Özlem Tür kimdir? Özlem Tür kitapları ve sözleri
Yazar Özlem Tür hayatı araştırılıyor. Peki Özlem Tür kimdir? Özlem Tür aslen nerelidir? Özlem Tür ne zaman, nerede doğdu? Özlem Tür hayatta mı? İşte Özlem Tür hayatı...

Yazar Özlem Tür edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Özlem Tür hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Özlem Tür hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Özlem Tür hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...
Tam / Gerçek Adı: Prof. Dr. Özlem Tür
Doğum Tarihi:
Doğum Yeri:
Özlem Tür kimdir?
ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde çalışmakta ve ODTÜ’deki Ortadoğu Çalışmaları programının başkanlığını yürütmektedir. Dr. Tür’ün temel çalışma alanları Ortadoğu’nun siyasi ekonomisi, Arap-İsrail meselesi ve Türkiye’nin Ortadoğu ülkeleri (özellikle Suriye, İsrail ve Lübnan) ile ilişkileri ve feminist uluslararası ilişkiler teorisidir. Son yayınları arasında Raymond Hinnebusch ile beraber derlenen Turkey-Syria Relations - Between Enmity and Amity (Ashgate, Londra, 2013), “Turkey and Israel in the 2000s” (Israel Studies, 2012) ve “Political Economy of Turkey’s Relations with the Middle East” (Turkish Studies, 2011) sayılabilir.
Özlem Tür Kitapları - Eserleri
- Lübnan
Özlem Tür Alıntıları - Sözleri
- Suriyeli milliyetçilerin muhalefetine rağmen Fransız yetkililer 1920 Ağustosunda Beyrut, Beka, Trablusşam, Sayda ve Sur'u kapsayan bir büyük Lübnan devleti kurulacağı yönünde bazı açıklamalarda bulundu. Oysa güney Lübnan'da yaşayan halk tarihsel bağlarının güçllü olduğu Hayfa'ya, Beka'dakiler de Şam merkezli Suriye topraklarına bağlanmayı beklemekteydi. Yüzyıllardır Lübnan Dağı merkezli gelişmelerin dışında kalan bu bölgeler kendilerine özgü bir yönetim ve kültürel yapıya sahipti. Nüfusunun çoğunluğunu Şii ve Sünni Müslümanların oluşturduğu Trablus, Sayda ve Sur'da yaşayan halk Dürzi-Maruni merkezli Lübnan Dağı'nın bir parçası olmayı beklememekteydi. (Lübnan)
- Beyrut'taki Maruni Başpiskopos'u Yusuf el Dips Lübnan ve Suriye'nin ayrı bir kültürel yapıya ve tarihe sahip olduğunu vurgularken "Fenike toplumunun" Semitik bir grup olmadığını ve Suriye ile Lübnan toplumunun ayrı kimliklere sahip olduğunu ileri sürmüştür. (Lübnan)
- Yunan alfabesinin, dolayısıyla da bütün batı alfabelerinin Fenike alfabesinden türediği sanılıyor. (Lübnan)
- Bahri Hanedanlarının girişimleriyle 1306 yılında Kesrivan ile Trablus arasındaki Dağlık bölgeye yerleştirilen Türkmen Assaf ailesi 1550'lere kadar bölgedeki etkinliklerini sürdürmüşlerdir. 1382 yılında Çerkez kökenli Berkuk Beyin son Türk hanedanını devirmesiyle birlikte Mısır'da kurulan Çerkez yönetimiyle Kesrivan'daki Türkmen aileler arasındaki ilişki kesilmiş olmasına rağmen Assaf ailesi gücünü korumuştur. Öte yandan Assaf ailesinin 1440'ların başında bölgedeki Şiilerin etkisini kırmak için Kesrivan'ı Marunileştirmeye başlaması ise Lübnan Dağı'ndaki Türkmen varlığının hem sayı hem de etki olarak yok olmasına yol açacaktır. Türkmen Assaf yönetimi döneminde kuzey Lübnan Dağı'ndan getirilen Khazins ailesi Balluna'ya ve Cemayel ailesi de Bekfaya'ya yerleştirilmiştir. Kesrivan'ın Marunileştirilmesi politikası Osmanlı İmparatorluğu'nun Suriye ve Mısır'ı ele geçirdiği tarihe kadar sürecektir. Osmanlı İmparatorluğuı kuzey Lübnan'daki Assaf Emirlerinin yönetimini desteklerken güneyde de Dürzi Beylerinin iktidarını destekleyecekti. (Lübnan)
- Lübnan'daki toplumsal ve politik yapının Sünniler lehine değişmesi ise Selçukluların 1055 yılında Bağdat'a girip Şii Büveyhiler iktidarına son vermesi ile başlamıştır. (Lübnan)
- Nitekim Büyük Lübnan Devleti'nin fikir babalarından biri sayılan Maruni Patriği İlyas Huvayik (1889-1931 arası bu görevi yürütmüştür) tarihi Fenike toprakları üzerinde bir Hıristiyan devletin kurulmasını savunmuştur. (Lübnan)
- Deniz halklarının Doğu Akdeniz boyunca uzanan istilası bir yandan Mısır ve Asur'un etkisi altında sıkışık kalan bazı Lübnan kent krallıklarının yıkılmasına yol açarken diğer yandan işgal sonrası oluşan askeri ve siyasi ortam Fenike İmparatorluğu'nun başlangıcını oluşturacaktır. (Lübnan)
- Dürzilerin direnişi Mısır'ın ve Beşir Şihap'ın Lübnan'da Osmanlı karşısında güçlü bir mevzi oluşturmasını engellemiştir. (Lübnan)
- Fenike Krallıklarının ilk deniz aşırı kolonisi Kıbrıs'ın Larnaka şehri oldu. Sur Krallığı kısa sürede Kıbrıs'ta başarılı bir kolonizasyon politikası uyguladı. (Lübnan)
- Pers Kralı Dairus'u üç kez savaş meydanında yenen Büyük İskender ise bir Lübnan kıyı kenti olan Sur'u ele geçirebilmek için şehri yedi ay kuşatma altında tutmuştu. Sur'u ele geçirmek isteyen Babil kralı Nabukadnezar ise 13 yıl süren bir kuşatma gerçekleştirmişti. Üç kıtaya hükmeden Osmanlı İmparatorluğu'nun Lübnan Dağı'ndaki otoritesi Dürzi ve Maruni isyanlarından dolayı sürekli sorunlu olmuştu. (Lübnan)