Robert Skidelsky kimdir? Robert Skidelsky kitapları ve sözleri

Robert Skidelsky hayatı araştırılıyor. Peki Robert Skidelsky kimdir? Robert Skidelsky aslen nerelidir? Robert Skidelsky ne zaman, nerede doğdu? Robert Skidelsky hayatta mı? İşte Robert Skidelsky hayatı...

Robert Skidelsky edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Robert Skidelsky hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Robert Skidelsky hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Robert Skidelsky hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1939

Doğum Yeri:

Robert Skidelsky kimdir?

1939 yılında dünyaya gelen Robert Skidelsky, Jesus College’ta tarih okuduktan sonra, Nuffield College’ta eğitim hayatına devam ederek burada araştırma görevlisi olarak görev yapmıştır. Doktora tezi olan ilk kitabı Politicians and the Slump (Macmillan), 1967 yılında yayınlanmıştır. Ardından British Academy’de araştırma görevlisi olarak devam eden Skidelsky, 1970’de John Hopkins University’de doçent olmuştur. 1978 yılında University of Warwick’te profesörlüğe yükselen Skidelsky, 1990 yılında aynı okulun Ekonomi bölümüne katılmış, daha sonra burada emeritus profesör olmuştur. Üç bölüm olarak yazdığı Keynes biyografisiyle (Hopes Betrayed, 1883-1920 [Macmillan, 1983], The Economist as Saviour, 1920-1937 [Macmillan, 1992] ve Fighting for Britain, 1937-1946 [Macmillan, 2000]) birçok ödül kazanmıştır. Robert Skidelsky’nin yayınlanmış diğer eserleri şunlardır: English Progressive Schools (Penguin, 1967), Oswald Mosley (Holt, Rinehart and Winston, 1975), Interests and Obsessions: Historical Essays (Macmillan, 1993), The World After Communism: A Polemic for our Times (Macmillan, 1995), Keynes (Oxford University Press, 1996), Keynes: The Return of the Master (Allen Lane, 2009).

Robert Skidelsky Kitapları - Eserleri

• Keynes / Düşüncenin Ustaları
• Ne Kadarı Yeterli?
• Para ve Devlet

Robert Skidelsky Alıntıları - Sözleri

• Zenginlik arttıkça can sıkıntısı çoğalır ve uyarıcı tecrübelerin daha da çılgınca arayışını kışkırtır. Bizim doğamız sahip olduklarımızdan asla tatmin olamayacağımız biçimdedir. (Ne Kadarı Yeterli?)
• İyi yaşam sadece tatmin edilmiş bir arzu değildir; o arzunun uygun amacına işaret etmektir. Arzu eğitilmeli; doğru anlamda arzu edilebilir olana yönlendirilmelidir. (Ne Kadarı Yeterli?)
• Cicero, " Eğer bir bahçe ve kütüphaneye sahipsen," diye yazmıştı, " ihtiyacın olan her şeye sahipsin." Dünyanın her yerindeki kültürler buna benzer imgelerin tekrarlanması doğayla harmoni içerisinde olmanın ruhun evrensel bir ihtiyacı olduğunu göstermektedir. (Ne Kadarı Yeterli?)
• Ama er geç, öyle veya böyle tehlikeli olan fikirlerdir, çıkar grupları değil. (Para ve Devlet)
• Devletin paranın değerini garantileme dürtüsü sınırlıdır. Bunun nedeni para kıymetli madenken ayarını düşürme yoluyla veya kağıtken daha fazla basma yoluyla harcamalarını karşılamak için gereken parayı her zaman üretebiliyor olmasıdır. Bu yüzden hükümdarlar tarih boyunca imal ettikleri paranın miktarında hile yapmıştır. Bir yandan paranın değerini koruduklarını iddia ederken öte yandan madeni paralarındaki altın ve gümüşün ağırlık ve ayarını azaltmış veya çok fazla kağıt para basmışlardır. Vergileri açıkça yükseltmeden bir enflasyon vergisi getirme yoluyla yeni reel kaynaklar elde etmişlerdir. Keynes bunu “ bir yönetim başka araçlarla ayakta kalamıyorsa, bu araçlarla ayakta kalır” diyerek vurgulamaktadır. (Para ve Devlet)
• Eros ve uygarlık batı uygarlığının Freudcu bir yorumunu Freud'un kötümserliğini terk ederek sunuyordu. Freud'un "ölüm içgüdüsü" olarak adlandırdığı kavram insan doğasının özünde yoktu ancak bastırılmıştı ve özellikle de batı kapitalizmi tarafından "artı değerle bastırılmıştı"... Cinselliğin yeniden kazanılması böylelikle devrimin anahtarı haline geldi. İnsanlığın başlangıçtaki "çok şekilli sapıklık" durumuna dönmesi gerekiyordu; bu durumda kapitalizmin dayandığı bastırma psikolojisini ortadan kaldırmak üzere bedenin tümü erotik zevkin kaynağı olmaktadır. (Ne Kadarı Yeterli?)
• “Bir devlet en düşük barbarlıktan en yüksek bolluk derecesine taşımak için zorunlu şeyler sadece barış, hafif vergiler ve orta halli adil bir yönetimdir; geri kalan her şey doğal gidişat içerisinde hallolacaktır. (Para ve Devlet)
• Bu kitap “ iktisatçıların okumadığı krizden esinlenen popüler kitaplar ile iktisatçı olmayanların anlamadığı iktisatçıların kriz analizleri arasında bir köprü kurmayı deniyor.” (Para ve Devlet)
• Enflasyonun ani yükselişi, hemen nedenselliğin yönü sorusuna sebep oldu. Daha fazla kağıt para, fiyatların yüksek olmasına mı neden oldu? yoksa daha yüksek fiyatlar mı daha fazla paranın basılmasına neden oldu? (Para ve Devlet)
• Solomon ve Sokrates bize defalarca mutluluğun zenginlikte değil sevgi ve erdemde yattığını anlatmıştı. Atasözleri kitabı, " Sevgiyle sunulan ot yemeği, eldeki sığır ve onun nefretinden daha iyidir," demektedir. (Ne Kadarı Yeterli?)
• Tarih boyunca hem devletlerin hem de özel kişilerin parayı harcamak yerine istiflediği görüldü. (Para ve Devlet)
• Ünlü kişilerin beğendiği marka etiketlerin genelde pahalı olduğu bilinir ve onların çekici olmasının başlıca ( belki esas nedeni ) budur; fiyat ne kadar yüksek olursa o marka o kadar özel olur. Fiyatları düşecek olursa o mallara olan talep de düşecektir. Bir Rus fıkrası bunu güzel özetliyor: İki yeni Rus karşılaşırlar. Biri, "Kravatın ne ediyor?" diye sorar. Ötekisi," Bin dolar" diye yanıtlar. " Ne yazık! benimki iki bin ediyor" Şaşaalı tüketim tüm ülkeler ve çağlarda yeni zenginlerde görülen bir özelliktir. (Ne Kadarı Yeterli?)
• Marksisler, ekonomik doyumsuzluğu kapitalizmin yarattığını ve onun yok olmasıyla birlikte ortadan kalkacağını ileri sürmektedirler. Hıristiyanlar onun ilk günahın ürünü olduğunu iddia ederler... Kapitalizm iki ucu keskin bir kılıçtır. Bir yanda, maddi koşullarda çok büyük gelişmelerin gerçekleşmesini mümkün hale getirmiştir. Öte yanda, ihtiras, kıskançlık ve aç gözlülük gibi en kötü insan insan özelliklerini açığa çıkartmıştır. (Ne Kadarı Yeterli?)
• Çıkışında özgün ve uygun bir değişim aracı olan para, kullanım değerlerini araç düzeyine düşürerek kısa zamanda kendi içinde amaç haline gelir. (Ne Kadarı Yeterli?)
• Para ne kadar çoksa, bir bütün olarak mallar o kadar pahalı olacak ne kadar azsa ortalama fiyat da o kadar az olacaktır. (Para ve Devlet)
• Bazı işler daha ilginç hale gelmiştir; mesleki işlerin -örneğin, öğretmenlik - sayısı artmıştır. İnternetin çalışmayı oyun haline getirdiği her zaman söylenmiştir. ( Hatta oyun oynamayı çalışma haline getirmiştir.) Çalışma sırasındaki boş zaman fırsatlarını genişletmiştir. Facebook bır tık/ tuş ötededir. Çalışma çevreleri giderek " eğlence " olacak şekilde tasarlanmaktadır. (Ne Kadarı Yeterli?)
• Son otuz altı yıl içinde görülen büyük gelişme sanki bize hiç ek mutluluk getirmemiş gibi gözükmektedir. Herhalde, Rousseau hep haklıydı. Daha fazla para bizi daha mutlu kılmıyor. (Ne Kadarı Yeterli?)
• Borç anlamındaki kredi sözcüğünün Latince kökü olan credo “inanıyorum” anlamına gelmektedir. (Para ve Devlet)