diorex
ARTUKBEY

Katharine Burdekin kimdir? Katharine Burdekin kitapları ve sözleri

İngiliz Yazar Katharine Burdekin hayatı araştırılıyor. Peki Katharine Burdekin kimdir? Katharine Burdekin aslen nerelidir? Katharine Burdekin ne zaman, nerede doğdu? Katharine Burdekin hayatta mı? İşte Katharine Burdekin hayatı... Katharine Burdekin yaşıyor mu? Katharine Burdekin ne zaman, nerede öldü?

  • 31.08.2022 13:00
Katharine Burdekin kimdir? Katharine Burdekin kitapları ve sözleri
İngiliz Yazar Katharine Burdekin edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Katharine Burdekin hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Katharine Burdekin hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Katharine Burdekin hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 23 Temmuz 1896

Doğum Yeri: Spondon, Birleşik Krallık

Ölüm Tarihi: 10 Ağustos 1963

Ölüm Yeri:

Katharine Burdekin kimdir?

Katharine Burdekin Kitapları - Eserleri

  • Swastika Geceleri
  • Mağrur Adam

Katharine Burdekin Alıntıları - Sözleri

  • Bazen hayvani cinselliklerine taparlar ve bunu dinleriyle kaynaştırırlar. Bazen nefret ederler ve hiç yokmuş gibi davranmaya çalışırlar. Bazen aşırıya kaçarak hayvanların haz almadığı bireysel uygulamalarla işkence çeken zihinlerini rahatlatmak isterler, sonra yalnız kalarak yeniden seksten tamamen kurtulmaya çalışırlar, ama bunun için fiziksel olarak çok yetersizdirler. Seksin bu çarpıklığı dişilerin erkeklerle doğal ilişkisini tamamen zehirliyor, cinsel ayrıcalığa, cinsel tahakküme, cinsel uzlaşmazlığa ve diğer alt-insan engellemelerine yol açıyordu. (Mağrur Adam)
  • Düşünce özgürlüğünün olmadığı yerde onur da yoktur. (Swastika Geceleri)
  • Aslında bir fahişe ile arzulamadığı bir erkekle evlenen bir kadın arasında fark yoktur, uzak duramadığı için bezdiği bir adamla yaşar. Sorgulanmayan erkek egemenliği zamanında kadınların yarıdan fazlası zaman zaman fahişelik yapmıştır ve riskli bir hayat yaşayıp erkeklere yeterince cinsel haz veren bir kadın aşağılanırken, güvenli bir hayat yaşayıp erkeğe yetersiz cinsel haz veren bir kadına neden saygı duyulduğu, insan aklının kavrayışını aşan bir konudur. (Mağrur Adam)
  • Kadınlardan biri derin derin hıçkırıyordu. Şövalye,Efendi Hitler'e atfedilen bir deyişi hatırladı: " Almanlar, kalplerinizi taşlaştırın. Kalplerinizi her şeye karşı ama en çok da kadınların gözyaşlarına karşı taşlaştırın. Bir kadının ruhu yoktur ve bu yüzden acı çekemez . Onun gözyaşları sahtedir, aldatmacadır." (Swastika Geceleri)
  • Birbirlerini sürekli küçümsedikleri, birbirlerinden sürekli korktukları ve birbirlerini hep yanlış anladıkları için bir arada huzur içinde yaşayamıyorlardı. Erkeğin köklü kıskançlığı, daha aşağı ve değersiz bir konuma itilmiş kadınların tamamen bilinçli ama daha yüzeysel olan kıskançlığı ve hasediyle dengelenmekteydi. Yine de bu erkekler karşı cins olmadan yaşayamazlar, çünkü hayvani arzuları çok güçlüdür. Hayatlarının bir ucundan öbür ucuna, dayanılmaz bir korku, şüphe ve suçluluk duygusunun yükü altında sızlanır. Ve eğer çektikleri ıstırap onları kaçış yolları hazırlamaya zorlamış olmasa, her erkek ve kadın kendi elleriyle çoktan yok etmiş olurdu. (Mağrur Adam)
  • "Cesur ve açık sözlü olduğunu düşünüyorum, bu delilik emaresi olabilir mi?" (Mağrur Adam)
  • "Ama gerçekler yetişkin bir adam için bile katlanılmaz bir yüktür." (Swastika Geceleri)
  • Biri sözcüklerle bir şey ifade ettiğinde ise, o söz binlerce yıl önce söylenmiş de olsa, sözcükler ve düşünceler hala burada ve hayal gücü olmadan da anlamlandırılabilir, sanki o sözü söyleyen sana bir şey anlatıyormuş gibi. (Mağrur Adam)
  • Oğulları doğuştan efemine gibi görünen burjuva babalar, onların bu yapılarını değiştirmek için en pahalı eğitimleri aldırırlar, küçük yaşta annelerinden ve kız kardeşlerinden ayırırlar, onları erkeklerin idaresindeki küçük ya da büyük gruplardan oluşan oğlanlarla yaşamaya gönderirler. Bu okullarda yılın dokuz ayını o korkunç dişi etkisinden mutlak surette ayrı tutularak geçiren oğlanlar on sekiz yaşlarına gelene dek erkeksi olmayı öğrenirler. Bazıları, yaşça büyük olan gençlerin gittiği okullar olan, yüksekokul denen aynı homoseksüel atmosferde eğitimlerine üç yıl daha devam ederler. Bu arada kızlarsa kadınsı olmayı her yerde öğrenebilirler, evde eğitim alsalar ve babalarının eril etkisi altında yaşasalar da. Bir baba isterse kızını kendisi yetiştirebilir ve babası ya da herhangi biri, kız büyüdüğünde kadın olmayacağından endişe duymaz. (Mağrur Adam)
  • ...Kültürü kökünden kesip sonra da çiçek açmasını bekleyemezsin. (Swastika Geceleri)
  • “Delirdim,” dedi, mektubu bitirdiğinde. “Ve sonunda mutluyum.” (Mağrur Adam)
  • "Düşünce özgürlüğünün olmadığı yerde onur da yoktur." (Swastika Geceleri)
  • Yetiştirildiğin çizginin dışındaki her şey sana hayali gelir. (Swastika Geceleri)
  • "Hayatımda o kadar çok şeyi önemsedim ki, özellikle önemseyeceğim bir şey kalmadı." (Swastika Geceleri)
  • (...) erkek kitlelerinin gönüllü itaatini cinsel araçlar kullanmadan kazanabilen pek az kadın vardır. Ancak cinsiyetin genel olarak düşük bilinçte olması ve kural olarak kadınların, bir erkek ya da erkekler üzerinde kısmen ya da sağlam olmayan bir egemenlik kurmak için cinsel cazibeyi kullanmaları yüzünden, bu kadınlara çok az rastlanır. Kadının erkek üzerindeki cinsel çekiciliğinden başka bir gücü yoksa bu gücü artırmak için elinden ne geliyorsa yapacak, bunu mümkün olduğunca muhafaza edecek ve bu gücün azaldığını gördüğünde acı çekecektir. (Mağrur Adam)
  • Kusurlarınızdan kurtulmak, değerlerinizi korumak istiyorsunuz. Bunu yapamazsınız. Bu ikisi birbirinden ayrılamaz. Biri diğerini doğurur. (Mağrur Adam)
  • "Efendimiz , düşünce özgürlüğünün olmadığı yerde onur da yoktur ." (Swastika Geceleri)
  • von Hess şöyle der: "Dışlamak, erkekleri değersiz hissettirmek için kusursuz bir yöntemdir." (Swastika Geceleri)
  • Erkekler çok eşli hayvanlardan gelmiş olsun ya da olmasın, erkek egemenliğinin hüküm sürdüğü zamanlardaki medeni erkeklerin çok eşli olduğuna şüphe yoktur. Bir erkek tek bir kadına bağlanamaz, çünkü bütün kadınları aşağılar. Bütünüyle, sadece ve hayatı boyunca tek bir kadını sevemez, çünkü zihninin derinliklerinde o kadının cinsiyetinden nefret eder. (Mağrur Adam)
  • Çürüyen fiziksel güçtür. Her şey buna döner. İsyan silahsız olmalıdır; isyanın ardındaki güç ruhsal olmalı, içten gelmelidir. Bach'in müziğini ürettiği yerden. Belki Tanrı'dan. Tanrı nedir? "Tanrılığa ve Tanrı'nın evrenselliğine kusursuz inançtır. Anlayış gün batımının en güzel anı gibi gelir ve gider." (Swastika Geceleri)

Yorum Yaz