Prof. Dr. Ahmet Tekin: İşgal rejimi Amerika’nın bir kuduz köpeğidir
Mardin Artuklu Üniversitesi Prof. Dr. Ahmet Tekin, Gazze’de yapılan esir takas ve Trump’ın Gazze hakkındaki hain planı hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.

Doç Dr Ahmet Tekin, Gazze’de yapılan esir takası, takas sonrası beklenen durumlar ve Trump’ın Gazze hakkındaki hain planıyla ilgili’ya önemli açıklamalarda bulundu.
Tekin, HAMAS’ın hayret bırakan törenle esir takasını gerçekleştirmiş olmasıyla tüm dünyaya mesaj verdiği gibi işgal rejimin maskesini de düşürdüğünü aktardı.
HAMAS’ın bu İslami, insani ve izzetli duruşları sayesinde yüz binlerce insanın Müslüman olduğuna dikkat çeken Tekin, Trump’ın Gazze hakkındaki sinsi planına da değinerek verilen mesajların hiçbir şeyi ifade etmediğini ve emeline ulaşamayacağını vurguladı.
“Bütün dünya siyonistlerin gerçek yüzlerini gördü”
HAMAS’ın esir takasındaki görüntülerinin Netenyahu’yu ciddi anlamda rahatsız ettiğini belirten Tekin, “Artuklu Üniversitesi ailesi olarak Aksa Tufanı’nın başladığı günden bu yana büyük bir duyarlılık gösterdik. İşgal rejimi ile HAMAS arasında yapılan esir takasında, İzzeddin El Kassam Tugayları, esir takası sırasında yaptığı törenlerle gerçekten bütün dünyaya çok ciddi, çok önemli mesajlar verdiler. Burada İslam’ın adaletini, cihadın ahlakını İslam’ın esirlere bakış açısını bütün bu mesajları dünyaya verdiler. Tabii bu mesajlar dünyaya verilirken daha önce milyarlarca dolar harcayıp kendi imajlarını düzeltmeye yönelik siyonistleri dünyada hani mağdur ezilmiş soykırımlara uğramış bir halk olarak lanse etmeye gayret eden bu siyonist çetelerin maskeleri bu mesajlar sayesinde düştü. Maskeleri düşünce de bütün dünya halkları siyonistlerin gerçek yüzlerini gördü. Bu da elbette ki başta terörist Netanyahu olmak üzere bütün bu şer şebekesinin zoruna gitti ve onları rahatsız etti. Nitekim HAMAS’ın elindeki esirlere bakıldığında bu esirlerin İzzeddin El Kassam askerlerine, HAMAS askerlerine sarılmaları, onları başlarından öpmeleri, motivasyonları ve ruh hallerine bakıldığında sanki piknikten geliyormuş gibi öyle bir havadalar. Fakat işgal rejiminin elinden çıkan esirlere bakıldığında gerçekten israil hapishanelerindeki o insanlık dışı uygulamalar nedeniyle tanınmaz bir hale girdiklerine şahit olunuyor. Burada da aslında dünya halkları bir mukayese yapıyor. Bu mukayese neticesinde gerçekten HAMAS’ın bu İslami, insani ve izzetli duruşları sayesinde yüz binlerce insan dünyada Müslüman olmuştur.” şeklinde konuştu.
Tekin, işgalci rejimin Kur’an’da da geçtiği üzere hiçbir zaman sözlerine sadık kalmadıklarına dikkat çekerek, “Yahudi siyonist çeteler, Kur’an’da; peygamber katilleri, lanetlenmiş kavim ve insanlığın ve doğanın düşmanı olarak zikredilmektedir. Bunların sözlerinde sadık olmaları vefalı olmaları, sadakatli olmaları beklenmez. Kötülük ve olumsuzluk manasında ne varsa hepsi bunlardan beklenir. Elbette ki HAMAS da Gazze halkı da bunlara güvenmediklerinden dolayı ateşkesin bütünüyle orada hâkim olması için bütüncül bir biçimde esir takaslarının ilk önce son bulmasını bekliyorlar. Nitekim bu 7’nci esir takasında da yine bunlar sözlerinde durmadılar ve oradaki Gazzeli esirleri bırakmadılar.” dedi.
Gazze’nin imarı için Müslüman ülkelere çağrıda bulunan Tekin, “Gazze, bir bütün olarak yakıldığı, yıkıldığı belki dünya tarihinde hiçbir savaşta kullanılmayan nükleer silahlar Gazze’de kullanıldı. İlk önce Gazze’nin imar ve inşası için bütün Müslüman ülkelerin Gazze’ye sahip çıkması lazım. Gazzeli kardeşlerimizin yaralarının acilen sarılması için kimin elinden ne geliyorsa mutlaka bütün çabasını ortaya koymalıdır.” ifadelerini belirtti.
“İşgal rejimi, Amerika’nın bir kuduz köpeğidir. Bu köpeğin aşısı da yapılmamıştır”
Amerikan Başkanı Donald Trump’ın Gazze hakkındaki sinsi planına da değinen Tekin, “İşgal rejimi terör şebekesinin finansörü ABD, Amerika, Trump bunlar israil terör şebekesinin bu savaşını finanse etmektedir. Trump’ın ‘biz Gazze’yi boşaltacağız. Gazze’deki insanları ilk önce mısır ve Ürdün’e yerleştireceğiz. Ondan sonra da Fas ve Somali taraflarına götürüp orada onları konumlandıracağız’ şeklindeki mesajları bütünüyle bir etnik temizliktir. Gazze halkı çok şerefli bir halktır. Gazze halkı izzetli bir halktır. Gazze halkı sanki bir bütün olarak 7’den 70’e asr-ı saadetten çıkıp bizim bu asrımıza gelmiş bir halktır. Dolayısıyla Gazze halkı nezdinde Trump’ın bu mesajları, tehditleri, şantajları bir hiçtir, hiçbir şey ifade etmiyor. Gazze halkının ortaya koydukları bu cesareti biz bütün Müslüman ülkelerin yöneticilerinin de ortaya koymalarını bekliyoruz. Trump Gazze’yi insansızlaştırmak yerine Gazze halkını farklı bölgelere taşıyıp götürmek yerine israilli yahudileri bu bölgeden götürüp Amerika’nın herhangi bir bölgesine onları yerleştirmesi gerekiyor. Çünkü neticede işgal rejimi, Amerika’nın bir kuduz köpeğidir. Bu köpeğin aşısı yapılmamıştır. Bugün de Gazze’ye saldırmış yarın Lübnan’a da saldırır ki saldırıyor, Suriye’ye de saldırır, Türkiye’ye de saldırır. Nitekim bunların vaat edilmiş topraklar safsatası vardır. Bunlar buna inanmışlar ve bunlar yerinde de rahat durmayacaklar.” şeklinde konuştu.
Tekin ifadelerini şöyle sürdürdü:
“Gerçekten eğer bu sarı domuz dediğimiz Trump gerçekten Orta Doğu’da bir barış istiyorsa bu Orta Doğu’nun kalbine saplanmış zehirli bir hançer olan bu siyonistleri buradan çıkarıp Amerika’nın herhangi bir bölgesine götürüp onları oraya yerleştirsinler. Çünkü Gazze halkı Filistin topraklarının gerçek sahipleridir. Burada işgalci olan halk, siyonistlerdir. Buradan götürülmesi gereken bir halk varsa Gazze halkı değil, siyonistlerdir. Şimdiye kadar Türkiye halkı olarak biz gerçekten Gazze halkının yanında durduk. Maddi manevi onları destekledik. Bundan sonra da bu desteklerimizin sürmesi lazım. Gerek dualarımızla gerek infaklarımızla gerek boykotlarımızla ve gerek bu işgal rejiminin zulümlerini çeşitli imkânlarımızla sosyal medya vesaire güncel tutmaya diri tutmaya ve duyurmaya gayret etmeliyiz. Burada rehavete kapılmamamız lazım.” şeklinde aktardı.
İLKHA