diorex
sampiyon

Yahya Akengin kimdir? Yahya Akengin kitapları ve sözleri

Yazar Yahya Akengin hayatı araştırılıyor. Peki Yahya Akengin kimdir? Yahya Akengin aslen nerelidir? Yahya Akengin ne zaman, nerede doğdu? Yahya Akengin hayatta mı? İşte Yahya Akengin hayatı...

  • 23.10.2022 18:00
Yahya Akengin kimdir? Yahya Akengin kitapları ve sözleri
Yazar Yahya Akengin edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Yahya Akengin hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Yahya Akengin hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Yahya Akengin hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1 Şubat 1946

Doğum Yeri: Bayburt, Türkiye

Yahya Akengin kimdir?

1 Şubat 1946 günü Bayburt’ta dünyaya geldi. Bazı yapıtlarını Ekrem Gültekin imzası ile kaleme aldı. Rukiye Hanım ve Nurettin Akengin’in oğludur. Orta öğrenimini Erzurum İlköğretmen Okulu’nda, yükse öğrenimini Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyat Bölümü’nde tamamladı. Daha sonra ortaokul ve liselerde, Gazi Eğitim Enstitüsü’nde bitirdiği bölümde Türkçe-edebiyat öğretmenliği yaptı.

1979’da Kültür Bakanlığı başmüşavirliği görevine getirtildi. 1980-85 yılları arasında Bakanlıklararası Film ve Senaryo Denetleme Kurulu üyesi olarak görev yaptı. 1985’te TRT Ankara Radyosu Tiyatro ve Eğlence Yayınları Müdürlüğü görevine atandı. 1992 yılından sonra uzun yıllar Türkiye İlim ve Edebiyat Eserleri Sahipleri Meslek Birliği (İLESAM) başkanlığı, TRT Yayın Değerlendirme müdürlüğü ve Türk Dünyası Yazarlar ve Sanatçılar Vakfı başkanlığı görevlerini üstlendi.

Hisar dergisinde yayımladığı şiirleriyle tanınan Akengin, bu dergide kitap tanıtım yazıları da yazdı. Şiir ve yazıları ayrıca Türk Edebiyatı, Doğuş Edebiyat, Millî Kültür, Boğaziçi veTürk Dili dergilerinde yayımlandı. 1977'de Çağ Sürgünü adlı kitabıyla Türk Millî Kültür Vakfı Armağanı'nı, 1981'de Hicret Duyguları adlı şiiriyle aynı vakfın Hicret Şiirleri Armağanı'nı kazandı. Tercüman gazetesinin açtığı şiir ve yazı yarışmalarında ödüller aldı. 1988'de İzmir Belediyesi'nin Çocuk Romanları Yarışması'nda üçüncülük alan Oğuz Dede adlı romanına 1992 yılında Atatürk Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Sanat Ödülü verildi. Sarkaç adlı romanı da İstanbul Tuzla Belediyesi 700. Yıl roman armağanlarını kazanan eserler arasına girdi. Son yıllarında ise oyun ve roman çalışmalarına yönelen Akengin'in Eski Çarıklar oyunu Devlet Tiyatroları'nda sergilenirken, Aile Bağları oyunu da çeşitli tiyatro topluluklarınca sahnelendi.

Yahya Akengin Kitapları - Eserleri

  • Oğuz Dede
  • Dönüş Acıları
  • Özlem Yokuşları
  • Aşka Verilmiş Muhtıra
  • Yaralı Dağlar
  • Eski Çarıklar - Enver Paşa ve Büyük Ümitler - Aile Bağları
  • Bir Semaverlik Muhabbet
  • Kimselere Anlatmadım
  • Ötelerden
  • Gece Yarısı Yazıları
  • Kırk Yıldan Şiirler
  • İstesen
  • Son Köylü - Kulübe - Sağlık Olsun
  • Beş Hikaye Bir Destan
  • Karınca Düşü

Yahya Akengin Alıntıları - Sözleri

  • Sevda bir huzur fırtınası olsa gerek Zamanlar içinde zamansız esen (Kırk Yıldan Şiirler)
  • İnsan bazen yaptığı iyilikler, taşıdığı sevgiler dolayısıyla da kötülüğe uğrayabilir. Ama varsın vicdanımız bize desin ki:" Sen kötülüğün karşılığını vermediğin için zarara uğradın..." (Oğuz Dede)
  • Ankara'nın ilkbaharı bazen erken gelir. (Özlem Yokuşları)
  • “ Sürekli içini dinleyip durarak can sıkıntıları ve geçim derdi ile boğuşmaktansa, şimdilik o değirmene gönülsüz su taşıyanlardan olmak daha iyidir derim...” (Aşka Verilmiş Muhtıra)
  • Kahramanlarımın evraklarını unutan bir millet, yeni kahramanlar beklememelidir. (Eski Çarıklar - Enver Paşa ve Büyük Ümitler - Aile Bağları)
  • Yaşamak bir anlamıyla kesintisiz mücadele demektir kızım. İnsan, Koca Yunus'un dediği gibi:"Her dem yeniden doğmalı." (Yaralı Dağlar)
  • Vatandaşlar, ben İttihat ve Terakki'nin kurucularından Emanuel Karasu kardeşiniz... Şunu bilmenizi isterim ki, Jön Türkler hareketi içerisinde Müslümanlara omuz verip güç kazandırmak için çırpınanlar arasında; Yahudiler, Ermeniler ve Rumlar da daima yer almışlardır. Meşrutiyet, hepimizin ortak zaferidir... (Eski Çarıklar - Enver Paşa ve Büyük Ümitler - Aile Bağları)
  • “ Ülkenin, devletin, milletin duyarlılıkları, değerleri dokunulmazları adına ortaya çıkacak bir sürü aptallar, deliler her zaman bulunur… Bu sıradan bir olaydır, çok tabiidir… Ama akıllı olan, bunlara söverek, saldırarak bir anda dikkatleri üstüne çekerek, farkına varılan insan konumu kazanır. Onları destekleyen nerede aynı statü elde etmiş olurlar… Bakış acıları, felsefeleri böyledir işte… Sen istersen 50 yıl kalemini millet devlet hassasiyetleri etrafında oynat dur. Bunlar günlük yemek içmek gibi şeylerdir… Popüler olmak istiyorsan zemzem kuyusuna işe yiyeceksin.” (Aşka Verilmiş Muhtıra)
  • "Kimsesiz hiç kimse yok herkesin var kimsesi Kimsesize medet kıl kimsesizler kimsesi..." (Oğuz Dede)
  • Nasıl balıklar denizi bilmeden denizde yaşarlarsa bazıları da içinde bulundukları çevreyi anlamazdı. (Oğuz Dede)
  • “Bilimden uzak vatan sevgisi de, dindarlık da tehlikeli olabiliyor. Kültürden, sanattan uzak bilimcilik de ruhsuz kalabiliyor.” (Aşka Verilmiş Muhtıra)
  • Öğretmen her şeyi bilen değil, her şeyi öğrenebilen ve öğretebilen insan demektir. (Özlem Yokuşları)
  • Sustur susturabilirsen yüreğini Bir yana kayıplarını Bir yana ümitlerini koymuşsun (Kırk Yıldan Şiirler)
  • Bize bir zevk-ı tahattur kaldı Şu sönen gölgelenen dünyada (Beş Hikaye Bir Destan)
  • En büyük sermaye doğruluktur. (Oğuz Dede)
  • Bu emel gurbetinin yoktur ucu Daima yollar uzar kalp üzülür Ömrü oldukça yürür her yolcu Varmadan menzile bir yerde ölür (Karınca Düşü)
  • Marko - (devamla) Orada yapılan onyedi maddelik planın özeti şudur: Osmanlı Devleti'ni yıkmak, onun yerine evvela Kadim Yunan'ı yani Hellen devletini kurmak, daha sonra İstanbul'u Türk'ün elinden almak ve daha sonra da Anadolu'yu Malazgirt'ten önceki gibi İhya edilecek Bizans İmparatorluğu'nun toprakları yapmak... (Eski Çarıklar - Enver Paşa ve Büyük Ümitler - Aile Bağları)
  • İçimdeki dağları aşmak için koştum da hep Dönüp dolaşıp düştüm yine hasret ocağına (Kırk Yıldan Şiirler)
  • ~ Yolunu yordamını aşılayabilirsek, gençlik bu ülkede bunalımlar kütlesi değil, güven kaynağı olur. / 5 ~ İyi vatandaş olmayanın, iyi insan olması mümkün değildir. Kendi insanı ile barış içinde olamıyanın, insanları gerçekten sevebileceğine inanmak güçtür. / 6 ~ Öğretmen her şeyi bilen değil, her şeyi öğrenebilen ve öğretebilen demektir. / 23 ~ Bir kimse varken yapmadığın işi, o kimse yokken de yapma. / 43 ~ Kimse, "ben kazanamadım, başaramadım" demeye yanaşmaz. / 60 ~ Akşam öğrenci olarak yatıp, sabah öğretmen olarak kalkılmaz. Hastaneye el koymakla doktor olunmaz. İnşaata hakim olmak, mühendis olmak değildir. Adalet adalet diye bağırıp durmak hakimlik değildir. Laboratuvarlarda emir vermekle ilim yapılmaz. Bunları söylemekle ne demek istediğimi anladığınıza inanıyorum. / 82 ~ İhanet etmeyen, yıkıcı olmayan her düşünce kutsaldır. Fikir daima yapıcı ve birleştirici bir şeydir. Eğer siz gerçekten fikir sahibi olsaydınız bu tür hareketlere ihtiyacınız olmazdı. Fikir kutsaldır, saldırgan olamaz. Yıkmak için değil, yapmak için vardır. / 88 ~ O da bir gün anlayacaktır ki her şeyin çarpık olduğu bu toplumda doğrulardan söz edilemez. / 88 ~ Ben en güzel duygu ve düşünceleri kitaplardan ve öğretmenlerden aldım. / 90 ~ Eğer düşünceleriniz doğru ve güzelse, onları suç işlemeden de yayabilirsiniz. Ama yanlışsa, sizi bir çıkmazda bırakır, yok olurlar. / 95 (Özlem Yokuşları)
  • Dikkat et oğlum! Metreyi kaydırıyorsun. Metre, litre, dirhem. Bunlarda dürüstlük, titizlik olmadı mı; felaket kapıda demektir. (Dönüş Acıları)

Yorum Yaz