Robert Pinget kimdir? Robert Pinget kitapları ve sözleri
Yazar Robert Pinget hayatı araştırılıyor. Peki Robert Pinget kimdir? Robert Pinget aslen nerelidir? Robert Pinget ne zaman, nerede doğdu? Robert Pinget hayatta mı? İşte Robert Pinget hayatı... Robert Pinget yaşıyor mu? Robert Pinget ne zaman, nerede öldü?

Doğum Tarihi: 19 Temmuz 1919
Doğum Yeri: Cenevre
Ölüm Tarihi: 25 Ağustos 1997
Ölüm Yeri:
Robert Pinget kimdir?
Robert Pinget 1920’de Cenevre’de doğdu. 1946 yılında Paris’e yerleşmeden önce ülkesinde hukuk öğrenimi gördü. 1951’de ilk öykü derlemesi yayımlandı. Bundan tam beş yıl sonra, Beckett’in tavsiyesi üzerine Minuit Yayınları’na katıldı. Aynı dönemde, Alain Robbe-Grillet, Nathalie Sarraute, Samuel Beckett ve Claude Simon’la birlikte Yeni Roman serüvenini hazırlayanlardan biri oldu. Oyunlarıyla birlikte otuza yakın kitabı bulunan Pinget, 1965 yılında Quelqu’un (Biri) adlı romanıyla Femina Ödülü’nü aldı. Oyunlarından çoğu Avignon Festivali’nde sahnelendi. 1997 yılında kalp krizinden ölen Pinget’nin son kitabı Taches d’encre (Mürekkep Lekeleri) aynı yılın bahar aylarında yine Minuit’den çıktı. Pinget’nin, dilin gündelik kullanımlarıyla oynayan üslubu, kılı kırk yaran, çelişkili ve yararsız araştırmalardan çıkardığı bir tür anlamsızlık duygusunu ortaya koyar. Nihilizmi, insan bağlamında ele alındığında, zaman zaman bir tür neşeyle aydınlanır. Yüzeysel psikoloji çözümlemelerindeki incelikle öne çıkan yapıtları, giderek artan bir ilgiyle karşılanmaktadır.
Robert Pinget Kitapları - Eserleri
- Mösyö Songe
- Yazamamak
- Libera
- Fantoine ile Agapa Arasında
- Sorgulama
Robert Pinget Alıntıları - Sözleri
- Kendi türünün tek örneği olmadığına göre, mutsuzluğu az olmalı. Dolayısıyla daha az ilgi hak ediyor. Ne yazık ki, çok sık tekrarlanan bir düşünme biçimi. Zira, türdeşlerine her bakımdan benzeyen bir maymunun, sırf bu nedenle, dilediğince maymun olmadığını kim söyleyebilir bize? Ve onun kafesinin önünden de diğerlerinkinin önünden geçtiğimiz gibi geçiyoruz ve onu bir daha aklımıza getirmemek için de iyi bir neden buluyoruz. (Mösyö Songe)
- İnsan bir kere hassaslaştı mı her sözde bir mana arar. (Mösyö Songe)
- Her ne pahasına olursa olsun, başkalarının davranışlarını açıklamaya çalışmak, kendisininkini açıklamayı istemek kadar boşunadır. (Mösyö Songe)
- Çalışmaya devam etmek zorundayım, der, istesem de istemesem de. Ama bu mümkün mü? İstek olmadan görevi yerine getirebilmek? (Yazamamak)
- “Yıkım ya da felaket sözcükleri, dediklerine göre bunlar çileden çıkarırmış onları, büyük alan korkusu, mutsuzluk korkusu, her yanda tuzaklar görürler, çıkmak, kurtulmak için debelenirler, sanki bir şeyler üzerlerine yıkılacak, kıskıvrak kapana kısılmış hissederler kendilerini, böyle bir şey işte delilik.” (Libera)
- Bay Rüya, yazdıklarını gerçeklerle sınırlandırmak sanatın meydan okumalarından kaçmak demektir, der. Gerçekdışılıktan bir iz katmak esere şekil kazandırır. (Yazamamak)
- Bir çıkmazdan kurtulmak için bir başkasına girmek gerekir. (Mösyö Songe)
- “Birisi dükkana giriyordu, beklemem gerekirdi, beklemedim, her şey öylece havada kaldı, hani öyle denir ya, ama hiçbir şey havada kalmaz asla.” (Libera)
- Kolay olmak zor. (Yazamamak)
- Dokumayı öğrenmek, kendine dokumacı dememeyi öğrenmekten daha az yıl alır. (Mösyö Songe)
- Yemeği tek başına kömürleşmeye bırakmak bu derece kolayken neden yangına körükle gitmeli. (Yazamamak)
- Yaşamın tiksintisini unutmak için gerekli fırsatlar elden kaçırılmayacak kadar seyrektir. (Yazamamak)
- Kader bu tür hesaplara yabancıdır. (Mösyö Songe)
- Acı çekmek için anlamalı (Fantoine ile Agapa Arasında)
- Anlamadığım bir şey varsa oda şaşkınlığıma ve dünyanın saçmalığına rağmen hala daha mutlu oluşumdur. (Fantoine ile Agapa Arasında)
- Her ne pahasına olursa olsun, başkalarının davranışlarını açıklamaya çalışmak, kendisininkini açıklamayı istemek kadar boşunadır. (Mösyö Songe)
- İnsanların neler düşündüğünü öğrenmek için dostlarla konuşmak gerekir. Ama ya hiç dostunuz yoksa? (Yazamamak)
- İnsan daima,bilmediği konuda daha çok konuşur. (Fantoine ile Agapa Arasında)
- Yanılsamalar uğruna gündelik yazılarından vazgeçse eline ne geçmiş olurdu? (Yazamamak)
- O zaman, güzel güzel yaşayıp gidenler de var işte, der. (Mösyö Songe)