Ateşten Doğan - Karen Marie Moning Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Ateşten Doğan kimin eseri? Ateşten Doğan kitabının yazarı kimdir? Ateşten Doğan konusu ve anafikri nedir? Ateşten Doğan kitabı ne anlatıyor? Ateşten Doğan PDF indirme linki var mı? Ateşten Doğan kitabının yazarı Karen Marie Moning kimdir? İşte Ateşten Doğan kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
Kitap Künyesi
Yazar: Karen Marie Moning
Çevirmen: Barbaros Bostan
Yayın Evi: Artemis Yayınları
İSBN: 9786053042228
Sayfa Sayısı: 494
Ateşten Doğan Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Gökyüzünde kan vardı. Sokaklarda kan vardı. Kalbinde... Bıçağında ateş. Zaman. Hem düşman hem de müttefikti.
Karen Marie Moning’in destansı “Ateş” serisinin yeni romanında Mac, Barrons, Ryodan ve Jada geri dönüyor. Tehlike hiç bu kadar büyük, aralarındaki kimya hiç bu kadar ateşli olmamıştı.
Okura karmaşık bir entrikalar ağı ve dört dörtlük bir macera sunan Hastalık Ateşi, kadim kötülükler, şehvet, ihanet, bağışlama ve aşkın kurtarıcı gücü üzerine sürükleyici bir masal.
İnsan ve Fae dünyalarını ayıran eski duvar yok olduğunda, evrenin özü zarar gördü ve şimdi dünya yavaş yavaş yok oluyor. Gezegeni sadece Yaratılış Şarkısı; hayatın kaynağı olan o tuhaf, tehlikeli melodi kurtarabilir.
Ancak efsanevi şarkıyı arayanlar eski yaralarla, yeni düşmanlarla, kızgın tutkularla ve alev alev yanan intikam ateşiyle de baş etmek zorunda.
Bir zamanlar kadim büyünün temas ettiği normal bir şehir olan Dublin, artık normalliğini kaybeden, tamamen büyülü bir şehir. Ve savaşla altüst olan sokaklarında Mac şimdiye kadarki en amansız düşmanıyla karşılaşacak: Kendisiyle.
Ateşten Doğan Alıntıları - Sözleri
- "Belkiler ayağına vurduğun prangalardır. Tekneden okyanusa atlamadan hemen önce."
- Düşünceler lineerdi. Duygular ise pimi çekilmiş birer el bombası. Düşünceler insanı hayatta tutardı. Duygular ise bir Gümüş'ün içine atlayıp Cehennem'e gitmenize sebep olabilirdi.
- "Bir şeye duyulan korku çoğu zaman o şeyden daha büyüktür."
- Bazen bütün insan ırkının, güçlükle kontrol altında tutulan hayvanlar olduğunu düşünüyordum, en ufak bir bahanede medeni maskelerini yırtıp atabiliyorlardı.
- Hiçbir şey ve hiçkimse olmak, nasıl yapılacağını bildiği bir şeydi.
- Başarılı bir ilişki için sınırlar şarttı. Birçok ilişki sınırları belirleme aşamasında sona ererdi. Bunun sebebi insanların ihtiyaçları olanı talep etmesi değildi çünkü etmez ve sonrasında bundan pişman olurlardı.
- Ölüm ile burun buruna gelmek, kim olduğumuza dair inandığımız parlak ve mutlu baloncuğu patlatmanın en komik yoludur.
- Başarı, aptalca vahşi olanların değil sabırlı ve görünmez kalıp doğru anı beklemeyi bilenlerindir.
- "Ve hüznü birden çekildi, içinde bir yerlede bir kutuya kilitlediği gözyaşlarıyla sakat kalan bir kadın gibi değil de genç ve güçlü bir kadın gibi ayağa kalktı. Ryodan'ın dediği gibi tek bir duyguyu mühürlemenin imkansız olduğunun farkındaydı. Hiç acı çekememenin bedelinin hiç sevinmemek olduğunu biliyordu. Çünkü içine kilitlediği gözyaşları serbest kalırsa boğulurdu.
- ''Özel bir tuvalet ile sıradan bir tuvalet arasındaki fark nedir emin değilim,Bayan Lane,''dedi. ''Ben içinde lanet olasıca kameraların olmadığı bir yerden mi bahsediyorum!'' Hareketsizleşti,karanlık bakışlarını üzerime dikip beni tepeden tırnağa süzdü ve ağzının şekli değişti. ''Ah,Bayan Lane,beni buraya sevişmek için mi çağırdınız?'' ''Sen öyle san.'' ''Lanet olsun.Sana ne olduğunu anlamıyorum!'' ''Burada konuşmak istemiyorum!Benimle iş birliği yapacak mısın yapmayacak mısın?'' diye hırladım. ''Lanet olasıca kadın ama bu halini çok seviyorum.''
- " Belkiler ayağına vurduğun prangalardır ".
- Ölüm ile burun buruna gelmek, kim olduğumuza dair inandığımız parlak ve mutlu baloncuğu patlatmanın en komik yoludur.
- Bazen bütün insan ırkının, güçlükle kontrol altında tutulan hayvanlar olduğunu düşünüyordum, en ufak bir bahanede medeni maskelerini yırtıp atabiliyorlardı.
- "Duyguları inkâr etmek çok kısa ipi olan bir ilmektir." "Duygu çok kısa ipi olan bir ilmektir."
- Shazam, "Hiçbir şeyin yoksa güzel görecelidir," dedi.
Ateşten Doğan İncelemesi - Şahsi Yorumlar
‘’Ah, acı gerçek şu ki, kader aslında kozmik bir tuvaletti. Özgür iradeye sahip olamayanları içine atıp üzerlerine sifonu çekmek evrenin doğasında vardı. Durağanlık hareketsizlik demekti. Değişim hızdı. Kader- dans edenler yerine hareketsiz duranları tercih eden bir keskin nişancıydı. ‘’ Sırf bu cümleler bile bir kitabı sevmem için yeterli ama ben bu seriyi çok seviyorum. Yazarın her kitabını içim titreyerek okuyorum. Elim sayfaları çevirmeye gitmiyor çoğu zaman bitecek diye. Ve ben bu seri bitecek diye ne kadar üzülmüştüm anlatamam sizlere. Yazar da bunu anlamış ki, yani sevenlerinin üzüldüğünü anlamış ki serideki yan karakterlerin anlatıldığı kitapları da seriye dahil etti. Şimdi kitapla ve büyülü dünya ile buluşma zamanıdır. Keşke bölüm başlarında, kitabın kimin düşüncesinden aktarıldığı yazılsaymış dedim okurken. Çünkü Dani, Mac, Ryodan ve diğer karakterlere atlanıyor bölümlerde ve bir an için kim diye düşünüyorum. Çok sorun olmamakla birlikte eğer yazılmış olsaydı harika olurdu. Öyle bir yerde bitti ki kitap ağzım açık kaldı mı desem ne desem bilemedim . Tam da ne güzel okuyorduk niye bitti ki bu dedim kaldım yani :D Yazarın kitaba yeni başlayanlar için, her kitabında olduğu gibi karakterleri anlatan bir bölümü var kitabın sonunda. Benim sizlere naçizane tavsiyem seriye herhangi bir kitabını alarak asla başlamayın, öyle bir kitap değil çünkü. Hiç bir şey anlamazsınız başından sonuna okunacak bir kitap. Kitapta içimden hep olsun diye dua ettiğim bir sürpriz ile karşılaşacaksınız hazırlıklı olun derim okumayanlar için. Dolu dolu gümbür gümbür okundu ve bitti. Şimdi tek sorunumuz bir yıl beklemek olacak zannediyorum. Yeni kitapların yazılması, çevrilmesi vs ancak bir yılda elimize ulaşıyor kitap. Yayın politikası bu şekilde anladığım kadarıyla, bize de sabırla beklemek kalıyor. Kitap yorumunu yapalı uzun zaman oldu yayınlamaksa șimdi kısmetmiş. Çok beklememize gerek kalmadı yeni kitap icin. 27 Nisan 2018'de Ateș Șarkısı raflarda yerini aldı. Okumam için listemdeki diğer kitapları bitirmem lazım, biraz bekleyecek. Yeni başlayacaklara ısrarla tavsiye edeceğim bir seridir Ateş serisi. Seriyi takip edenlere de keyifli okumalar dilerim. 494 sayfadan olușan kitabın çevirisi Barbaros Bostan tarafından yapılmış olup, Artemis Yayınları tarafından yayınlananmıștır. (Okuyan Baykuşun Kütüphanesi)
Buz’u beğenmeyip, Dani ile devam ederse seriyi okumayacağını söyleyen ve seriyi bu hale getiren kim varsa alacağı olsun. Sırf para kaybetmemek için bitirdiği hikayeyi uzatan, şu noktaya getiren yazara da yazıklar olsun. Sürekli araya giren alakasız ve gereksiz karakterler, boş yere uzayan olaylar... İnanın ben de diğerlerinin aksine Dani ve Ryodan olmasa devam etmezdim. Baştan beri Barrons- Mac ilişkisinin merkezindeki erkek egemen- küçümseyici alfa erkek temalı gidişatı çok da etkileyici bulmamıştım. Benim sevdiğim şey kurgu ve her şeye rağmen Mac’in sevdiği ve istediği şeylerden ödün vermemiş olmasıydı. Kızdaki inatçılığı ve bilinen güçlü kadın karakterlere inat çizgisini korumasını; herkes onu ezmeye çalışırken dahi geri adım atmamasını seviyordum. Barrons’u değil, Mac’i seviyordum. Dani ve Ryodan ikilisinde ise kimyayı, denkliği ve meydan okumayı; aralarında gözle görülür biçimde çakan kıvılcımları seviyorum. Başa baş bir liderlik mücadelesi var onlarda. Denklik var, kibirleri bile denk. Bu benim aşk tanımıma daha çok uyuyor ve taraf seçmem gerekiyorsa daima Ryodan ve Barrons’u seçiyorum. Bu zamana karar Mac ile Barrons’u okudum. Artık Ryodan ve Dani ağırlıkta olsun istiyorum, çok mu? Neden halen eski olaylar gündeme geliyor, neden şu Mac işe Barrons bir türlü huzur bulamıyor. Hayır artık aralarında gerilim de yok. Bu beni sıkıyor. İtiraf edeyim ki çoğu yeri de atlaya atlaya gittim. Sırf serinin eski hali ve Ryodan ve Dani için bu puanları veriyorum. Keşke böyle devam edeceğine hiç etmeseydi. (Loc’hlaith)
Serinin bu seferki kitabı çok fazla ticâri amaçla yazılmış gibi geldi bana, baştan savma, belirli bir okuyucu kitlesine yönelik... Açıkçası içimi bulandıracak kadar pespaye buldum bâzı kısımlarını... Serinin devam kitabı olduğu için okudum, paylaşmayı istediğim cümleleri paylaşıyorum. (Pol Gara Yeşim Firûzan)
Ateşten Doğan PDF indirme linki var mı?
Karen Marie Moning - Ateşten Doğan kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Ateşten Doğan PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Karen Marie Moning Kimdir?
Karen Marie Moning, 1964 yılında Cincinnati, Ohio'da Anthony R. ve Janet L. Moning çiftinin kızı olarak doğdu. Toplum ve hukuk lisans derecesi ile Purdue Üniversitesi'nden mezun oldu. Tam zamanlı bir yazar olmadan önce, barmen, bilgisayar danışmanı ve sigorta uzmanı olarak çalıştı.
Karen Marie Moning Kitapları - Eserleri
- Karanlık Ateş
- Kan Ateşi
- İntikam Ateşi
- Gölge Ateşi
- Rüya Ateşi
- Buz
- Alev
- İskoçyalı'nın Dokunuşu
- Ateşten Doğan
- Sisli Dağların Ötesinde
- Yenilmez Savaşçı
- Ateş Şarkısı
- Yüksek Gerilim
- The Immortal Highlander
- Kiss of the Highlander
- Spell of the Highlander
- Into the Dreaming
- Kingdom of Shadow and Light
- The Dark Highlander
- Fever Moon: The Fear Dorcha
Karen Marie Moning Alıntıları - Sözleri
- Hayatım olmasını istediğim şekilde gitmese de sahip olduğum tek hayat bu ve ben de onu hakkını vererek yaşamak istiyorum. (İntikam Ateşi)
- Düşünceler lineerdi. Duygular ise pimi çekilmiş birer el bombası. Düşünceler insanı hayatta tutardı. Duygular ise bir Gümüş'ün içine atlayıp Cehennem'e gitmenize sebep olabilirdi. (Ateşten Doğan)
- Ryodan benimle değil, başka bir yerde olmayı tercih etmişti. Benim için dünyayı yıkacağını sandığım adam iki yıldır bir tek mesaj bile atmamıştı. (Yüksek Gerilim)
- Sürekli mutlu ve süslü görünmek çok çaba, enerji ve konsantrasyon gerektirir. Böyle birine rastlarsanız neyden kaçtığını sorun. (Gölge Ateşi)
- "Ölmeyi beklersen," dedi. " ...ölürsün. Düşüncenin gücü, insanların sandığından çok daha büyüktür." (Karanlık Ateş)
- Sırıtışı kayboldu. Beni karanlık bakışlarla süzdü. "Ah, şu kadınlar! Sizi anlamıyorum. Sizi korumayız, kızarsınız. Koruruz, yine kızarsınız. Kapı tutarım, otoriter olurum. Kapı tutmam, mağara adamı olurum. Gerçi öyleyim ama. Bu nasıl bir manyaklık? Ya ne istediğinizi bilmiyorsunuz ya da sırf bize ters gitmek için sürekli fikir değiştiriyorsunuz. " (Yüksek Gerilim)
- Aslında ayrılmak istemediğin erkek arkadaşını şu veya bu sebepten ötürü terk etmek zorunda kalmaktan daha kötüsü tükürdüğünüzü yalayıp ona geri dönmeye çalışırken reddedilmektir. (Ateş Şarkısı)
- Çok uzun süredir, gerçekleri inkar ederek ve kaybının ağırlığı altında ezilerek, sonsuz acılar çekiyordu. (Alev)
- İnsanlar kabul etmemek için ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar, gerçeklik algıdan ibarettir. Sizi olduğunuz kişi haline getiren, inanmayı seçtiklerinizdir. (Karanlık Ateş)
- Bazen bütün insan ırkının, güçlükle kontrol altında tutulan hayvanlar olduğunu düşünüyordum, en ufak bir bahanede medeni maskelerini yırtıp atabiliyorlardı. (Ateşten Doğan)
- Ryodan'ı özlemiştim. Beni olduğum gibi görebilmesini özlemiştim. Onun yanında hissettiklerimi özlemiştim. O, benim ateşimin benziniydi. Dinamitimi ateşleyen kibritti. Ryodan benim ateşimi seviyordu. (Yüksek Gerilim)
- Biri öldüğü zaman insanların söylediği şeyler ne kadar saçma. ~O şimdi daha iyi bir yerde.~ Nereden biliyorsun? ~Hayat devam ediyor.~ Bu mu rahatlatacak beni? Hayatın devam ettiğinin acı bir şekilde farkındayım. Her saniyesi ayrı acı veriyor. Bunun böyle devam edeceğini öğrenmek ne güzel. Hatırlattığınız için teşekkürler. ~Zaman her şeyin üstesinden gelir.~ Hayır gelmez. Zaman olsa olsa hepimizi mezara koyacak olan şeydir. Biz sadece acımızı dindirmek için yollar ararız. Zaman ne neşterdir ne de bandaj. Zaman hiçbir şeyi umursamaz. Yara dokusu hiç de iyi bir şey değildir. Adeta yaranın öbür yüzüdür. (Gölge Ateşi)
- "Yalnız büyüyenler, sert olurlardı. " (Buz)
- Nereden geldiğinin önemi yok. Önemli olan nereye gittiğindir. (Rüya Ateşi)
- Bu kapıyı sen açtın, dedi. Şimdi de kapatıyorum, diye yapıştırdım. Elinden geleni ardına koyma, kadın. Dudaklarında tehlikeli bir gülümseme oynaştı. (Yüksek Gerilim)
- Kendi zamanını bir başkasının hayatını kolaylaştırmak için harcamak, bence birine verilebilecek en güzel hediyeydi. (Buz)
- "Herkesten uzun yaşamak nasıl bir duygu haberin var mı? Önce hayatının partisine davet edildiğini sanırsın. Tıksırana kadar yer içer sevişirsin. İstediğin her boku yaparsın. Kendini dünyayı taşaklarından yakalamış gibi görürsün. Sonra takıldığın herkesin öleceğini fark edersin. Kaç tane müzisyen otuzunu bile göremedi. Kadınlar desen ayrı bela. Hangi birine bağlanacaksın? Kaç kere üzüleceksin? Kaçından nefret edeceksin? " (Ateş Şarkısı)
- Insan geleceğini kucaklayabilmek için geçmişiyle bağlarını koparmalıdır. (Karanlık Ateş)
- Bir zamanlar bambaşka bir adamdı. En kötüleriydi. Kemikkıran. Cengiz Han'la arkadaş olup Moğollar'la at sürmüştü. Atilla'yla savaşmıştı. Caligula'yla katliamlar yapmış, Nero'yla yakıp yıkmıştı. Korkunç Ivan'la gülmüş, Robespierre'in cellatlığını yapmış ve Kazıklı Voyvodo'yla düşmanlarının kafataslarından kan içmişti. Binlerce yıl boyunca durmadan savaşmıştı. Sayısız insan öldürmüştü. Kendi klanına sırt çevirmişti. Taa ki bir gün Ryodan önderliğinde ona saldırıp yakalamalarına dek. (Ateş Şarkısı)
- Hiç zamanın donduğunu hissettiniz mi? Hani dünyanın durduğu, sessizliğin olduğu ve yalnızca kulağınıza bir çınlamanın geldiği anlar oldu mu? Kalbinizin durduğu, gözlerinizin donduğu ve beyninizin boşaldığı o an... Ağzınızın açık kaldığı ve sorulan soru karşısında cevapsız olduğunuz... İşte bu, o anlardan biriydi. (Kan Ateşi)