Mardin Barosu'ndan Derik faciasıyla ilgili açıklama

Mardin Barosu Başkanlığı, Derik'ye yaşanan katliam gibi kazayla ilgili açıklamada bulundu. Mardin Barosu Başkanlığı'nca yapılan açıklamada; Derik Sulh Ceza Hakimliği'nce kazanın ardından yapılacak haberlere getirilen yayın yasağı kararının basın özgürlüğüne aykırı olduğuna dikkat çekildi.

Mardin Barosu, Mardin'deki çevreyolu eksiğinin biran önce giderilmesi gerektiğinin hususuna değinilen açıklamada; ağır tonajlı araçlarla ilgili gerekli denetimlerin yapılmadığına, yaşanan ilk kazanın ardından 35 dakika sonra gerçekleşen ikinci kazanın trafik akışının durdurulmaması nedeniyle göz görere göre geldiğine vurgu yapıldı.

Mardin Barosu Başkanı Avukat İsmail Elik ve Baro Yönetim Kurulu üyelerinin hazır bulunduğu kazayla ilgili yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"20.08.2022 tarihinde, saat yaklaşık 17.55'te Mardin'in Derik ilçesinde bir tır aracının ilçe merkezinde bulunan kavşakta diğer araçlara çarpmasıyla olay yerine gelen vatandaşların arasına saat yaklaşık 18.30'da ikinci bir ur aracının dalması sonucunda 21 vatandaşımız yaşamını yitirmiş, çok sayıda vatandaşımız da yaralanmıştır. Yaşamını yitirenler arasında baromuz üyesi Av.Baran AÇAN'da bulunmaktadır.

Olaya karışan her iki tır aracı da Mazıdağı ilçemizde bulunan Eti Bakır Mazıdağı İşletmelerinden yüklendikleri (söz konusu işletme Kastamonu Vergi Dairesine bağlıdır) gübre yükü taşımaktaydılar. Derik ilçemizin merkezinden geçen yoldan çok sayıda yük araçları geçmesine rağmen buna uygun güvenlik önlemleri alınmadığından benzeri kazalar sıklıkla meydana gelmektedir.

Mardin Barosu olarak yaptığımız araştırma sonucunda; şüpheli ve görgü tanıklarının beyanlarına, soruşturma dosyasında bulunan diğer evraklara dayanarak her iki olayı da şoför hatalarından ibaret trafik kazaları olarak görmek mümkün değildir.

"İNSAN CANI MADDİYATLA ÖLÇÜLMEZ"

1-Vatandaşlarımızın yıllardır dile getirdiği bir çevre yolunun olmaması, ağır yük taşıyan büyük araçların ilçe merkezinden geçmesinden dolayı bu araçlar çok sayıda kazaya neden olmaktadırlar. Benzer durum Mardin merkez, Kızıltepe ve Nusaybin ilçemizde de söz konusudur. Oysaki Derik ilçemizdeki şehir merkezinin bir ucundan diğer ucuna olan mesafe kısadır ve sadece yük araçlarının geçeceği bir yolun yapılması büyük bir külfet oluşturmayacaktır. Ayrıca insan canı maddiyatla ölçülemez.

"İKİNCİ KAZA GÖZ GÖRE GÖRE YAŞANMIŞ"

2-Şehir Merkezine kadar 10-15 km virajlı ve yokuş aşağı yol olmasına rağmen özellikle yük araçlarına yönelik yeterince kontrol yapılmamakta ve güvenlik önlemi alınmamaktadır. Nitekim ilk tır aracının kazaya sebebiyet vermesine ve aradan yaklaşık 35 dakika geçmesine rağmen araç trafiği durdurulmamış, gerekli önlemler alınmamış ve sonuç olarak ikinci kaza göz göre göre meydana gelmiştir. Olay günü yolun diğer tarafı onarım çalışmasından dolayı trafiğe kapalıydı.

"ARAÇLAR YETERİNCE KONTROL EDİLMİYOR"

3- Kazaya karışan her iki tır şoförünün sorgu beyanlarında araçlarının fren tutmadığını belirtilmişlerdir. Eğer bu beyanlar doğruysa adı geçen işletmeden yük taşıyan araçlarının yük taşımaya uygunluğu Eti Bakır işletmesi, taşımacılığı yapan nakliye şirketi ve trafik ekipleri tarafından kontrol edilmediği veya yeterince kontrol edilmediği sonucuna ulaşmak kaçınılmazdır. Ayrıca taşıma kapasitesinin üzerinde yük taşıdığı kuşkusunu uyandırmaktadır. Edindiğimiz bilgilere göre adı geçen işletmenin yük taşımacılığını eski bir milletvekiline ait bir firma yapmaktadır.

Bütün bu hususlar göz önüne alındığında, yukarıda belirtiğimiz üzere kazaların şoför hatasından ibaret olmadığı sonucuna ulaşılmaktadır.

Yapılmakta olan soruşturmada ve yapılacak olan kovuşturmada belirttiğimiz hususlar dikkate alınmalı, kusuru, ihmali bulunan bütün kişi ve kurumların yargı önünde hesap vermesi sağlanmalıdır. Yargının vereceği karar bu tür kazaların önünü kesecek ya da benzer kazaların sürüp gitmesine neden olacaktır.

YAYIN YASAĞINA TEPKİ

Öte yandan olay günü Derik savcılığının talebiyle Derik Sulh Ceza Hakimliği dosya kapsamı hakkında yazılı, görsel internet medyasında ve sosyal medyada her türlü haber, röportaj, eleştiri ve benzeri yayın yapılmasını yasaklayan kararı, soruşturmanın hukuka uygun ve şeffaf yürütülemeyeceği endişesine neden olmaktadır. Yayın yasağı kararı basın özgürlüğüne aykırı olduğu gibi, halkın haber alma hakkının da ihlali demektir. Söz konusu yasak kararına baro olarak itiraz etmiş bulunmaktayız. Bu yasak ivedilikle kaldırılmalıdır.

Mardin barosu olarak, halkımızı derin bir acıya boğan her iki kazada yargı sürecinin hukuka uygun yürütülmesi, hiçbir kişi veya kurumun etkisi ve baskısı altında kalmadan, ihmali ve kusuru bulunan kişi ve kurumların yargı önünde hesap vermesi için sürecin takipçisi ve müdahili olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz. 24/08/2022"