Michael Walzer kimdir? Michael Walzer kitapları ve sözleri
Yazar, Editör, Profesör Michael Walzer hayatı araştırılıyor. Peki Michael Walzer kimdir? Michael Walzer aslen nerelidir? Michael Walzer ne zaman, nerede doğdu? Michael Walzer hayatta mı? İşte Michael Walzer hayatı...
Yazar, Editör, Profesör Michael Walzer edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Michael Walzer hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Michael Walzer hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Michael Walzer hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...
Doğum Tarihi: 3 Mart 1935
Doğum Yeri: New York, ABD
Michael Walzer kimdir?
Princeton Üniversitesi'nde Institute of Advanced Stuyd'de Sosyal Bilimler profesörü olarak çalışmaktadır. Dissent dergisinin editörlerinden biridir ve The New Republic dergisinde sürekli yazıları yayımlanmaktadır.
Michael Walzer, Interpreting and Social Criticism, Just and Unjust Wars, The Company of Critics ve Spheres of Justice dahil olmak üzere bir düzineden fazla kitabın yazarı ve editörüdür.
Michael Walzer Kitapları - Eserleri
- Haklı Savaş Haksız Savaş
- Kurtuluş Paradoksu
- Hoşgörü Üzerine
Michael Walzer Alıntıları - Sözleri
- “Savaşlarda gerçek piyonlar, yani insanlar yerine cansız nesneler kullanılmadığı sürece, savaş, ahlak hayatından tecrit edilemez. (Haklı Savaş Haksız Savaş)
- Pozitif ayrımcılık ,özünde kast çizgilerini koruyan bir uygulamadır çünkü özel muameleyi hak eden insanlar “düzgün bir biçimde sınıflandırılır ve tanımlanırlar”. (Kurtuluş Paradoksu)
- “Dinin yeniden dirilişi, yeninin zaferinde halinden memnun yaşayan ulusal kurtuluş seçkinleri için bir şoktur.” (Kurtuluş Paradoksu)
- Broşürlerinden birinde kadınları atalarının İslami değerlerine saldıran, Yahudi icadı özgürleşme sözcüğünü kullanmamaları konusunda uyarıyordu. (Kurtuluş Paradoksu)
- İktidardaki partilerin militanları devlet olma deneyimlerinin ilk yıllarında herhangi bir muhalefetle karşılaşmadıkları için Hallerinden memnun ama yorgunlardı. İlk halefleri genellikle oportünistti, Kurtuluş’tan çok iktidarla ve getirdiği kazanımlarla ilgileniyorlardı.Yolsuzluğun ivme kazanması ile dini uyanışın zamanlaması aşağı yukarı örtüşür ve uyanışçılar sadece azimli değil, aynı zamanda (en azından iktidara gelene kadar) erdemlidirler. (Kurtuluş Paradoksu)
- “Ulusal kurtuluş hareketlerinde, eski kültüre karşı toptan bir saldırıya girişmek yerine onunla eleştirel bir biçimde meşgul olmak isteyen entelektüeller vardı. Eğer kazanmış olsalardı bu hikâye daha farklı olurdu.” (Kurtuluş Paradoksu)
- Gramsci'nin hegemonya olarak tarif ettiği şeyin kelimenin klasik anlamındaki "egemene" karşılık gelmediğini onun takipçilerinden çok azı fark etmiştir; hegemonya, baskın grubun gücünün ve muhtemelen ilkelerinin bir bölümünden vazgeçtiği bir hâkimiyet biçimine, yani tavizle uzlaşıya dayananbir hâkimiyet biçimine karşılık gelir. (Kurtuluş Paradoksu)
- Müdahale etmeden önce, ne kadar süre insanların acı çektiğini izlememiz gerekir? Yeni iletişim teknolojileri yapabildiklerini düşünürsek, özellikle güçlü bir meydan okumadır bu. Çoğu örnekte şiddeti kelimenin gerçek anlamıyla “izleyebiliyor,” hatta izlemenin yanı sıra işitebiliyoruz. Örneğin Srebrenitza katliamından sağ kurtulanların ağlayıp inlemelerini dinledik, katledilmiş veya “ortadan kaybolmuş” anne babaların, çocukların, arkadaşların hüzünlü, korkunç öykülerini duyduk. Etnik temizlik ve toplu katliamların durdurulması gerektiği konusunda fikir birliği sağlamak kolaydır, fakat bunun nasıl yapılacağı üzerinde anlaşmak öyle kolay değildir. Kim, ne gibi bir yetkiyle müdahale etmeli, nasıl bir güç kullanmalı? Yanıtlaması zor olan bu sorular, savaş ve ahlak konularının artık temel meselesidir. (Haklı Savaş Haksız Savaş)
- “Hintli bir arkadaşım, dini uyanış, ulusal kurtuluşun “karanlık ikizidir” demişti.” (Kurtuluş Paradoksu)
- Nehru, The Discovery of India [Hindistan'ın Keşfi] adlı eserinde "bazı Müslümanlar İslamcı bir teokrasi hayal ediyorlar. Bunlar boş fantaziler, zira geçmişe dönmek diye bir şey yok artık ... Zaman'ın içinde tek yönlü bir gidiş vardır," diye yazıyordu. (Kurtuluş Paradoksu)
- “Inter arma silent leges.” “Savaş zamanı hukuk susar.” (Haklı Savaş Haksız Savaş)
- Özellikle yalnız yaşayan ya da iş yerinde peçe takmayı reddeden kadınlar acımasızca ve dayanılmaz boyutlarda taciz ediliyordu. (Kurtuluş Paradoksu)
- Kurtarıcının, zalimin ülkesinde ve onun kültürüyle yetişmesi ulusal kurtuluş tarihinde ortak bir temadır. (Kurtuluş Paradoksu)