Joshua Foer kimdir? Joshua Foer kitapları ve sözleri

Gazeteci ve Yazar Joshua Foer hayatı araştırılıyor. Peki Joshua Foer kimdir? Joshua Foer aslen nerelidir? Joshua Foer ne zaman, nerede doğdu? Joshua Foer hayatta mı? İşte Joshua Foer hayatı...

Gazeteci ve Yazar Joshua Foer edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Joshua Foer hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Joshua Foer hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Joshua Foer hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 23 Eylül 1982

Doğum Yeri: Washington, DC, ABD

Joshua Foer kimdir?

Joshua Foer Kitapları - Eserleri

• Einstein ile Ay Yürüyüşü
• Einstein ile Ay Yürüyüşü

Joshua Foer Alıntıları - Sözleri

• Deneyim anılarımızın toplamı, bilgelik ise deneyimlerimizin toplamı olduğuna göre, daha iyi bir belleğe sahip olmak yalnızca dünya değil kendim hakkında da daha fazla bilgiye sahip olmak demekti. Elbette unutmanın bir kısmı sağlıklı ve gereklidir. Eğer yaptığım bunca saçma şeyi unutmasaydım, herhalde dayanılmaz derecede sinirli biri olurdum. Belleğimin yetersizliğinden dolayı çok değerli fikirlerin üzerinde durulmadan kaybolmasına ve kurulamayan bağlantılara ne demeli? (Einstein ile Ay Yürüyüşü)
• "Her geçen gün daha fazlasını unutuyor ve daha azını anımsıyorum." (Einstein ile Ay Yürüyüşü)
• Yaşamlarımız olayların anılarıyla yapılandırılmıştır. X olayı, şu büyük Paris tatilinden önce olmuştu. Araba kullanmasını öğrendikten bir yaz sonra Y yapıyordum. İlk işime başladığımın hafta sonunda Z olmuştu. Olayları başka olaylarla ilişkili olarak zaman dilimlerine yerleştirip anımsarız. Gerçeklerin anılarını bir iletişim ağında bütünleştirip anımsadığımız gibi, yaşam deneyimlerimizi kronolojik anıların ağına yerleştirip anımsarız. Ağ ne kadar yoğun olursa, zaman deneyimi de o kadar yoğun olur. (Einstein ile Ay Yürüyüşü)
• Sıradan bir insanın unuttuklarını anımsamak için yılda yaklaşık kırk gün harcadığını okumuştum. (Einstein ile Ay Yürüyüşü)
• Deneyim anılarımızın toplamı, bilgelik ise deneyimlerimizin toplamı olduğuna göre , daha iyi bir belleğe sahip olmak yalnızca dünya değil kendim hakkında da daha fazla bilgiye sahip olmak demekti. (Einstein ile Ay Yürüyüşü)
• Eğer okumanın hedefi bilgiyi muhafaza etmekse, herhalde yaptığım en verimsiz faaliyettir. Altı saat boyunca bir kitabı okuduktan sonra neden söz ettiğini şöyle böyle anımsayabiliyordum. Tüm bilgiler, anekdotlar, hatta altı çizilecek kadar ilginç olanlar bile üzerimde geçici bir etki bırakıyor ve kimsenin bilmediği bir yere gidiyordu. Odamdaki raflarda duran kitapların bazılarını okuyup okumadığımdan bile emin değildim. (Einstein ile Ay Yürüyüşü)
• Anımsanmayan bir deneyim yaşanmış sayılır mı? (Einstein ile Ay Yürüyüşü)
• Yaşamımıza ne kadar fazla anı katarsak, zaman daha yavaş uçup gider. (Einstein ile Ay Yürüyüşü)
• Eve dönünce Google'da biraz dolaştım. Dünyanın en güçlü adamını bulmak kolaydı: Adı Mariusz Pudzianowski'ydi. Biala Rawska, Polonya'da yaşıyordu ve 465 kilo ağırlık (neredeyse yetişkin yedi kişiyi) kaldırabiliyordu. Buna karşılık dünyanın en akıllı insanını bulmak kolay değildi. "En yüksek IQ", "zeka şampiyonu", "dünyanın en akıllısı" gibi girişler yaptım. New York kentinde yaşayan IQ derecesi 228 olan bir adam ve aynı anda ell iki satranç maçını gözleri bağlı olarak oynamış bir Macar çıktı karşıma. Hintli bir kadın iki yüz haneli bir sayının yirmi üçüncü kökünü aklından elli saniyede hesaplayabiliyordu. Bir başkası ise dört boyutlu bir Rubik küpünü (her neyse) çözebiliyordu. Ayrıca Stephen Hawking tipinde çok sayıda aday vardı. Anlaşılan beyinleri ölçmek kasları ölçmekten daha zormuş. Google'da araştırma yaparken karşıma belki dünyanın en akıllısı değilse bile, garip bir dahi olabilecek bir aday çıktı. Ben Pridmore 1.528 karışık rakamın sırasını bir saatte ezberlediği gibi daha insancıl yapıdaki bazılarımızı etkilemek için kendisine verilen herhangi bir şiiri de aynı sürede ezberleyebiliyordu. Dünya bellek şampiyonuydu. (Einstein ile Ay Yürüyüşü)
• Kitapların sayısı çoğaldıkça okumanın 'yoğun' olmaktan 'yaygın' olmaya dönmüştür. Eskiden çok az kitap vardı ve bunlar tekrar tekrar okunarak dar sınırlarda derin izler bırakırdı. Bugün kitapları 'yaygınca' okuyoruz, istisnalar dışında bir kitabı en fazla 1 kere okuyoruz. Okumanın niteliği yerine niceliğine önem veriyoruz. Kaçımız okuduğumuzu anımsamak için ciddi bir çaba harcıyoruz? Bir kitabı okuduğunuzda bir yıl sonra aklınızda neler kalacak? (Einstein ile Ay Yürüyüşü)
• "Hukukun sıfır sonuçlu bir oyun ve bu nedenle yaşamda yararsız bir uygulama olduğunu düşünüyorum" ""İyi bir avukat olmanın anlamı yalnızca adaletsizliği azami düzeye yükseltmektir." (Einstein ile Ay Yürüyüşü)
• "İnsanların bellek performansında gözlemlenen düşüşün nedeni olimpiyat antrenmanlarının tam tersini yapıyor olmamız. Beynimiz için yaptıklarımız, bir sporcunun olimpiyatlara hazırlanırken günde on şişe bira, elli sigara içmesi, işyerine arabayla gitmesi, ayda bir kez zorlu ve zarar verici biçimde egzersiz yapması ve zamanının geri kalanını televizyon izleyerek geçirmesine benziyor. Ondan sonra da bu kişinin olimpiyatlarda niçin başarılı olmadığını merak ediyoruz. İşte belleğimize böyle davranıyoruz." (Einstein ile Ay Yürüyüşü)