diorex
sampiyon

Oriana Fallaci kimdir? Oriana Fallaci kitapları ve sözleri

İtalyan Feminist Kadın Yazar, Gazeteci ve Siyasi Gözlemci Oriana Fallaci hayatı araştırılıyor. Peki Oriana Fallaci kimdir? Oriana Fallaci aslen nerelidir? Oriana Fallaci ne zaman, nerede doğdu? Oriana Fallaci hayatta mı? İşte Oriana Fallaci hayatı... Oriana Fallaci yaşıyor mu? Oriana Fallaci ne zaman, nerede öldü?

  • 04.06.2022 19:00
Oriana Fallaci kimdir? Oriana Fallaci kitapları ve sözleri
İtalyan Feminist Kadın Yazar, Gazeteci ve Siyasi Gözlemci Oriana Fallaci edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Oriana Fallaci hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Oriana Fallaci hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Oriana Fallaci hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 29 Haziran 1930

Doğum Yeri: Floransa, İtalya

Ölüm Tarihi: 15 Eylül 2006

Ölüm Yeri: Floransa, İtalya

Oriana Fallaci kimdir?

Oriana Fallaci, (29 Haziran 1929 - 15 Eylül 2006), İslam karşıtlığıyla bilinen İtalyan feminist kadın yazar, gazeteci ve siyasi gözlemci.

Gençliği

Oriana Fallaci, 29 Haziran 1929 tarihinde Floransa'da doğdu. Babası, Mussolini karşıtı mücadelede liderlik yapmış ve Floransa'nın Naziler tarafından işgali sırasında kaçırılarak işkence görmüş bir aktivistti.Hayatı daima hareket halinde olmakla geçen Fallaci 9 yaşında kısa hikayeler yazmaya başladı. Henüz 14 yaşındayken direnişe başladı. Bu dönemde İtalya'daki Giustizia e Libertà adlı faşizm karşıtı bir organizasyona katıldı. Fallaci, savaş sırasında yaptığı çalışmalar sebebiyle İtalya'da Müttefik Kuvvetler Komutanı tarafından ödüllendirildi.

Mesleki Yaşamı

Henüz 17 yaşındayken gazetecilik mesleğine adım atan Fallaci, aralarında röportajı sırasında üzerindeki çarşafı çıkarıp üzerine fırlattığı Ayetullah Humeyni olmak üzere Henry Kissinger, Muammer Kaddafi, Golda Meir, Ariel Sharon, İndira Gandhi, Zülfikar Ali Butto, Şah Rıza Pehlevi gibi pek çok ünlü liderle yaptığı çarpıcı röportajlarla dikkatleri üzerine toplayarak adını duyurdu. 1967 yılından itibaren savaş muhabirliği görevi üstlenendi. Başta 7 senesini geçirmiş olduğu Vietnam olmak üzere Güney Asya, Orta Doğu, Güney Afrika, Orta ve Güney Amerika'da sıcak çatışmaların yaşandığı savaş alanlarında gazetecilik yaptı. 11 Eylül 2001 tarihinde New York'ta ikiz kulelere saldırısından sonra Müslümanlara karşı yazılar yazdı. Bu eserlerden biri olan ve Müslümanlar'ı hedef alan "Öfke ve Gurur" adlı eseri İtalya'da 1 milyonu aşkın sattı. İtalyan gazetesi Corriere della Sera'da bir dönem yöneticilik yaptı. Fallaci, çeşitli biyografi ve romanlar yazdı. Fallaci'nin önemli kitapları arasında, "Doğmamış Bir Çocuğa Mektup" ve "İnşallah" yer alıyor. Corriere della Sera Gazetesi'nde yayımlanan ‘‘İslam en büyük tehlikedir’’ başlıklı makalesi tepkiyle karşılandı.

Ölümden dönüş

2 Ekim 1968'de Meksika Olimpiyatları sırasında polisle göstericiler arasında çıkan çatışma esnasında sırtından ve dizinden vurularak ağır yaralandı. Fallaci'nin öldüğünün sanılması üzerine morga kaldırıldı. Ancak morgda görevli bir rahibin nefes aldığını görmesiyle yaşadığı anlaşıldı ve tekrar hayata döndü.

Böylelikle Fallaci, üç yüz kişinin ölümüyle sonuçlanan Meksika’daki Tlatelolco katliamında hayatta kalan iki kişiden biri olarak kaldı.

Röportajları

Fallaci, sorularıyla sıkıştırdığı Humeyni'nin ağzından aldığı İslami kıyafetleri sevmiyorsanız giymek zorunda değilsiniz sözü üzerine İmam, çok naziksiniz. Madem öyle dediniz, bu saçma, Ortaçağ'dan kalma bez parçasından hemen kurtulacağım diyerek örtüsünü çıkarıp fırlattı.

Henry Kissinger ile yaptığı bir röportajda sorduğu sorularla sıkıştırdığı Kissinger'a medyatikliği sevdiğini itiraf ettirmeyi başararak Kissinger'ı zor bir duruma soktu. Kissinger daha sonra bu röportaj için Hayatım boyunca bir basın mensubuyla yaptığım en felaket söyleşi oldu dedi.

Müslüman kimliğini ön planda tutan Muhammed Ali'yle yaptığı röportajı yarım kesti.

Röportajı sırasında Federico Fellini'den hiç hoşlanmadığını belirtmesi üzerine Fellini de ona Pis yalancı, küçük arsız kaltak diyerek hakaret etti.

Özel Hayatı

İslam karşıtlığıyla bilenen Fallaci aynı zamanda Türkiye'nin Avrupa birliğine üyeliğine karşı radikal bir şekilde tavır aldı. İslam'ın Avrupa'yı istila edeceğini ve yakın bir gelecekte kıtada Avrupalı kalmayacağını öne sürdü. Bir Ateist ve Katolik Kilisesi'ne karşı olmasına karşın Fallaci hem Türkiye konusunda hem de Avrupa ile bütünleşmelerini ‘kabus’ olarak nitelendirdiği Müslümanlarla ile ilgili olarak Papa 16. Benedict ile gizlice bir görüşme ayarlamaya başardı.

Bush'un İslam barış dinidir demesi üzerine Bush'u eleştirdi.

Ayrıca doğduğu kent olan Floransa’da inşası planlanan cami için Oriana Fallaci:

"Leonardo Da Vincilerin, Raffaelloların, Giottoların sanat kenti Floransa'ya cami dikilirse kendi ellerimle havaya uçururum" diyerek hayatının son dönemlerini özellikle Avrupa'daki en büyük tehlike olarak gördüğü İslam dini üzerine söylemlerde bulunarak geçirdi.

Ölümü

Fallaci pek çok kez ölüm tehditi aldı. Hayatının son dönemlerini New York’ta geçiren Oriana Fallaci, 15 Eylül 2006 tarihinde kanser tedavisi gördüğü Floransa’da (76 yaşında) öldü.

Ödülleri

St. Vincent Gazetecilik Ödülü (İki kez)

1991 Bancerella Ödülü

Hemingway Edebiyat Ödülü

Oriana Fallaci Kitapları - Eserleri

  • Doğmamış Çocuğa Mektup
  • Bir İnsan
  • Doğmamış Bir Çocuğa Mektup
  • Tarihle Söyleşiler
  • Doğmamış Çocuğa Mektup
  • İnşallah

Oriana Fallaci Alıntıları - Sözleri

  • Yaşam öylesine güç bir çaba ki, çocuk. Her gün yeni baştan başlayan bir savaş; mutluluk anları ise acımasız bir bedelle ödenen kısacık ayraçlar. (Doğmamış Bir Çocuğa Mektup)
  • Yalnızca çok ağlamış olanlar yaşamı tüm güzelliği içinde algılayabilir, keyifle gülebilir. Ağlamak kolay, gülmek güç. Sen de tez zamanda anlayacaksın bu gerçeği. (Doğmamış Çocuğa Mektup)
  • …dünya değişir ve hep aynı kalır. (Doğmamış Bir Çocuğa Mektup)
  • Besbelli erkek olmanı istiyor,itibarını artırır bu, bir üstünlük belirtisi olur. Zavallı adam. Suç onun değil, ona da Tanrı'nın ak saçlı bir yaşlı adam olduğunu söylemişler; Meryem' in bir kuluçka makinesi olduğunu, Yusuf olmasa bebeğini doğuracak ahırı bile bulunmayacağını... (Doğmamış Çocuğa Mektup)
  • Zenginliğin, sevginin ya da özgürlüğün peşinde koşarak bitkin düşersin, belirli bir hakkı elde etmek için yapmadığını bırakmazsın, ama bir kez elde ettin mi de hiçbir tat almazsın bundan. Ya boşa harcarsın ya elini sürmeden yanından geçersin, çoğu kez de geçmişe dönüp uğraşmayı, didinmeyi, acıları yeniden yaşamayı düşlersin. Düşünü gerçekleştirmiş olmak boşlukta bırakıverir seni. (Doğmamış Bir Çocuğa Mektup)
  • "Cesur ol çocuk. Bir tohumun toprağı yarıp yeşermesi gibi. Kırılması için ufacık bir rüzgâr, ezilmesi için bir sıçan pençesi yeterli. Gene de yeşeriyor, inatla ayakta duruyor ve yeni tohumlar serperek büyüyor. Derken bir orman oluveriyor." (Doğmamış Çocuğa Mektup)
  • Sen henüz çapasını atmamış bir gemiydin, ne duygularının çapasını, ne arzularının çapasını, ne de hak ettiğin istirahatin çapasını asla atmayacaktın. (Bir İnsan)
  • Savaşmak kazanmaktan çok daha iyi, yolculuk yapmak varmaktan çok daha güzel: Bir kez kazandın mı ya da gideceğin yere vardın mı, engin bir boşluktan başka bir şey duymazsın. (Doğmamış Bir Çocuğa Mektup)
  • Yaşam öylesine güç bir çaba ki, çocuk. Her gün yeni baştan başlayan bir savaş; mutluluk anları ise kısacık ayraçlar, sonradan bedelleri acıyla, fazlasıyla ödenen... (Doğmamış Çocuğa Mektup)
  • Şimdiye kadar gördüğüm en zeki gözlerdi. Keskin ,kurnaz,güleç, acımasız __hepsi (Tarihle Söyleşiler)
  • Özgürlük, haktan çok bir görevdir. (Bir İnsan)
  • Yirmi yaşa ertelenmiş toplu bir çocuk cinayetidir savaş. (Doğmamış Bir Çocuğa Mektup)
  • Yaşam öylesine güç bir çaba ki çocuk. (Doğmamış Çocuğa Mektup)
  • Benim uçma çabalarım bir hindinin kanat çırpmalarından ileri gidemedi hiçbir zaman. (Doğmamış Çocuğa Mektup)
  • Ama açlık,dürtü dolu bir hayvandır. (Doğmamış Çocuğa Mektup)
  • Dünya değişir ve hep aynı kalır. (Doğmamış Çocuğa Mektup)
  • Erkekle dişi arasındaki sevgi dedikleri , bir mevsimdir . Ve , bu mevsimin başı nasıl çiçeklerin açma zamanı gibi yeşillikler gösterirse , sonu da solma zamanı gibi bir sürü çürüyen yapraklardan ibarettir. (Doğmamış Çocuğa Mektup)
  • Dünyada en çok kullanılan "aşk" sözcüğü kadar sömürülmüş bir sözcüktür "özgürlük". (Doğmamış Çocuğa Mektup)
  • Özgürlük konusunda bir sürü laf işiticeksin. Dünyada en çok kullanılan Aşk sözcüğü kadar sömürülmüş bir sözcüktür özgürlük (Doğmamış Çocuğa Mektup)
  • Yalnızca çok ağlamış olanlar yaşamı tüm güzelliği içinde algılayabilir, keyifle gülebilirler. (Doğmamış Bir Çocuğa Mektup)

Yorum Yaz