diorex
sampiyon

Ferzan Özpetek kimdir? Ferzan Özpetek kitapları ve sözleri

Senarist / Film Yönetmeni / Yazar Ferzan Özpetek hayatı araştırılıyor. Peki Ferzan Özpetek kimdir? Ferzan Özpetek aslen nerelidir? Ferzan Özpetek ne zaman, nerede doğdu? Ferzan Özpetek hayatta mı? İşte Ferzan Özpetek hayatı...

  • 22.07.2022 22:00
Ferzan Özpetek kimdir? Ferzan Özpetek kitapları ve sözleri
Senarist / Film Yönetmeni / Yazar Ferzan Özpetek edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Ferzan Özpetek hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Ferzan Özpetek hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Ferzan Özpetek hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1959

Doğum Yeri: İstanbul

Ferzan Özpetek kimdir?

1959 yılında İstanbul'da doğdu. 1976 yılında, Roma'daki La Sapienza Üniversitesi'nde Sinema Tarihi öğrenimi yapmak üzere İtalya'ya gitti. Accademia Navona'da ve Accademia d'Arte Drammatica'da Silvio D'Amico yönetimindeki sanat tarihi ve kostüm derslerine devam etti.

1982 yılında Julian Beck birlikte ile Yaşayan Garaj'da çalıştıktan sonra " Scusate il ritardo "da Massimo Troisi'nin ve " Son Contento " da Maurizio Ponzi'nin asistanlığını üstlendi.

Yapımcılığını Marco Risi ve Maurizio Tedesco'nun birlikte üstlendiği ilk filmi " Hamam ", 1997 Cannes Film Festivali'nde, " Yönetmenlerin Onbeş Günü " tarafından keşfedildi ve hem İtalya, hem de diğer ülkelerde eleştirmenlerin olduğu kadar seyircilerin de beğenisini kazandı. Uluslararası alanda başarı sağlayan film, İtalya'nın yanı sıra, İngiltere, Fransa, İskandinavya, Almanya, Hollanda, Japonya ve hatta " nüfuz edilmesi çok güç " olarak tarif edilen ABD'de gösterim imkânı buldu.

Yönetmenin ikinci filmi " Harem Suare "nin çekimlerine 1998 yılında başlandı. Türk-İtalyan-Fransız ortak yapımı olarak gerçekleştirilen film, 1999 yılında Cannes Film Festivali'nin " Selection Officielle " kategorisine seçildi ve gösterildiği tüm Avrupa ülkelerinde önemli gişe başarıları elde etti.

Özpetek'in " Cahil Periler " i , İtalya'da gösterimde bulunduğu haftalar boyunca en fazla izlenen İtalyan filmi oldu. İtalyan Sineması'nın tanınmış yönetmenlerinden Nanni Moretti'nin " La Stanza del Figlio " ve Giuseppe Tornatore'nin " Malena "sını geride bırakan Özpetek'e övgüler yağdı.

Ferzan Özpetek, 1997 yılında 34. Antalya Film Festivali'nde Hamam filmi ile "En İyi Yönetmen", 2003 yılında Karlovi Vary Festivali'nde La Finestra di Fronte ile "En İyi Film" ve "En İyi Yönetmen", 2004 yılında 25. Seattle Film Festivali'nde ile "En İyi Film" aynı yıl La Finestra di Fronte ile 31.Flanders Uluslararası Film Festivali'nde "Canvas Halk Ödülü" almıştır. Sanatçı halen İtalya'da yaşamaktadır.

Hamam, Harem Suare, Le Fate Ignoranti , La Finestra di Fronte, Cuore Sacro, Saturno Contro, Mükemmel Bir Gün, Serseri Mayınlar filmlerinin yönetmeni ve senaristidir.

Ferzan Özpetek Kitapları - Eserleri

  • Bir Nefes Gibi
  • İstanbul Kırmızısı
  • Sen Benim Hayatımsın

Ferzan Özpetek Alıntıları - Sözleri

  • …hayat bir nefes gibi akıp gidiyor.Ve geride yalnızca , isteyip de yapamadıklarımızın özlemiyle, bizi biz yapan tüm yaşanmışlıkların farkındalığı kalıyor. (Bir Nefes Gibi)
  • Bugün biliyorum ki eğer aşk seni arıyorsa, ona ulaşmak senin elinde. Bunun için tüm kapıları açık bırakmak gerek: Kimin içeri gireceği ve sana neler getireceği bilinmez. (Sen Benim Hayatımsın)
  • Gerçekten seven, asla vazgeçmez... (Sen Benim Hayatımsın)
  • Biliyor muydun, Japonya’da kırık seramikleri onarırken kırığı örtmeye çalışmazlar, tam tersine onu vurgulamak için kırık yeri altınla doldurarak düzeltirler’ diyor. Çünkü bir şey zarar gördüyse, bir öyküsü varsa bu daha güzel sayılır. (İstanbul Kırmızısı)
  • “Kader bazen bizi kararsız bir sevgili gibi diken üstünde tutmayı sever. Gelgelelim bekleyiş kavuşmadan daha güzel olabilir: Yeter ki umudu canlı tutmayı bilelim,” dedi gizemle. (Bir Nefes Gibi)
  • Aslında aşkın da kusursuz bir suçtan pek farkı yok! Seni öldürebileceği gibi, bazen daha güçlü de kılabiliyor ve her durumda aklına gelebilecek her türlü çılgınlığı yapman için harika bir mazeret sunuyor... (Bir Nefes Gibi)
  • “Dikkatini duygularına yoğunlaştır, insanların yüreğinde en çok onlar kalır,” (…) (Sen Benim Hayatımsın)
  • Çünkü temelde aşık olmayı açıklayacak bir neden asla yoktur.Sadece olur.Bu bir gizemin içine girmek gibidir;sınırı aşmak,eşiği atlamak gerekir.Ve orada,bu gizemde mümkün olduğunca uzun kalmayı denemektir. (İstanbul Kırmızısı)
  • " Baharın kiraz ağaçlarına yaptığını yapmak isterim senle." (İstanbul Kırmızısı)
  • "Bir insan yaşamaktan vazgeçtiğinde bunun asla açıklaması yoktur. Işık yerine karanlığı seçtiğinde. Bunu bir çünküyle açıklamak mümkün değildir, daha doğrusu tek bir nedeni vardır: yaşama ağrısı. Kırılganlık." (İstanbul Kırmızısı)
  • Giden herkes sen de kendinden bir parça bırakır. (Sen Benim Hayatımsın)
  • "İnsanlara bağlanmak çok zor, bağlandığın zaman da gidiyorlar işte." (Bir Nefes Gibi)
  • Korkmamız gereken birşey varsa o da nefret ve önyargıydı. (İstanbul Kırmızısı)
  • Sen korumayı başaramadığım vaat edilmiş topraksın. (İstanbul Kırmızısı)
  • Hayat bazen öyle gaddardır ki, verilen en önemli sözlerin bile hiçbir hükmü kalmaz. (Bir Nefes Gibi)
  • “Çocukluk evleri terk edilir mi? Asla. Artık var olmasalar, greyderlerle, buldozerlerle yıkılsalar bile içimizde var olmayı sürdürürler. Aynen benim evim gibi.” (İstanbul Kırmızısı)
  • “Demek öyle,” diye geçiriyor içinden. “Kendi yarattığım bir adamı sevmişim.” (İstanbul Kırmızısı)
  • Unutmak çok iyi bir ilaçtır, ilaçların en tatlısı ve en merhametlisi. (Sen Benim Hayatımsın)
  • Birbiri için yaratılmış iki insanın karşılaşması o kadar güç ki! (Sen Benim Hayatımsın)
  • Seni unuttuğumu sanma, yokluğunu hissetmediğim bir an yok. (Bir Nefes Gibi)

Yorum Yaz