Sultan Tarlacı kimdir? Sultan Tarlacı kitapları ve sözleri
Tıp Doktoru, Yazar Sultan Tarlacı hayatı araştırılıyor. Peki Sultan Tarlacı kimdir? Sultan Tarlacı aslen nerelidir? Sultan Tarlacı ne zaman, nerede doğdu? Sultan Tarlacı hayatta mı? İşte Sultan Tarlacı hayatı...
Tıp Doktoru, Yazar Sultan Tarlacı edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Sultan Tarlacı hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Sultan Tarlacı hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Sultan Tarlacı hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...Doğum Tarihi: 1970
Doğum Yeri: Rize, Türkiye
Sultan Tarlacı kimdir?
1970 yılında Rize’de doğdu. 1995 yılında Tıp doktoru, 2000 yılında Nöroloji uzmanlığını aldı. 2000 yılında, Beyin Araştırmaları Derneği araştırma Teşvik Ödülü, 2001’de TÜBİTAK-Beyin Araştırmaları Derneği Araştırma Teşvik Ödülü ve 2003’de de Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Sedat Simavi, Sağlık Bilimleri Ödülü almıştır. 2014 Yılında NeoCortex öğrenci topluluğu ödülü almıştır.
Tıp eğitimini Temmuz 1995’de Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesinde tamamlayan Dr. Sultan Tarlacı dönem birincisi olarak mezun olmuştur. Nöroloji uzmanlığını 1995-2000 yılları arasında Ege Üniversitesi, Nöroloji Anabilim dalından almıştır. 2001 yılında Ege Üniversitesinden ayrılmış ve 2001 yılında bir ay Manisa Celal Bayar Üniversitesinde, gözlemci nörolog olarak bulunmuştur. 2001-2013 yılları arasında Özel hastanelerde Nöroloji Bölümlerinde çalışmış ve bu sürenin önemli bir kısmında (11 yıl), Özel Ege Sağlık Hastanesinde çalışmıştır. 2003 yılında Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Sedat Simavi, Sağlık Bilimleri Ödülünü, Yutma Fizyolojisi üzerine yaptığı çalışmalarla almıştır.
Dr. Tarlacı’nın 1998-2014 yılları arasında uluslararası saygın, çoğunluğu A grubunda yer alan hakemli dergilerde yayınlanmış ve SCI giren 30 yayını vardır. Yayınların 5 tanesi olgu sunumu, 3 tanesi gözden geçirme makalesi ve kalan 22 tanesi özgün araştırma makaleleridir. Bu yayınların 13’ünde birinci isim, 4’ünde ikinci isim, 7’sinde ise üçüncü isim olarak yer almıştır. 2014 yılı içinde yayınlanmakta olan 2 yazısı vardır ve bunlardan birisi davetli gözden geçirme yazısı iken diğeri çok merkezli bir uluslararası özgün araştırmadır. 2013 yılında 1, 2012 yılında ise 3 makalesi yayınlanmıştır. Doçent unvanını aldıktan sonra 7 adet yayın yapmıştır. Eserlerden anlaşıldığına göre ilgi alanları Klinik nörofizyoloji, yutma fizyolojisi, epilepsi, nöroloji yoğun bakım, bilinç ve bilinç bozuklukları, sinir sisteminde kuantum fiziği işleyişi ve felsefesi hakkındadır.
Yayınlanmış, Acil Nörolojik Hastalıklar: Güncel Tanı ve Tedavi adlı tıp kitabı vardır. Bunun dışında, Bilinç: Antikçağdan Bilincin Yeniden Keşfine ve Kuantum Beyin: Bilinç-Beyin Sorununa Yeni Bilimsel Yaklaşım, MS Nedir adlı kitaplar yayınlamıştır. Kendi yaşamının bir kesitini anlatan ve multipl skleroz hastalığı ile birleştiren bir öykü kitabının yazarıdır. Daha geniş kitlelere hitap edecek bir roman yazmaktadır.
2003’de yayınlanmaya başlanan, NeuroQuantology Dergisi. (An Interdisciplinary Journal of Neuroscience and Quantum Physics) yayımcısı, isim babası ve baş editörüdür. Dergi Ocak 2008’de SCI (Scientific Citation Index) kabul edildi.
Sinir biliminin değişik konularında, SCI’ye giren 30 üzerinde makalesi vardır. Bunun dışında, Popüler Bilim, Bilim ve Teknik’de popüler yazılar yazmıştır.
Temel araştırma alanı yoğunlaşması, sinir sisteminde kuantum fiziği kurallarının işleyip işlemeyeceği üzerinedir. Halen özel bir hastanede, nöroloji uzmanı olarak çalışmakta ve NeuroQuantology dergisinin editörlüğünü sürdürmektedir. Özellikle sinir sisteminde kuantum fiziği işleyişi ve duyular dışı algının pragmatik kullanımı, fizik ve sinir bilimsel temellerini anlama konusuyla ilgilenmektedir.
Sultan Tarlacı Kitapları - Eserleri
- Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu?
- 197 Gün
- Mağaradan Marsa
- Ölüm'Sözlük
- Bilinç
- Suç Ve Beyin
- Usta ve Çırak Sohbetleri
- Bir Psikopatın Peşinde 197 gün
- Kuantum Beyin & Bilinç
- Medyumluk
- Ömer Hayyam - Kader Çarkı
Sultan Tarlacı Alıntıları - Sözleri
- Korku sizin izin verdiğinizden daha güçlü olamaz. (Usta ve Çırak Sohbetleri)
- “Şöhret kazanılması gereken bir şeyken, onur kaybedilmemesi gereken bir şeydir .” (Suç Ve Beyin)
- “kuantum fiziğinin en ilginç söylemlerinden birisi belirsizlik ilkesidir. bir şeyi kesin ölçmek isterseniz diğerinin kesinliğinden vazgeçmeniz gerekir.yani,parçacığın davranışını betimleyen belli özel değişkenlerin birinin bilgisinin artışı,diğerinin bilgisini azaltır ya da belirsizleştirir.bu belirsizlikten dolayı kesin ölçüm diye bir şey olamaz.” (Usta ve Çırak Sohbetleri)
- "Nedendir bilinmez, kadınlar şüphe ettikleri şeyi sonuna kadar öğrenmek ve her zaman şüphelerinin doğru çıkmasını ister. Kötü bir şüphe olsa da, canları yanacak bile olsa..." (197 Gün)
- Erkekler açık ve cesur hallerini sinirlendikleri anda sergiler. Kadınlar da güven duydukları anda. Erkeklerin sinirleri samimiyet getirir. Samimiyet de karşıdaki kadına güven verir. Aslında sinir, bir nevi her iki taraf için de iyidir. (197 Gün)
- Freud'a göre insanlık tarihinde, insan egosuna yönelik üç ayrı şok olmuştur: 1. Evrenin merkezinde olmadığımız 2. Evrim teorisi 3. Farkında olmadığımız bilinçaltı güçler tarafından kontrol edilmemiz (Suç Ve Beyin)
- Beşeri aklın en önemli bilgi üretiminden birisi de felsefi bilgidir. (Mağaradan Marsa)
- "Beni bende demen, bende değilim Bir ben vardır bende, benden içeri." (Bilinç)
- Egemen otoritenin olmadığı Irak ve Suriye gibi yerlerde herkes devlet otoritesinden kurtulmuş olsa da kimse özgürlüklerden bahsedemez. (Suç Ve Beyin)
- Acı zihinsel bir yorumdur ve ilk etkilenen yapı beyin olduğundan, diğer bedensel sorunlara bağlı acı-ağrı olsa da ölümün kendisi acı kaynağı değildir. (Usta ve Çırak Sohbetleri)
- Bilinçaltı her türlü tehlikeye karşı kişiyi koruma üzerine programlanmıştır.Tehlikenin hayali ya da gerçek olması onun için farketmez. Sırf bu görevini yerine getirmek için mutlu anlarımızdan daha çok mutsuz anlarımızı kaydeder. Amacı aynı hatayı tekrar yapmamızı engellemektir.Ama bu olumsuzlukların birikmesi kişiyi depresyona kadar götürebilir. (Bilinç)
- “Adımı unutacak, tanıştığımızı unutacak ama mutluluğu unutmayacak. Alzheimer hastaları , bilgileri unutur ama o bilgilerin getirdiği duyguları unutmaz... Yani gün içinde yaşadıkları deneyimleri on dakika veya yarım saat sonra hatırlamazlar ama o deneyimlerden kalan mutluluk ve mutsuzluklar nereden geldiği belli olmayan bir şekilde beyinlerinde kalır. Bu onları, sebebini bilmedikleri mutlu veya mutsuz ihtiyarlara döndürür. Aslında hepimizde öyledir. Yaşadıklarımız “mutluluk ve mutsuzluk” olarak depolanır. Bizim o yaşlılardan tek farkımız, mutluluklarımızın ve mutsuzluklarımızın yanında gereksiz bir kaç bilgi kırıntısı olmasıdır. “ (197 Gün)
- " Bize lazım olan hayal gücüdür; ama deli gömleği giydirilmiş hayal gücü." (Schrödinger’in Kedisi Neden Şizofren Oldu?)
- Çünkü ölüm yaşamdan ayrı değildir; yaşamı tamamlayan bir şeydir ve yaşam oyunu kurallarından biridir. (Ölüm'Sözlük)
- her bir inancımız başka bir inançtan(veya inançsızlıktan) beslenir. (Mağaradan Marsa)
- Film şeridinin bir ucu doğum,diğer ucu ise ölümdür.Filmin sonunu izlemeye hazır mısınız? (Ölüm'Sözlük)
- Kendi inançlarınızdan şüphe duymanız iyidir ve kendinizi daha sağlam kişilik içinde bulmanızı da sağlar. (Mağaradan Marsa)
- Darwinin evrim teorisi, insanın ruhunun olduğuna dair inançtan şüphe duyulmasına neden olmustu. Buna rağmen evrim teorisinin kurucu babalarından Alfred R. Wallace ateşli bir spiritüalistti ve insanın ölümden sonra da var olacağına olan inancından zerre sapmadı. (Ölüm'Sözlük)
- "Marifet, bize yar olmayan sevgiliyi kalbimizin içinde öldürmek! İşte en haklı, en masum, en kudretli ve en muhteşem cinayet.." Peyami Safa (197 Gün)
- "Bir yem tanesi çeken karıncayı dahi incitme! Çünkü onun da canı vardır. Can ise tatlı ve hoştur." (Bir Psikopatın Peşinde 197 gün)