Mehmet Turgut Argun kimdir? Mehmet Turgut Argun kitapları ve sözleri
Yazar Mehmet Turgut Argun hayatı araştırılıyor. Peki Mehmet Turgut Argun kimdir? Mehmet Turgut Argun aslen nerelidir? Mehmet Turgut Argun ne zaman, nerede doğdu? Mehmet Turgut Argun hayatta mı? İşte Mehmet Turgut Argun hayatı... Mehmet Turgut Argun yaşıyor mu? Mehmet Turgut Argun ne zaman, nerede öldü?
Doğum Tarihi: 1900
Doğum Yeri: Bursa, Türkiye
Ölüm Tarihi: 1982
Ölüm Yeri:
Mehmet Turgut Argun kimdir?
Mehmet Turgut Argun (1900-1982) Bursa’da doğdu. 1912’de Askeri Rüştiye’yi, 1915’te Kuleli Askeri Lisesi’ni bitirdi. 1918’de Askeri Veteriner Yüksekokulu’nu bitirip 1921’de stajını tamamladıktan sonra Kurtuluş Savaşı’na katıldı. Garp Cephesi başveteriner yardımcısı olarak 1923 yılında savaştaki görevi sona erdi. 1924’te Birinci Ordu Müfettişliği başveteriner yardımcısı olarak görev yaptı. Haydarpaşa Askeri Veteriner Tatbikat Okulu salgın hastalıklar asistanlığı yaptı, 1928’de başmuavin oldu ve aynı yıl iç ve salgın hastalıklar ihtisası için Almanya’ya gönderildi. Berlin Veteriner Yüksek Okulu’nun iç hastalıkları kliniklerinde çalıştı. Viyana VeterinerYüksekokulu’ndan 1930’da doktora derecesi aldı. Askeri Veteriner Tatbikat Okulu’nda salgın hastalıklar öğretim üyeliğine atandı. 1938’de binbaşı ve yarbay rütbelerine terfi etti. 1938-51 yılları arasında Tarım Bakanlığı Veteriner Genel Müdürlüğü’nde mütehassıs müşavir olarak Salgın Hastalıklar Şubesi’nin idaresini yürüttü. 1953’te Eczacıbaşı İlaç Fabrikası Veteriner İlaçlar Şubesi’ni ve Türkiye’deki ilk veteriner ilaçları imalat sanayiini kurdu. Başak Sigorta Şirketi’nde Hayvan Sigortası’nı kurdu ve 1967’ye kadar burada çalıştı. Veterinerlikle ilgili çalışmalar, bilimsel araştırmalar ve önemli buluşlar yaptı, bunları Türkçe, Almanca, Fransızca olarak makaleler ve kitaplar halinde yayımladı.
Mehmet Turgut Argun Kitapları - Eserleri
- İstiklal Harbi ve Anadolu (1921-1923)
- Siyasetten Portreler
Mehmet Turgut Argun Alıntıları - Sözleri
- Memleketin elde kalan son kudretinin zerresi sarf ediliyordu. Millet kılık kıyafetini bile değiştiremeden siperlere giriyor, düşmanın yağdırdığı cehennemi güllelere göğsünü gererek artık son demlerinin ilan edenlere karşı "Varım" diyordu. (İstiklal Harbi ve Anadolu (1921-1923))
- Tecrübe edilen bir şeyin tekrarı pişmanlıkla neticelenir. (İstiklal Harbi ve Anadolu (1921-1923))
- Halk hükümetine akıl öğretmeli, akıl! (İstiklal Harbi ve Anadolu (1921-1923))
- Yunanlılar bütün işgal mıntıkalarında ne bir sağlam bina ne bir sağlam insan bırakmışlar ve zulmün, işkencenin, vahşetin en müthişini yapmışlardı. Düşman yiyecek bir lokma bırakmamıştı. Köylerde gizli ve meydanda ne varsa yakmış, hatta biçilmiş ekin tarlalarını da ateşlemişti. (İstiklal Harbi ve Anadolu (1921-1923))
- Sakarya Harbi, Genç Türkiye'nin cesaretinin ve varlığının vesikasıdır. (İstiklal Harbi ve Anadolu (1921-1923))
- Gelişme yolundaydık, büyüyorduk. Fakat nedense bir türlü eski alışkanlıkları, eski kötü huyları, kabiliyet bozukluklarını terk edemiyorduk . Hadi kafalar yine o eski kafalar diyelim. Fakat a canım bu günlerin inceliklerini takdiren azıcıl olsun nasibini almayanların niçin hala yer veriliyordu? (İstiklal Harbi ve Anadolu (1921-1923))
- Ah anneciğim, babacığım, kardeşlerim, canım ciğerim yavrucaklarım, sevgili ağabeycigim, Allah birbirimizden ayırmasın. (İstiklal Harbi ve Anadolu (1921-1923))
- Sanat, ticaret ve fennin bu memlekette de artık itibar kazanmasının ihmal edilemeyeceği bir zamana geldik. (İstiklal Harbi ve Anadolu (1921-1923))
- Hayatta bu kadar bunaltıcı hiçbir zamana tesadüf etmedim . (İstiklal Harbi ve Anadolu (1921-1923))
- Sen ey medeniyet denilen zulüm ve kan fırtınası Feryadına kulakların tıkalı mı bu halkın.. (İstiklal Harbi ve Anadolu (1921-1923))