Sara Gruen kimdir? Sara Gruen kitapları ve sözleri

Kanadalı yazar Sara Gruen hayatı araştırılıyor. Peki Sara Gruen kimdir? Sara Gruen aslen nerelidir? Sara Gruen ne zaman, nerede doğdu? Sara Gruen hayatta mı? İşte Sara Gruen hayatı...

Kanadalı yazar Sara Gruen edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Sara Gruen hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Sara Gruen hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Sara Gruen hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1969

Doğum Yeri: Vancouver , British Columbia , Kanada

Sara Gruen kimdir?

Sara Gruen Kitapları - Eserleri

Filler İçin Su
Bir Yolculuğa Çıkacaksın
Water for Elephants

Sara Gruen Alıntıları - Sözleri

~Onun gönlü her zaman başka bir yerdeydi... (Bir Yolculuğa Çıkacaksın)
Ölmektense yaşlanmayı tercih ettiğimi düşünürdüm ama artık pek emin değilim. Bazen tombalanın sıkıcılığı, hep birlikte söylenen şarkılar ve tekerlekli sandalyeleriyle koridorda duran tozlu insanların görüntüsü, ölüme özlem duymama neden oluyor. Özellikle de, değersiz bir fahişe gibi rafa kaldırılmış olan bu tozlu insanlardan biri olduğumu hatırladığımda. (Filler İçin Su)
"Life is the most spectacular show on earth." (Water for Elephants)
Görünen o ki güzel yada saf olup da bir anda insanın elinden alınmayan bir şey yok. (Bir Yolculuğa Çıkacaksın)
..."Yaş korkunç bir hırsız. Tam hayata dört elle sarılmışken bacaklarınızı altınızdan çekip sırtınızı kamburlaştırır. Ağrılarınızı arttırır, kafanızı bulandırır ve gizliden gizliye eşinize kanser hücreleri aşılar. Metastatik , demişti doktor. Birkaç haftalık ya da aylık ömrü var. Ama benin sevgilim bir kuş kadar narindi. Dokuz gün sonra öldü. Birlikte tam altmış bir yıl geçirdikten sonra, elimi sıkıca tutup son nefesini verdi. Kimi zaman, geri dönmesi için her şeyimi verebileceğimi düşünsem de, onun benden önce gitmiş olmasına seviniyorum. Onu kaybetmek ortadan ikiye bölünmek gibiydi. Benim için her şeyin sonu gelmişti sanki ve onun bu duyguyu yaşamasını istemezdim. Geride kalmak çok berbat bir şey." (Filler İçin Su)
İnsanlıktan ümidim kesilmişti. Kötülük çoktan egemen olmuştu diye düşünüyordum. (Bir Yolculuğa Çıkacaksın)
Kimi zaman, geri dönmesi için her şeyimi verebileceğimi düşünsem de, onun benden önce gitmiş olmasına seviniyorum. Onu kaybetmek ortadan ikiye bölünmek gibiydi. Benim için her şeyin sonu gelmişti sanki ve onun bu duyguyu yaşamasını istemezdim. Geride kalmak çok berbat bir şey. (Filler İçin Su)
Nazilerin yok edecek vakit bulamadıkları altı depolama binasından biri tonlarca—kelimenin tam anlamıyla tonlarca— kadın saçının yanı sıra insan dişleri, bunlardan çıkarılmış dolgu maddeleri ve on binlerce çocuk kıyafetiyle doluydu. İnsanlıktan ümidim kesilmişti. Müttefikler ilerlediği halde belki de artık çok geç kalmışlardır, kötülük çoktan egemen olmuştur diye düşünüyordum. (Bir Yolculuğa Çıkacaksın)
“Bir karga üzüntü için, İki karga neşe için, Üç karga düğün için, Beş karga gümüş için, Altı karga altın için, Yedi asla söylenmemesi gereken bir sır için ortaya çıkar...” (Bir Yolculuğa Çıkacaksın)
Onca dehşet, ölüm ve umutsuzluktan sonra bebekler yaşamın mümkün olabilecek en gerçek kanıtıydı. (Bir Yolculuğa Çıkacaksın)
Paylanmaya ve güdülmeye ve yönetilmeye ve idare edilmeye o kadar alıştım ki, birisi bana gerçek bir insanmışım gibi davrandığında, nasıl tepki vereceğimi bilemiyorum. (Filler İçin Su)
Her yer kırmızıydı. Ben gri olmak istiyordum. (Bir Yolculuğa Çıkacaksın)
Görünen o ki güzel yada saf olup da bir anda insanın elinden alınmayan bir şey yok. (Bir Yolculuğa Çıkacaksın)
Beş yaşındayken yaşınızı günü gününe bilirsiniz. Yirmilerinizdeyken de bilirsiniz. 'Yirmi üç yaşındayım' dersiniz, ya da yirmi yedi. Ama otuzlarınıza geldiğinizde acayip bir şeyler olur. İlk başta belli belirsiz bir hıçkırık, bir anlık bir kararsızlık gibidir. 'Kaç yaşındasın?' "Ee, ben..." güven dolu bir sesle başlar, sonra durursunuz. Otuz üç diyecek gibi olursunuz ama değilsinizdir. Otuz beşsinizdir. Sonra bir rahatsızlık duyarsınız, çünkü bunun sonun başlangıcı olduğunu düşünürsünüz. Öyledir tabi, ancak bunu kabullenmeniz yıllar sürer. (Filler İçin Su)
Bazen yaşlandığınızda -ve burada sizden söz etmiyorum, genel olarak konuşuyorum, çünkü herkes farklı şekilde yaşlanır- düşlediğiniz ve arzu ettiğiniz olaylar size gerçekmiş gibi gelmeye başlar. Ve sonra onlara inanmaya başlarsınız, çok geçmeden geçmişinizin bir parçası oluverirler ve biri size meydan okumaya ya da gerçek olmadıklarını söylemeye kalktığında........ İşte o zaman gerçekten gücenirsiniz. Çünkü olayın ilk bölümünü hatırlamazsınız. Tek bildiğiniz size yalancı denildiğidir. (Filler İçin Su)
"Evet. Savaş pek çok şeyi kısa kesti." (Bir Yolculuğa Çıkacaksın)
Bazı şeyler hiç değişmez. Taşralılar her yerde taşralıdır ve oyuncuları işçilerden rahatça ayırt edebilirsiniz. (Filler İçin Su)
Sessizliğin huzurdan başka bir şey olmadığını ben çok erken öğrenmiştim. (Bir Yolculuğa Çıkacaksın)
Görünen o ki güzel ya da saf olup da bir anda insanın elinden alınmayan bir şey yoktu. Zaten sonunda her şeyi kaybediyorsun.. (Bir Yolculuğa Çıkacaksın)
Onsuz var olamayacağınızı düşündüğünüz birini sevmenin nasıl bir şey olduğunu bilmek istiyordum. (Bir Yolculuğa Çıkacaksın)