Max Frisch kimdir? Max Frisch kitapları ve sözleri

Gazeteci, Yazar, Mimar Max Frisch hayatı araştırılıyor. Peki Max Frisch kimdir? Max Frisch aslen nerelidir? Max Frisch ne zaman, nerede doğdu? Max Frisch hayatta mı? İşte Max Frisch hayatı... Max Frisch yaşıyor mu? Max Frisch ne zaman, nerede öldü?

  • 14.09.2022 11:00
Max Frisch kimdir? Max Frisch kitapları ve sözleri
Gazeteci, Yazar, Mimar Max Frisch edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Max Frisch hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Max Frisch hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Max Frisch hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 15 Mayıs 1911

Doğum Yeri: Zürih, İsviçre

Ölüm Tarihi: 1991

Ölüm Yeri: Zürih, İsviçre

Max Frisch kimdir?

15 Mayıs 1911'de Zürih'te doğan Max Frisch, on altı yaşında yazmaya başladı. Alman dili üzerine eğitim görürken, yirmi iki yaşında babasının ölmesiyle gazetecilik hayatına atıldı. Böylece Doğu Avrupa'ya ilk araştırma gezilerini yaptı. Yirmi beş yaşındayken, Zürih Yüksek Teknik Okulu'na girdi ve 1941'de mimarlık diplomasını aldı. İkinci Dünya Savaşı sırasında İsviçre ordusunda görev yapan Frisch'in 1934'ten itibaren pek çok romanı ve tiyatro oyunu yayınlandı. Yazar 1958'de Almanya'nın en önemli edebiyat ödülü olan Georg Büchner ödülünü, 1976'da da Alman kitapçıların verdiği Barış Ödülü'nü aldı. Yapıtlarının tümünde çağının genel toplumsal bunalımlarını ve geleneklere dayalı düzene karşı uyanan kuşkuyu dile getiren Frisch, bugün çağdaş İsviçre edebiyatını dünya edebiyatında temsil eden en büyük isimlerden biridir. 1991'de hayatını kaybetmiş olan Max Frisch'in başlıca yapıtları şunlardır: Homo Faber, Stiller, Locarno'u Eczacının Düşü, Biyografi, Mavi Sakal, Adım Gantenbein Olsun.

Max Frisch Kitapları - Eserleri

  • Sessizliğin Yanıtı
  • Homo Faber
  • Mavi Sakal
  • Stiller
  • Kont Öderland
  • Montauk
  • Andorra
  • Sorular-Sorular-Sorular
  • İnsan Nedir ki
  • Günlükler 1946-1949
  • Don Juan ya da Geometri Aşkı
  • Bidermann Und Die Brandstifter
  • Locarnolu Eczacının Düşü
  • Biyografi
  • Günlükler 1966-1971
  • Günce
  • Adım Gantenbein Olsun
  • Tirbüşon
  • 2 Oyun Kont Öderland - Santa Cruz
  • Sorular Sorular Sorular
  • Cezaevi Günleri

Max Frisch Alıntıları - Sözleri

  • Eğittiğimiz insan zihninin, temelde türün kendi kendini yok etmesi üzerine tesis edildiğine akıl erdirebilir misiniz!?... (Sorular-Sorular-Sorular)
  • "Sevgili ölüm, henüz yaşamadım." (Sessizliğin Yanıtı)
  • ve her şey yerle bir oluveriyor. (İnsan Nedir ki)
  • Dur! dedi: Sen orada durunca Venüs daha güzel görünüyor... (Homo Faber)
  • Niye mutlu bir düş? (Locarnolu Eczacının Düşü)
  • Birileri parayı getiriyor, diğerleri alıp götürüyor. Her gün böyle. Örneğin birileri paraya ihtiyaçları olduğu için çalışıyor, diğerleriyse onların yerine para çalıştığı için kazanıyor. (Kont Öderland)
  • Sevişmeyle geçen gecelere yazık. (Locarnolu Eczacının Düşü)
  • "Dünyadaki silah birikimini kalemimizle yok edemeyiz, ama iki tarafça da savaş yöntemi olarak kullanılan boş laf yığnlarını allak bullak edebiliriz. (Günce)
  • Benim arkadaşa ihtiyacım yok. Kendi kendime düşünürüm. (Mavi Sakal)
  • Neden sizin gözünüzde hak sahibi degilim? Siz hakikatten güçlümüsünüz? (Andorra)
  • Herkes, er ya da geç kendi hayatı sandığı bir hikaye yaratır. (Adım Gantenbein Olsun)
  • Kıskançlık: Başkasıyla kıyaslanmaktan korku. (Günlükler 1946-1949)
  • Duvardaki çatlak gibi bir şey bu. Çatlağı görmemek için duvarı kâğıtla kaplayabilir insan. Oysa çatlak kalır. (Kont Öderland)
  • Ulaşıl­maz bir uçurumda çürüyen bir döşek (İnsan Nedir ki)
  • ...aslında unuttum yani istemediğim zaman hiç hatırlamam. (Homo Faber)
  • sevilmeye değer demek istiyorum (Homo Faber)
  • "Yalan söylemek, yalancılığın aksine gücümüzü tüketir: yalan bir edimdir, şeytani bir edim. Yalan söylemek başka bir bilinci bilinçli olarak gizlemektir, irade gerektirir ve tehlikeli bir girişimdir her zaman; oysa yalancılık sözcük olarak aynı şeyi ifade etse de merttir, ahlaklıdır, huzurludur. Bu nedenle yalancının söylediğini çürütmek mümkün olmaz asla, tıpkı bir tapınağa saygısızlık edildiğinde olduğu gibi öfkelenir insan sadece; onun tapınağı, ona en iyi gelen şeyin , gerçeğin , kendi gerçeğinin değil , asıl gerçeğin sonsuz, değiştirilemez, dokunulmaz, kutsal ve mutlak olduğuna duyduğu güven ve umuttur. (Günlükler 1966-1971)
  • Senin bana özgürlük tanıman gerekmez, gereksinim duyarsam kendi özgürlüğümü kendim alırım. (Stiller)
  • "Beni duyuyormusun? Ben diyorumki: sen korkak değilsin. Eğer diğer Andorralılar gibi olmak istersen, işte o zaman korkaksın..." (Andorra)
  • İnsanın öz-özlüyündə bütöv olmaması dəhşətli bir şeydi! Və onun bütövləşmək arzusu nə qədər güclüdürsə, onu başqa cinsə nökərçiliyə vermiş taleyin lənəti də o qədər güclü olur. (Don Juan ya da Geometri Aşkı)

Yorum Yaz