Ömer Nasuhi Bilmen kimdir? Ömer Nasuhi Bilmen kitapları ve sözleri

BİYOGRAFİ

Türk din alimi Ömer Nasuhi Bilmen hayatı araştırılıyor. Peki Ömer Nasuhi Bilmen kimdir? Ömer Nasuhi Bilmen aslen nerelidir? Ömer Nasuhi Bilmen ne zaman, nerede doğdu? Ömer Nasuhi Bilmen hayatta mı? İşte Ömer Nasuhi Bilmen hayatı... Ömer Nasuhi Bilmen yaşıyor mu? Ömer Nasuhi Bilmen ne zaman, nerede öldü?

Türk din alimi Ömer Nasuhi Bilmen edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Ömer Nasuhi Bilmen hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Ömer Nasuhi Bilmen hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Ömer Nasuhi Bilmen hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1882

Doğum Yeri:

Ölüm Tarihi: 13 Ekim 1971

Ölüm Yeri:

Ömer Nasuhi Bilmen kimdir?

Ömer Nasuhi Bilmen, (d. 1882, Erzurum) - (ö. 13 Ekim 1971), 1960-61'de Diyanet İşleri Başkanı olan Türk din alimi.

İlk tahsiline Ahmediye Medresesi müderrisi Abdürrezzak İlmî ile Erzurum Müftüsü Müderris Hüseyin Raki Efendilerden okuyarak başladı. 1908 yılında İstanbul'a gelen Bilmen, Fatih Dersiamlarından Tokatlı Şakir Efendi'nin derslerine devam etti ve icazet aldı. Daha sonra Medreset'ül Kuzat'a girdi. Burada dört yıl hukuk tahsil etti. 1912 yılında açılan ruus imtihanını da kazandı.

Fatih dersiamları arasına katıldı. Fatih Camiinde, Satırlı Medresesinde ve Dar-uş-Şafaka'da dersler veren ve kısa bir zaman içerisinde istidat ve kabiliyeti ile kendisini tanıtan Ö.Nasuhi Bilmen, ayrıca İstanbul İmam-Hatip Okulu ve Yüksek İslâm Enstitüsü'nde usul-i fıkıh ve ilm-i kelam dersleri okuttu. Temyiz Mahkemesi Şer'iyye Dairesi Mümeyyizliğinde de bulundu. 1941 yılında seçimle İstanbul Müftülüğüne tayin oldu.

30 Haziran 1960 tarihinde Diyanet İşleri Başkanlığına getirilen Ömer Nasuhi BİLMEN, bir yıl kadar sonra emekliye ayrıldı ve 13 Ekim 1971 tarihinde yaşamını yitirdi.

Dini konularda yazdığı eserleri ile tanınan Ömer Nasuhi BİLMEN'in başlıca eserleri olan "Hukuk-u İslâmiyye ve Istılahat-ı Fıkhiyye kamûsu", "Kur'an-ı Kerim'in Meâl-i Âlisi ve Tefsiri" ile "Büyük İslâm İlmihali" yanında yayınlanmış ve yayınlanmamış pek çok eseri bulunmaktadır.

Kitapları

İslam Hukukunda Manevi Zararların Tazmini, 1941.

Kuran-ı kerim'den Dersler ve Öğütler, 1947-50, 3 cilt.

Eshabı Kiram, 1948.

Yüksek İslam Ahlakı, 1949.

Büyük İslam ilmihali, 1949.

Hukuku islamiye ve ıstılahatı fıkhiye kamusu, 1949-52, 6 cilt.

Sureti Feth Tefsiri, 1953.

Tefsir Tarihi, 1955.

Kuranı Kerim'in Tefsiri ve Türkçe Meali Alisi, 1956.

Sualli Cevaplı Dini Bilgiler, 1959.

Muvazzah İlmi Kelam, 1959.

İlmi Tevhid, 1962.

Beşyüz Hadisi Şerif -( Semerkand Yayınları)

Ömer Nasuhi Bilmen Kitapları - Eserleri

  • Büyük İslam İlmihali
  • İki Aşk Çiçeği
  • İslam Akaidi
  • Ashab-ı Kiram Hakkında Müslümanların Nezih İtikadları
  • İstanbul ve Fatih
  • Kainatın Efendisi Hazreti Muhammed
  • Kur'an-ı Kerim'in Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri
  • Beşyüz Hadis-i Şerif
  • Hadis Günlüğüm
  • Fetih Suresi Tefsiri
  • İslam ve Dünya Dinleri İslam'ın Diğer Dinlere Üstünlüğü
  • Muvazzah İlm-i Kelâm
  • Kur'an-ı Kerim'den Dersler ve Öğütler
  • Açıklamalı İlmi Kelam Dersleri
  • Canım Peygamberim
  • Kuranı Kerim ve Türkçe Meali
  • Sevgili Peygamberim
  • Kur'an Günlüğüm
  • Peygamberler Tarihi
  • Büyük İslam İlmihali
  • Yüksek İslam Ahlakı
  • İman Hakikatleri
  • Kuranı Kerim'in Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri
  • Hukuk-i İslamiyye ve Istılahat-ı Fıkhiyye Kamusu
  • Nüzhetü'l Ervah : Farsça Divançe ve Türkçe Şiirler
  • Büyük İslam İlmihali
  • Kuran Nasihatleri
  • Büyük Tefsir Tarihi
  • Dinî ve Felsefî Ahlâk Lüğatçesi
  • İnancımız Ahlakımız
  • Mülahhas İlm-i Tevhid
  • Kur’anı Kerim’in Türkçe Meali Ve Tefsiri
  • Önderimiz Hz. Muhammed (s.a.v)
  • Büyük Tefsir Tarihi
  • Büyük İslam İlmihali
  • Büyük İslam İlmihali
  • İslam Hukuk Tarihi
  • Fıkıh Usulü
  • Büyük İslam İlmihali
  • Büyük İslam İlmihali
  • Nüzhetü'l-Ervah
  • Kur-an-ı Kerim'in Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri

Ömer Nasuhi Bilmen Alıntıları - Sözleri

  • Tefekkürün karşıtı gaflettir. Gaflet, düşünceden yoksun olmaktır ki insana asla yakışmaz. (İnancımız Ahlakımız)
  • Salat ve selam Efendimiz Muhammed (sav) in, bütün peygamberlerin, ashabın, Hz. Adem'den bugüne kadar yaşamış ve yaşamakta bulunan başta salihler olmak üzere bütün müminlerin üzerine olsun. Kainattaki zerrelerin Rabbimiz'i tesbih edişleri adedince. (Sevgili Peygamberim)
  • Malum olduğu üzere insan hadd-i zatında fikir ve tefekkür hassasına Malik, güzide bir mahluktur. (İslam Akaidi)
  • Bir kere düşünmeli, eğer imameti kübranın imam Ali ile evlâdına mahsus olduğu ahkâmı diniyemiz iktizasından olsaydı, Resuli Ekrem Hazretleri bunu ashabına, ümmetine kati surette tebliğ ve emr etmez miydi?. Ve imam Ali gibi yüksek zevat bu hükme muhalif olarak başkalarına bey'atte bulunurlar mıydı?. (Ashab-ı Kiram Hakkında Müslümanların Nezih İtikadları)
  • İslâm dini fıtrî bir dindir. Çünkü bütün yüce hükümleri, insanlığın fıtratına uygundur. (Açıklamalı İlmi Kelam Dersleri)
  • Bir razık'ı kerîmin perverdei inayeti olduğunu bilen bir adem; nasıl olur da onun şükründen, zikir ve fikrinden gâfil bulunur? (Yüksek İslam Ahlakı)
  • Ömer Nasuhi Bilmen, dinî meselelerde asla taviz vermeyen, ilkeli bir âlimdi. Nitekim 1960'lı yıllarda dinde reformun gerekliliğini savunan ve bunun için çalışanlara "bozulmayan bir dinde reform olamaz” diyerek karşı çıkmıştır. (İstanbul ve Fatih)
  • Dünyadaki günden güne düzenlediğin, düşlediğin ve zamanını boşalttığın evin fanidir. Mezar köşkünün duvarlarını ahlak ve iyiliklerle döşe ki orası bakidir. (İki Aşk Çiçeği)
  • "Kendin için sevdiğin şeyi insanlar için de sev, iste." (Taberani, Süyuti) (Beşyüz Hadis-i Şerif)
  • İman edenler için o zaman gelmedi mi ki, Allah’ın zikrine ve hak olarak indirilen Kur’an’a karşı kalbleri yumuşamasın. Hadid,16 (Kuranı Kerim'in Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri)
  • Velhasıl: Din-i İslam sayesinde hakiki bir medeniyet, nezih bir insaniyet, pek faideli bir terakki ve en mesut bir inkılap vücuda geldi. Artık insanlık alemi bu mukaddes dine sarıldıkça şüphe yok ki daima yükselecektir. (Büyük İslam İlmihali)
  • Roma tahtını ele geçiren İmparator 1. Konstantin. Byzantion'u imparatorluğun yeni merkezi olarak seçmiş ve başkentin inşasına 324'te başlanmıştır. İnşa sırasında şehrin alanı dört kat büyütülmüştür. Yeni baş şehirde muhteşem bir saray, senato binası, hipodrom, tapınak ve kiliseler yapılmıştır. Meydanlar imparatorluğun çeşitli yörelerinden getirilen sanat eserleriyle süslendi ve nihayet 11 Mayıs 330'da günler süren eğlenceler içinde şehrin resmî açılış töreni yapılmıştır. (İstanbul ve Fatih)
  • ...Mescidde bulunan veya Kur'an-ı Kerîm okuyan bir kimsenin, hürmet edilmeye hak kazanmış bir kimse için ayağa kalkması mekruh değildir. ... (İnancımız Ahlakımız)
  • Saadet iman üzere ölmektir... (İman Hakikatleri)
  • ... Bazı şeylerin tabiat kanunlarina aykırı görülmesi sebebiyle esasında imkânsız olduğuna hükmedilemez. Nitekim asrımızdaki uçaklar, paratonerler, telefondaki akım, en uzak yerlerdekilerin seslerinin duyulup görüntülerinin alınabilmesi, atom kuvvetleri gibi şeyler birer olağanüstü hallerdir. Bunlar birkaç asır önce söylenseydi, pek çok kişi bunları yalanlar, imkân dahilinde olduğuna inanmazdı. Halbuki bugün tüm bunları sıradan şeyler olarak görmekteyiz. Bizler, tabiat âleminin bütün vasıflarını ve özelliklerine nüfuz etmiş bir halde olmadığımızdan daha nice garip ve alışılmışın dışında hallerin kudret-i ilahiye ile meydana gelmesi mümkündür. Nitekim mucize ve kerametler bu türdendir. (İman Hakikatleri)
  • “Ey insanlar! Kim ki Hazreti Muhammed (sav)’e tapıyorsa bilsin ki, o vefat etti. Her kim ki, Allahü Teâlâ (cc)’a tapıyorsa, bilsin ki Allahü Teâlâ (cc) Hayy (diri)’dır, Lâ-yemût (ölümsüz)’dur” dedi. Ve hiçbir peygamberin dünyada ebedi kalmadığını söyledi. Dinlerinden dönenlerin Cenab-ı Hakk (cc)’a bir zarar veremeyeceklerini, girdikleri İslâm dininde sabit kalanların mükâfata ereceklerini beyan ederek, Ashab-ı Kiram’ın şaşkınlığını giderdi.” (Canım Peygamberim)
  • "Şüphe yok ki, Allah Teala her şeye kadirdir." Bakara Suresi, 28. Ayet (Kuranı Kerim'in Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri)
  • Halbuki bütün mahlûkat her hususta Cenâb-ı Hakka muhtaçtırlar. (Kur'an-ı Kerim'in Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri)
  • Hindistan'da bulunan bir heykelin üzerinde "inşikakı kamer senesinde imar olunmuştur" mealinde bir ibarenin muharrer olduğunu bazı müfessirler beyan etmiştir. (Muvazzah İlm-i Kelâm)
  • "Ey insanlar, uyanınız. Şu nihayetsiz kainatın halikinin azametini düşününüz. O ne büyük bir yaratıcıdır, ne muazzam bir besleyicidir. Bütün mahlûkatı için ne kadar rahmet ve merhameti vardır." (Kuranı Kerim'in Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri)