diorex
sampiyon

Franz Ruppert kimdir? Franz Ruppert kitapları ve sözleri

Prof. Dr. Franz Ruppert hayatı araştırılıyor. Peki Franz Ruppert kimdir? Franz Ruppert aslen nerelidir? Franz Ruppert ne zaman, nerede doğdu? Franz Ruppert hayatta mı? İşte Franz Ruppert hayatı...

  • 20.10.2022 22:00
Franz Ruppert kimdir? Franz Ruppert kitapları ve sözleri
Prof. Dr. Franz Ruppert edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Franz Ruppert hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Franz Ruppert hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Franz Ruppert hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi:

Doğum Yeri:

Franz Ruppert kimdir?

Profesör Dr. Franz Ruppert, Almanya ve başka birçok ülkede çok talep edilen bir konuşmacı ve kolaylaştırıcıdır.

Nesillerarası Psikotravmatoloji

Hem mevcut teorilere hem de kendi araştırmalarına ve danışanlarıyla yaptığı sayısız tedavi edici seansa dayanarak, Nesillerarası Psikotravmatoloji (MPT) adını verdiği teorik bir çerçeve geliştirmiştir. Bu teorik çerçeve, iki teorik yapısal bölüme ve bir uygulamalı yönteme dayanmaktadır: 1. Bağlanma kavramı ve teorisi, 2. Travma teorisi, 3. Niyet Konstelasyonu adı verilen yöntem.

Niyet Konstelasyonu

Son 15 yılda Franz Ruppert, Konstelasyon yöntemiile çalışmanın ve nesillerarası travmanın saklı dinamiklerini ortaya çıkarmak ve çözmek için özgün bir yol geliştirmiştir. Niyet Konstelasyonu, travmanın sebep olduğu parçalanma konusunu ele alır ve sadece ilgili birey açısından değil, tüm aile sistemi açısından travmanın birçok nesil üzerindeki olası etkisini anlamak için imkan sunar.

Franz Ruppert

Profesör Dr. Franz Ruppert Almanya’nın Münih şehrindeki Uygulamalı Bilimler Üniversitesinde Psikoloji Profesörüdür. Doktorasını, 1985 yılında Münih Teknik Üniversitesi’nden İş ve Organizasyon Psikolojisi alanında aldı.

Teorik çerçevenin oluşturulması

1995’ten beri psikoterapötik çalışmaya ve özellikle de psikoz, şizofreni ve diğer formlardaki ciddi akli hastalıkların sebeplerine odaklandı. Bu tür rahatsızlıkları daha iyi anlamak için pratikteki deneyimlerini, bağlanma ve bağlılık teorilerine ve modern travma çalışmasına olan ilgisiyle birleştirdi. Bu, Nesillerarası Psikotravmatoloji konusunda kendi teorik çerçevesini şekillendirmesine yol açtı.

Özgün bir çalışma şekli

Geçmiş 15 yılda Dr. Ruppert, nesillerarası travmanın saklı dinamiklerini ve etkilerini ortaya çıkarmak ve çözmek için Niyet Konstelasyonu ile çalışmanın özgün bir yolunu geliştirmiştir. Travmanın, birçok nesil üzerindeki olası etkisini, sadece ilgili birey açısından değil aynı zamanda tüm aile sistemi açısından anlama imkanı sunan bir yöntemdir.

Franz Ruppert, konuşmacı ve kolaylaştırıcı kimliğiyle Almanya ve diğer birçok ülkede çok talep görmektedir. Psikoterapötik çalışmasını, travmanın farklı kültürlerdeki daha derin nesillerarası etkileri konusundaki kavrayışlarını ilerletmek ve kendi yöntemiyle travmanın güçlü etkilerini daha iyi anlamak için araştırma yapmaya adamaktadır.

Franz Ruppert Kitapları - Eserleri

  • Travma, Bağlanma ve Aile Konstelasyonları
  • Ruhtaki Bölünmeler
  • Travmatik Yaşantılar
  • Travma Sevgi Korku

Franz Ruppert Alıntıları - Sözleri

  • Ruhtaki bölünmeler çok derine gider, aklını kaybetmeye veya intihara yol açabilir. Bazıları ise oldukça iyi gizlenir, sadece kriz zamanlarında ortaya çıkar, örneğin; bir kişi partnerinden ayrıldıktan sonra derin bir depresyona girebilir ya da işyerindeki çatışmalarda panik atak yaşar. Diğer bölünmeler ise bu kadar aşikar olmayabilir, ama yine de fark edilebilir; mesele bu kişiler bir şey söyleyip buna zıt bir şey yaparlar ya da daha sonra bundan pişman olurlar ya da hatalarından ders çıkaramazlar. (Ruhtaki Bölünmeler)
  • Bağlanma bozuklukları ruhsal bozukluklara dönüşür çünkü insanlar, gelişmek için varoluşsal olarak iyi insanlar arası ilişkilere bağımlıdırlar. Olumsuz bağlanma deneyimleri ve eşlik eden korku ve stres tepkileri, büyük olasılıkla gen yapısının —epigenesis'in- mekanizmasını harekete geçirecek kadar çok derindedir ve nesilden nesile devam eder (Fries, 2008). Stresli ebeveynlerin stresli çocukları olur. (Travmatik Yaşantılar)
  • Gözlerimiz bize izin verdiği ölçüde rengini ve şeklini algılarız. Miyopsak, taşı gözümüze iyice yaklaştırmamız gerekir ama hipermetropsak biraz uzaklaştırabiliriz. Renk körüysek üzerine yansıyan güneş ışınları taşın içindeki kırmızıyı veya yeşilin tonlarını görmemizi engelleyebilir. (Travma Sevgi Korku)
  • Net bir şekilde yapılandırılmış bir psikoterapi ya da travma terapisi insanların çocukluk korkularından, bağımlılıklarından ve dolaşıklıklarından kurtulmalarına destek olma potansiyeline sahiptir. Terapi süreci, kendi kişiliklerinin durumunu, sınırlarını ve potansiyelini gerçekçi olarak değerlendirmelerine ve bir illüzyon sisiyle ya da arzu doyurucu fantezilerle başa çıkmak zorunda kalmaksızın ve daha önceki travma deneyimlerinin bozduğu algıları olmaksızın diğer insanları ve çevrelerini görmelerine yardım edebilir. Kendi kişisel geçmişim nedeniyle dışsal yardım olmadan problemlerini çözmeyi isteme şeklindeki aşırı gururu oldukça iyi tanıyorum. En içteki benliğimi bir başka insana açabilmem çok uzun zamanımı aldı. Travmanın ve sonuçlarının dinamiklerini daha iyi anladıkça kimsenin hem ilişkiye açık hem de bu alanda uzman birinin yardımı olmadan iç ruhsal bölünmelerinden kaçamayacağına daha çok kani oldum. Tekilci düşünceler kadar bizim normal toplumumuz da kişinin travmalarını bastırmasını teşvik etmekte hatta bunları yasaklı bir konuya dönüştürmekte ve farkına varmadan çeşitli travma inkâr mekanizmalarını desteklemektedir. (Travmatik Yaşantılar)
  • “Yalnız bir kurt” otonom değildir, sadece yalnızdır. Gerçekten bir otonom olan biri, bir grubun genel görüşünün arkasına saklanmaz ve kendi eylemlerinden doğan sorumlulukları başkalarına yüklemez. (Travma Sevgi Korku)
  • Çocukluğumuzda yaşadığımız travmatik deneyimler nedeniyle içimizde psikolojik bir bölünme meydana gelmişse, kendimizle iyi bir ilişki kurmamız mümkün değildir. (Travma Sevgi Korku)
  • ''Ruh'', tüm kültürlerde yaygın kullanılan bir terimdir ve çok zengin bir imge ve çağrışım yığınını harekete geçirir. Indo- Germen ''saiwala'' sözüğü ''denizden gelen'' anlamını taşır; Indo-Germence'de deniz, doğmamış olanın ve ölü olanın temsilcisidir. (Ruhtaki Bölünmeler)
  • Ayrıca travma yaşamış kişilerin sosyal çevrelerinden çok az ya da uygun olmayan yardım gördüğü de gerçektir. (Travma, Bağlanma ve Aile Konstelasyonları)
  • Dahası, oğlanların çocukken anneleriyle ilişkilerinde çözemediği şeyler, ilerdeki tüm kişisel ve mesleki ilişkilerine taşıyacakları bir yüke dönüşür. Çoğu zaman eşlerine anneleri gibi davranırlar. (Travma, Bağlanma ve Aile Konstelasyonları)
  • “Ben kimim?” sorusu bir kimlik meselesidir. Kimlik, yaşamın farklı evrelerinde farklı anlamlar taşıyabilir. (Travma Sevgi Korku)
  • Her yeni yaşamda eski bir şeyler devam etmelidir, bu aynı zamanda da yeni bir başlangıcın olasılığını içerir. (Ruhtaki Bölünmeler)
  • Kendimize güvenmediğimiz, korkularımızla veya öfke ve acılarımızla başa çıkmayı bilmediğimiz için bize yakın olan veya yakın olabilecek insanlara karşı güven duygusu geliştiremeyiz. (Travma Sevgi Korku)
  • Bilinçten koparma ve ruhtaki bölünmeleri tartışırken, zor yaşam koşullarını, stres durumlarını ve travma durumlarını birbirinden ayırmak gerekir. Zor yaşam durumları genelde hissetme ve düşünce arasında kısa vadeli bir bilinçten koparmaya yol açsa da, stres durumları daha uzun süren bilinçten koparmaya ve duygusal blokajlara yol açar ki bu stres durumu ortadan kalkınca bunlar yavaş yavaş yeniden bütünleştirilebilir. Beden, düşünce ve duygu arasında süreğen ayrımlara yol açan derin bölünmeler ise temel olarak travmatik yaşantıların sonucudur. Bu nedenle ''bölünme'' terimini daha çok bu anlamda kullanıyorum. (Ruhtaki Bölünmeler)
  • Canlı sistemler, kendi kendilerine gelişmiş ya da atalarından devralınmış içsel bir örüntü üzerine kurulu özel bir içsel ilişki yapısını kurmak yada sürdürmek için, kendi maddi bileşenlerinin yüksek oranda uzmanlaşmış fiziksel ve kimyasal özelliklerini kullanabilen bir oluşumdan çok daha fazlası olarak görülmelidir. (Ruhtaki Bölünmeler)
  • Normlara ve değerlere saygı gösteren bir vicdan, ancak çocuk ile annesi ve babası arasında mevcut olan bir sevgi atmosferinde ve bir aileye ait olma duygusu içerisinde gelişir. (Travma, Bağlanma ve Aile Konstelasyonları)
  • Travma; kişinin fiziksel, duygusal veya sosyal ölümü anlamına gelebilir. (Travma Sevgi Korku)
  • Failleri anlamak, kurbana yardım eder. Çaresizliği kabul etmek, yardım kapısını açar. Hakikat, deliliği ortadan kaldırır. Sevgi, ilişkisel-ruhun yaralarını iyileştirir. İyileşme ancak ilişkisel-ruha gerçekten dokunulduğunda gerçekleşir. (Travma, Bağlanma ve Aile Konstelasyonları)
  • Çocukken hiç yakınlık ve sıcaklık yaşamamış insanların destek ve rehberliğe, bakım ve sevgiye çok fazla düzeyde sembiyotik ihtiyaç duyarlar ve otorite konumundakiler onları kolayca sömürebilir. (Travmatik Yaşantılar)
  • içsel olarak özgür iradesi olmayan bir kimse, uygun dışsal koşullar olsa bile kendine dönük baskıyı tekrar tekrar üretir ve başkalarını da kendi kısıtlılık ve bağımlılık alanına çekmeye çalışır. ruhsal olarak özgür olmayan bir kimse, kendi etrafında bağımlılık yapıları oluşturur. buna tezat olarak özgür biri ise dış çevresinde kısıtlılıklar da olsa belli bir düzeyde otonomisini korumayı başarır (Travmatik Yaşantılar)
  • duygularını bastıran kimseler, kendi iç benliklerini de dikkate almamış olur. duygularını hissetmeyen insanlar, yaşantılarında özne değil nesne olur (Travmatik Yaşantılar)

Yorum Yaz