Marvin Harris kimdir? Marvin Harris kitapları ve sözleri
Amerikalı Antropolog Marvin Harris hayatı araştırılıyor. Peki Marvin Harris kimdir? Marvin Harris aslen nerelidir? Marvin Harris ne zaman, nerede doğdu? Marvin Harris hayatta mı? İşte Marvin Harris hayatı... Marvin Harris yaşıyor mu? Marvin Harris ne zaman, nerede öldü?
Amerikalı Antropolog Marvin Harris edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Marvin Harris hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Marvin Harris hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Marvin Harris hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...Doğum Tarihi: 18 Ağustos 1927
Doğum Yeri: Brooklyn, New York, ABD
Ölüm Tarihi: 25 Ekim 2001
Ölüm Yeri: Gainesville, Florida, ABD
Marvin Harris kimdir?
Marvin Harris, Columbia Üniversitesi'nde
akademik görevine 1953 yılında başlamış,
1963’ten 1966'ya değin Antropoloji Bölümü Başkanlığı yapmış, sonraki yıllarda da aynı
bölümdeki derslerini sürdürmüştür.
Harris'in başlıca yapıtları:
The Rise of Anthropological Theory: A
History of Theories of Culture (1968) Culture, People, Nature: An Introduction to General Anthropology (1975) Cultural Materialism:
The Struggle for a Science of Culture (1979)
Yamyamlar ue Krallar (1994, İmge Kitabevi
Yayınları)
Marvin Harris Kitapları - Eserleri
- İnekler, Domuzlar, Savaşlar ve Cadılar
- Yamyamlar ve Krallar
Marvin Harris Alıntıları - Sözleri
- İnsan toplumlarında,cinsel egemenlik daha iri olan ya da doğuştan öne çıkan cins tarafından değil,ama tersine savunma ve saldırı teknolojisini denetleyen cins tarafından kurulur. (İnekler, Domuzlar, Savaşlar ve Cadılar)
- Sorun - erkek ya da kadın olsun -insanları bayağı ve zalim olmak üzere yetiştirmekle ilgilidir. (İnekler, Domuzlar, Savaşlar ve Cadılar)
- Devletin vasiliği altında insanlar ilk kez başeğmeyi, ayaklara kapanmayı, diz çökmeyi ve elpençe divan durmayı öğrendiler. Devletin ortaya çıkması olayı bir çok bakımdan dünyanın özgürlükten köleliğe doğru alçalmasıydı. (Yamyamlar ve Krallar)
- "Freud'cular uzun bir süredir savaş ile cinsel roller arasında belli bir bağıntı olması gerektiğinin ayrımındadırlar, ama onlar nedensellik eğilimini tersine çevirmekte ve erkek saldırganlığını savaştan türetecekleri yerde savaşı erkek saldırganlığından türetmektedirler. Bu tersine çevirme eylemi öbür disiplinlerin derinine işlemekte ve içine girdiği popüler kültür ortamında entelektüel alan üzerinde bir sis gibi durmaktadır." (Yamyamlar ve Krallar)
- Statü arayışının en garip örneği vaktiyle Güney Alaska'nın, British Columbia'nın*, ve Washington'un kıyı bölgelerinde yaşamış bulunan Amerikan Kızılderilileri arasında ortaya çıkarılmıştır. Buralarda statü arayıcıları gösterişçi tüketimin ve gösterişçi savurganlığın potlaç olarak bilinen ve çılgınlığa vardığı görülen bir biçimini uygulamışlardır. Potlaç'ın amacı rakibinkinden daha çok zenginlik sergilemek ya da rakibin yok ettiği zenginlikten daha çoğunu yok etmektir. Eğer potlaç veren kişi güçlü bir şefse, o yiyecekleri, giysileri, ve parayı yok etmek suretiyle rakiplerini utandırma ve yandaşlarının hayranlığını kazanma girişiminde bulunabilir. Hatta bazen prestij arayışı içinde kendi evini bile yakıp yok edebilir. (İnekler, Domuzlar, Savaşlar ve Cadılar)
- Ya inekler sütlerini helal etmezlerse cehenneme girer miyiz ? (İnekler, Domuzlar, Savaşlar ve Cadılar)
- Eğer siz gerçekten kutsal bir inek görmek istiyorsanız, dışarı çıkıp kendi arabanıza bakın. (İnekler, Domuzlar, Savaşlar ve Cadılar)
- Benim anladığıma göre, toplumlar iki klasik stratejiyi kullanarak insanları acımasız hale getiriyorlar. Bunlardan biri en acımasız kişilere besin, konfor, ve bedensel sağlığın ödüller olarak verilmesi suretiyle acımasızlığı özendirmektir. Öteki de en acımasız kişilere en büyük cinsel ödül ve ayrıcalıkların tanınmasıdır. (İnekler, Domuzlar, Savaşlar ve Cadılar)
- Bilim felsefesinin yerleşmiş bir ilkesine göre eğer iki kuramdan birini seçmek gerekirse açıklanmamış bağımsız varsayımların en azıyla daha çok sayıda değişkenleri açıklayan bir kuram önceliği hak eden kuramdır. (Yamyamlar ve Krallar)
- "Tanrı her bir halka bir kase verdi, kilden bir kase, ve onlar bu kaseden yaşamlarını içtiler... Hepsi paylarına düşen suyu aldılar ama kaseleri farklıydı." (İnekler, Domuzlar, Savaşlar ve Cadılar)
- "Savaşın ve seksizmin insanın işlerinde böylesine önemli roller oynamaları ve bunu sürdürmeleri, bunların aynı işlevi bütün bir gelecekte de sürdürmeleri gerekir anlamına gelmez. Savaş ve seksizm bunların üretken, nüfus çoğaltan ve ekolojik işlevleri daha az masraflı seçeneklerce yerine getirildiklerinde uygulamadan kalkacaktır. Eğer biz onları kullanmayı beceremezsek bundan doğalarımız değil, ama aklımız ve istencimiz (irademiz) sorumlu olacaktır." (Yamyamlar ve Krallar)
- "Band ve köy toplumları arasındaki erkek egemenliği kurumlarının çok yaygın bir kompleks olmasının nedeni savaştır. Bu kompleksin varlığı kadın hakları savunucuları için bir sıkıntı ve şaşkınlık kaynağıdır. Bir çok kadının korkusu şudur ki eğer erkek egemenliği bu denli uzun zamandır varlığını sürdürmekte ise erkeklerin kadınlar üzerinde egemenlik kurmaları belki de gerçekten "doğal"dır. Ama bu korku asılsızdır. Erkek egemenliği kurumları savaşın, silahlar üzerindeki erkek tekelinin ve saldırgan erkek kişiler yetiştirmesi için seksi kullanmanın bir yan ürünü olarak ortaya çıkmıştır. Ve savaş daha önce belirttiğim gibi, insan doğasının açığa vurulması değil ama çoğalmanın ve ekolojinin baskılarından doğan bir yanıttır. Bu nedenle, erkek egemenliği savaştan daha doğal bir olgu değildir." (Yamyamlar ve Krallar)
- Savaşın ve seksizmin insanın işlerinde böylesine önemli roller oynamaları ve bunu sürdürmeleri, bunların aynı işlevi bütün bir gelecekte de sürdürmeleri gerekir anlamına gelmez. Savaş ve seksizm bunların üretken, nüfus çoğaltan ve ekolojik işlevleri daha az masraflı seçeneklerce yerine getirdiklerinde uygulamadan kalkacaklardır. Eğer bir onları kullanmayı beceremezsek, bundan doğalarımız değil ama aklımız ve istencimiz sorumlu olacaktır. (Yamyamlar ve Krallar)
- "İlkel devletlerin evrimiyle ilgili olarak benim en çok dikkate değer bulduğum olgu, bu evrimin bilinçsiz bir sürecin sonucu olmasıdır: Bu kocaman dönüşümde payı olanlar neyi yaratmakta olduklarını anlamış olmaktan uzak görünüyorlar. Kuşaktan kuşağa yeniden dağıtım dengesindeki fark edilmez değişimler sonucunda, insanlar kendilerini öyle bir yaşam biçimine bağladılar ki, orada çoğunluğu oluşturanlar azınlığın yüceltilmesi adına kendilerini aşağıladılar." (Yamyamlar ve Krallar)
- Kız çocuklarının öldürülmesi erkek egemenliğinin açık belirtilerinden birisidir. Sanırım erkek egemenliğinin öteki belirtilerinin köklerinin de silahlı çatışmanın ivedi pratik gereksinmelerine dayandığı gösterilebilir. (İnekler, Domuzlar, Savaşlar ve Cadılar)
- "Uygar" Avrupalıların örneğin, büyücülük davalarında insanları işkenceden geçirdikleri ve bütünüyle kentlerin halklarının yok edilmelerine hiç de karşı durmadıkları olgusu bellekte tutulmalıdır. (Yamyamlar ve Krallar)
- "Eğer siz gerçekten kutsal bir inek görmek istiyorsanız, dışarı çıkıp kendi arabanıza bakın." (İnekler, Domuzlar, Savaşlar ve Cadılar)
- "İnsanın özgürlüğü inanma özgürlüğünü içerir." (İnekler, Domuzlar, Savaşlar ve Cadılar)
- "Olgunlaşan tahıl öylesine karşı konulamaz olabilmiştir ki, gerçek halde hayvanların bu ürünleri yok etme tehlikesi baş göstermiştir. Bu durum et üretimlerini arttırma konusunda avcılar için hem iki kat bir özendirme hem iki kat olanak yaratmış, böylece koyun ve keçilerin aşırı öldürülmeleriyle yok olmaları tehlikesi ortaya çıkmıştır. Ve eğer bütün zamanların en büyük koruyucu hareketi olan evcilleştirme gelip yetişmeseydi, kendilerinden önceki bir çokları gibi bu türlerin başına da büyük olasılıkla aynı şey gelecekti." (Yamyamlar ve Krallar)
- Bizim devlet dediğimiz siyasal örgütlenme biçiminin ortaya çıkmasının asıl nedeni onun toprak fetihleri ve ekonomik talanlar yapabilme gücüdür. (Yamyamlar ve Krallar)