Depremzede halk ozanından yürekleri sızlatan deprem şiiri
Asrın felaketi olarak adlandırılan Kahramanmaraş merkezli depremlere Hatay’da yakalanan ve ‘Deli Ozan’ lakabı ile bilinen halk şairi Mustafa Topaloğlu, depremde yaşadığı korkuyu anlatan 12 kıtalı şiir yazdı.
Asrın felaketi olarak adlandırılan Kahramanmaraş merkezli depremlere Hatay'da yakalanan ve ‘Deli Ozan' lakabı ile bilinen halk şairi Mustafa Topaloğlu, depremde yaşadığı korkuyu anlatan 12 kıtalı şiir yazdı.
Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve 11 ilde yıkıma neden olan depremlerin yaraları sarılmaya devam ediyor. Hatay'ın Hassa ilçesinde yaşayan ve yöre halkı tarafından Deli Ozan olarak bilinen 60 yaşındaki Mustafa Topaloğlu, eşi ve çocukları ile birlikte depremden sağ olarak kurtulurken evi ise kullanılamaz hale geldi. Topaloğlu, depremden kısa bir süre sonra Bitlis'in Tatvan ilçesinde jandarma uzman çavuş olarak görev yapan oğlunun evine geldi. Bin 650 adet şiiri olan ve 50 yıldır şiir yazan Deli Ozan, yaşadığı korkuyu bir an olsun unutamıyor. Deli Ozan lakaplı Mustafa Topaloğlu, deprem anı ve sonrasında yaşadıklarını kağıda dökerek 12 kıtalı şiir yazdı. Yazdığı şiir ile yürekleri sızlatan Topaloğlu, deprem konulu şiirini ilk kez İhlas Haber Ajansına okudu. Şiiri okurken duygusal anlar yaşayan Topaloğlu, “Allah devletimize milletimize zeval vermesin” dedi.
“Kapıyı tutarak Allah Allah diye bağırıyorum”
Deprem anında yaşadıklarını anlatan Mustafa Topaloğlu, “Saat 04.15 sıralarında lavaboya kalktım. Bir montum vardı onu sırtıma giyerken bir anda sallanmaya başladı. Kapı gidip geldi o sırada bağırdım. O gün evde misafirim de vardı. Bağırarak kalkın dışarıya kaçın dedim. Kapıyı tutarak Allah Allah diye bağırıyorum. Ev gidip geliyordu ve deprem 3 dakika sürdü. Saat 04.20'de aşağı indim. Bir baktım ki şiddetli dolu ve yağmurdan dolayı dışarıda dizime kadar su dolmuş. Allah kimseye bir daha bunu yaşatmasın. Her tarafım ıslandı. Komşularımdan birinin arabasını getirerek engelli oğlumu arabaya koyup götürdük. O saatte oğlumu aradım deprem oluyor biz ölüyoruz ne yap et bizi kurtar dedim. Oğlum da ‘tamam baba geliyorum' dedi. O saatte bir insan aranmaz ama çaresizce aradım. Şimdi anlatıyorum ama onu ancak yaşayan adam bilir. Şimdi bile oturduğum, kalktığım, yattığım ve yürüdüğüm zaman sallanıyor gibi hissediyorum. Allah kimsenin başına vermesin bu felaketi. Evler hep gitti ben zaten ölmüşüm” dedi.
“Allah devletimize milletimize zeval vermesin”
Evine ağır hasarlı raporu tutulduğunu dile getiren Topaloğlu, “Soğukta kimsesizliği, çaresizliği gördüm. Ateş başında bir tarafım üşüyor diğer tarafımı ısıtmaya çalışıyordum. Allah kimseye yaşatmasın. Deprem anında biz 6 kişi bir evdeydik. Pijama ile dışarıya kaçtık. Montum üzerimdeydi depremden önce giymiştim. 16 gün oldu hala Hatay beşik gibi sallanıyor. Allah devletimize milletimize zeval vermesin. Bitlis ve Tatvan'ın insanları bize kazak, giysi ve yiyecek getirdi. Evim yerle bir oldu. Bugün evime ağır hasarlı raporu tutuldu” diye konuştu.
“110 haneli köyde 10 tane oturulacak ev kalmadı, hepsi yerle bir oldu”
Yaşadığı mahallede durumun çok kötü olduğunu ifade eden Topaloğlu, helikopter ile askerlerin yiyecek bıraktıklarını söyleyerek, “Hatay'ın Hassa ilçesine bağlı Zeytinoba Mahallesi'nde oturuyordum. Önceden köydü şimdi büyükşehir olunca mahalleye döndü. 110 haneli köyde 10 tane oturulacak ev kalmadı, hepsi yerle bir oldu. Askeriyemiz olmasaydı oradaki insanlar açlıktan ölürdü. Helikopter ile yiyecekler götürerek köylülere dağıtıldı. Askerimize, devletimize Allah zeval vermesin. Helikopter ile erzak dağıtılarak insanlar kurtuldu” diye konuştu.
İHA