M. Abdullah Yılmaz kimdir? M. Abdullah Yılmaz kitapları ve sözleri
Eğitimci Yazar M. Abdullah Yılmaz hayatı araştırılıyor. Peki M. Abdullah Yılmaz kimdir? M. Abdullah Yılmaz aslen nerelidir? M. Abdullah Yılmaz ne zaman, nerede doğdu? M. Abdullah Yılmaz hayatta mı? İşte M. Abdullah Yılmaz hayatı...

Doğum Tarihi: 1967
Doğum Yeri: Adana
M. Abdullah Yılmaz kimdir?
1967’de Adana’da dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini Adana’da, üniversite eğitimini SÜ Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde tamamladı.
Daha öğrenci iken, üç yıl “Türkiye’de Yarın” gazetesinin “Düşündüklerim” köşesinde güncel konularda yazdı. İki yıl Zaman gazetesinde muhabir olarak çalıştı. Aynı dönemde birkaç yayın evinde yayın danışmanlığı yaptı.
Devlet okullarında, özel okullarda, sınava hazırlık kurslarında öğretmen, Hacettepe Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu’nda öğretim görevlisi, Sınav Dergisi’nde, üç yılı bölüm başkanlığı olmak üzere, altı yıl yazar olarak görev aldı.
Hızlı Okuma, Öğrenmeyi Öğrenme Teknikleri ve NLP (Neuro Languistik Programming) alanlarında kendini geliştirdi.
Sınav Dergisi’nden, Bil-San Yayıncılık ve Vizyon Yayıncılık’tan sınava hazırlık alanlarında, konu anlatımlı, soru bankası ve cep kitapçığı olmak üzere altı kitabı yayınlandı.
Eğitim alanında (eğitim amaçlı bulmaca, cd, interaktif eğitim siteleri… vb.), geliştirdiği Alternatif Düşünme Teknikleri, Soru Çözüm Teknikleri ve sınava hazırlık çalışmalarında farklı yaklaşımlar geliştirdi. Halen eğitim alanında ve İletişimde Etkili Dil Kalıpları alanlarında seminerler vermekte, Çeşitli dergilerde (Genç Gelişim, Genç Öğrenci…) birikimlerini paylaşmakta...
M. Abdullah Yılmaz Kitapları - Eserleri
- Dil Zekası
- Her Derse Deva
M. Abdullah Yılmaz Alıntıları - Sözleri
- Bir insanı değiştirmek istiyorsanız inançlarını değiştirmek zorundasınız. (Dil Zekası)
- İletişimde sorun yaşanmasının en büyük nedenlerinden biri de kişinin kendi dar çerçevesinden bakması ya da genelleme yaparak kişisel özellikleri göz ardı etmesidir. (Dil Zekası)
- İnsan öğrendiği ve doğru olduğuna inandığı her şeyi hayatına yansıtır. (Dil Zekası)
- "Aşk, karşılıklı yanlış anlamadır! " Oscar Wilde (Her Derse Deva)
- Hepimiz dünyayı kendi algılayışımızla gördüğümüze göre hiçbir şey gerçekte olduğu gibi değildir. (Dil Zekası)
- İnanç, "Niçin yaşıyorum?"a cevap aramaktır, insanın evrendeki konumuna yorum getirmesidir. İnanç, farkına varmaktır ve aynı zamanda bir eylemdir. İnsanın yaşamına anlam katan ya da o anlamdan yoksun kılan bir tavır alıştır. (Dil Zekası)
- Kişinin her alanda kendisine tanıyacağı ikince ve üçüncü şanslar, birinci platformda kişinin konsantre olmasını engeller. (Her Derse Deva)
- İnsan dili kullanmadaki gücü kadar insandır. (Dil Zekası)
- "Susmanın kudretine inanıyorum. Bu mevzu üzerinde saatlerce konuşabilirim." Bernard Shaw (Dil Zekası)
- Mektubun sahibi, George Carlin (1937 – 2008) 5 Grammy Ödülü kazanmış, ABD’de “100 en büyük TV stand-upçısı” listesinde yer almış bir büyük komedyen, aktör ve yazar. Bu yazı, eşi Brenda’nın kanserden ölmesinden sonra, “Zamanımızın Paradoksu” başlığı ile yazılmıştı. Daha yüksek binalarımız, ama daha kısa sabrımız var; daha geniş oto yollarımız, ama daha dar bakış açılarımız var. Daha çok harcıyoruz, ama daha az şeye sahibiz; daha fazla satın alıyoruz, ama daha az hoşnut kalıyoruz. Daha büyük evlerimiz, ama daha küçük ailelerimiz; daha çok ev gereçleri, ama daha az zamanımız var. ----------------------------------------------------------------------------------------------------------- Daha çok eğitimimiz, ama daha az sağduyumuz; daha fazla bilgimiz, ama daha az bilgeliğimiz var. Daha çok uzmanımız, ama yine de daha çok sorunumuz; daha çok ilacımız, ama daha az sağlığımız var. Çok fazla alkol ve sigara tüketiyoruz, çok savurganca para harcıyoruz, çok az gülüyoruz, çok hızlı araba kullanıyor, çok çabuk kızıyoruz, çok geç saatlere kadar oturuyor, çok yorgun kalkıyoruz, çok az okuyor çok fazla TV izliyoruz ve çok ender şükrediyoruz. Mal varlıklarımızı çoğalttık, ama değerlerimizi azalttık. Çok konuşuyoruz, çok az seviyoruz ve çok sık nefret ediyoruz. Geçimimizi sağlamayı öğrendik, ama yaşam kurmayı öğrenemedik. Yaşamımıza yıllar kattık, ama yıllara yaşam katamadık. Aya gidip gelmeyi öğrendik, ama yeni komşumuzla karşılaşmak için caddenin karşısına geçmekte sorunumuz var. Dış Uzayı fethettik, ama iç dünyamızı edemedik. Daha büyük işler yaptık, ama daha iyi işler yapamadık. Havayı temizledik, ama ruhumuzu kirlettik. Atoma hükmettik, ama önyargılarımıza edemedik. Daha çok yazıyoruz, ama daha az öğreniyoruz. Daha çok plan yapıyoruz, daha az sonuca varıyoruz. Koşuşmayı öğrendik, ama beklemeyi öğrenemedik. Daha fazla bilgiyi depolamak, her zamankinden daha çok kopya çıkarmak için daha çok bilgisayarlar yapıyoruz, ama git gide daha az iletişim kuruyoruz. Zaman artık, hızlı hazırlanan ve yavaş sindirilen yiyeceklerin; büyük adamlar ve küçük karakterlerin; yüksek kârlar ve sığ ilişkilerin zamanıdır. Günümüz artık, iki maaşın girdiği ama boşanmaların daha çok olduğu, daha süslü evler, ama dağılmış yuvaların olduğu günlerdir. Bu günler, hızlı seyahatler, kullanılıp atılan çocuk bezleri, yok edilen ahlakî değerler, bir gecelik ilişkiler, obez bedenler ve neşelendirmekten sakinleştirmeye hatta öldürmeye kadar her şeyi yapabilen hapların olduğu günlerdir. Vitrinlerde her şeyin sergilendiği, ama depolarda hiçbir şeyin olmadığı bir zamandayız. Öyle bir zaman ki teknoloji bu mektubu size getirebilir, siz bu içselliği ya paylaşmayı, ya da sil tuşuna basmayı seçebilirsiniz. Yaşam, aldığımız nefes sayısıyla değil, nefesimizi kesen anların sayısıyla ölçülür. George Carlin (Dil Zekası)
- "Bir zincir ancak en zayıf halkası kadar kuvvetli olur." (Dil Zekası)