Oğuz Tekin kimdir? Oğuz Tekin kitapları ve sözleri
Yazar, Arkeolog Oğuz Tekin hayatı araştırılıyor. Peki Oğuz Tekin kimdir? Oğuz Tekin aslen nerelidir? Oğuz Tekin ne zaman, nerede doğdu? Oğuz Tekin hayatta mı? İşte Oğuz Tekin hayatı...
Yazar, Arkeolog Oğuz Tekin edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Oğuz Tekin hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Oğuz Tekin hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Oğuz Tekin hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...Doğum Tarihi: Ankara, 1958
Doğum Yeri:
Oğuz Tekin kimdir?
İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi’nde “Klasik Arkeoloji” öğrenimi gördü. 1984’te aynı fakültenin Eskiçağ Tarihi Anabilim Dalı’na asistan olarak girdi. 1987’de “Perge Kazılarında Bulunan Sikkeler” adlı çalışmasıyla master, 1991’de de “Aspendos Sikkeleri” adlı çalışmasıyla doktora derecesini aldı. 1993’te doçent, 1999’da profesör olan Oğuz Tekin halen İ.Ü. Edebiyat Fakültesi, Eskiçağ Tarihi Anabilim Dalı öğretim üyesi ve Anabilim Dalı Başkanı’dır. “Eskiçağ Tarihi’ne Giriş” ile “Antik Numismatik” dersleri veren yazarın başlıca kitapları şunlardır:
Antik Numismatik ve Anadolu (1992), Antik Anadolu Numismatiği Bibliyografyası (1993), Grek ve Roma Sikkeleri. Yapı Kredi Koleksiyonu (1994), Eski Yunan Tarihi (1995), Eskiçağ’da Para (1995), Eskiçağ’da İstanbul (1996), Bizans Sikkeleri. Yapı Kredi Koleksiyonu (1999), Sivas Definesi. VI. Mithradates Eupatoros Dönemi Pontos ve Paphlagonia Kentlerinin Bronz Sikkeleri (1999), Sadberk Hanım Müzesi Antik Sikkeler Kataloğu (2003), Sylloge Nummorum Graecorum. Turkey 2: Anamur Museum, vol. 1: Roman Provincial Coins (S. Altınoluk ile, 2007), Eski Anadolu ve Trakya; Ege Göçlerinden Roma İmparatorluğu’nun İkiye Ayrılmasına Kadar (2007), Clemens Emin Bosch (1899-1955). Mülteci Bir Akademisyenin Biyografisi (N. Türker Tekin ile, 2007).
Oğuz Tekin Kitapları - Eserleri
- Eski Yunan ve Roma Tarihine Giriş
- Eski Yunan Tarihi
- Eskiçağda Para
- Eskiçağ'da İstanbul
- Eski Anadolu ve Trakya
- Antik Nümismatik ve Anadolu
- Hellen ve Roma Tarihi
- Eskiçağ'da İstanbul'da Balık ve Balıkçılık
- Tarih Boyunca İstanbul'da Sikke Darbı ve Sikkler
Oğuz Tekin Alıntıları - Sözleri
- Byzantion'un ilk gümüş sikkeleri İ.Ö. 5. yüzyıl sonlarına ya da İ.Ö. 4. yüzyıl başına tarihlendirilmektedir. Bu ilk sikkelerin basımında iki ağırlık sistemi kullanılmışnr: Rhodos ve Pers. Bu sistemlerde basılan sikke birimleri tetradrahmi, drahmi, hemi-drahmi, bir buçuk obol ve hemi-obol'dür. (Eskiçağ'da İstanbul)
- En önemli hamam yapısı ise Roma öncesi dönemde inşa edilmiş olan Strategion yakınındaki Akhilleus Hamamı idi. Fakat bu yapılardan günümüze hemen hiç bir şey kalmamıştır. (Eskiçağ'da İstanbul)
- MS 2. yüzyılda yaşamış olan Arrianos, Bithynia'nın Nikomedeia kentindendi. Hadrianus döneminde Kappadokia'da idareciydi. Stoacı Epiktetos'un öğrencisi olan Arrianos, hocasının konuşmalarını biraraya getirerek yayımlamıştır; ayrıca coğrafya, avcılık, ve askerî taktiklerle ilgili yayınlar da yapmıştır. Arrianos daha çok İskender'in Anabasis'i (Aleksandrou Anabasis) adlı eseri ile bilinir. Yedi kitaptan oluşan bu eserin ana kaynağını İskender'in tarihçileri I. Ptolemaios (İskender'in en yakın generallerinden, ilk savaş tarihçisi, İskender'in ölümünden sonra Mısır'daki Ptolemaios'lar Kraliığı'nın ve krallık hanedanın kurucusu) ve Aristobulos oluşturur. Arrianos'un, eserlerinde, Ksenophon'u taklit ettiği iddia edilmektedir. (Eski Anadolu ve Trakya)
- Eski Yunanlar ya da kendilerini adlandırdıkları şekilde Hellenler Ege sözcüğünün kökenini birkaç mitolojik öyküye bağlıyorlardı. Fakat bunların en ünlüsü, Atina'nın efsanevi kahramanı Theseus'un babası Aigaios ile ilişkili olandır: Theseus, Girit'deki labirentte yaşayan boğa başlı Minotauros canavarını öldürmek için yola çıkar. Babasına, canavarı öldürdüğünde gemisine beyaz yelken çekerek döneceğini söylemiştir. Fakat canavarı öldürdükten sonra, babasına verdiği sözü unutarak, kara yelkenle döner. Babası Aigaios, kara yelkenleri görünce oğlunun öldüğünü düşünür ve denize atlayarak intihar eder. Bundan böyle boğulduğu denize onun adı verilerek Aigaios Pontos/Aigaion Pelagos yani Ege Denizi denir. (Eski Yunan ve Roma Tarihine Giriş)
- Byzantion'un ilk gümüş sikkelerinde yer alan sığır da, kentin sığır yetiştirdiğine bir kanıttır. Ayrıca, Hellenistik ve Roma Dönemi sikkelerinde tarım ve bereket tanrıçası Demeter, elinde bereket boynuzu ile betimlenmiştir. Sikkelerde üzüm salkımı ve buğday ölçeğinin yer alması bağcılık ve buğday ekiminin önemine işaret eder. (Eskiçağ'da İstanbul)
- “Eski Yunan dini çok tanrılı (polytheist) bir dindir Yunanlılar tanrıları insan biçiminde (anthropomorphik) düşünmüşler ve onları o şekilde betimlemişlerdir.” (Eski Yunan Tarihi)
- Ionia Okulu'na mensup ilk doğa filozofları Thales (MÖ yak. 624-545), Anaksimandros (MÖ yak. 610-545), Anaksimenes (MÖ yak. 546-525), Diogenes (MÖ yak. 460-380) ve Herakleitos'tur (MÖ yak. 550-480). Miletoslu Thales evrendeki her şeyin özünün "su" olduğunu ileri sürmüştür. Thales aynı zamanda Eskiçağ Hellen dünyasının yedi bilgesinden biridir. Herodotos'un sözünü ettiği MÖ 585'teki (28 Mayıs) güneş tutulmasını önceden hesaplayan da odur. Anaksimandros da Miletosludur. Ona göre her şeyin özünde "apeiron" yani "sonsuzluk" vardır. "Arkhe" (ilk şey, başlangıç) kavramım ortaya koyan, güneş saatini bulan da Anaksimandros'tur. Bir başka Miletoslu filozof Anaksimenes ile Apollonialı Diogenes, her şeyin kaynağının hava olduğunu kabul ediyorlardı. Ephesoslu Herakleitos ise her şeyin başlangıcı olarak "ateş"i kabul etmektedir. Ona göre hiçbir şey aynı kalmaz; sürekli değişim söz konusudur. Keza Tfeoslu Antimakhos (MÖ 8. yüzyıl), Prieneli Bias (MÖ yak. 650-575), Kolophonlu Ksenophanes (MÖ yak. 570-545), Klazomenailı Anaksagoras (MÖ yak. 500-428) ve biraz daha geç bir tarihte olmasına rağmen tıp biliminin kurucusu olarak kabul edilen Koslu Hippokrates'i de (MÖ 5. yüzyılın ikinci yansı) Bati Anadolu'da yeşeren bilim, düşünce ve yazın alanının öncüleri arasında saymamız gerekir. (Eski Anadolu ve Trakya)
- Batı Anadolu bölgesinde yer alan Yunan kökenli kent devletleri hiç bir zaman bir araya gelip tek bir Hellen (Yunan) devlet çatısı altında toplanmamıştır. Söz konusu kent devletlerini bir arada tutan dil, din ve kültür birliğiydi. (Eski Yunan ve Roma Tarihine Giriş)
- “Yunanlılar cinsiyet ayırımı gözeten bir toplum yapısına sahipti. Bu nedenle, Spartalı kadınların toplum içinde özgür davranışları, hatta atletizm oyunlarında yer almaları diğer Yunanlıların hoşuna gitmiyordu. Örneğin, Atina'da bir kadının, tanımadığı erkeklerin önünde kendi hemcinsleri hakkında konuşmalar yapması, hatta onların adlarını anınası uygunsuz bir davranış olarak kabul edilmekteydi. Oturduklan evler de odalan ayrıydı (gynaikonitis) ve halk içine pek sık çıkmazlardı. Kızların okula gitmesi zorunlu değildi. Fakat kadınlar din alanında geri planda kalmııyorlardı. Örneğin, Atina'daki Demeter Festivali (Thesmophoria) erkeklere kapalı olup, ve festivalin önde gelen sorumlularından dan biri kadındı. (Eski Yunan Tarihi)
- İlk doğa filozoflarının ve bilimsel düşüncenin anayurdu Ionia'dır. Özellikle Miletos'ta ortaya çıkan ilk filozoflar, evrenin oluşumu, doğa olayları, varlığın ve nesnenin kökeni gibi sorulara doğayı inceleyerek yanıt bulmaya çalıştıklarından "doğa filozofları" olarak da anılırlar. (Eski Anadolu ve Trakya)
- “Yunan alfabesinin ilkel formuna ait yazı örnekleri Dor lehçesinin konuşulduğu adalarda (Melos, Thcra, Girit) günümüze kadar gelmiştir.” (Eski Yunan Tarihi)
- Antik kaynaklarda Phokaia'nınm (bugün Eski Foça) Atinalı önderlerin idaresinde Orta Yunanistan'daki Phokis'ten gelen göçmenlerce (Kymelilerden aldıkları arazi üzerine) kurulduğu anlatılmaktadır. Kentin adının Phokis'ten gelebileceği önerisine karşılık, yerleşmenin yer aldığı körfezin hemen açıklarındaki adaların foku andırmasının, kentin Phokaia olarak adlandırılmasına neden olduğu da ileri sürülmektedir. MÖ 8. yüzyıl başlarında kurulduğu anlaşılan kent, Miletos'la birlikte Lampsakos (Lapseki) ve Amisos'u (Samsun) kolonize etti. Hatta Güney İtalya'daki Elea, Korsika'daki Alalia, İspanya'daki Emporion ve Güney Fransa'daki Massalia (Marsilya) da Phokaialıların kolonize ettiği kentlerdir, lonia' da sikke darbeden ilk kentlerden biri olan Phokaia'nın MÖ 7. yüzyıl sonlarında bastığı elektron sikkelerinin ön yüzünde fok, arka yüzünde iki incus (çukur) vardır. (Eski Anadolu ve Trakya)
- Koloniyi kentdevletinden ayrı bir oluşum şeklinde düşünmemek gerekir. (Eski Yunan ve Roma Tarihine Giriş)
- Byzantion'un, üyelerinin "pentekaideka" olarak adlandırıldığı bir meclisi vardı. (Eskiçağ'da İstanbul)
- Sikkelerin arka yüzlerinde görülen SC harfleri, Senato kararı anlamına gelen Senatus Consulto'nun ilk harfleriydi. Bu harfleri taşıyan sikke, Senato kararı ile darbedilmişti. Fakat, Senato kararını gerektiren nedenler tam anlamıyla bilinememektedir. Özellikle Augustus döneminde görülen bu harfler, esas olarak bronz sikkelerde yer alır, altın ve gümüş sikkelerde görülmez. (Eskiçağda Para)
- Bu sikkelerin (Lidya sikkeleri) ön yüzlerinde karşılıklı duran aslan ve boğa protomları vardır; arka yüzlerinde ise kare bir çukur yer alır. Bir görüşe göre "aslan" Lydia hanedanının, "boğa" da Phryg hanedanının simgesiydi. Diğer bir deyişle, Lydia Krallığı'nın Phrygia Krallığı'nı egemenlik altına almış olduğu anlatılmak isteniyordu. Kroisos çok zengin bir kraldı ve adı Doğu toplumlarında Karun olarak telaffuz ediliyordu. Günümüzde hala kullanılagelen "Karun kadar zengin" deyimi de eski Lydia kralına yapılan atıftır. (Eski Yunan ve Roma Tarihine Giriş)
- “Girit'de Tunç Çağı iki dönem altında incelenir: İlk Saraylar Dönemi (İ.Ö. 1900-1700), İkinci Saraylar Dönemi (İ.Ö. 1700-1450/1400).” (Eski Yunan Tarihi)
- Roma'da Cumhuriyet döneminde yıllık devlet bütçesi ve para basımı Senato'nun kontrolu altındaydı. Sikke basımından fiilen sorumlu memurlar ise üç kişiden oluşmaktaydı. Bu memuriyet "tresviri auro argento aere jlando feriundo" ( = IIIVIRI AAAFF) olarak adlandırılıyordu. Yani, "altın, gümüş ve bronz sikke dökme ve basmadan sorumlu üçlü komisyon". (Eskiçağda Para)
- Palamut balıkları şu imparator ve imparatoriçelerin sikkelerinde karşımıza çıkmaktadır: Caligula, Traianus, Plotina, Sabina, II. Faustina, Lucilla, Crispina, lulia Domna, Caracalla, Geta, Oiadumenianus, lulia Maesa, lulia Mamaea, Volusianus ve Salonina. (Eskiçağ'da İstanbul)
- Kalkhedon sikkelerinde ön yüzde buğday başağı üstünde sığır betimi vardır. (Eskiçağ'da İstanbul)