diorex
sampiyon

İsmail E. Erünsal kimdir? İsmail E. Erünsal kitapları ve sözleri

Türk yazar, akademisyen İsmail E. Erünsal hayatı araştırılıyor. Peki İsmail E. Erünsal kimdir? İsmail E. Erünsal aslen nerelidir? İsmail E. Erünsal ne zaman, nerede doğdu? İsmail E. Erünsal hayatta mı? İşte İsmail E. Erünsal hayatı...

  • 10.07.2022 02:00
İsmail E. Erünsal kimdir? İsmail E. Erünsal kitapları ve sözleri
Türk yazar, akademisyen İsmail E. Erünsal edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında İsmail E. Erünsal hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. İsmail E. Erünsal hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte İsmail E. Erünsal hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Tam / Gerçek Adı: Prof. Dr. İsmail Erol Erünsal

Doğum Tarihi: 1 Mart 1945

Doğum Yeri: Kemaliye, Erzincan

İsmail E. Erünsal kimdir?

1 Mart 1945′de Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde doğdu. İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsünü 1968′de, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü 1969 yılında bitirdi.

İstanbul’da çeşitli kolej ve liselerde edebiyat öğretmenliği yaptı. Meydan Yayınevinin yayımladığı Meydan Larousse: Büyük Lugat ve Ansiklopedi ‘sinin Yayın Kurulunda çalıştı. 1974 yılında doktora eğitimi için İngiltere’ye gitti. Edinburgh Üniversitesi’nde J.R.Walsh’ın danışmanlığında Tâcî-zâde Cafer Çelebi Dîvânı 1 üzerine hazırladığı tezini 1977 yılında tamamladı.

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Kütüphanecilik Bölümü’nde 1977′de Yrd. Doç. Dr. olarak başladığı öğretim üyeliğini 1990 yılına kadar sürdürdü. 1982 yılında Doçent, 1988′de Profesör oldu. 1990-2006 yılları arasında Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arşivcilik Bölümü Başkanlığını yürüttü. 1992-2000 yılları arasında aynı Üniversitenin Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü’nde, 1997-2010 tarihleri arasında da Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği yaptı.

-1995 yıllarında Türk Dil Kurumu Bilim Kurulu üyeliği, 1992-1994 yıllarında Başbakanlık Osmanlı Arşivleri Danışma Kurulu üyeliğinde bulunmuştur. 1988 yılından itibaren de Turkish Studies Association’ın üyesidir. 1995′de Türk Tarih Kurumu Bilim Kurulu üyesi olan İsmail E. Erünsal 1991 yılında Türk Tarih Kurumu ödülüne, 2011 yılında da Türk kültürü alanındaki araştırma ve yayınları nedeniyle Elginkan Vakfı Türk Kültürü Araştırma Ödülüne layık görülmüştür.

1983 yılında İstanbul’da kurulan TDV İslâm Ansiklopedisi Genel Müdürlüğü bünyesinde bugüne kadar 42 cildi yayımlanmış olan TDV İslâm Ansiklopedisi ‘nin te’lif ve redaksiyon çalışmalarına katkıda bulunmuştur. Halen ansiklopediyi yayımlayan TDV İslâm Araştırmaları Merkezi’nin yönetim kurulu üyesi olup İSAM Kütüphanesi’nin de ilmi danışmanlığını yapmaktadır. İSAM’da Sosyal Bilimler alanlarında çalışacak araştırmacıların yararlanabilecekleri 20.000 konu başlığına sahip bir Dokümantasyon Merkezi’nin kurulmasına öncülük etmiştir. Ayrıca Türkiye Üniversitelerinde İlâhiyat sahasında yapılan doktora ve yüksek lisans tezlerinin bibliyografik kontrolünü sağlamak amacıyla veritabanı oluşturulmasını ve 10.000 dolayında tezin bibliyografik künyeleri tespit edilerek kataloğunun hazırlanmasını sağlamıştır. Osmanlı İmparatorluğunun çeşitli bölgelerinde tutulmuş kadı sicillerinin mikrofilm ve dijital kopyalarının İSAM Kütüphanesine kazandırılması için teşebbüste bulunmuş ve bu çalışmalar sonucunda yaklaşık 20.000 dolayında sicil İSAM arşivine intikal etmiştir. TDV İslâm Araştırmaları Merkezi (İSAM) tarafından yayımlanan hakemli iki akademik dergi olan İslâm Araştırmaları Dergisi ve Osmanlı Araştırmaları Dergisi ‘nin Yayın Kurulu üyesidir. Ayrıca Türk Hukuk Tarihi Araştırmaları Dergisi ‘nin Yayın Kurulu üyesi olup makaleleri Osmanlı Araştırmaları , Libri , Wiener Zeitschrift für die Kunde des Morgenlandes , Türkiyat Mecmuası , İÜ Tarih Enstitüsü Dergisi , Journal of Turkish Studies , Erdem , İÜEF Kütüphanecilik Dergisi , Türklük Araştırmaları Dergisi , Güney-Doğu Avrupa Araştırmaları Dergisi , Arşiv Araştırmaları Dergisi gibi dergilerde yayımlanmıştır.2 Halen İstanbul 29 Mayıs Üniversitesitesi ile İSAM’da görev yapan İ. E. Erünsal, Eski Türk Edebiyatı, Kültür Tarihi, Kütüphanecilik ve Arşivcilik sahalarında ilmi çalışmalarına devam etmektedir.

İsmail E. Erünsal Kitapları - Eserleri

  • Orta Çağ İslam Dünyasında Kitap ve Kütüphane
  • Osmanlılarda Sahaflık Ve Sahaflar
  • Yirmi İki Mürekkep Damlası
  • Osmanlılarda Kütüphaneler ve Kütüphanecilik
  • Osmanlı Kültür Tarihinin Bilinmeyenleri
  • Sahaflar Ve Kitapçılar
  • Edebiyat Tarihi Yazıları
  • Yenice-i Vardar'lı Evrenos Hanedanı

İsmail E. Erünsal Alıntıları - Sözleri

  • "Her okur, bir kitaba mütevazi bir ölümsüzlük getirmek için vardır." -Alberto Manguel (Yirmi İki Mürekkep Damlası)
  • *Bir de Fatih' in Çocukluk Defteri meselesi var. O defter Fatih' e mi ait? Fatih' in çocukluğunda tuttuğu söylenen defterinde tuğra çizimleri, çiçek, kuş, hayvan resimleri, Müslüman ve Hristiyan portreleri yanında Grek ve Osmanlı alfabesi ve ve bazı Farsça şiirler var. Ancak bu defterin Fatih' e ait olduğu bir yakıştırmadan öteye geçmez. Buna rağmen bu, Fatih hakkındaki efsanenin yaygınlık arz eden ve tashih kabul etmez örneklerinden biridir. Oysa defteri yayınlayan Süheyl Ünver daha eserinin ön sözünde, bu defterin Fatih' e ait olma halinin kanıtsız ve böyle bir iddianın ise şahsî görüşünden öteye geçmediğini açıkça belirtmektedir. (Yirmi İki Mürekkep Damlası)
  • Bizans’ın ihmal ettiği Yunan felsefe ve kültürü Müslümanlar sayesinde tekrar hayat buldu. (Orta Çağ İslam Dünyasında Kitap ve Kütüphane)
  • "Bir kütüphanede sokakta rastlanılandan ziyade yaşam vardır." -Selim Nüzhet (Yirmi İki Mürekkep Damlası)
  • Fatih Sultan Mehmed döneminde Osmanlı saray kütüphanesinde; İslâmî yazmalar dışında Grekçe, Latince, Ermenice, Süryanice, İtalyanca ve İbranice yazılmış eserler de vardı. (Osmanlılarda Kütüphaneler ve Kütüphanecilik)
  • Evliya Çelebi, Bidlis Hanı Abdal Han'ın hazinesinden çıkan meşhur hattatlar tarafından hükümdarlar için yazılmış mücevher ciltli mushaflarla dinî ilimlerle ilgili iki bin altı yüz kütüb-i nefisenin ve birkaç bin cilt de müzehheb ve münakkaş edebî eserlerin, murakkalar ve kıtaların ve "kefere hattıyla basılmış" kitapların müzâyedeyle satıldığını nakleder. Eğer Evliya Çelebi'nin naklettikleri doğru ise bu müzâyede imparatorluk tarihinde yapılmış en zengin müzâyede olmalıdır. (Osmanlılarda Sahaflık Ve Sahaflar)
  • Sahaflar Çarşısı'ndaki dükkânların mülkiyeti Ayasofya Vakfı'na âitti. Ancak bu dükkânları vakıftan kiralayanların sahip oldukları işletme hakkı miras yoluyla çocuklarına geçebiliyordu. Bu yüzden arşiv kayıtlarında bazı dükkânlar hisseli duruma düştüğünden bu durumu da belirtmek için "nısf hisse", "sahhâf dükkânında on bir buçuk sehm hisse-i şâyi'a" gibi ifadeler kullanılmaktadır. (Osmanlılarda Sahaflık Ve Sahaflar)
  • Orta Çağ İslam dünyasında ortaya çıkan bildiğimiz ilk kitap Kuran-ı Kerim’dir. (Orta Çağ İslam Dünyasında Kitap ve Kütüphane)
  • Sahaflar Çarşısı'ndaki müzâyedeler genellikle Salı günleri yapılmaktaydı. Namık Kemal, Menemenli Rif'at Bey'e yazdığı bir mektupta enteresan kitaplar bulmak istiyorsa salı günleri Sahaflar Çarşısı'nda bulunmasını tavsiye eder. (Osmanlılarda Sahaflık Ve Sahaflar)
  • Bu gamlar kim benim vardır bairin başına koysan Çıkar kâfir cehennemden güler ehl-i azab oynar. (Bendeki bu gam u kederi devenin üstüne yüklesen, kâfir cehennemden çıkar, azap ehli güler oynar.) (Yirmi İki Mürekkep Damlası)
  • "Ey sâki, kadehi mecliste dolaştır, bana da sun. Çünkü aşk başlangıçta kolay göründü ancak içine girince nice zorlukları ortaya çıktı." -Hâfız Divanı'nın ilk beyti (Yirmi İki Mürekkep Damlası)
  • "İçerisinde yaşadığımız günlerde kritik düşünceye şiddetle ihtiyacımız olduğu bir gerçektir. Körü körüne bir fikre saplanmamak, başkalarının söylediği şeylere rastgele inanmamak, basmakalıp düşüncelere, klişelere sloganlara, peşin hükümlere kendinizi kaptırmamak, her şeyi aklın ve bilginin süzgecinden geçirmek, bu konuda kendi eğilimlerimizin, tutkularımızın ve menfaatlerimizin kritik düşünceyi köstekliyen zincirler olduğunu bilmek..." Ayda Yörükân, Minerva veya Bilgelik (Yirmi İki Mürekkep Damlası)
  • "Ya Rabbi bize öyle büyük bir hizmet nasip et ki, boyumuzu aşsın." (Yirmi İki Mürekkep Damlası)
  • XIX. asrın ikinci yarısında şehrin Beyoğlu ve Galata bölgelerinde matbu kitap satan gayrımüslim kitapçıların sayısı oldukça artmıştır. Ancak bu kitapçılar daha ziyade kendi cemaatlerine ve yabancılara hitap eden kitaplar satmaktaydılar. Bunun tek istisnası Macar bağımsızlık savaşının yenilgiyle sonuçlanmasından sonra 1849 yılında Turkiye'ye göç edip bir sahaf dükkânı açan Dániel Szilágyi'dir. Macar dilbilimci İgnác Kúnos, Szilágyi'nin Timoni Caddesi'ndeki dükkânında bir kısmı Ural-Altay dilleriyle ilgili çok değerli yazma eserler bulunduğunu söylemektedir. Szilágyi'nin ölümünden sonra 1886 senesinde dükkânında bulunan 438 değerli yazma, Armin Vámbéry'nin girişimleri sonucu Macar İlimler Akademisi'nce satın alınarak Macaristan'a götürülmüştür. (Osmanlılarda Sahaflık Ve Sahaflar)
  • 27 N. 1310 (14 Nisan 1893) tarihinde vefat eden Muallim Naci'nin ölümünden bir buçuk yıl sonra tespit edilen terekesinde, kütüphânesindeki kitaplar yanında telif etmiş olduğu bazı eserlerinin basılı çok sayıda nüshaları bulunduğu görüldüğünden, müzâyedesi dört farklı yerde gerçekleştirilmiştir: Evinde, Sahaflar Çarşısı'nda, Bâbıâli Caddesi'nde Kitapçı Arakel Ağa'nın dükkânında, Hoca Paşa Hanı derununda. Çok sayıdaki matbu kitabın satışı için Kitapçı Arakel'in dükkânıyla Bâbıâli'deki Hoca Paşa Hanı en uygun yerlerdi. (Osmanlılarda Sahaflık Ve Sahaflar)
  • “Bizim akademisyenler manastırda keşiş olacaklarına televizyonlarda artist olmaya çalışıyorlar.” (Yirmi İki Mürekkep Damlası)
  • Sû-yi Kâğıthâne'ye mecnun misal Sürdüler beni efendim bî-mecal Anladım tahsiline yok ihtimal Çağlayanlarla beraber çağladım Tali-i nâ-sâze küstüm ağladım. Hâdim-i evrak-ı harab, el-fakir Tâlib-i pür-ızdırab (Yirmi İki Mürekkep Damlası)
  • XVII. asırda sahafların ticarî faaliyetlerini konu edinen bir belgeye rastlayamadık. Özellikle de zararlı olduğu düşünülen kitapların sahaflarda satışıyla ilgili bir kısıtlamanın olduğunu gösteren herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Devletin kitap satışına yaklaşımı daha çok alıcının-satıcının kandırılmamasını ve satışların belirli kurallara uyularak yapılmasını düzenleme yönünde olmuştur. (Osmanlılarda Sahaflık Ve Sahaflar)
  • İslam dünyasında kitabın oluşum sürecindeki rivayet, kitabet, tedvin ve tasnif gibi dönemler konusunda, Batı'da XIX. asrın sonlarında başlayan ve halen sürmekte olan çalışmalara, bugüne kadar Fuat Sezgin hoca dışında hiçbir Türk alimi bir katkıda bulunamamıştır. Hocamıza önemli katkılarının ve hizmetlerinin devamı için Cenab-ı Hak'tan uzun ömürler niyaz ediyorum. Bu konularla birinci derecede ilgilenmesi beklenen sayısı yüzü geçen İlahiyat fakültelerinin ise malesef bu alanda esamisi bile okunmamaktadır. Bu fakültelerimizde oluşan tabloya bakılacak olursa, yakın gelecekte böyle bir ümit de ufukta gözükmemektedir. Her ne kadar yetenekli birçok genç ilim yoluna girip güzel işler yapsalar da onlar da ortamın gereklerine uyup bir süre sonra ilmi çalışmaların zahmetli yükünü yüklenmek yerine, akademik faaliyet adı altında sergilenen tiyatro temsillerinde rol almayı tercih etmektedirler. (Orta Çağ İslam Dünyasında Kitap ve Kütüphane)
  • Fatih Mehmed'in saray kütüphanesinin yanında bir de Fatih Camii'nin yanında geleneğe uyarak bir kütüphane kurması, o kütüphaneye sadece kendisinin 839 kitap vakfetmesi önemli bir husustur. (Osmanlı Kültür Tarihinin Bilinmeyenleri)

Yorum Yaz