Fitre ile fidye arasındaki fark nedir? Fidyeyi kimler verir? Miktarı nedir? Ne zaman verilir?
Fidye, oruç tutamayacak durumda olan kişilere mahsustur. Fitre ise maddi durumu iyi olan her Müslümanın üzerine vacip olan bir sadakadır.

Fidye ile fitre arasındaki fark nedir?
Fitre, Ramazan orucunu tutup bayrama ulaşmanın bir şükrü olarak, zengin olan bir Müslümanın, ihtiyaç sahibi kimselere vermesi vacip olan bir sadakadır.
Fidye ise, Ramazan’da elinde olmayan nedenlerden oruç tutamayan (hastalığı olan veya yaşlılıktan dolayı vb) kişilerin tutamadığı oruçlara karşılık verdiği paradır. Oruç kefareti olarak da bilinir.
Fitre/fidye miktarı neye göre belirlenir?
Bir fitre/fidye, yaşanılan bölgenin şartlarına göre bir kişiyi bir gün (iki öğün) doyuracak yiyecek miktarı veya bunun ücretine göre belirlenir. Bu, fitrenin asgari ölçüsüdür. İmkânı olanların bu ücretten fazlasını vermesi daha iyidir.
Bir aylık fidye ne kadardır?
Fidye, fitre miktarı kadar olduğuna göre ramazan ayı kaç gün sürüyorsa ona göre bir hesaplama yapılır. 2025 yılı ramazan ayı 29 gün olduğundan oruç tutamayanların bir veya birkaç fakire 5220 TL vermeleri lazımdır.
Kimler fidye vermelidir?
İhtiyarlık ve şifa ümidi kalmamış bir hastalık sebebiyle oruç tutamayanlar her bir gün için bir fitre verirler. (Hastalıktan iyileşip oruçlarını kaza edebilme imkanları olursa oruç borçları geri döner. Verilen fidye de sadaka olur.)
Oruç tutamayan herkes fidye vermeli mi?
Yaşlılık ve hastalık gibi sebeplerden oruç tutamayan kişiler fidye vermekle sorumlu iken oruç tutmaya gücü yettiği hâlde tutmayan veya geçici bir sebeple tutamayan kimseler hakkında fidye hükmü yoktur.
Fidye verme imkanı olmayanlar ne yapmalı?
Senenin hiçbir mevsiminde oruç tutamayacak kadar yaşlı kimselerle iyileşme umudu olmayan hastalar, maddî durumları uygunsa Ramazan’ın her bir günü için bir fakire fidye (yani bir fitre) vermeleri gerekir. Fidye verecek maddi gücü olmayanlar ise dinen sorumlu olmazlar.
Kasten oruç tutmayanlar fidye vermeli mi?
Geçerli mazereti olmadan oruç tutmayanlar Allah katında sorumludurlar. Bu durumda olanların yapabileceği Cenab-ı Hak’tan bağışlanma dilemek ve oruçlarını hemen kaza etmektir. Fidye oruç tutmama günahını temizlemez.
Tutulmayan oruçlar hemen kaza edilmediğinde ayrıca fidye de gerekir mi?
Hanefi mezhebine göre kaza tutma imkânı varsa fidye vermesi gerekmez. Ancak Şâfiîlere göre Ramazan ayının kaza borcu herhangi bir mazeret olmaksızın yerine getirilmeden, öteki Ramazan gelecek olursa, kaza borcuna ilaveten bir de fidye ödeme yükümlülüğü ortaya çıkar.
Ayrıca gebe ve emzikli kadınlar emzirme ve hamilelik sebebiyle çocuğunun sağlığı hakkında endişe duyarsa, oruç tutamadıkları günleri hem kaza etmeleri hem de fidye vermeleri gerekir. Fakat çocuk hakkında değil de kendileri hakkında endişe ederlerse o zaman sadece kaza gerekir.
Oruç fidyeleri ne zaman verilir?
Ramazan’ın başlangıcında verilebileceği gibi, Ramazan’ın içinde veya sonunda verilebilir. Geçmiş Ramazan’dan oruç fidyesi borcu olan kişiler bu fidyeleri diledikleri bir vakitte ödeyebilir, bunun için bir sonraki Ramazan ayını beklemelerine gerek yoktur.
Oruç fidyelerini Ramazan'dan önce vermek doğru mudur?
Henüz gelmemiş Ramazan orucunun fidyesi önceden verilemez. Bu fidyeler Ramazan’ın başlamasıyla verilebileceği gibi, Ramazan’ın içinde veya sonunda da verilebilir.
Fidye veren kişiler sonradan oruç tutabilecek hale gelirse tekrar oruç tutmalı mı?
Yaşlı ve hastalar oruç tutma imkânına kavuşurlarsa tutamadıkları günleri kaza ederler. Önceden verdikleri fidyelerin hükmü kalmaz, bunlar nafile bağış/sadaka sayılır.
Tutmadığı oruçları kaza etmeden oruç tutamayacak hâle gelen kimse ne yapmalıdır?
Mazeretli veya mazeretsiz oruç tutmamış ve kaza etmeden önce oruç tutmaya mâni bir hastalığa yakalanmış veya ölüm döşeğine düşmüş kimseler oruç borçları için fidye vermeli veya ödenmesi vasiyetinde bulunmalıdırlar.