Nathanael West kimdir? Nathanael West kitapları ve sözleri
Amerikalı yazar Nathanael West hayatı araştırılıyor. Peki Nathanael West kimdir? Nathanael West aslen nerelidir? Nathanael West ne zaman, nerede doğdu? Nathanael West hayatta mı? İşte Nathanael West hayatı... Nathanael West yaşıyor mu? Nathanael West ne zaman, nerede öldü?
Amerikalı yazar Nathanael West edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Nathanael West hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Nathanael West hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Nathanael West hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...
Doğum Tarihi: 17 Ekim 1903
Doğum Yeri: Manhattan, New York, ABD
Ölüm Tarihi: 22 Aralık 1940
Ölüm Yeri: El Centro, Kaliforniya, ABD
Nathanael West kimdir?
Nathanael West (17 Ekim 1903 – 22 Aralık 1940), ABD'li yazar.Five Came Back, I Stole a Million, Men Against the Sky ve Suspicion adlı filmlerin senaryosu da yazara aittir.
Nathanael West Kitapları - Eserleri
- Bayan Yalnızkalpler
- Ölüm Meleği
- Bulunmaz Fırsatlar
Nathanael West Alıntıları - Sözleri
- ''Beni yanlış anlamayın Kızılderililer. Rousseau'cu değilim, zamanın geriye işletilemeyeceğini bilirim. Ama yapabileceğiniz bir şey var. Saati durdurabilirsiniz. Saati kırabillirsiniz. (Bayan Yalnızkalpler)
- Nefret etme yeteneğinden yoksun bir adam için, bir tavuğun hikayesini çizmek daha kolaydı. (Ölüm Meleği)
- Yapay bir şelalenin önünde kartondan yapılmış yiyecekler yiyorlardı. (Ölüm Meleği)
- Ölüm, ölü şeyleri yemekten gelir. (Ölüm Meleği)
- "Hiçbir şeyi unutmam ben. Daima hatırlarım. Bana pislik yapanı da hatırlarım, iyilik yapanı da." (Ölüm Meleği)
- Ama mutlu muydu değil miydi, söylemesi zor. Galiba, tıpkı bitkiler gibi, ne mutluydu ne de mutsuz. Onu rahatsız eden kötü anıları vardı; bitkilerinse kötü anıları yoktur.... (Ölüm Meleği)
- “Belki yanlış anlıyorumdur,” dedi kadın, (Bayan Yalnızkalpler)
- Gökyüzüne dinmiş ışıklı renkler çevreye hakimdi, mavimsi, eflatumsu bir akşamdı. En karanlık gölgeler bile mora dönüktü. (Ölüm Meleği)
- Suçlu aslında kalabalığın bir parçası oldukça iyi davranmak zorundalardı. (Ölüm Meleği)
- Viran oldum, ruhum keder içinde. Cehennemde gibiyim. Nasıl inanabilirim, bugün, bu çağda nasıl iman edebilirim? (Bayan Yalnızkalpler)
- Hayat birçoğumuz için acı ve kalp kırıklığından ibaret, umutsuz ya da neşesiz bir münakaşa gibi geliyor. (Bayan Yalnızkalpler)
- Hepimizin derdi, harici bir hayatımızın olmaması, dahili bir hayatımız var, o da zoraki zaten. (Bayan Yalnızkalpler)
- Ana rahmine dönüş, harika bir kaçıştı. Dinden, sanattan, Güney Denizi Adalarından daha iyi bir yöntemdi. Hem kuytu, hem sıcaktı, beslenme de otomatikti. Tabi bu konaklamanın anıları herkesin sinirlerine ve kanına işlememiştir. Karanlıktır evet ama sıcak ve zengin bir karanlıktır. Ölüm yoktur. Tabi herkes dokuz ayın konaklaması bitince, umutsuzca çıkarılır oradan. (Ölüm Meleği)
- Ne bir serenat ne de bir ağıttı. Kibirsiz ya da mütevazılıktan da uzak gerçeğin basit bir ifadesiydi. (Ölüm Meleği)
- “Ne, kadınlardan hoşlanmıyor musun yoksa? Tek aşkın İsa galiba? İsa Mesih, Kralların Kralı, Bayan Yalnızkalpler’in Bayan Yalnızkalpler’i...” (Bayan Yalnızkalpler)
- Hayatım huzurun olmadığı bir çöl. (Bayan Yalnızkalpler)
- "Küçük adam ağlıyorsun Neden üzgünsün biliyorum Biri oyuncak arabanı çaldı Hadi şimdi uyu Bugün çok yoruldun" (Ölüm Meleği)
- Böyle kötü bir talihi hak etmek için ne yaptım ben? Kötü şeyler yapsam da bir yaşına gelmeden yapmadım ama yine de böyle doğdum. Babama sordum, o da bilmiyor ama belki de öbür dünyada, doğmadan önce kötü bir şey yapmış ya da onun günahları yüzünden cezalandırılıyor olabilirmişim. İnanmıyorum buna, babam çok iyi bir adamdır. Canıma mı kıysam? (Bayan Yalnızkalpler)
- Cüce, tabuta yanaştı, mendiliyle bir oyun çevirdi ve uzaklaştı. (Ölüm Meleği)
- “Günah işleyen insanları da sevin. Böyle bir sevgi tanrısal sevginin örneğidir, yeryüzünün en büyük sevgisidir. Yaratılan her şeyi hem tümüyle hem de bir kum taneciğine kadar ayrı ayrı sevin. Ağaç yaprağına, güneş ışığına, hayvanlara, bitkilere gönülden bağlanın. Sevdiklerin seni tanrısal sırra erdirir. Daha sonra anlayışın her gün biraz daha derinleşir, böylece sevgin sonunda, bütün dünyayı kaplayan evrensel bir sevgi olur.”* (Bayan Yalnızkalpler)