dedas
Turkcella

Doris Lessing kimdir? Doris Lessing kitapları ve sözleri

Nobel Ödüllü Britanyalı Yazar Doris Lessing hayatı araştırılıyor. Peki Doris Lessing kimdir? Doris Lessing aslen nerelidir? Doris Lessing ne zaman, nerede doğdu? Doris Lessing hayatta mı? İşte Doris Lessing hayatı... Doris Lessing yaşıyor mu? Doris Lessing ne zaman, nerede öldü?

  • 16.04.2022 18:00
Doris Lessing kimdir? Doris Lessing kitapları ve sözleri
Nobel Ödüllü Britanyalı Yazar Doris Lessing edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Doris Lessing hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Doris Lessing hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Doris Lessing hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 22 Ekim 1919

Doğum Yeri: Kermanşah, İran

Ölüm Tarihi: 17 Kasım 2013

Ölüm Yeri: Londra, İngiltere

Doris Lessing kimdir?

1919’da, babasının İngiliz subayı olarak İran’da görev yaptığı sırada Kirmanşah’ta doğdu. 1949’da İngiltere’ye yerleşti. Yayımlanan ilk kitabı Türkü Söylüyor Otlar, Rodezya’yı anlatıyordu. Başyapıtlarından sayılan ve en çok okunan romanı olan Altın Defter’de, yaşadığı çağla uzlaşmaya çalışan bir kadın yazarı konu aldı. Şiddetin Çocukları adlı yarı özyaşamöyküsel roman dizisi yayımlandı. Hayatta Kalma Güncesi, bir fantezi niteliğindeydi. Lessing, aralarında Evlenmeyen Adamın Hikâyesi’nin de bulunduğu birkaç öykü kitabı yayımladı. Argos’taki Kanopus Arşivleri adlı beş romanlık dizisiyle bilimkurgu türüne yöneldi. İyi Bir Komşunun Günlüğü ve Yaşlılar Yapabilselerdi adlı romanlarında, tanınmamış yazarların sorunlarını gözler önüne sermek için Jane Somers takma adını kullandı. 1985’te, Londra’daki bir grup devrimciyi anlattığı Terörist yayımlandı. Bunu bir dehşet öyküsü olan Beşinci Çocuk izledi. Özyaşamöyküsünün özellikle ilk cildi Derimin Altında büyük övgüyle karşılandı. Son romanı Yarık, 2007’de yayımlandı ve aynı yıl Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazandı. 2013’te Londra’da öldü.

Doris Lessing Kitapları - Eserleri

  • Beşinci Çocuk
  • Türkü Söylüyor Otlar
  • Hayatta Kalma Güncesi
  • Altın Defter
  • Kedilere Dair
  • İyi Terörist
  • Son Aydınlık Yaz
  • On Dokuz Numaralı Oda
  • Alfred ile Emily
  • Büyükanneler
  • Gene Aşk
  • Şikeste
  • İçinde Yaşamayı Seçtiğimiz Hapishaneler
  • Cehenneme İniş İçin Açıklama
  • Jack Orkney'nin Günaha Çağrılışı
  • Martha Quest
  • Mara İle Dann
  • Anılar
  • 8. Gezegen
  • Evlilikler
  • Sirius Deneyleri
  • Siyah Madonna
  • Sevme Alışkanlığı
  • Duygusal Ajanlar
  • İyi Bir Evlilik
  • Evlenmeyen Adamın Hikayesi
  • Kıyısız
  • Fırtına
  • Ben In The World
  • Bir Yaşam Öyküsü İçin Notlar
  • Afrika Öyküleri

Doris Lessing Alıntıları - Sözleri

  • Bütün erkekler aynı. (Sevme Alışkanlığı)
  • "Şey", kısaca iflah olmaz cahilliğin ya da iflah olmaz farkındalığın karşılığı olan sözcüktür. (Hayatta Kalma Güncesi)
  • “Bir kişi bir başkasını gerçekten ve bütün benliğiyle seviyorsa, o zaman sona ermesi imkânsız olan ilişkinin bir tarafı gözü yaşlı bir elvedayla sırtını döndüğünde yıkılan şey aşktan fazlasıdır.” (On Dokuz Numaralı Oda)
  • Demek istediğim, eğer insanlar bir şeye alışık değillerse, onu özlemezler. (Sevme Alışkanlığı)
  • Biliyor musun George, sen sadece sevme alışkanlığına tutulmuşsun. (Sevme Alışkanlığı)
  • Aşkla dalga mı geçiyordunuz? (Sevme Alışkanlığı)
  • ... kadın çok zengindi ama dünyada para diye bir şeyin varlığı gibi tatsız bir gerçek için özür dilermişçesine zengindi. (İyi Bir Evlilik)
  • "Gece oldu, içime çekildim ve orda seni buldum..." (Evlilikler)
  • "Çünkü hayallerin bile, hayal kurana doyum verebilmek için biraz olsun umut taşıması gerekir." (Türkü Söylüyor Otlar)
  • Eğer bir insan diğerini gerçekten ve tümüyle sevmişse, çözülmez birlikteliğinden gözyaşlarıyla ayrıldığında çöken, aşktan daha fazla bir şeydir. (Sevme Alışkanlığı)
  • Bence yanıldığın konu, bir şeye dönüşmemeye karar verirsen dönüştüğüm diğer şeyin daha iyi olması gerektiğini düşünmen (Son Aydınlık Yaz)
  • İnsanlar bir şeye alışık değillerse onu özlemezler. (On Dokuz Numaralı Oda)
  • Davranışlarındaki resmiyet ve çekingenlik onu başkalarının kıskancından ve hasedinden korurdu. Dokunulmazlığı var gibiydi. Bu özelliği onun gücüydü; ama aynı zamanda zaaf olarak kabullenemeyeceği güçsüzlüğüydü; insanlarla samimi olmak, kavga etmek, iletişim kurmak düşüncesine yatkın değildi, hatta karşıydı. (Türkü Söylüyor Otlar)
  • ... çünkü ben, ben, ben, ben, ben demek onların delilikleridir. (Cehenneme İniş İçin Açıklama)
  • Asıl yüzümüz başka kılıklara bürünmeye başka insanlara dönüşmeye sürekli hazırlıklı oluşu nedeniyle temelinden o kadar yıpranmıştı ki adeta indirip kullanmaya hazır halde soyunma odasının duvarına asılmış herhangi bir şey gibiydi. (Jack Orkney'nin Günaha Çağrılışı)
  • “Eğer bir insan diğerini gerçekten ve tümüyle sevmişse, çözülmez birlikteli­ğinden gözyaşlarıyla ayrıldığında çöken, aşktan daha fazla bir şeydir” (Sevme Alışkanlığı)
  • Bu ülkede İkinci sınıf olanı kabul etmeyi öğreneceğiz. (Sevme Alışkanlığı)
  • Uyanık yaşamayı hiç öğrenemedim. Uyumak için eğitildim. Ah, ne olur uyuyayım ve hayatımı uyuyarak geçireyim. Ve asıl hafızanın baskısı ben ihtiyaç duymadan uyandırırsa beni, uykumu hançerlerse yapmam gereken işin aciliyeti, o zaman, Tanrı aşkına, Doktor, ne olur,ilaç ver bana ve beni yine düşlere yolla. (Cehenneme İniş İçin Açıklama)
  • Bu şehirde giysiler, perdeler ve süsler için çoğunlukla mavi renk kullanılıyordu; mavi, platonun üzerindeki hemen her daim bulutsuz göğe bir yanıt gibiydi. (Şikeste)
  • Etrafında, otelin dışında, kulaklarının, gerçekten açıldıklarında aniden sağırlaşacağı ve hiçbir şey anlamaz hale geleceği bir dünya vardı: Bilmediği dil onu iyi temizlenmemiş, buğulu, boğucu bir cam gibi çevreliyordu. (Son Aydınlık Yaz)

Yorum Yaz