diorex
ARTUKBEY

Randy Pausch kimdir? Randy Pausch kitapları ve sözleri

Amerikalı Bilgisayar Bilimleri Profesörü, Yazar Randy Pausch hayatı araştırılıyor. Peki Randy Pausch kimdir? Randy Pausch aslen nerelidir? Randy Pausch ne zaman, nerede doğdu? Randy Pausch hayatta mı? İşte Randy Pausch hayatı... Randy Pausch yaşıyor mu? Randy Pausch ne zaman, nerede öldü?

  • 06.08.2022 20:00
Randy Pausch kimdir? Randy Pausch kitapları ve sözleri
Amerikalı Bilgisayar Bilimleri Profesörü, Yazar Randy Pausch edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Randy Pausch hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Randy Pausch hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Randy Pausch hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Tam / Gerçek Adı: Randolph Frederick Pausch

Doğum Tarihi: 23 Ekim 1960

Doğum Yeri: Baltimore, Maryland, ABD

Ölüm Tarihi: 25 Temmuz 2008

Ölüm Yeri: Chesapeake, Virginia, ABD

Randy Pausch kimdir?

Randolph Frederick Pausch (23 Ekim 1960 – 25 Temmuz 2008), ABD'li bilgisayar bilimleri profesörüdür. Ağustos 2006'da kendisine pankreas kanseriteşhisi kondu ve yoğun bir kemoterapi ve tedavi programına girdi. Bir süre sonra kanserin vücuda yayıldığı fark edildi ve artık ölümcül bir durumda olduğu söylendi. Bundan sonra Pausch, karısı ve 3 çocuğu ile daha çok vakit geçirebilmek için hayatını biraz daha uzatabilecek tedavilere ağırlık verdi. Ayrıca çocuklarına bir miras olarak bırakabileceği tek şeyin en iyi yapabildiği şey olan bir konuşma olabileceğini düşünerek en son çıktığı semineri bu amaçla verip bir de "The Last Lecture" Son Konuşma adında kitap hazırladı. 25 Temmuz 2008'de, aile evinde hayatını kaybetti.

Randy Pausch Kitapları - Eserleri

  • Son Konuşma

Randy Pausch Alıntıları - Sözleri

  • Eğer sadece iki kelimelik bir tavsiye vermem gerekseydi, " doğruyu söyleyin," derdim. İki kelime daha ekleme şansım olsaydı, bunlar " her zaman," olurdu. (Son Konuşma)
  • Bir keresinde, yıllar önce, Chris yedi, Laure ise dokuz yaşındayken, onları yepyeni Volkswagen Cabrio arabamla aldım. "Randy Amca'nızın yeni arabasında dikkatli olun," dedi ablam. "Binmeden önce ayakkabılarınızın altını temizleyin. Hiçbir şeyi karıştırmayın. Kirletmeyin." Onu dinledim ve bekar bir amca ne düşünürse, ben de öyle düşündüm: "Bu sadece, çocukları başarısızlığa hazırlayan bir uyarı. Sonuçta tabii ki arabamı kirletecekler. Onlar çocuk." Bu yüzden her şeyi oluruna bıraktım. Ablam kuralları anlatırken, ben yavaşça ve bilerek bir kutu soda açtım, arkamı döndüm ve kutuyu üstü açık arabamın arka koltuğuna döktüm. Mesajım: insanlar, eşyalardan daha önemlidir. Bir araba, yepyeni üstü açık arabam gibi kullanılmamış bir cevher bile, sadece nesnedir. Ben sodayı döktüğümde, Chris ve Laura'nın ağızları açık kalmış, gözleri şaşkınlıktan kocaman olmuştu. İşte, çılgın Randy Amca, yetişkin kurallarını tamamen hiçe sayıyordu. Sonunda, sodayı döktüğüme çok sevindim. Çünkü o hafta sonu, küçük Chris hastalandı ve arka koltuğa kustu. Hiç suçlu hissetmedi. Rahatlamıştı; zaten benim arabayı pisletişimi izlemişti. Sorun olmayacağını biliyordu. (Son Konuşma)
  • Bazen, tek yapmanız gereken sormaktır ve hayallerinizi gerçek yapabilir. (Son Konuşma)
  • Hayatımda karşılaştığım anlaşılması en zor duvar, sadece bir atmış beş yüksekliğinde ve son derece güzeldi. Ama beni gözyaşlarına boğdu, tüm yaşamımı tekrar değerlendirmek zorunda bıraktı ve sonunda, çaresiz bir şekilde, babamı arayıp nasıl dengeleyeceğime dair tavsiye istedim. O duvar, Jai'di. (Jai aşık olduğu kadın.) (Son Konuşma)
  • Ben sadece ölmekte olan bir adam değildim. Ben sadece bendim. Başlayabilirdim. (Son Konuşma)
  • Seyircilerin kahkahaları ve şaşkın alkışları arasında, neredeyse herkesin gerginliğini attığını ve derin bir nefes aldığını duyabiliyordum. Ben sadece ölmekte olan bir adam değildim. Ben sadece bendim. Başlayabilirdim. (Son Konuşma)
  • Aileme, ne yapmam gerektiğini sordum. “Yanında ol,” dedi annem. “Eğer onu seviyorsan, ona destek ol.” (Son Konuşma)
  • Deneyim, istediğinizi elde edemediğinizde, elde ettiğiniz şeylerdir. (Son Konuşma)
  • Ayrıca, sanırım babam bana, çocukların - her şeyden cok- anne ve babaları tarafından sevildiklerini bilmeye ihtiyaç duyduklarını hatırlatırdı. Bunun gerçek olması için, onların anne ve babalarının hayatta olması gerekmiyor. (Son Konuşma)
  • “Bak,” dedi babam. “Bence demek istediği bu değil. Şu ana kadarki davranışlarıyla tutarlı değil. Sen ondan, tüm bağlarını koparıp seninle kaçmasını istedin. Muhtemelen kafası karışmış ve korkmuştur. Eğer seni gerçekten sevmiyorsa, biter. Ama seni seviyorsa, aşk kazanır.” (Son Konuşma)
  • Olağanüstü yemeğimizin sonlarına doğru şöyle dedi: “Randy, sana bir şey söylemem lazım. Ben bir arabamızı, diğer arabamıza çarptım.” Nasıl başardığını sordum. Bana hasarı anlatmasını istedim. Bana, en çok hasarı Volkswagen’in aldığını, ama iki arabanın da çalıştığını söyledi. “Garaja gidip bakmak ister misin?” diye soru. “Hayır,” dedim. “Önce yemeğimizi bitirelim.” Şaşırmıştı. Sinirli değildim. Endişeli bile görünmüyordum. Kısa sürede öğrendiği gibi, benim ölçülü tepkim, yetiştirilişimle ilgiliydi. Yemekten sonra, kalkıp arabalara baktık. Sadece omuz silktim ve Jai’nin tüm gün boyunca biriktirdiği stresten kurtulduğunu anlayabiliyordum. “Yarın sabah,” diye söz verdi,” tamirleri için gereken masrafı öğreneceğim.” Bunun gerekmediğini söyledim. Vuruklar sorun olmayacaktı. (…) Vuruklarla yaşayabilirdik. (Son Konuşma)
  • Beni tanıyan herkes size, kendime ve becerilerime dair her zaman sağlıklı bir bakış açım olduğunu söyleyecektir. Ama inanın ya da inanmayın, bazen küstah ve duyarsız tanımlamalarıyla da karşılaştığım zamanlar oldu. Özellikle de, kendinizi yeniden ayarlamanıza yardımcı olabilen insanlar, son derece acımasız olduklarında. (Son Konuşma)
  • Yapabileceğinizi düşünseniz de haklısınız, yapamayacağınızı düşünseniz de. (Son Konuşma)
  • Aileme, ne yapmam gerektiğini sordum. “Yanında ol,” dedi annem. “Eğer onu seviyorsan, ona destek ol.” Ben de böyle yaptım. O haftayı, seminerlere katılıp Jai’den uzakta bir koridordaki bir ofiste takılarak geçirdim. Birkaç kez odasına uğradım, sadece nasıl olduğunu görmek için. “Sadece nasıl olduğunu görmek istedim,” diyordum. “Eğer yapabileceğim bir şey olursa, haber ver.” Birkaç gün sonra, Jai aradı. “Randy, burada oturmuş seni özlüyor ve keşke yanımda olsa diyorum. Bu da bir şeydir, değil mi?” Fark etmişti: Bana âşık olmuştu. Bir kez daha, ailem haklı çıktı. Aşk kazanmıştı. O haftanın sonunda Jai, Pittsburgh’a taşındı. Tuğla duvarların orada olmasının bir sebebi var. Bize, bir şeyi ne kadar istediğimizi görme şansı verirler. (Son Konuşma)
  • Başkalarına bağlı olduğumuzda, daha iyi insanlara dönüşürüz. (Son Konuşma)

Yorum Yaz