Zafer Yılmaz kimdir? Zafer Yılmaz kitapları ve sözleri
Akademisyen ve yazar Zafer Yılmaz hayatı araştırılıyor. Peki Zafer Yılmaz kimdir? Zafer Yılmaz aslen nerelidir? Zafer Yılmaz ne zaman, nerede doğdu? Zafer Yılmaz hayatta mı? İşte Zafer Yılmaz hayatı...
Tam / Gerçek Adı: Dr. Zafer Yılmaz
Doğum Tarihi:
Doğum Yeri:
Zafer Yılmaz kimdir?
Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nden 2001 yılında mezun oldu. Aynı bölümden 2004 yılında master derecesini aldı. 2002 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Siyasal Teori Kürsüsü’nde araştırma görevlisi olarak göreve başladı. Doktorasını Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nde 2011 yılında tamamlayarak, Siyasal Düşünceler Tarihi, Çağdaş İktidar Kuramları, Çağdaş Siyasal Akımlar derslerini vermeye başladı. Doktora çalışması sırasında Berlin, Freie Universität, Sosyoloji ve Brunel University Londra, Siyaset ve Tarih bölümlerinde, doktora sonrasında ise University of California Berkeley, Sosyoloji bölümünde misafir araştırmacı ve misafir öğretim üyesi olarak bulundu.
Toplum ve Bilim, Praksis, Mülkiye, Turkish Studies, Ayrıntı ve Birikim gibi dergilerde yayımlanmış çeşitli makale ve yazılarının yanında, Dipnot Yayınları tarafından basılan "Yoksulları Ne Yapmalı?" isimli bir kitabı bulunmaktadır. Siyasal teori, siyasal düşünceler tarihi, yoksulluk araştırmaları, toplumsal hareketler, otoriterliğin kaynakları gibi çeşitli konularda çalışmaktadır.
7 Şubat 2017 tarihinde yayımlanan 686 no’lu kararnameyle, “Bu Suça Ortak Olmayacağız” barış bildirisini imzaladığı için görevine son verilmiştir. Potsdam Üniversitesi Genel Sosyoloji Kürsüsü’nde misafir öğretim üyesi olarak çalışmalarına devam etmektedir.
Zafer Yılmaz Kitapları - Eserleri
- Yeni Türkiye'nin Ruhu
- 2037 İsa Mesih Döndü mü?
- Yoksulları Ne Yapmalı
- Thomas Paine Düşüncesinde Sınırlı Devlet
Zafer Yılmaz Alıntıları - Sözleri
- Hayırseverlik, sosyalin eşitsiz bir biçimde kuruluşunu, statü farklarının ifade edilerek inşasını ve güç farklarının kurumsallaştırılmasını sağlamaktadır. (Yeni Türkiye'nin Ruhu)
- Totaliter sistemde biyolojik varlığa indirgenen bireyin düşünebilme yetisi elinden alındığı gibi, evrensel ve rasyonel referans noktaları da silikleşir. (Yoksulları Ne Yapmalı)
- Marcel Mauss, Marshall Sahlins ve Pierre Bourdieu gibi antropolog ve sosyologların ortaya koyduğu gibi, hediye bir tür karşılıklılığı ve örtük bir zamansal gecikmeye dayalı borcu kapsar. İslamda tanımlandığı biçimiyle hayırseverlik de belirli bir karşılıklılık ve borç ilişkisi üretmektedir. (Yeni Türkiye'nin Ruhu)
- Amazon Ormanlar'ndaki bir kelebeğin kanat çırpışları, yerkürenin çok uzaklardaki diğer coğrafyalarında fırtınalar koparabiliyordu. (2037 İsa Mesih Döndü mü?)
- Herkesin liderin hayata geçirdiği performansa katılarak parçası haline geldiği ve kendisini bizzat liderin ta kendisi "kıldığı", içerisinde hem özdeşleşmenin hem de sahteliğin ortaklaşa icrasının yarattığı coşkuyu barındıran, tam da bu nedenle "gerçek olmamasının" bir kusur haline gelmediği bir "sahte fanatiklik" söz konusu. (Yeni Türkiye'nin Ruhu)
- Ne mutlu barışı sağlayanlara... (2037 İsa Mesih Döndü mü?)
- İtaat altına alarak himaye etme ve kendine bağlı/bağımlı kılma. Bu bağlamda da yoksulun bedeninin yanında benliği de "tahakkümün ve sömürünün şiddetinin asıl nesnesi" haline gelir. (Yeni Türkiye'nin Ruhu)
- Cömertliğini tebaasına sergileyen imparator-kral, temel bağışçı ve hediye verici olarak Foucault'nun belirttigi gibi, tebaasını koruyup kollayan bir tür çoban imgesinde cisimleşen bir tür pastoral iktidarı da sergiler. Pastoral iktidar, korur, kollar, ihsan eder, affeder ve cezalandırır. Bağış ve cömertlik pastoralliğin her zaman için en önemli aracı olmuştur. (Yeni Türkiye'nin Ruhu)
- "Despotizmin ufkunda her zaman için bir tek tanrıcılık vardır" (Yeni Türkiye'nin Ruhu)
- "Mantığı kullanmayı reddeden biriyle tartışmaya girmek, bir cesede ilaç tedavisi uygulamaya benzer." (Thomas Paine Düşüncesinde Sınırlı Devlet)
- Plebisiter rejim, liderin kamusal kanaatleri biçimlendirdiği, manipüle ettiği ve ürettiği, bu üretim ve manipülasyon yoluyla bir karar verme biçimi olan çoğunluk kuralının saf bir yetkilendirme biçimine dönüştüğü bir siyaseti destekliyor. Bu anlamda, hislerin harekete geçirilmesine, buna uygun imgelerin dolaşımına ve kanaatlerin üretimine dayalı bir reaktifliğin toplum sathında mütemadiyen yayılımını teşvik ediyor. (Yeni Türkiye'nin Ruhu)
- Borç ve borçlandırma, hediye biçiminde sunulan bu hayırseverlik pratiklerinin içine kazılıdır. (Yeni Türkiye'nin Ruhu)
- “ Mantığı kullanmayı reddeden biriyle tartışmaya girmek , bir cesede ilac tedavisi uygulamaya benzer ..” (Thomas Paine Düşüncesinde Sınırlı Devlet)
- Üniversite kapısından girerken her gün tanık olduğumuz gibi, ego merkezli kişisel ilişkilerin içerisine fazlasıyla batmış, patronaj ağları aracılığıyla kabileleştirilmiş ve hizip çatışmaları tarafından tahakküm altına alınmış bir akademik hayatla karşı karşıyayız. (Yeni Türkiye'nin Ruhu)
- Yardım politikalarının temelde, karşılıklılığı borca çeviren, dolayısıyla da minnet yaratmaya dönük ve yoksulları borçlandırmayı hedefleyen politikalar olduğunu gözardı etmemeliyiz. (Yeni Türkiye'nin Ruhu)
