Mehmet Güler kimdir? Mehmet Güler kitapları ve sözleri

Öğretmen, Yazar Mehmet Güler hayatı araştırılıyor. Peki Mehmet Güler kimdir? Mehmet Güler aslen nerelidir? Mehmet Güler ne zaman, nerede doğdu? Mehmet Güler hayatta mı? İşte Mehmet Güler hayatı...

Öğretmen, Yazar Mehmet Güler edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Mehmet Güler hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Mehmet Güler hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Mehmet Güler hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 20 Eylül 1944

Doğum Yeri: Sivas, Türkiye

Mehmet Güler kimdir?

Mehmet Güler, 20 Eylül 1944’te Sivas’ta doğdu. 1964’te Balıkesir Necati Bey Eğitim Enstitüsü edebiyat bölümünü bitirdi. 1993’e kadar çeşitli devlet liselerinde Türkçe ve edebiyat öğretmenliği yaptı. 1993’ten sonra eğitim hizmetini özel bir okulda sürdürmeye başladı. Türkiye Yazarlar Sendikasi, Pen Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği ve Dil Derneği üyesi. Öyküleri ve çocuk kitaplarıyla tanınıyor.

Mehmet Güler Kitapları - Eserleri

• Efsane Dolu Anadolu
• Kedi Günlükleri
• Kelebekler Vadisi
• Ayrılıktan Çok Aşktan Fazla
• Yüreklerde Fay Hattı
• Ben ve Öğretmenim
• Keloğlan Keleşoğlan
• Galatasaray Destan Fenerbahçe Efsane
• Düşlerime Kuşlar Konuyor
• Bastıbacak Virgül
• Düşlerime Kuşlar Konuyor
• Yeryüzü Aşk Gökyüzü Sevda
• Denizkızı
• Uçurtmam Bulutlardan Yüce
• Kesekağıdı Ustaları
• Bir Kış Masalı
• Satılık Uzay Mekiği
• Yedi Renkli Dünya Çocukları
• İkizler
• Okul Bir Türküdür
• Okulumu Kaybettim
• Adım Çocukların Olsun
• Ayın Arka Yüzü
• Gül Solmadan, Öpücük Kurumadan
• Kırmızı Pelerinli Kurtçuk
• Kuş Okulu
• Balonlar Gökyüzünün Olsun
• Bulut Kız Şimşek Oğlan
• Aydede'nin Öpücüğü
• Yelesi Rüzgâr
• Çim Adam
• Elim Sende
• Boncuk Gözlü Kız Zeytin Gözlü Oğlan
• Tembel Teneke
• Uzay Günlükleri
• Kese Kağıdı Çocukları
• Uzun Atlama Şampiyonu
• En Güzel Gülücük Oyunu
• İçim Dışım Gökkuşağı
• Kargaya Şarkı
• Bayan Kertenkele
• Michael Jackson Yarın Bize Geldi
• Kestane Kız
• Düşler Bahçesi
• Uzaylı Uzi
• Öznesi Aşk
• İlle de Roman Olsun
• Ferhad Gibi
• Beni Bekle Çiçeği
• Matruşka Bebekler
• Selam Vermeyi Seven Çocuk
• Bir Tuz Masalı
• İstanbul Kanatlı Ben
• Zamanın Elleri Var
• Söylence Dolu Anadolu
• Kirpiler Banyoyu Sevmez

Mehmet Güler Alıntıları - Sözleri

• Mezopotamya'ya hayat veren Fırat'ın coşkulu suları hiç azalmasın. Hiç kirlenmesin. Bu toprakları sularken, barış, sevgi, dostluk taşısın... (Efsane Dolu Anadolu)
• "Lafta değil, gerçekte dostuz. İnsanlar gibi numaradan değil..." (Kedi Günlükleri)
• Antik çağlarda Akdeniz kıyılarında kurulan İonia medeniyetinin diğer adı Güneş Ülke'dir. İonia halkı kendisini güneşin çocukları olarak görmüştür. (Efsane Dolu Anadolu)
• “Denizkızı, denizde olamamanın intikamını alıyor olmalı.” (Denizkızı)
• Efsaneler ile masallar arasında yakınlık vardır. İki türde de olağanüstülükler işlenir. Aralarındaki fark, efsanelerin daha inandırıcı olması, yaşanmışlık kokmasıdır. Bu yönüyle destana daha yakın dururlar. Belgesel değer de taşırlar. (Efsane Dolu Anadolu)
• “-kiminle konuşuyorsun? -omzumdaki kuşla.” (Kuş Okulu)
• Bazen kuş olup uçmak istiyordu ona. Işık olup akmak... Ama nerede? Böylesine bir gerçek olmadığı gibi, mucizede yoktu. (Ayrılıktan Çok Aşktan Fazla)
• Eski çağlardan beri söylenegelen, genellikle doğaüstü varlıkların, olayların hikâyeleştirilmesine efsane denir. Farsçadan gelen efsane sözcüğünün Türkçe karşılığı söylencedir. Eski Türk boylarında esatir, mif, rovayat, legenda, engime, beyt, kip-cooh, erbek gibi adlar da almıştır. (Efsane Dolu Anadolu)
• Gerçek mutluluk kavuşma da mı, yoksa onu arama, bulma heyecanında mıydı? (Ayrılıktan Çok Aşktan Fazla)
• Serseri adam, dedi kendi kendine. İşte böyle efendi ol. Kırmadan, dökmeden konuş. Az önce uzakları yakın etti o tekmelediğin alet. Gül'ün sesini alıp getirdi o bana. Ağızsız dilsiz mi sanırsın o aleti? Senin gibi insan kılıklılardan daha fazla canı var onun. (Ayrılıktan Çok Aşktan Fazla)
• Gümüş kanatlı kuşlar bile üzüntülerinden kalenin burçlarına konmaz, göklerinden uçmaz olmuş. (Efsane Dolu Anadolu)
• Efsane, halkın hayalinde yarattığı ideal insan tipini verir. Yaşamış kişileri ve olayları konu edinenleri de vardır. Halk, bu anlatılanları benimsediği zaman kuşaktan kuşağa yazılı ve sözlü kültür olarak aktarır. Bu yönüyle efsaneler folklorik bir değer taşır. (Efsane Dolu Anadolu)
• Böylesi bir yangını görüp anlayabilmek, duyup içselleştirebilmek için, herkesin bir iç yangınının olması şart mıydı? Kim bilir, bu dağların, ormanların, denizlerin, göllerin, ovaların da kendine göre bir iç yangını vardı. Böyle olmasa yerden göğe kadar uzanan bu yangın, bu renk çılgınlığı evreni sarar mıydı? (Ayrılıktan Çok Aşktan Fazla)
• İnanıyordu Denizkızı Marpessa.Sular ne kadar büyük,Balıkçı'yla kendisi ne kadar küçük olsalar da ilerde karşılaşabilirlerdi.Önemli olan sevgiydi.Sevgiler büyüktü çünkü.Kendilerinin karşılaşmadığı yerde mutlaka onlar karşılaşırlardı. (Denizkızı)
• "—Hayallerinin hiçbiri para istemiyor senden,(...),kur kurabildiğin kadar. (Ben ve Öğretmenim)
• Haa! O kuş mu. Yok yok. Gelmemişti. O oyuncakları, tabancaları, tüfekleri istememişti. Kırlara, çiçekli ağaçlara doğru kanat vurup gitmişti. Uçarken de bir iki kez dönüp bakmıştı bana. Ona kalsa, alıp götürürdü beni de kırlara. Dalların çiçeklerin içine. Bilirim, tam burada itiraz edersin. Kanadı yoktur çocukların mı dersin. Olsun. Biz çocuklar kanatsız da uçarız. Tıpkı kuşlar gibi. Yüreklerimizle. Pır pır. Bilir misin? Her çocuk biraz da kuştur bu yönden. Her kuş da biraz çocuk. (Uçurtmam Bulutlardan Yüce)
• "Hani her iş kutsaldı?Hani çalışmak saygı duyulacak bir uğraştı." (Ben ve Öğretmenim)
• "Gökyüzü kocaman, sonsuz bir romandı. Yeryüzü de. Milyonlarca yıldır ikisi birbirlerine bakmışlar, sevdalanmışlar ama kavuşamamışlardı..." (Bastıbacak Virgül)
• Bu kitap hazırlanırken, Anadolu'nun "kültür bütünlüğünü" yansıtması açısından ülkemiz yedi bölgesine de yer verilmiştir. Efsanelerde gönderme yapılan zaman(lar), mekanlar, medeniyetler çeşitli ve geniş tutularak Anadolu'nun zengin kültür mirası vurgulanmıştır. (Efsane Dolu Anadolu)
• "Varsın otuz yıl gerilerden söz etsindi öğretmenim. Bana göre her şey bir flaşın patlayıp sönmesi kadar kısa bir andı..." (Ben ve Öğretmenim)