diorex
sampiyon

Salahi R. Sonyel kimdir? Salahi R. Sonyel kitapları ve sözleri

Kıbrıslı Tarih Uzmanı, Araştırmacı, Yazar Salahi R. Sonyel hayatı araştırılıyor. Peki Salahi R. Sonyel kimdir? Salahi R. Sonyel aslen nerelidir? Salahi R. Sonyel ne zaman, nerede doğdu? Salahi R. Sonyel hayatta mı? İşte Salahi R. Sonyel hayatı...

  • 12.06.2023 08:00
Salahi R. Sonyel kimdir? Salahi R. Sonyel kitapları ve sözleri
Kıbrıslı Tarih Uzmanı, Araştırmacı, Yazar Salahi R. Sonyel edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Salahi R. Sonyel hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Salahi R. Sonyel hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Salahi R. Sonyel hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Tam / Gerçek Adı: Salahi Ramadan Sonyel

Doğum Tarihi: 1932, Kıbrıs

Doğum Yeri:

Salahi R. Sonyel kimdir?

 1932 yılında Kıbrıs’ta doğan Sonyel, İngiliz Lisesi’nden mezun olduktan sonra 1957 yılına kadar Ada’daki İngiliz yönetimine bağlı kuruluşlarda görev yaptı. Aynı yıl Kuzey İrlanda’da Belfast’taki Queen’s Üniversitesi’nden kazandığı burs ile çalışmalarını Britanya’da sürdüren Sonyel, burada siyasal bilimler, ekonomi ve eğitim konularında eğitim gördü. Ünlü Birbeck College’da siyaset ve diplomasi tarihi üzerine çalışmalar yapan Prof. Sonyel Londra Üniversitesi’nde doktora yaptı.

       Halen Kuzey Kıbrıs’taki Yakın Doğu Üniversitesi’nde konuk öğretim üyesi olarak görev yapan Prof. Sonyel, merkezi Ankara’da bulunan Türk Tarih Kurumu’nun da üyesi.

       Prof. Sonyel, çok sayıda makalesi ve araştırmasının yanısıra Türk Kurtuluş Savaşı üzerine 2 ciltlik bir eseri de konu üzerine yazılmış önemli eserler arasında yeralıyor. Prof. Sonyel’in ayrıca, Azınlıklar ve Osmanlı İmparatorluğu’nun Parçalanışı, Büyük Savaş ve Anadolu Trajedisi, Türkiye’nin Bağımsızlık Mücadelesi ve Ermeniler adlı ünlü eserleri de bulunuyor. Prof. Sonyel’in, İngiliz belgelerinden yararlanarak kaleme aldığı “Büyük Türk Atatürk” adlı bir eseri de var.

Salahi R. Sonyel Kitapları - Eserleri

  • Gizli Belgelerde Mustafa Kemal, Vahdettin ve Kurtuluş Savaşı
  • Gizli Belgelerle Lozan Konferansı'nın Perde Arkası
  • Türk-Ermeni̇ Çıkmazı
  • Osmanlı Ermenileri
  • Kurtuluş Savaşı Günlerinde İngiliz İstihbarat Servisi'nin Türkiye'deki Eylemleri
  • Türk Kurtuluş Savaşı ve Dış Politika Cilt 1
  • Türk-Yunan İlişkileri 1821-1923
  • İngiliz Gizli Belgelerine Göre Adana'da Vuku Bulan Türk-Ermeni Olayları
  • Türk Kurtuluş Savaşı ve Dış Politika
  • Kaygılı Yıllar
  • İngiliz Gizli Belgelerinde Türk-Yunan İlişkileri
  • Kıskaç Altında
  • Gizli Belgelerde Osmanlı Devleti'nin Son Dönemi ve Türkiye'yi Bölme Çabaları
  • Minorities And The Destruction of The Ottoman Empire
  • Osmanlı Devletinin Yıkılmasında Azınlıkların Rolü

Salahi R. Sonyel Alıntıları - Sözleri

  • Mustafa Kemal, Hey’et-i Temsiliye adına Bağlaşık temsilcilerine, Meclis Başkanlarına, ABD ve yansız devletlerin Dışişleri Bakanlarına çektiği telgraflarda bu işgali protesto etmiş; şunları eklemişti: ‘Bu son darbe, 20. yüzyılın uygarlık ve insanlığının kutsal saydığı bütün ilkelere, özgürlük, yurt ve ulus duygusu gibi bugünkü insan topluluklarının temeli olan bütün ilkelere indirilmiştir. Hiçbir güç bizi yaşama hakkımızdan yoksun bırakamaz’. (Gizli Belgelerde Mustafa Kemal, Vahdettin ve Kurtuluş Savaşı)
  • 15 Temmuz tarihli İngiliz gizli istihbarat raporuna göre, Ulusçuların eylemlerinden epeyi rahatsız olan Padişah, 25 Haziran’da Mustafa Kemal’e gönderdiği özel mektupta, onu, ülkenin ‘yüce çıkarlarını korumak’ amacıyla hükümet tarafından alınmış olan kararlara riayet ederek, ülkeyi felakete sürüklemekte olan ayrılık ve düşmanlığı sona erdirmeye; askeri güçlerini hükümetin emrine vermeye çağırmıştı. (Gizli Belgelerde Mustafa Kemal, Vahdettin ve Kurtuluş Savaşı)
  • Uyanan ulusal bilincin boğulabileceğini sanmak büyük bir yanılgıdır. (Türk Kurtuluş Savaşı ve Dış Politika Cilt 1)
  • Yine bu sırada, Sakarya ırmağı dolaylarında kanlı bir boğuşma başlamıştı. Sekiz gün süren savaş sonunda Kemalist ordusu Yunan ordusuna büyük bir darbe indirmiş; 18.000’den çok savaşçı yitirmiş olan Konstantin’in ordusu Eylül ortalarında geri püskürtülmüştü. Bu yüce utkudan hiç de memnun kalmayanlar arasında Padişah Vahdettin'de vardı. (Gizli Belgelerde Mustafa Kemal, Vahdettin ve Kurtuluş Savaşı)
  • Türkler yasal olarak başka bir ulusa ait olan bir şeyi dilemiyorlar; ama Türk ulusunun kesin hakları sağlanmadıkça barıştan söz edilemez. (Kurtuluş Savaşı Günlerinde İngiliz İstihbarat Servisi'nin Türkiye'deki Eylemleri)
  • Ferit, antlaşmanın imzalanmasını kabullenmekle hem kendi yurduna hem insanlığa hizmet ettiğine; gerçekte başka çıkar yol olmadığına; bunu imzalamamanın karşılığının felaket olacağına inanıyordu. Bu konuyla ilgili olarak 26 Temmuz’da Robeck’le görüşürken Ulusçulara karşı savaşmak ve ülkede düzeni yeniden kurmak için İngiltere’nin yardımını istemişti. Antlaşmanın imzalanmasında göstermiş olduğu cesaretten ötürü onu kutlayan Robeck, antlaşma onaylanınca Türkiye’de düzenin yeniden kurulması için İngiltere’nin işbirliğinde bulunacağı yolunda Ferit’e güvence vermişti. (Gizli Belgelerde Mustafa Kemal, Vahdettin ve Kurtuluş Savaşı)
  • Damat Ferit iktidara geçer geçmez, 9 Mart’ta İngiliz Yüksek Komiseri yardımcısı Richard Webb’i ziyaret ederek, ‘Efendisi Padişahla kendisinin ümitlerinin Tanrıya ve İngiliz yönetimine dayandığını’ bildirmişti. (Gizli Belgelerde Mustafa Kemal, Vahdettin ve Kurtuluş Savaşı)
  • "Kahraman askerlerimizin süngülerinden akan kan, Türkiye’nin kutsal topraklarına hayat veriyor ve bu, sevgili ulusumuzun bağımsızlığı için bir anddır (yemindir). Tarih, Türk’ün köle olduğunu asla kaydetmemiştir ve kaydetmeyecektir. Anadolu’nun bağımsızlık umutlarını boğmak için, Padişahtan en küçük yetkiliye kadar - (birkaç kişi dışında) İngilizlerle entrika çevirenler, Ordu’muzun gücü, enerjisi ve azmi karşısında hüsrana uğramışlardır. Yaşasın kahraman askerler" GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK (Gizli Belgelerde Mustafa Kemal, Vahdettin ve Kurtuluş Savaşı)
  • Eli kalem tutan her Ermeni gerçeklerle ilişiği olmayan destanlar, şiirler, hikayeler ve benzer yazılar yazmaya başlıyordu. (İngiliz Gizli Belgelerine Göre Adana'da Vuku Bulan Türk-Ermeni Olayları)
  • Bu sırada, iktidar ihtirasına tutulmuş olan Ahmet Rıza, Sadrazam olmak için Padişahın oyunlarına alet oluyordu. Bu gelişmelere karşın, Hüseyin Rauf, son kez Padişahın huzuruna çıkmış, ama bu görüşme pek olumlu geçmemiş ve Rauf’un, basında Damat Ferit hakkında yayımlanmış olan yazıları Vahdettin’e hatırlatması üzerine sükunetini bozarak ayağa kalkan Padişah, görüşmenin sona erdiğini anlatmak istemiş ve daha sonra Rauf’un gözlerinin içine bakarak: ‘Beyefendi, ortada bir millet var, koyun sürüsü! İdaresi için bir çoban lazım. O da benim’ demişti. (Gizli Belgelerde Mustafa Kemal, Vahdettin ve Kurtuluş Savaşı)
  • Tuğamiral Richard Webb, 19 Ocak 1919’da İngiltere Dışişleri Bakanlığı Müsteşar yardımcılarından Sir Ronald Graham’a gönderdiği özel mektupta ataklıkla şöyle diyordu: ‘... Görünürde ülkeyi işgal etmediğimiz halde, şimdi valilerini atıyor veya görevlerinden uzaklaştırıyoruz; polislerini yönetiyor, basınlarını denetliyor, zindanlarına girerek Rum ve Ermeni tutukluları, işlemiş oldukları suçlara aldırmadan özgür bırakıyoruz. Demiryollarını sıkıca denetimimizde tutuyor ve istediğimiz her şeye el koyuyoruz. Politikamız, süngünün keskin ucuna dayanır. Halife elimizin altında bulundukça, İslam Dünyası üzerinde ek bir denetim aracına sahibiz. Bildiğiniz gibi, Padişah, bizi buraya yerleştirmeyi diliyor.’ (Gizli Belgelerde Mustafa Kemal, Vahdettin ve Kurtuluş Savaşı)
  • Vahdettin ülkeden kaçtıktan bir süre sonra, birleşik bir Türkiye’yi temsil eden İsmet Paşa başkanlığındaki bir kurul, 20 Kasım 1922’de İsviçre’nin Lozan kentinde törenle açılan Lozan konferansına katılmış; konferansın 1923 yılı Şubat ayının ilk haftasına kadar süren birinci döneminde çetin bir mücadele vermişti. Konferans 5 Şubat’ta kesintiye uğrayarak ertelenmiş; diplomasi sahasında yapılan karşılıklı gayretler sonucunda, 23 Nisan 1923’de ikinci dönem oturumları başlamış; daha çetin bir mücadeleyle, sonuçta, 24 Temmuz 1923’de Lozan Antlaşması imzalanmıştı. Bu antlaşma, dünyanın her yanında Kemalist Türkiye’nin en yüce diplomatik zaferi olarak karşılanmıştı. (Gizli Belgelerde Mustafa Kemal, Vahdettin ve Kurtuluş Savaşı)
  • Padişah Vahdettin' de antlaşma koşullarını sert bulmuş, ama Sadrazam İzzet Paşa’nın Mondros’dan aldığı 27 Ekim 1918 tarihli iyimser telgrafın suretini kendisine göstermesi üzerine şöyle demişti: ‘Bu koşulları, ağır olmalarına karşın kabul edelim. Öyle tahmin ederim ki, İngiltere’nin Doğu’da asırlarca sürmekte olan dostluğu ve lütufkâr siyaseti değişmeyecektir. Biz onların müsamahasını daha sonra elde ederiz’. (Gizli Belgelerde Mustafa Kemal, Vahdettin ve Kurtuluş Savaşı)
  • Amasya genelgesi Türk ulusal akımının dönüm noktalarından birini oluşturur; çünkü, ilk kez, ulusal direniş ilkeleri bir protokol  biçiminde hazırlanarak, Türk yurdunun bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü sağlamak için işbirliği yapmaya söz vermiş olan ihtilalci önderler tarafından imzalanmıştı. Ali Fuat’ın deyimiyle, Amasya kararlarıyla ‘... münferit ve mıntıkavi teşebbüsler birleştirilmiş; bütün milletin, istiklali ve vatanın uğradığı tehlike etrafında müttehit olduğu, gerek harice gerekse dahile gösterilmiştir’. (Gizli Belgelerde Osmanlı Devleti'nin Son Dönemi ve Türkiye'yi Bölme Çabaları)

Yorum Yaz