Peter Bichsel kimdir? Peter Bichsel kitapları ve sözleri

İsviçreli Öykücü Peter Bichsel hayatı araştırılıyor. Peki Peter Bichsel kimdir? Peter Bichsel aslen nerelidir? Peter Bichsel ne zaman, nerede doğdu? Peter Bichsel hayatta mı? İşte Peter Bichsel hayatı...

İsviçreli Öykücü Peter Bichsel edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Peter Bichsel hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Peter Bichsel hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Peter Bichsel hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Tam / Gerçek Adı: Peter Bichsel Lucerne

Doğum Tarihi: 24 Mart 1935

Doğum Yeri: Luzern, İsviçre

Peter Bichsel kimdir?

Peter Bichsel 1935 doğumlu İsviçre-Alman kökenli bir yazar ve gazeteci ve modern Alman Edebiyatı’nın temsilcisi olarak anılıyor. Bir dönem ilkokul öğretmenliği, İsviçre Federal Konsey üyesi Willy Ritschard’ın kişisel danışmanlığını yapıyor.

En çok bilinen eseri aynı zamanda yazarın ilk eseri olan Aslında Bayan Blum Sütçüyü Tanımak İstiyordu(And Really Frau Blum Would Very Much Like to Meet the Milkman).

Peter Bichsel Kitapları - Eserleri

• Aslında Bayan Blum Sütçüyü Tanımak İstiyordu
• Edebiyat Dersleri
• Paris'e Giderken

Peter Bichsel Alıntıları - Sözleri

• Tek yapılacak şey, durmaktır; düşünmeden yürümek, uygun adım yürümektir, çünkü düşündüğün an adımları bozarsın. (Aslında Bayan Blum Sütçüyü Tanımak İstiyordu)
• Okurlar, kısa bir an önce tesadüfen aynı kitaptan büyülenmiş olan iki okur buluştuğunda kucaklaşırlar. Bu olay nadir görülür. (Edebiyat Dersleri)
• Edebiyat dünyası, duygusal olanların dünyasıdır. (Edebiyat Dersleri)
• Umut, merdiven çıkmayı kolaylaştırır, hayal kırıklığı ile sadece aşağı inilir. Kapıdan satıcıların işi evlerle ilgilidir. Ormancıların işi ormanla. Kadınların beklemektir. Evler evlerdir. (Aslında Bayan Blum Sütçüyü Tanımak İstiyordu)
• Şimdi; "ilkbahar" demenin bir yararı yok. (Aslında Bayan Blum Sütçüyü Tanımak İstiyordu)
• Bir taraftan da dünya bir yığın okurdan ibaret olsa, halimizin ne olacağını bilmiyorum. (Edebiyat Dersleri)
• "Ben yatmaya gidiyorum" derdi birkaç kez, yatmaya gitmeden önce. (Aslında Bayan Blum Sütçüyü Tanımak İstiyordu)
• Her şeye rağmen alfabe yaptırımını hâlâ en önemli uygarlaştırıcı uğraş olarak görüyorum; özgürlük dedikleri şey ne olursa olsun, galiba yazı bilinmeden ona ulaşılamaz. (Edebiyat Dersleri)
• Tüm dostluk ve arkadaşlıklarını bir kenara bırakıp artık birbirleriyle konuşmayan bir çift için içerikler eksik değildir, onların hikâyeleri kaybolmuştur. (Edebiyat Dersleri)
• Ağaçların yapraklarını döktüklerinin farkına varmaz insan. Birdenbire yapraksız kalır ağaçlar. (Aslında Bayan Blum Sütçüyü Tanımak İstiyordu)
• "Ağaçların yapraklarını döktüklerinin farkına varmaz insan. Birdenbire yapraksız kalır ağaçlar." (Aslında Bayan Blum Sütçüyü Tanımak İstiyordu)
• Daha on yıl önce insanların birbirlerine bin bir gece anlatacakları hikâyeleri vardı. Bunlar öz sunum olarak gerçektiler. Şimdi insanlar birbirlerine çok yakınlaştılar ve kim ki bir hikâye anlatıyorsa içeriğine kendini kaptırabilir. Hikâye anlatmaya imkân veren ve onu gerekli kılan sevgi de biraz gerçekdışı bir şeydi ve insanda gerçekdışı hikâyeleri anlatma hevesi uyandırdı. Bir hikâye anlatıcısını gerçekleri anlatmaya zorlamak onu öldürmekten başka bir şey değildir. Anlatılanın gerçekle ilgisi, anlatıcının ciddiyetine bırakılmalıdır. (Edebiyat Dersleri)
• ... dikkat çekmeden duramaz insan. Duramaz işte. (Aslında Bayan Blum Sütçüyü Tanımak İstiyordu)
• Okuma süreci, uzun müddet, uzun zaman talep ediyor. (Edebiyat Dersleri)
• Salt okumak için yaşayan bir kadın tanıyorum. Onun gerçek hayata katılmasını engelleyebilecek hiçbir şey yok. Güzel, iyi ve zeki bir kadın. Ama kadın hayatı sevmiyor ve nasıl intihar edebileceği ile meşgul. İntihar etmeden önce, artık okuyamayacak oluşu, onu bu fikrinden vazgeçirmektedir. (Edebiyat Dersleri)
• Ancak iyi kemancılar, işitmesini bilen kemancılardır ve iyi bir dinleyici, yalnız kendi işittiğini işitebilen kişi değil, bilakis kemancının nasıl işittiğini de işitebilen kişidir. (Paris'e Giderken)
• İnsanların yüzüne yaşamış oldukları hikâyeler yazılı değildir; daha çok ve daha açık bir şekilde yapmak istedikleri hikâyeler yazılıdır. (Edebiyat Dersleri)
• Edebiyat okuru değil, okur kendisini esir eder. (Edebiyat Dersleri)
• Üşüyen kadınlar güzeldir, kadınlar güzeldir. (Aslında Bayan Blum Sütçüyü Tanımak İstiyordu)
• Rüyalar, sanki ilk kez görülmemişler gibi bir özelliğe sahiptirler ve kendilerini bir rüya gibi gösterme özelliğine sahiptirler. Bu da onları dingin kılar. (Paris'e Giderken)