YÖNETİCİLİK VASFINA SAHİP KİMSE YOK MU?
Mardin Artuklu Üniversitesi'ndeki bu atamalar, yerel temsiliyet açısından ciddi soru işaretleri uyandırmaktadır. Koskoca Türkiye'de ve özellikle Mardin'de akademik kariyerini tamamlamış, yöneticilik vasfına sahip tek bir Mardinli profesör bulunamadığı düşüncesi oldukça rahatsız edicidir.
Üniversitenin üst yönetiminde görev alan akademisyenlerin çoğunluğunun Diyarbakır, Urfa ve Van gibi farklı illerden olması, genel sekreterin de Diyarbakırlı olması, yerel dinamiklerin ve şehrin akademik potansiyelinin göz ardı edildiği izlenimini vermektedir. Bu durum, "yerelden yönetim" anlayışına tamamen ters düşmektedir.
ŞEHİRLE ORGANİK BAĞI YOK
Mardin gibi köklü bir tarihe ve kültüre sahip bir şehrin üniversitesinde, şehrin dokusunu, sorunlarını ve ihtiyaçlarını bilen yerel akademisyenlerin üst yönetimde yer almaması düşündürücüdür.
Bu tablo, üniversitenin bulunduğu şehirle organik bağ kurma hedefinden uzaklaşıldığının bir göstergesidir.
LİYAKAT KADAR TEMSİLİYETTE ÖNEMLİDİR
Akademik liyakat elbette önemlidir, ancak bir üniversitenin bulunduğu şehrin dinamiklerini anlayan, değerlerini bilen, yerel hassasiyetlere vakıf yöneticilere sahip olması da en az o kadar önemlidir.
Bu açıdan bakıldığında, Mardin Artuklu Üniversitesi'ndeki bu atamalar, yerel temsiliyet ve şehir-üniversite bütünleşmesi açısından tartışmalı bir görüntü sergilemektedir.
Hatırlanacağı üzere Mardin Artuklu Üniversitesine daha önce de Rektör yardımcılığı görevine Şanlıurfalı Prof. Dr. Serhat Harmanlı, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Kilisli Prof. Dr. Reşit Yıldız, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Diyarbakırlı Prof. Dr. Yılmaz Demirhan ve Fen Fakültesi Dekanı Vanlı Prof. Dr. Yusuf Doğan getirildi. Bu durumdan kaynaklı bazı vatandaşlar arasında "Türkiye'de hiç mi Mardinli bir profesör yoktu?" yorumuna yol açmıştı.