (Delikanlı)
- Yazın kendini hissettirmeye başladığı günlerde eğer evinizin balkonunu ya da bahçenizi temizlemek ve akşam oturmalarınıza bir mekan oluşturmak gibi bir heyecan varsa içinizde, Bu sevmektir hayatı... (Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun)
- GÜZELMIYSINIZ, YOKSA BANA MI ÖYLE GELDİNİZ siz önceden de böyle güzel miydiniz? Yoksa bu gece mi böyle güzel gelsiniz? Endamınız hep böyle durur muydu yeeindr? Yomsa bana mı bu gece böyle güzel geldiniz? (Adın Ayrılık Olsun)
- Sen gidersen, yüzün gider, Martı küser, baykuş öter. Senden kalan son hatıra, İki damla yaşın gider. (Üçüncü Sayfa Şiirleri)
- Yüreklerimiz hep bugünkü gibi temiz kalacak. Elimizden geldiğince daha iyi yürekli, daha uysal olmaya çalışacağız... İyi her şeyi seveceğiz... Nerede, nasıl olursa olsun, hep seveceğiz iyiyi... (Delikanlı)
- Tut ki bundan böyle unutmuşum seni. Tut ki artık çalan parçalarda ismin geçmesin. Tut ki yazılan şiirler, seni anmasın, Varsın eller de unuttu desin. Sen sevmesen de ne çıkar ? (Üçüncü Sayfa Şiirleri)
- .... Bazen bir mesajı yazmak için defalarca silersin. Birkaç kere okur yine de beğenmezsin. Onu ürkütmekten çekinir, bir kısacık mesaja onlarca söz yüklersin. Sonunda senin içinde kıyametler kopar da, sen onun dalından yaprak düşüremezsin. (Yüz Yüze)
- delikanlı sallama çay içmez ve büyüklerinin önünde ayak ayak üstüne atmaz...! (Delikanlı) (Delikanlı)
- Hani geçen geldiğimde Şuram acıyor, şuram işte demiştim de Bir türlü söyleyememiştim ya acıyan yanımı anne Bak şimdi söylüyorum. Şuram işte Sol yanım çok acıyor anne Hem de her gün acıyor anne her gün (Adın Ayrılık Olsun)
- Sen gidersen, boyun gider, Posun gider, sözün gider. Bir şeyler kopar ta yüreğimden, Çatılmayan kaşların gider. (Üçüncü Sayfa Şiirleri)
- Hevesleri için kimse kimsenin. Gururu ve duyguları ile oynamasın. Bu toprağın üstü varsa, bir de altı var, unutulmasın. (Adın Ayrılık Olsun)
- Özlemle baş edemeyince hırçınlaşır kadın, Acısını da özlediğinden çıkarır; Özlenenin vay haline.! (Şifalı Hüzünler)
- Ben hüzünlerle sevdim şiirleri Ben hüzünlerle büyüttüm kendimi Küçükken gamzelerim vardı benim Büyüdükçe hüzne sattım hepsini... (Üçüncü Sayfa Şiirleri)
- Korkuyorum gözlerime takılıp kalmandan, İçimdeki alevi fark edersin diye korkuyorum, Gel desem..Tut elimi..Sevdiğim ol desem.. Dudaklarından çıkacak sözden korkuyorum. (Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun)
- Dalgınım; dalıp dalıp gidiyorum bu ara, neyi nereye koyduğumu unutuyorum. Dargınım; kırıla döküle gidiyorum bu ara. İnsanlar o kadar acımasız ki; kimi nereye koyduysam bulamıyorum… (Adın Ayrılık Olsun)
- Ne zaman bir kuşu elinize alıp hızla çarpan kalbi huzur bulsun diye gagasından öptünüz? Bir köpeğin başını okşamayalı ne kadar oldu? En son ne zaman bir kedinin gıdışını kaşıyıp onun bir traktör gibi çalışan mutluluğunun iç sesine kulak verdiniz? Sizin sokağın köpeğini tanır mısınız mesela? Kuşlar için bu kar kıyamette yemek bulamaz diye pencerenin önüne ıslak ekmek koymayalı ne kadar oldu? (Ben Bunları Yazarken Sen Yine Uyuyordun)