M. Fatih Çıtlak kimdir? M. Fatih Çıtlak kitapları ve sözleri

BİYOGRAFİ

Türk Yazar M. Fatih Çıtlak hayatı araştırılıyor. Peki M. Fatih Çıtlak kimdir? M. Fatih Çıtlak aslen nerelidir? M. Fatih Çıtlak ne zaman, nerede doğdu? M. Fatih Çıtlak hayatta mı? İşte M. Fatih Çıtlak hayatı...

Türk Yazar M. Fatih Çıtlak edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında M. Fatih Çıtlak hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. M. Fatih Çıtlak hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte M. Fatih Çıtlak hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1967

Doğum Yeri: İstanbul, Türkiye

M. Fatih Çıtlak kimdir?

1967 yılında İstanbul’da doğdu. Orta öğrenimini İstanbul Fatih İmam Hatip Lisesi’nde tamamladı. Marmara Üniversitesi Türkoloji Bölümü’nde öğrenim görürken Arapça ve İslâmî ilimler tahsilinde bulundu. Bilhassa rahle-i tedrisinde ve sohbet halakalarında bulunduğu kıymetli şahsiyetlerden eğitimini sürdürdü.

Yurt içi ve yurt dışı birçok eğitim ve kültür organizasyonunda vazife aldı. İslâm tarihi ve tasavvuf sahasında birçok radyo ve televizyon programı yapan M. Fatih Çıtlak ayrıca birçok akademik çalışmaya katkıda bulundu. Konuşmacı olarak iştirak ettiği sempozyum, panel ve konferansların haricinde sanat danışmanlığı ve eğitmenlik vazifelerini icra etti. 

Konuşmaları beğeniyle takip edilen M. Fatih Çıtlak’ın, Pendik Yunus Emre Kültür Merkezi’nde devam eden Mesnevî sohbetleri, Cumhuriyet tarihindeki katılımı en çok ve en uzun süreli kültürel faaliyet olarak kaydedilmiştir. Kurucularından olduğu İstanbul Bilim Sanat Eğitim ve Kültür Derneği’nde medeniyet tarihimize ve halkımıza hizmet etmeye çalışan M. Fatih Çıtlak, evli ve dört çocuk babasıdır.

M. Fatih Çıtlak Kitapları - Eserleri

  • Huzur Defteri
  • Kırk Mektup
  • 18 Beyit Dinle
  • Aşkın Bir Noktası
  • Nur Kandili
  • Huzur Defteri II
  • Beyaz Mercan Siyah İnci
  • Ben Dervişim Diyene
  • Mesnevi Şerhi
  • Fatih Hatıratı
  • Senin Ramazan’ın Ramazan’ın İnsanı Güzelleştirmesine Dair
  • Küfür Fedaisi
  • Küfür Fedaisi
  • Birlik'te Sohbet

M. Fatih Çıtlak Alıntıları - Sözleri

  • Haset, kıskançlıktır ama kendisine verilene kanaat etmemenin yanında, başkalarında gördüğü güzellik ve nimetleri onlara yakıştıramamak hatta bunlardan mahrum olmalarını istemek demektir. Bundan dolayıdır ki bu bozuk düşünce ve itikat, haset eden ve edilen ve sınırlı kalmaz. Çünkü hadiseye konu olan kişilerin haricinde bir de nimeti veren zat yani Allah Teâlâ, hasetçi tarafından göz ardı edilmektedir. Haset, Allah Teâlâ'nın yapmış olduğu taksimata itiraz etmek, bunu kabullenmemek olduğundan kişinin imanını sakatlar. (Küfür Fedaisi)
  • Gümüşün dışı her ne kadar yeni ve parlak olsa da eli ve elbiseyi karartır. (Küfür Fedaisi)
  • "Bir kişi Ramazan orucunu keyfi olarak tutmazsa, kıyamete kadar ömrü olsa, Ramazan haricinde o günlerini oruçla geçirse, gene de Ramazan'da tutmadığı oruca denk gelmez." (Ben Dervişim Diyene)
  • Elhamdülillah ki, Cenâb-ı Hakk, bildikleriyle amel edenlere bilmesi lâzım gelenleri öğretiveriyor. (Kırk Mektup)
  • Namahremle fazla kibar konuşmak iyi değildir. (Nur Kandili)
  • 'İnsanda kin oluştuğunda marifet kendini örter de gönülden göze yüzlerce perde iner.' (Küfür Fedaisi)
  • Saçını başını düzeltmek için bile insana ayna lazımken çok daha önemli olan manevi dünyamızı bizlere yansıtan ayinelerden uzak olmak, ham ve güdük kalmaktır. Allah Teâlâ bizleri zikir ve şükür makamından ayırmasın. (Küfür Fedaisi)
  • Ramazan her sene yepyeni bir insan inşa eder.tüm senenin isini,pasını,gafletini uyusuklugunu alır.bayram sabahiyla fitratini bulan insana gelecek Ramazan'a kadar istikamet çizer. (Senin Ramazan’ın Ramazan’ın İnsanı Güzelleştirmesine Dair)
  • Oruç tutmak Allah'a yakınlıktır. Oruç, meleklere özenmek değildir, Allah'ın ahlakına bürünmeye iştiyaktır. Hiçbir oruçlu kendini meleğe benzetmek için oruç tutmaz ama böyle oruç tutan kullara melekler özenir ve gıpta ederler. (Senin Ramazan’ın Ramazan’ın İnsanı Güzelleştirmesine Dair)
  • Bugün Müslümanların suistimal edilmesi, hizmet adı altında hâlâ kullanılması, din, kitap mukaddesat gibi ulvi değerler siper edilerek yanlışlıklara çanak tutulması hep bu ihmallerin ve zamanında yapılmayan tenkitlerin neticesinde olmuştur. Cemiyetteki hiçbir hadise bir anda vuku bulmaz. Bu vakıaların en az 25-30 senelik geçmişi ve daha evvelden atılmış tohumları vardır (Fatih Hatıratı)
  • Bu âlemdeki saltanat senin gözünü kamaştırıyor ama bil ki kalp sultanlarının hükmü hâlâ adım adım icrâatına devam ediyor. (Aşkın Bir Noktası)
  • Gayrıdan ümidi kes. Allah bes (kâfi), bâki heves. (Kırk Mektup)
  • Bu aşk bir bahr-i ummandır Buna hadd ü kenar olmaz Delilim sırr-ı Kur’ân’dır Bunu bilende ar olmaz Süre geldik ezeliden Pirim Muhammed Ali’den Şerab-ı la-yezaliden İçenlerde humar olmaz Eğer âşık isen yâre Sakın aldanma ağyare Düş İbrahim gibi nare Bu gülşende yanar olmaz Kıyamazsan başa ü cane Uzak dur girme meydane Bu meydanda nice başlar Kesilir hiç sorar olmaz Hakk ile hak olanlara Kendi özün bilenlere Dost yolunda ölenlere Kan bahası dinar olmaz Bak şu Mansur’un işine Halkı üşürmüş başına Ene’l-Hakkın firaşına Düşenlere timar olmaz Seyfullah sözünde mesttir Şeyhinden aldığı desttir Divane-ra kalem nist’dir Ne söylese kanar olmaz. (Fatih Hatıratı)
  • Hz.Mevlânâ; "..... Gam ve keder, kişiye ancak yaşadıklarının Allah'tan geldiğini unuttuğu zaman erişir. O hâlde sen âgâh ol, Rabb'ini unutma." (Küfür Fedaisi)
  • Dervişlik yolu çok kolaydır, söz dinleyene. Pek zordur, söz dinlemeyene. (Huzur Defteri)
  • “Sen şu kabristandan geçerken ibretle bak, oradaki herkes ‘yarın şu işleri yaparız.’ diye yaşadılar, fakat vaktinde iş yapanlar hariç hepsi, işlerini yapamadan ölüp gittiler.“ (Beyaz Mercan Siyah İnci)
  • Genç Abdal herkesi mest olur sanma Her kurban derisi post olur sanma, Her yüze güleni dost olur sanma, İçi kâfir dışı Müslüman çoktur. (Küfür Fedaisi)
  • Sen sen ol, Allah Teala sana bir kapı eşiği nasip ederse, Allah ve Resûlü' nün rızasından başka hiçbir şeyle meşgul olma. (Aşkın Bir Noktası)
  • Bu sefer öyle bir gidiş gideceğim ki kimse izimin tozunu bulamayacak. (18 Beyit Dinle)
  • “Sohbet kalp menşelidir ve kalp mahsülüdür. Sohbette manevi tohumlar ekilir, marifet güzellikleri devşirilir. İki mümin samimiyetle bir araya gelse, Mevlâ birinden birinin kalbine doğru, güzel ve parlak bir nur verir.” (Nur Kandili)