ergul
diorex

Hayati Hökelekli kimdir? Hayati Hökelekli kitapları ve sözleri

Akademisyen Hayati Hökelekli hayatı araştırılıyor. Peki Hayati Hökelekli kimdir? Hayati Hökelekli aslen nerelidir? Hayati Hökelekli ne zaman, nerede doğdu? Hayati Hökelekli hayatta mı? İşte Hayati Hökelekli hayatı...

  • 25.06.2022 19:00
Hayati Hökelekli kimdir? Hayati Hökelekli kitapları ve sözleri
Akademisyen Hayati Hökelekli edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Hayati Hökelekli hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Hayati Hökelekli hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Hayati Hökelekli hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Tam / Gerçek Adı: Prof.Dr. Hayati Hökelekli

Doğum Tarihi: 1951

Doğum Yeri: Yozgat

Hayati Hökelekli kimdir?

1951’de Yozgat’ta doğdu. İlahiyat öğrenimini 1975 yılında Kayseri’de tamamladı. Kısa bir süre M.E.B.’e bağlı olarak öğretmenlik yaptıktan sonra 1977’de Bursa’da Din Psikolojisi Araştırma Görevlisi olarak akademik hayata başladı. Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde sürdürdüğü görevi esnasında “Ergenlik Çağı Gençlerinin Dinî Gelişimi” konulu çalışmasıyla 1983’de Doktor unvanını aldı. 1988’de Doçent, 1995’de Profesör oldu.

Halen aynı Fakültede Din Psikolojisi Anabilim Dalı Başkanı olarak görevini sürdürmektedir. Çocuk ve gençlerin din ve ahlak gelişimi, ölüm ve ölüm ötesi psikolojisi, geleneksel İslam psikolojisi, dinî iletişim, değerler psikolojisi ve eğitimi konularında araştırma ve yayınları bulunmaktadır.

Hayati Hökelekli Kitapları - Eserleri

  • Din Psikolojisi
  • Din Psikolojisine Giriş
  • Psikolojiye Giriş
  • İslam Psikolojisi Yazıları
  • Değerler Psikolojisi ve Eğitimi
  • Gençlik Din ve Değerler Psikolojisi
  • Ölüm, Ölüm Ötesi
  • Çocuk, Genç, Aile Psikolojisi ve Din
  • İslam Psikolojisi Yazıları
  • İnsani Değerler

Hayati Hökelekli Alıntıları - Sözleri

  • Dış güdümlü dindarlık: Din onların insani istek ve ihtiyaçlarına hizmet etmesi ölçüsünde ve durumunda önem taşır. (Din Psikolojisine Giriş)
  • Tanrı kavramı büyük ölçüde kişinin Tanrı hakkında öğrendikleri ve düşündüklerinden oluşan bilinçli bir düşüncenin konusudur. Tanrı tasavvuru ise, Tanrı olduğuna inanılan varlığa ilişkin duygusal bir tecrübedir. (Din Psikolojisine Giriş)
  • Söylediklerinize dikkat edin düşünceye dönüşür Düşüncelerinize dikkat edin duygulara dönüşür Duygularınıza dikkat edin davranışlara dönüşür Davranışlara dikkat edin alışkanlıklara dönüşür Alışkanlıklarınıza dikkat edin değerlerinize dönüşür. Değerlerinize dikkat edin karakterinize dönüşür Karakterinize dikkat edin KADERİNİZE dönüşür . (Değerler Psikolojisi ve Eğitimi)
  • Batı'lı bilim adamlarının İslam'la ilgili din çalışmaları nesnel gerçekliği ortaya çıkarmadan çok uzak, tek yönlü, bu ülkelerdeki ideolojik duruşlarca ileri düzeylerde belirlenmiş bulunmaktadır. İslam daima Avrupalılar tarafından ideolojileştirilmiştir ve Müslüman toplumların hem siyasal hem de dini yönlerinin daha insaflı, objektif ve bilimsel çalışılmasına ulaşmaya direnç de oldukça fazladır. Son yıllarda Batılı psikolog ve sosyal bilimcilerin İslam'la ilgili en temel ilgilerinin "şiddet ve terörizm" konusuyla sınırlı kalması bu yargıyı güçlendirecek niteliktedir. (Din Psikolojisine Giriş)
  • İnsan tabiatına bağlı olarak sıkıntı karşısında şu iki tepki de mümkündür; a)kaçma tepkisi, b) sorumluluğu yüklenme tepkisi. Kaçma tepkisi de iki çareye yol açabilir. Birincisi, dine sığınma ve bağlanma; ikincisi aynı zamanda Allah'ı ve insani durumu unutturan sefahat ve eğlence. (Din Psikolojisi)
  • İnsanın çok geniş bir duygusal yelpazesi vardır... (Psikolojiye Giriş)
  • Dua ve ibadeti, Allah'a karşı sorumluluk ve tapınma görevinin bir gereği olmaktan çok, başları sıkıştığında başvurulan geçici bir ilişki olarak algılarlar. (Din Psikolojisine Giriş)
  • Sevgi, insanları birbirine yaklaştıran ve kaynaştıran doğal ruhsal bir eğilimdir. Sevgi; kişinin bütünlüğünü, bireyselliğini ortadan kaldırmadan, diğer insanlar ve varlıklarla birleşmesidir. Dolayısıyla sevgi, bir şeyden zevk almayı, hoşnut ve memnun olmayı ve onu güzel görmeyi ve hiç zorlanmadan bir şeyleri yapmayı sağlar. Bu yüzden sevgi iyiliğin kendisidir. Çünkü sevgi ilgiyi, ilgi de iyilik etmeyi gerektirir. Sevmek, birinin iyiliğini istemektir. Dolayısıyla sevgi, sevdiğimiz şeyin yaşaması, gelişmesi için duyduğumuz etkin ilgidir. (Değerler Psikolojisi ve Eğitimi)
  • Gençler, ya hiçbir yüce değere ilgi duymayan, ideal ve amaçtan yoksun, günübirlik uğraşlar ve maddi zevklerle oyalanan, kendine ve çevresine yabancılaşan kişiler haline gelmekte ya da bir takım dini ve ideolojik gruplara katılarak "kimlik yitimi" noktasına varan bir bağlanmaya girmektedirler. (Psikolojiye Giriş)
  • bazı dualar, kimi zaman iman çatışmasıyla sonuçlanan psikolojik problemleri de beraberinde taşımaktadır. (Din Psikolojisi)
  • Dinin iyi anlaşılması, geçmiş hayatın içe sindirilmesinin gerçekleşmesi ölçüsünde mümkündür. Dindar insan, geçmişte yaşadığı hayatın hakikatini tanıdığı zaman, müspet bir geleceğin işaretlerini çözmesini bilir. O halde, geçmişin özümlenmesi, kişinin dini ilerleyişi için zaruri şart olarak gözükmektedir. (Din Psikolojisi)
  • "Kişinin kendini doğru bir şekilde tanıması, kendisi hakkında içgörü geliştirmesinde, yaptığı duaların büyük etkisi vardır. Çünkü dua bir anlamda kişinin kendisiyle ilgili hakikati bir bütün olarak keşfetmesine imkan veren bir şuur genişlemesidir." (İslam Psikolojisi Yazıları)
  • Günümüz gençleri ciddi anlamda bir "kimlik bocalamsı" ya da "bunalımı " süreci yaşamaktadırlar.. (Psikolojiye Giriş)
  • “Esasen imân, psikolojik gerilimleri denge hâlinde tutan bir güven ilişkisi olarak gerçekleşir.” (Din Psikolojisine Giriş)
  • ana babalar çocuklar üzerinde kendi otoritelerini sağlamak için Allah ile "ittifak" içine girmektedirler. Bu duruma bağlı olarak gelişen dini alaka ve yönelişte şuurlu bir dini niyet söz konusu değildir. (Din Psikolojisi)
  • "Şu namaz kılanların vay haline ki, onlar kıldıkları namazın manasından uzaktırlar" (Maun 107-4/5) (Din Psikolojisi)
  • Sevgi ve aşk, insanı egosundan, nefsinden sıyıran en etkili güçtür ve bu nedenle ilimden dahi üstün bir konuma yükselebilmektedir. Çünkü aşk, aşık için alemin merkezine yerleştirilebilecek yegane unsurdur. (Gençlik Din ve Değerler Psikolojisi)
  • Ölüm daha sonra ortaya çıkacak bir şey değil her zaman var olan bir gölgedir (Ölüm, Ölüm Ötesi)
  • “İbâdetler günümüzün en önemli ruhsal hastalığı sayılan gerilim ve strese karşı da yararlı görülmektedir.” (Gençlik Din ve Değerler Psikolojisi)
  • Her şeyi dünya hayatı ile sınırlayan bir kültürel ortamda insanların ölümü kabullenmeleri kolay bir yol değildir. (Ölüm, Ölüm Ötesi)

Yorum Yaz