Baykuş Yemini - Yeşim Saygın Armutak Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Baykuş Yemini kimin eseri? Baykuş Yemini kitabının yazarı kimdir? Baykuş Yemini konusu ve anafikri nedir? Baykuş Yemini kitabı ne anlatıyor? Baykuş Yemini PDF indirme linki var mı? Baykuş Yemini kitabının yazarı Yeşim Saygın Armutak kimdir? İşte Baykuş Yemini kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Yeşim Saygın Armutak
Yayın Evi: Günışığı Kitaplığı
İSBN: 9786054603237
Sayfa Sayısı: 164
Baykuş Yemini Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Bataklığın Kıyısındaki Ev ve Hayaletli Gölün Çocukları gibi, macera ve gizem dolu kitaplarıyla sevilen Yeşim Saygın Armutak'ın beklenen kitabı çıktı. Yazar, çocukların heyecanla okuduğu polisiye kurgularına, bu kez psikolojik bir boyut katıyor ve gerilimin tadını bir miktar artırıyor. Her sayfada heyecan dozunun biraz daha yükseldiği roman, kayalıklardaki bir deniz fenerini, iki meraklı genci, bir Jules Verne hayranıyla bir araya getiriyor. Kasabadaki hırsızlık olayı çözülürken, insan doğasının loş derinliklerine de bir yolculuk başlıyor. Siluetler, geçmişleri sırlarla dolu gizemli karakterler, merak uyandıran fotoğraflar ve sürpriz ipuçlarıyla bezeli bu Yeşim Saygın Armutak klasiğinde, okur, arkadaşlığın ve dayanışmanın önemine tanıklık ediyor.
Sıradan bir kasabada büyük bir tarihi eser kaçakçılığı gerçekleşir. Olay, bütün kasaba halkının yaşamını etkiler; ama en çok da, dedektif hikâyelerine meraklı Pi ve Siyam'ın yaşamını. Tükenmez bir azimle, hırsızlığın sırrını çözmeye çalışan iki genç bir yandan da, yakın kayalıklardaki deniz fenerinde yaşayan dostları Jul'ün gitgide tuhaflaşan hareketlerine anlam vermeye çalışır. İpuçlarını izlerken,
bir suç çemberinin ortasına düşen ikili, fenerdeki sırrı çözebilecek midir?..
Baykuş Yemini Alıntıları - Sözleri
- Gülümsemesi, hayatta her şeyin güzel olacağına dair bir söz gibiydi.
- En acımasız yapbozlarda bile eninde sonunda birbirine uyan parçalar bulunur, sonunda resim ortaya çıkardı.
- Şişeyi sallayıp içindeki son damlayı çıkarmaya çalışır gibi, biraz daha mücadele edebilecek güç bulmaya çalıştı.
- "Sanki başka bir gezegene ışınlandık. Her şeyin aynı ama yine de her şeyin farklı olduğu bir gezegene."
- Okulun kantini, tost kokusu ve çay buharıyla sınırları çizilmiş, sürekli kahkaha atan çılgın insanların yaşadığı bir kasabaya benziyordu.
- Zaman, evrenin bir köşesine kaçmış, dünyaya uğramıyordu sanki.
- "En acımasız yapbozlarda bile eninde sonunda birbirine uyan parçalar bulunur. Resim ortaya çıkardı"
Baykuş Yemini İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Baykuş Yemini tesadüf eseri karşıma çıkan bir kitap. Polisiye türünde çocuklar için yazılmış bir kitap olmasına rağmen en az bir çocuk kadar merakla okuduğum bir kitaptı. Pi ve Siyam' ın arkadaşlığı çok özeldi bana göre herkesin isteyipte sahip olamadığı bir dostluk örneği. Pek polisiye sevmeyen biri olarak kitabı beğendim. Herkese ve her tarza hitap eder mi bilemem ama okunmasını tavsiye ederim . (Jiyan Alper)
Baykuş Yemini Kitap İncelemesi: Bir sene kadar önce başlamış, yarısına bile gelmeden yarım bırakmıştım sebebini hatırlamadığım bir şekilde. Bilirsiniz, bir kitabı yarım bırakınca ona karşı bir ön yargınız oluşur, devam etmek/bir daha başlamak istemezsiniz. Bende de böyle oldu. Kitaplığımda görünce bir şans vermekte fayda var dedim. İyi ki de vermişim. Başından itibaren okurken çok keyifli vakit geçirdim. Polisiye türünde bir çocuk kitabı "Baykuş Yemini." Yazar bu polisiyeye karakterimizin psikolojik hastalığını da katarak daha heyecanlı, daha merak edilen, daha farklı bir hale getirmiş kitabı. Kitap genel olarak üç karakter etrafında dönüyor: Pi, Siyam ve Jul. Her şey antikacıdan bir eserin çalınmasıyla başlıyor. Çocukların arkadaşlığını ve okul ortamını rahatça, keyifli bir şekilde hissedebiliyorsunuz. Özellikle Pi'nin polisiye merakı var bu yüzden birazcık daha onun tarafından okuyoruz olayları, zaten Pi ve Siyam çoğunlukla beraber. Her karakterin bakış açısını/ başına gelenleri okuyoruz zaten ayrı ayrı. Ben Siyam karakterini çok sevdim, gerçekten inanılmaz bir kız. :) Eğlenceli, sürükleyici bir kitap. "Çocuk kitaplarına" göre yüksek bir standartta. Sadece -belki ben kaçırmışımdır ama- kitabın adının neden "Baykuş Yemini" olduğunu anlayamadım. Sonu da gayet hoş olmuş. Bence daha fazla okunması lazım. Özellikle de polisiye merakınız varsa tavsiye ediyorummm. "En acımasız yapbozlarda bile eninde sonunda birbirine uyan parçalar bulunur, sonunda bir resim ortaya çıkardı. Bu olaydaysa, hiçbir parça uymuyordu." (yaren)
Baykuş Yemini PDF indirme linki var mı?
Yeşim Saygın Armutak - Baykuş Yemini kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Baykuş Yemini PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Yeşim Saygın Armutak Kimdir?
1970’te Bursa’da doğan ve çocukluğu bu yeşil kentin büyüsü içinde geçen Yeşim Saygın Armutak, İstanbul Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi’nden mezun oldu ve Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nde doktora çalışmasını sürdürdü. Şiirleri ve düzyazıları Varlık, Milliyet Sanat, Cumhuriyet Kitap ve Hürriyet Gösteri gibi çeşitli dergilerde yayımlanan Armutak, 1996 yılında Yaşar Nabi Nayır İlkgençlik Ödülleri, Dikkate Değer Şiir Ödülü’nü kazandı. İlk çocuk romanı Hayaletli Gölün Çocukları `nın ardından Mızıkacı`yı kaleme aldı. Bataklığın Kıyısındaki Ev, 2007 yılında ÇGYD (Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği) tarafından Yılının En İyi Çocuk Romanı Jüri Özel Ödülü’ne değer görüldü. Son kitabı Baykuş Yemini 2012′de yayımlanan Yeşim Saygın Armutak, kızıyla birlikte İstanbul’da yaşıyor
Yeşim Saygın Armutak Kitapları - Eserleri
- Bataklığın Kıyısındaki Ev
- Hayaletli Gölün Çocukları
- Baykuş Yemini
- Mızıkacı
- Günlükte Saklı Sırlar
Yeşim Saygın Armutak Alıntıları - Sözleri
- Halamın hep söylediği gibi, odama bir fil sürüsü rahatça gizlenebilirdi. Hayır, odam bir orman büyüklüğünde olduğu için değil, ormandaki ağaçlar kadar çok sayıda irili ufaklı eşyayla dolu olduğu için söylerdi bunu. Öyle ki; o koskoca fillerin bile, bu kalabalığın ve karışıklığın arasında göze çarpmayacağına inanırdı. Halam çok haksız sayılmamakla birlikte, odamın sınırları içinde vazgeçebileceğim herhangi bir eşyam, oyuncağım ya da kitabım yoktu. Bu durumda da, seve seve fillerin hizmetinde olduğumu söyleyebilirdim. (Hayaletli Gölün Çocukları)
- Yoğun bir çikolata denizi kıvamında salınan bataklık,kötü şekerlemeleri andıran yosunlarla ve sazlarla süslenmişti... (Bataklığın Kıyısındaki Ev)
- Zaman, evrenin bir köşesine kaçmış, dünyaya uğramıyordu sanki. (Baykuş Yemini)
- En acımasız yapbozlarda bile eninde sonunda birbirine uyan parçalar bulunur, sonunda resim ortaya çıkardı. (Baykuş Yemini)
- " Fırtına geliyor gibi... " (Bataklığın Kıyısındaki Ev)
- Kimi geceler düşlerimde yine o günlere dönüyorum. O sokağa, o eve, sisler arasındaki o insanlara. Sabaha değin gülümsüyoruz -tıpkı söz verdiğimiz gibi. En yakınlarımızdan bile sakladığımız, sararmış bir fotoğrafta hüzünle gülümseyen bir adamın sır dolu serüveni bizi yeniden içine çekiyor. Çok uzaklardan gölün uğultusu duyuluyor, ürperiyoruz ve her şey yeniden başlıyor... (Hayaletli Gölün Çocukları)
- Sessizce koyulaşan sisin içinde O, Ve mumların titreyen alevlerinde. Kimliksiz gölgelerin ardında O, Ve gizli geçitlerin bitiminde... (Bataklığın Kıyısındaki Ev)
- Bir sabah uyandığımızda, hava sanki bize düşman kesilmişti; boğucu ve sıkıntı vericiydi. Neredeyse delirticiydi denilebilir. (Hayaletli Gölün Çocukları)
- Okulun kantini, tost kokusu ve çay buharıyla sınırları çizilmiş, sürekli kahkaha atan çılgın insanların yaşadığı bir kasabaya benziyordu. (Baykuş Yemini)
- Şişeyi sallayıp içindeki son damlayı çıkarmaya çalışır gibi, biraz daha mücadele edebilecek güç bulmaya çalıştı. (Baykuş Yemini)
- "Sessizce koyulaşan sisin içinde O, Ve mumların titreyen alevlerinde. Kimliksiz gölgelerin ardında O, Ve gizli geçitlerin bitiminde... (Bataklığın Kıyısındaki Ev)
- " Eğlenmek için başka bir yer bul ! Burada kaç kişinin öldüğünden haberin var mı? " (Bataklığın Kıyısındaki Ev)
- "Söyleyin o koca kafalı aptallara, beni kızdırırlarsa, üzerlerine yine uçaklarımı gönderirim!... Hele bir kızdırsınlar, hele bir!...." (Hayaletli Gölün Çocukları)
- "Endişelenme, üzgün değilim, canım. Tam tersine kutluyorum bugünü. Birçok insan ömrü boyunca aşkın ne olduğunu bilmeden yaşar ve öğrenemeden de göçer gider. Kısa süre de olsa, çok sevdim ve sevildim ben. Hem de eşi bulunamaz şekilde. Böylesi ender bir sevgi kutlanmaya değmez mi?" (Bataklığın Kıyısındaki Ev)
- Düşlerimin en anlamlısına... (Hayaletli Gölün Çocukları)
- Peren,gün ışığından altın damlacıklarla bezenmiş saçlarını arkasına sıkıştırdı... (Bataklığın Kıyısındaki Ev)
- "Sanki başka bir gezegene ışınlandık. Her şeyin aynı ama yine de her şeyin farklı olduğu bir gezegene." (Baykuş Yemini)
- "İşte, yaşlı bir çılgınla genç bir dik kafalının kusursuz uyumu, diye geçirdi içinden Peren." (Bataklığın Kıyısındaki Ev)
- Şeytan benim en yakın dostum değildi, dostum bile değildi. Öyleyse, neden ona içimi dökmek istiyordum? (Mızıkacı)
- "Köpeğin güneşlenmeye mi çıktı? Bir de güneş gözlüğü taksaydı bari!" (Hayaletli Gölün Çocukları)