Hazreti İsa kimdir, ne zaman doğdu - doğum tarihi ne zamandı
Yılbaşının yaklaşması ile vatandaşlar tarafından Hazreti (Hz.) İsa (as)'ın doğum tarihi ve hayatı merak konusu oldu. Peki Hazreti İsa kimdir? Hz İsa ne zaman dünyaya geldi? Hz İsa hangi kitabı indirdi? Hz İsa ne zaman doğdu? İşte Hz İsa hakkında merak edilenler...
İsa kimdir?
İsa (y. MÖ 4 - MS 30/33), 1. yüzyılda yaşamış olan bir Yahudi vaiz ve dinî liderdir. Dünyanın en büyük dini olan Hristiyanlığın merkezî figürüdür.
Hristiyanlar, İsa'nın Eski Ahit'te kehanet edilen ve beklenen Mesih, Tanrı'nın Oğlu ve Tanrı'nın enkarnasyonu olduğuna inanırlar.
İsa, mensubu olduğu Yahudi toplumunda ''Yusuf'un oğlu İsa'' olarak anılırdı.
Hristiyanlar, ölümünün hemen ardından İsa'nın dirildiğine ve kurduğu topluluğun Hristiyan Kilisesi'ne dönüştüğüne inanır.
Hristiyan doktrinlerine göre İsa, Kutsal Ruh tarafından hamile bırakılan Meryem adında bir bakireden dünyaya gelmiş, birçok mucize gerçekleştirmiş, ardından Hristiyan Kilisesi'ni kurmuş, insanlığın günahlarının kefareti için çarmıha gerilerek ölmüş, üç gün sonra da dirilmiş ve tekrar geleceği tarihe kadar cennete yükselmiştir.
Yahudiler, İsa'nın beklenen Mesih olduğu inancını reddederler ve İsa'nın Tanah'ta belirtilen Mesih kehanetlerini karşılamadığını savunurlar. Maniciler, Gnostikler, Müslümanlar, Bahâîler ve diğerleri, dinlerinde İsa'ya farklı yorumlarla yer vermişlerdir.
İslam inancına göre İsa, Tanrı'nın görevlendirdiği ulu'l azm (azim ve sebat sahibi) peygamberlerdendir ve Mesih'tir.
Müslümanlara göre İsa, bakire bir anadan doğmuşsa da Tanrı'nın Oğlu değildir ve onun doğumu bir mucizedir; ayrıca kendisine bir de kutsal kitap indirilmiştir. Kur'an'a göre İsa, çarmıha gerilmemiş ancak Tanrı tarafından fiziksel olarak göğe yükseltilmiştir, dolayısıyla hiç ölmemiştir. Bahâî öğretileri, İsa'yı "Tanrı'nın Tezahürleri"nden biri sayar.
Bazı Hindular, İsa'yı bir avatar veya sadu olarak görür.
Tenzin Gyatso (14. Dalay Lama) da dahil olmak üzere bazı Budistler, İsa'yı hayatını halkın refahına adamış bir bodhisattva olarak görür.
Çoğu bilimsel araştırmacı, Meryem oğlu İsa'nın Celileli Yahudi bir haham olduğu ve kelâmını sözel olarak ilettiği, Vaftizci Yahya tarafından vaftiz edildiği ve Roma İmparatorluğu Yahudiye valisi Pontius Pilatus'un emriyle çarmıha gerildiği konusunda hemfikirdir.
Bugün bilim dünyâsında genel olarak kabul edilen görüşe göre İsa, Yahudiliğin düzelmesi için çaba harcayan kıyametçi bir vaiz ise de, kimi önemli araştırmacıya göre kıyametçiliği tartışma konusudur.
Bugün dünyanın çoğu ülkesinde kullanılmakta olan Miladi takvimindeki ''milat'', İsa'nın doğduğu kabul edilen tarihtir.
Etimoloji
Türkçede kullanılan İsa sözcüğü Arapça olup Kur'an kökenlidir (عيسي, ʿĪsā). Hristiyanlığın merkezî kişisinin adı, İbranice ve Aramice bir ad olan Yeşua'dır (İbranice: יֵשׁוּעַ, romanize: Yēšū́aʿ; Aramice: ܝܫܘܥ, ‘Yešua). İsrailoğullarında oldukça yaygın olan bu ad "kurtuluş Yahveh'dendir!" anlamına gelir.
Yeşua adı Arapçaya Yesua (يسوع, Yasūʿ) olarak, Kitâb-ı Mukaddes kanonunun Yeni Ahit kısmının orijinal dili olan Grekçeye Yesus (Ἰησοῦς, Iēsoûs) olarak geçmiştir. Pek çok dilde Yesus adının varyasyonları kullanılır (Jesus, Jesu, Gesù gibi).
Birçok dilde kullanılan Christ, Christus, Cristo vb. isimler, 'kutsal yağ ile ovulmuş, kutsanmış' anlamına gelen Mesih'in (İbranice: משיח; Aramice: משיחא) Grekçe karşılığı olan Kristos'un [Χριστός] varyasyonlarıdır.
Hristiyan kaynaklarında ve yer yer diğer inançların kaynaklarında ismi İsa Mesih olarak geçer.
İslami inançta İsa'nın Mesih unvanıyla anılmasının bir sebebi, hastaları eliyle meshederek iyileştirmesidir.
Bilim dünyasında
Bazı araştırmacılara göre İsa, Roma İmparatoru Augustus zamanında, o dönemde Roma İmparatorluğu'na bağlı olan Beytüllahim'de MÖ 4'te dünyaya gelmiştir. Kendisinin, soyunun ve müritlerinin Aramice konuştuğu, bunun yanında İbranice ve Grekçeyi de anladığı ifade edilir.
Bazı kaynaklara göre Beytüllahim yer adı değil, İsa'nın doğumu sırasında gökyüzünde görülen çok parlak yıldız gibi bir nesnedir. Bu iddiaya göre Beytüllahim tabiri İsa'nın nerede değil, ne zaman doğduğunu göstermektedir.
Doğum ve ölüm tarihleri ile ilgili olarak kimi tarihçiler ve araştırmacılar farklı görüşler belirtirler. Memleketine atfen Nasıralı İsa olarak da bilinir.
Mesih Efsanesi teorisi
Bazı tarihçi ve araştırmacılar, İsa'nın gerçek bir şahsiyet olduğu konusunda şüphecidirler. Adının Yeni Ahit kaynaklı dini metinlerde sıkça geçmesine rağmen tarihi belgelerde kendisinden bahsedilmemesi, kendisi hakkındaki bazı anlatıların daha önceki efsanelerde de aynen yer alması gibi sebeplerle onun mitolojik bir karakter olabileceğini düşünmektedirler. Bu görüşte olan araştırmacıların İsa hakkındaki teorilerine genel olarak Mesih Efsanesi teorisi denilmektedir. Bu teoriyi savunanların hemfikir oldukları noktalar şöyle sıralanabilir: İsa'dan bahseden ve miladi birinci asra ait birincil derecede kaynağın olmaması ve Hristiyanlıktaki ibadetlerin, kendisinden önce ortaya çıkmış putperest dinlerde köklerinin olması.
İsa'nın Tarihselliği teorisi
Günümüzde neredeyse bütün uzmanlar tarafından gerçekten yaşadığı düşünülen İsa'nın varlığının araştırılması için tarihçiler Sinoptik İnciller'i (Matta, Markos ve Luka) birincil kaynak olarak gösterir.
Hristiyanlıkta
Hayatı
Hristiyan tarihçi ve teorisyenlerin çoğu, İsa'nın Celileli bir öğretmen ve marangoz olduğu, şifa dağıttığı, Yahya tarafından vaftiz edildiği, "halkı isyana teşvik etmek" suçuyla, Yahudi din adamlarının tahriklerine kanan Roma İmparatorluğu'nun Yahudiye eyaletinin valisi Pontius Pilatus'un emri ile Kudüs'te çarmıha gerildiği konusunda hemfikirdir. Hristiyanlık teolojisinde kullanılan, İsa'nın yaşamına dair ana kaynaklar Yeni Ahit'teki dört kanonik incildir (Matta, Markos, Luka ve Yuhanna). Genel kabule göre bunlar İsa'nın ölümünden 60-70 yıl sonra, I. yüzyılda yazılmışlardır. İbrahim oğlu İshak'ın soyundan geldiğine inanılır. Yahudi toplumu içinde doğup büyüyen İsa'nın yaşadığı dönemde Yahudilerin geleneksel olarak babalarının ismiyle anılması sebebi ile İsa yaşamı süresince, üvey babasına izâfeten Yusuf oğlu İsa olarak bilinmiştir.
Dini anlatılara göre annesi Meryem, Levioğulları soyundan geliyordu. Hristiyanlık, İsa'nın annesi Meryem üzerinden olan gerçek biyolojik şeceresi hakkında bir bilgiye sâhip değildir. Yeni Ahit'te birbiriyle birçok uyumsuzluk gösteren iki şecere, Meryem'in kocası ve İsa'nın kanuni babası olarak andığı marangoz Yusuf'un Davud'a kadar çıkan soyağacını verir. Hristiyanlığın bakış açısına göre, Eski Ahit'te yer yer ileride zuhur edecek olan İsa'nın ima edildiği düşünülen (beklenen Mesih) inanışı vardır.
İsa'nın varlığının hikmeti
Hristiyanlara göre İsa'nın "dünyada kendine özgü bir önem"i vardır.
Hristiyanlara göre İsa insanları Tanrı'ya yaklaştırmış ve Mahşer Günü dirilerek insanları bedensel dirilişlerinden önce ya da sonra yargılayacaktır.
Kimilerine göre ise İsa'nın kurtarıcı rolü öteki dünyadan çok varoluşçu ya da toplumsal bir kimliktir; ve bazı araştırmacılar İsa'nın evrensel uzlaşıyı getireceğini savunur.
Çoğu Hristiyan İsa'ya Kutsal Ruh'un insana dönüşmüş hali ve Kutsal Teslis'teki üç tanrısal ilkenin ikincisi olarak inanırken az sayıdaki bazı gruplar teslis inancını kısmen ya da tamamen reddeder.
İsa'nın tabiatı
Hristiyan inancında İsa Tanrı'nın Oğlu ve Tanrı'nın enkarnasyonudur.
O, Baba (Tanrı) ile insanlar arasında aracı, Tanrı'nın sözlerinin beden bulmuş biçimi, beklenen Mesih, kurtarıcı, Rab, Tanrı ile aynı "öz"den olan, güçlü Tanrı, tek insan, dünyanın tek kralı, Kutsal Üçlü Birlik'teki kişilerden "oğul"dur. İsa için kullanılan "oğul" ifadesi biyolojik bir anlam içermemektedir, Tanrı'nın babalığı ruhanî bir babalıktır. Hristiyanlık inancına göre İsa, insanların günahlarının bağışlanması için çarmıhta bedenen can vermiştir.
İsa'nın tanrısal ve insani özellikleri farklı mezheplerce farklı yorumlanır. Hristiyanlığın monofizit görüşüne göre insani tabiatı ile tanrısal tabiatı, tanrısal özü altında erimiş ve ayrılmaz, bölünmez tek bir tabiat meydana gelmiştir. Çarmıhta sadece insanî tabiatı acı çekmiştir. Tanrısal tabiatı acı çekmemiştir.
Diofizit görüşe göre ise insani ve tanrısal olmak üzere birbirinden bağımsız iki tabiatı vardır. Çarmıha gerildiğinde tanrısal tabiatı bedeninden ayrılmış, sadece insani tabiat acı çekmiştir. Meryem, insan olan İsa'nın annesidir, dolayısıyla da ona Theotokos, yani Tanrı anası denemez Ortodoks, Katolik ve Protestanlara göre İsa'nın insani ve tanrısal iki tabiatı olup bunlar asla birleşmezler, karışmazlar ve ayrılmazlar.
İslam'da
İslam'da Meryem oğlu İsa, Mesih'tir, Allâh'ın Kelimesidir, Rûhullah'tır, bir râsuldür, beş ulu'l-azm peygamberden biridir.
Ayrıca Müslümanlar İncil'in İsa'ya vahiy yoluyla indirilen kutsal bir kitap olduğuna inanırlar.
İsa, Tanrı da değildir, Allah'ın oğlu da değildir.
Allah'ın izniyle çeşitli mucizeler göstermiştir.
Âl-i İmrân Suresi ve Meryem Suresi'nde anlatılır.
Hayatı
Doğumu
İslâmiyetin ana metni Kurân'a göre Îsâ, biyolojik veyâ ruhsal bir babası olmayarak, mûcizevî bir sûrette, annesinin rahminde yaratılmıştır. Kurân'da buna bir misâl olarak, toprağa insan sûreti verilip can ilka edilmesi sonucu babasız yaratılan Âdem Peygamber örnek getirilir ve iki peygamberin yaratılışı aynı mucize kategorisinde vurgulanır.
Kur'an'da İsa'nın bir anne-baba ilişkisinden değil, sadece bir anneden meydâna geldiğini vurgulamak için birçok âyette, annesine izâfeten "Meryem oğlu İsa" şeklinde zikredilir.
İnsanlar, doğduğunda, Şeytan tarafından dürtülüp rahatsız edilir ve ağlarlar.
Meryem oğlu İsa, Şeytan'ın dokunup rahatsız edemediği kişidir.
Çarmıhtan korunması ve göğe yükseltilişi
Çoğu İslami gelenek, İsa'nın fiziksel olarak çarmıhta veya başka bir şekilde öldüğünü kategorik olarak reddeder. Çoğu gelenek, bunun yerine ikame veya başka bir kişinin İsa'nın yerine çarmıha gerildiği fikrini öğretir. Bununla birlikte, bazı modern Müslüman bilginler, İsa'nın gerçekten öldüğüne ve onun hayatta kalmasına yapılan atıfların gerçek değil, sembolik olduğuna inanıyorlar. İsa'nın ölümünün doğası hakkındaki bu anlaşmazlık, İslam kanonunun kendisinde bulunur ve en eski hadis, Muhammed'in arkadaşlarının İsa'nın öldüğünü söylediğini aktarır. Bu arada, daha sonraki hadis ve tefsirlerin çoğunluğu bunun tersini savunmaktadır. Muhammed Reşid Rıza gibi bazı İslami reformcular, çağdaş yorumcuların Kur'an'daki İsa'nın ölümünün inkarının mecazi olarak yorumlanmasıyla hemfikirdir.
Şeceresi
Kurân'da Îsâ'nın soyağacından olarak annesi Meryem ve dedesi İmran'ın adları zikredilmektedir. Müslüman bilginlerin eserlerinde hem Hristiyanların geleneklerinden iktibas edilmiş Marangoz Yusuf'un şeceresi, hem de Hristiyan geleneğine dayanmayan Meryem'in ve kuzeni Yahya'nın şecereleri mevcuttur. Marangoz Yusuf'un şeceresi ile Meryem Ana'nın ve Yahya bin Zekeriya'nın şecereleri arasında büyük farklılık mevcuttur.
Milletler ve Hükümdarlar Tarihi’nde Meryem oğlu İsa'nın Şeceresi
1. İbrahim
2. İshak
3. Yakub
4. Yahuda
(Yahuda ile İyşa arasında ismi bilinmeyen birçok ata)
5. İyşa
6. Davud
7. Süleyman
8. Rahbeam
9. Ebya
10. Asa
11. Yehşafaz
12. Yarem
13. Ahzihu
14. Yavş
15. Amsiya
16. Azriya
17. Yusam
18. Ahaz
19. Hazkiya
20. Menaşe
21. Amun
22. Yaşhem
23. Matan
24. İmran
25. Meryem
26. İsa
Yaşadığı dönem hakkındaki ihtilaflar
Hristiyan geleneklerinin etkisiyle, İslâm bilginleri, Meryem oğlu İsa'nın, MS 1. yüzyılda risâlet görevini yerine getirdiğini zımnî olarak kabûl etmektedir veyâ İslâm'ın temel metni Kurân ile çatışma arzetmediği ve ayrıca akîde konusunda bir mesele olmadığı için bu konuda bir îtirazda bulunmamaktadırlar. Bununla birlikte, İslâm bilginlerinin târih boyunca yazmış oldukları eserlerde, Meryem oğlu İsa'nın ve en bilinen çağdaşları Zekeriya ve Yahya Peygamberlerin ve Meryem Ana'nın hakkında Hristiyan gelenekleriyle uyumsuzluk gösteren pek çok vakâ rivâyet edilmiştir. Meryem Ana'nın şeceresi de bunlardan birisidir.
Bu örneklerden bir diğeri Ashab-ı Karye vakâsıdır. Bâzı tefsir yazarları, Ashab-ı Karye vakâsının, İsa'nın yolladığı elçiler ile ilgili olduğunu ve bu olayın Antakya'yı yöneten Antihas oğlu Antihas (انطيخس بن انطيخس) adındaki bir hükümdar zamânında yaşandığını rivâyet etmektedirler.
MS 1. asra aykırı duran bu rivâyetlerin dışında, İsa'nın Hristiyan geleneğinde anlatılandan asırlar önce yaşadığını açıkça savunan rivâyetler de İslâm geleneğinde görülmektedir. Ahmed Sirhindî de mektuplarından ikisinde, onun Eflâtun (MÖ y. 427-347) zamanında yaşadığını ve tebliğinin Eflatun'a ulaştığını dile getirir.
Taberi'nin rivâyetlerinde, Makedonyalı İskender'in Babil'i ele geçirmesinin altmış beşinci senesinde (yaklaşık MÖ 266) İsa'nın doğduğunu kabûl eden Farslar; İskender'in Babil'i fethinin üç yüz üç sene sonrasında (y. MÖ 28) İsa'nın doğduğuna inanan Hristiyanlar, Makedonyalı İskender'in hakimiyetiyle İsa'nın doğumu arasında elli bir sene geçtiğini (en geç MÖ 272) kabûl eden Zerdüştler vardı.
İslam'daki özel konumu
Muhammed'in geleceğini bildirmesi
Kurân, İsa'nın, Ahmed adında, kendisinden sonra gelecek olan bir resûl olarak Muhammed'i, İsrailoğullarına haber verdiğini bildirir.
Bununla ilgili olarak bir hadîste Muhammed, şöyle söylemiştir: “Benim ismim Kurân'da Muhammed, İncil'de Ahmed, Tevrat'ta Ahyed'dir.” Bâzı İslâm bilginleri, Yuhanna İncili'nde geçen Faraklit'in İslâm peygamberi Muhammed olduğunu savunur.
Hristiyan inanışına göre ise Faraklit, Kutsal Ruh'tur.
Kanonik incillerde açıkça Muhammed'in geleceğini haber veren bir bilgi yoktur. O yüzden Müslümanların Yuhanna İncili'nde İsa'nın Muhammed'in geleceğini bildirdiğine dair delil kabul ettikleri sözleri, Hristiyan dünyası delil olarak kabul etmez.
Evliya Çelebi, Seyahatnâme'de, İslâm'a göre Meryem oğlu İsa'nın havârilerinden kabul edilen Şem'un-u Safa'nın Nakura yakınlarındaki türbesinde bulduğu incil nüshasını defalarca okuduğunu ve incelediğini, İsa'ya inen ve Muhammed'i müjdeleyen ayetin o nüshada mevcut olduğunu iddia etmektedir.
Evliya Çelebi'nin, bizzat Şem'un-u Safa tarafından yazıldığını naklettiği bu el yazması incil, bulunamamıştır.
Mesih olarak âhir zamanda geri dönecek olması
Kurân'da açıkça Meryem oğlu İsa'nın âhir zamanda geri gelip gelmeyeceği yazılı değildir. Âhir zamanda İsa'nın geleceğinin haber verildiği hadisler vardır.
İsa, geldiğinde Deccâl'i helâk edecektir.
Ancak, İslâm bilginleri, Deccâl'in mâhiyeti, İsâ'nın gelişinin mâhiyeti ve Deccâl'i helâk edişinin mâhiyeti konusunda oldukça farklı yorumlar yapmışlardır.
Yahudilikte
Yahudiler, İsa'nın Mesihliğini, peygamberliğini ya da Tanrı'nın Oğlu veya enkarnasyonu olduğunu tanımaz.
İbn-i Meymun, Nasıralı İsa'nın ve Muhammed'in mevcudiyetlerinin hikmetinin, beklenen Yahudi Mesihi'nin gelişine dünyâyı hazırlamak olduğunu savunur.
Miladi takvimi ret
Miladî takvim, İsa'ya göre düzenlenmiştir. Milat, Roma imparatoru Ogüst'ün imparatorluğunun 28. yılıdır. Bu sene, Hristiyan geleneğinde İsa'nın doğum yılı olarak kabûl edilir. Bu yıl, zaman çizelgesinde başlangıç noktasını temsil eder. Milattan Önce (MÖ) ile İsa'dan Önce (İÖ) ve Milattan Sonra (MS) ile İsa'dan Sonra (İS) aynı anlamda kullanılır. "Milattan Sonra" anlamında kullanılan AD (Anno Domini) ise Latince "Rabbin yılı" anlamına gelir.
19. asrın ortalarından itibaren Yahudi akademisyenlerin öncülüğünde, Before Christ (Mesih'ten Önce) ve Anno Domini (Rab'bimizin Yılında) isimlendirmelerinin terk edilmesi gerektiği yönünde bir gelenek başlatıldı. Bunun yerine CE (İng. Common Era; Tr. Ortak Zaman) ve BCE (İng. Before Common Era, Tr. Ortak Zamandan Önce) tabirleri kullanılmaya başlandı. Bu gelenek, bilimsel çevreler tarafından benimsendi ve yaygın kabul gördü, çünkü, Ortak Zaman ve Ortak Zamandan Önce adlandırmalarında, Anno Domini (Rabbin Yılı) ve Before Christ (Mesih'ten Önce) gibi, Hristiyanlığın miladi takvimdeki belirleyiciliğinin baskınlığının hissedildiği anlamlar öne çıkmıyordu.
Yaşadığı dönem hakkındaki ihtilaflar
İsa'nın Yahudi toplumlarındaki hayat öyküsü Toledot Yeşu'nun bir versiyonunda İsa'nın MÖ 90 civarında yaşadığı anlatılır.
İsa (יֵשׁוּ Yeşu) hakkındaki bilgiler |
|
---|---|
Doğum | y. MÖ 4 Beytüllahim, Yahudiye, Roma İmparatorluğu |
Ölüm | y. MS 30/33 (33–36 yaşlarında) Kudüs, Yahudiye, Roma İmparatorluğu |
Ölüm sebebi | Çarmıha gerilme |
Milliyet | Yahudi |
Diğer ad(lar)ı | Nasıralı İsa İsa Mesih |
Meslek | Marangoz |
Etkin yıllar | y. MS 30–33 (dinî önder) |
Memleket | Nasıra, Celile |
Ebeveyn(ler) |
|